Danıştay Kararı 9. Daire 2007/385 E. 2007/656 K. 28.02.2007 T.

9. Daire         2007/385 E.  ,  2007/656 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2007/385
Karar No: 2007/656

Temyiz İsteminde Bulunan : …
Vekili : …
Karşı Taraf : Maliye Bakanlığı – ANKARA
İstemin Özeti : Davacıya ait bulunan … İli, … İlçesi, … Beldesi … Mevkiinde arkeolojik sit alanında bulunan … pafta, … parsel, … pafta, … parsel no’lu taşınmazlar ve üzerindeki ağaçların, 4706 sayılı Kanunun 6. maddesi uyarınca Milli Emlak Kontrolörlerince belirlenen m² birim değerlerinin, rayicin altında kaldığından bahisle idarenin hatalı değer tespiti işleminin iptali ve taşınmazların ve üzerindeki ağaçların gerçek değerinin tespiti istemiyle idare mahkemesinde açılan davayı; davacının istemi emlak vergi değerlerinin belirlenmesine yönelik istem olarak kabul edilmek suretiyle uyuşmazlığın görüm ve çözüm yerinin vergi mahkemesi olduğu gerekçesiyle görev yönünden reddeden … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı üzerine gönderilen dosyayı inceleyerek arsa ve arazilere ait asgari ölçüde birim değer tespitine ilişkin takdir komisyonu kararlarına karşı dava açabilecek kişilerin 213 sayılı Kanunun mükerrer 49. maddesinde belirlendiği, davacının bu maddede belirtilen kişi ve kuruluşlardan olmadığı gerekçesiyle ehliyet yönünden reddeden … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının; uyuşmazlığın, anılan taşınmazlara ilişkin emlak vergi değeri tespitine yönelik olmadığı, idare mahkemesinin görev reddine ilişkin kararının hatalı olduğu, ihtilafın 4706 sayılı Kanunun uygulamasından doğduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Savcısı …’ın Düşüncesi : Uyuşmazlıkta 4706 sayılı Kanunun 6. maddesine göre davacıya ait taşınmaz için belirlenen değerin dava konusu yapıldığı anlaşılmakta olup, bu uyuşmazlığın 2576 sayılı Kanunun 5. maddesi uyarınca İdare Mahkemesince çözümlenmesi gerekeceğinden, Vergi Mahkemesince uyuşmazlığın emlak vergi değeri olarak görülmesinde ve davanın ehliyet yönünden reddedilmesine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
Bu nedenle mahkeme kararının bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …’in Düşüncesi : Konusu itibarıyla İdare Mahkemesinin görev alanına giren davayı, ehliyetten reddeden Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerekeceği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince işin gereği görüşüldü:
Davacı tarafından; hasım belirtilmeksizin açılan davada, temyiz dilekçesinin tebliği aşamasında vergi mahkemesince her ne kadar … Belediye Başkanlığı’nın hasım mevkiine alındığı anlaşılmakta ise de, dava konusu işlemi yapan gerçek hasmın Maliye Bakanlığı olduğu görüldüğünden … Belediye Başkanlığı’nın hasım konumundan çıkartılarak husumetin Maliye Bakanlığı’na yöneltilmesine karar verildi.
Uyuşmazlık, davacının sahibi bulunduğu gayrimenkuller ile üzerindeki ağaçların 4706 sayılı Kanun uyarınca değerinin belirlenmesine yönelik tespit isteminin, emlak vergisi değerlerinin tespitine yönelik istem olarak kabul edilerek, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 49. maddesi uyarınca davacının ehliyetli olmadığı gerekçesiyle davanın reddi yolunda verilen Balıkesir Vergi Mahkemesi kararının davacı tarafından bozulması istemine ilişkindir.
4706 sayılı Hazineye Ait Taşınmazların Değerlendirilmesi ve Katma Değer Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun “Sit alanlarında kalan taşınmaz mallar” başlıklı 6. maddesinde; 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 15. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi gereğince, sit alanı olması nedeniyle kesin inşaat yasağı getirilmiş korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının bulunduğu taşınmaz malların, Hazineye ait taşınmaz mallarla değiştirilmesi işlemlerinde, taşınmaz mal maliklerinin kabul etmesi halinde, sit alanında kalan taşınmaz malların bedeli Maliye Bakanlığınca tespit edilerek, kendilerine taşınmaz malın bedelini gösterir bir belge verilir. Bu belge, Hazinece yapılan taşınmaz mal satışlarında ödeme aracı olarak kabul edilir. Belgenin işleme tabi tutulacağı tarihteki bedeli, belgede yazılı bedele, kıymet takdir tarihinden itibaren kanuni faiz uygulanmak suretiyle tespit edilir.” kuralı yer almaktadır.
Dosyanın incelenmesinden, davacıya ait bulunan … İli, … İlçesi, … Beldesi … Mevkiinde bulunan … pafta, … parsel, … pafta, … parsel no’lu taşınmazlar ve üzerindeki ağaçların, davacının 4706 sayılı Kanunun 6. maddesi uyarınca yapılan değer tespiti talebi üzerine Milli Emlak Kontrolörlerince belirlenen m² birim değerlerinin, rayicin altında kaldığından bahisle idarenin hatalı değer tespiti işleminin iptali ve taşınmazların ve üzerlerindeki ağaçların gerçek değerinin tespiti istemiyle … İdare Mahkemesinde E:… kayıtlı davanın açıldığı, açılan davada verilen … tarih ve K:… sayılı karar ile ihtilafın emlak vergi değerlerinin tespitine yönelik olduğu kabul edilerek ihtilafın görüm ve çözümünde vergi mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle davanın görevli … Vergi Mahkemesine gönderilmesine hükmedildiği, … Vergi Mahkemesince de ihtilafın emlak vergi değerlerinin tespiti olarak değerlendirildiği ve davacının 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 49. maddesinde belirtilen kişi ve kuruluşlardan olmadığı gerekçesiyle davanın ehliyet nedeniyle reddedildiği anlaşılmaktadır.
Dava konusu olayda, gerek … İdare Mahkemesinin gerekse … Vergi Mahkemesinin ihtilafın konusunu, emlak vergisi asgari birim değer tespiti olarak değerlendirdiği görülmekte ise de, davanın 4706 sayılı Kanunun uygulanmasından doğan bedel takdirine ilişkin olduğu anlaşıldığından görüm ve çözümü idare mahkemesinin görevinde bulunmaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulü ile … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına 28.2.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi.