Danıştay Kararı 9. Daire 2006/2673 E. 2008/2626 K. 29.05.2008 T.

9. Daire         2006/2673 E.  ,  2008/2626 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2006/2673
Karar No: 2008/2626

Temyiz İsteminde Bulunan : …
Karşı Taraf : Şirinyer Vergi Dairesi Müdürlüğü – İZMİR
İstemin Özeti : Davacı adına yeddiemin sıfatıyla kendisine teslim edilen malları tam ve eksiksiz olarak geri teslim etmediğinden bahisle 6183 sayılı Yasanın 83. maddesine dayanılarak düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davayı; 6183 sayılı Amme Alacakları Tahsil Usulü Hakkındaki Kanunun 82. maddesinde; haczedilen menkul malların korunması için idarece güvenilir bir şahsa bırakılabileceği, 83. maddesinde ise borçlular, zilyedler ve güvenilir şahısların 82. madde gereğince kendilerine bırakılan malları, alacakları amme idarelerince yapılacak ilk talep üzerine derhal ve kendilerine teslim edildiği zamandaki durumları ile geri vermek mecburiyetinde oldukları, bu mecburiyeti yerine getirmeyenlerin, haklarında yapılacak ceza takibinden başka, bu malların kendilerine atfolunamayacak bir sebepten dolayı telef veya zayi olduğunu ispat edemedikleri takdirde, geri verilmeyen malların değerleri tutarınca borçlu sayılıp bu kanunun hükümleri gereğince takip olunacağının hükme bağlandığı, dosyanın incelenmesinden … tarih ve … sayılı haciz tutanağı ile kardeşine ait mallardan 106 top kumaş, 300 adet kot pantolon ve 100 adet tişort’ü güvenilir şahıs olarak teslim alan davacının, söz konusu malların teslimi amacıyla … tarih ve … sayılı dilekçe ile davalı idareye başvuruda bulunduğu, icra memurlarınca işyerine gidildiğinde ise davacıya teslim edilen hacizli malların olmadığının görüldüğü , bunun üzerine aynı adreste bulunan ve…tarihli haciz tutanağındaki menkul mallarla gerek kalite, gerek nev’i, gerekse değer yönünden hiçbir benzerliği bulunmayan, bazı malların … tarih ve … no’lu haciz tutanağı ile haczedildiği, önceki haciz tutanağında yazılı olan malların teslimi veya bedelinin ödenmesi amacıyla iki kez süre verildiği halde ödenmemesi nedeniyle dava konusu ödeme emrinin düzenlendiğinin anlaşıldığı, olayda yükümlü tarafınan her ne kadar malların aynı olduğu iddia edilmekte ise de her iki haciz tutanağının incelenmesinden, tutanaklardaki malların gerek kalite gerekse nevinin farklı olduğunun görüldüğü, bu nedenle güvenilir kişi olarak kendisine teslim edilen malları tam ve eksiksiz geri teslim etmeyen ve bedelinide ödemeyen davacı adına 6183 sayılı Yasanın 83. maddesi uyarınca düzelenen ödeme emrinin yasal olduğu gerekçesiyle reddeden … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının; ödeme emrine esas ikinci haciz tutanağı ile ilgili olarak bilgisi bulunmadığı, bu tutanakta imzasının olmadığı düzenlenen ödeme emri yasal olmadığı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Savcısı …’ın Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …’ın Düşüncesi : İleri sürülen iddialar usule ve hukuka uygun Vergi Mahkemesi kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerekeceği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince işin gereği görüşüldü:
İstem, davacı adına yeddiemin sıfatıyla kendisine teslim edilen malları tam ve eksiksiz olarak geri teslim etmediğinden bahisle 6183 sayılı Yasanın 83. maddesine dayanılarak düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davayı reddeden vergi mahkemesi kararının bozulmasına ilişkindir.
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun “haczedilen menkul malların korunması” başlığını taşıyan 82. maddesinde; haczedilen malların ne şekilde korunacağı belirtilmiş, 83. maddesinde ise Borçlular, zilyetler, güvenilir şahıslar 82. madde gereğince kendilerine bırakılan malları, alacaklı amme idarelerince yapılacak ilk talep üzerine derhal ve kendilerine teslim edildiği zamandaki durumları ile geri vermek mecburiyetindedirler. Bu mecburiyeti yerine getirmeyenler, haklarında yapılacak ceza takibinden başka, bu malların kendilerine atfolunamıyacak bir sebepten dolayı telef veya zayi olduğunu ispat edemedikleri takdirde, geri verilmeyen malların değerleri tutarınca borçlu sayılıp, bu kanun hükümleri gereğince takip olunurlar” denilmek suretiyle menkul malları koruyacak olanların ne suretle sorumlu tutulacakları gösterilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, … tarih ve … sayılı haciz tutanağı ile kardeşine ait hacizli mallardan 106 top kumaş, 300 adet kot pantolon, 100 adet tişörtün güvenilir şahıs olarak davacıya teslim edildiği, yükümlü tarafından 5.12.2004 tarihinde kayda giren dilekçe ile yeddieminlikten ayrılmak istediğinin davalı idareye bildirilmesi üzerine … tarihinde düzenlenen … sayılı haciz tutanağı ile işyerinde bulunan malların haciz edildiği, ancak bu malların güvenilir kişi olarak davacıya 23.12.2004 günlü haciz tutanağı ile teslim edilen mallarla gerek kalite, gerek nevi, gerekse değer yönünden bir benzerliğinin bulunmadığının görülmesi üzerine idarece iki kez 07.10.2004 günlü tutanakta yer alan malların teslimi ya da bedelinin ödenmesi için yükümlüye çağrıda bulunulduğu, gereğinin yerine getirilmemesi üzerine de 6183 sayılı Yasanın 83. maddesi uyarınca dava konusu ödeme emrinin düzenlendiği anlaşılmaktadır.
Güvenilir şahıslar nezdinde düzenlenecek tutanakların ne şekilde tanzim edileceğine dair 6183 sayılı Yasada bir hüküm bulunmamakla beraber yeddiemin açısından hukuken geçerli sonuçlar doğuracak bir tutanağın nezdinde yoklama yapılan ya da onun temsilcisi tarafından imzalanması gerektiği kuşkusuzdur. Hukuki ve cezayi sorumluluk gerektiren tespitleri içeren bir tutanağın ilgilisinin, vekilinin ya da temsilcisinin tutanağın düzenlenmesi sırasında orada bulunmadığı hususu kayda geçirilmeksizin düzenlemesine olanak bulunmamaktadır.
Olayda, dava konusu ödeme emrine dayanak oluşturan ve davacıya güvenilir kişi olarak teslim edilen malların aynen geri teslim edilmediğine kanıt olarak gösterilen … tarih ve … sayılı haciz tutanağının (7.10.2004 günlü ilk haciz tutanağının aksine) davacının nezdinde düzenlenmediği ve imzasını taşımadığı, yükümlünün tutanağın tanzimi sırasında orada bulunmadığı yönünde bir ibare içermediği ve tutanağı imzalayan kişinin davacıyla ilgisinin (yükümlüyü ne şekilde temsil ettiğinin) belirtilmediği görülmektedir.
Bu durumda hukuken geçerli olmayan 23.12.2004 günlü haciz tutanağına dayanılarak düzenlenen ödeme emri yerinde bulunmadığından, yazılı gerekçe ile davayı reddeden vergi mahkemesi kararında isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüne, … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına 29.5.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi.