Danıştay Kararı 9. Daire 2005/2455 E. 2007/2032 K. 22.05.2007 T.

9. Daire         2005/2455 E.  ,  2007/2032 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2005/2455
Karar No : 2007/2032

Davacı : İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı – İSTANBUL
Vekili : …
Davalı : Maliye Bakanlığı – ANKARA
Davanın Özeti : 16.5.2005 tarih ve 25817 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maliye Bakanlığı’nın 31 seri numaralı Belediye Gelirleri Kanunu Genel Tebliğinin; 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun belediyelerin gelirlerini sayan 23 üncü maddesinin (e) fıkrasında asma, tahsis ve bakım ücretinin belirtildiği ve herhangi bir hizmet şartına bağlanmadığı, 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun 97. maddesinde belirtilen hizmet şartının ilgililerin isteğine bağlı olarak ifa edilen hizmetlere ilişkin olduğu ve bu hizmetlere ait ücretlerin 5216 sayılı Yasa’nın 23 üncü maddesinin (m) fıkrasında belirtildiği, anılan tebliğde büyükşehir belediyelerinin asma, tahsis ve bakım ücreti alabilmeleri için mutlaka bir hizmet vermeleri gerektiğinin belirtilmesinin özel kanun niteliğindeki 5216 sayılı Yasa’ya aykırı olduğu ileri sürülerek iptali istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Cevap verilmemiştir.
Danıştay Savcısı …’nın Düşüncesi : 5216 sayılı Yasanın 23/e maddesine göre anılan kanunun 7/g maddesinde öngörülen yerlere konulacak ilan ve reklamlar nedeniyle ilan asma tahsis ve bakım ücreti alınabilmesi için 2464 sayılı yasanın 97. maddesinde öngörülen hizmetin verilmesi gerekmektedir.
Bu itibarla ilan asma tahsis ücreti alınması için hizmet şartı aranmasını öngören düzenlemede hukuka aykırılık görülmediğinden davanın reddi gerekeceği düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …’ın Düşüncesi : Büyükşehir Belediyeleri 5216 sayılı Yasa’nın 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendinde belirtilen alanlar ile bu alanlara cephesi bulunan binalar üzerindeki ilan ve reklamlardan asma tahsis ve bakım ücreti almaya yetkili ise de, anılan yasa belediye gelirlerini de düzenleyen gelir yasası niteliğinde olmadığından ve yasada ücretin ne şekilde, hangi şartlarda alınacağına dair bir düzenleme bulunmadığından, asma tahsis ve bakım ücretinin 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunun 97. maddesi uyarınca hizmet karşılığı olarak belediye meclislerince düzenlenecek tarifelere göre alınması mümkündür. Bu durumda hizmet olmaksızın ücret istenilmesi olanağı bulunmamaktadır.Ancak büyükşehir belediyesinin yetki alanındaki meydan, bulvar, cadde ve ana yolları yapmak, yaptırmak, bakım ve onarımı sağlamak kanun gereği büyükşehir belediyelerinin görevi olduğundan bu yerlere , bu yerlerde bulunan panolara, ağaçlara, belediyeye ait otobüs duraklarına, çöp kutularına, büfelere veya bu yerlere dikilen direklere asılacak ilan ve reklamlardan tahsis bakım ücreti alınabilmesi için ilgilinin belediyeden herhangi bir hizmet talebinde bulunması gerekmediğinden bu alanlar içinde ilgilinin hizmet talebinde bulunması gerektiği yönünde dava konusu tebliğin örnek kısmında yapılan açıklamanın iptali, davacının diğer istemlerinin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava, Maliye Bakanlığı’nca yayımlanan 31 seri numaralı Belediye Gelirleri Kanunu Genel Tebliğinin, Tebliğde büyükşehir belediyelerinin asma, tahsis ve bakım ücreti alabilmeleri için hizmet vermeleri gerektiğinin belirtilmesinin 5216 sayılı Yasa’ya aykırı olduğu ileri sürülerek iptali istemiyle açılmıştır.
23.7.2004 tarihinde 3030 sayılı Yasa’yı yürürlükten kaldırarak yürürlüğe giren 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun 7. maddesinin 1. fıkrasının (g) bendinde; Büyükşehir Belediyesinin yetki alanındaki meydan, bulvar, cadde ve ana yolları yapmak, yaptırmak, bakım ve onarımı sağlamak,kentsel tasarım projelerine uygun olarak bu yerlere cephesi bulunan yapılara ilişkin yükümlülükler koymak, ilan ve reklam asılacak yerleri ve bunların şekil ve ebadını belirlemek, meydan, bulvar, cadde, yol ve sokak ad ve numaraları ile bunlar üzerindeki binalara numara verilmesi işlerini gerçekleştirmek görev ve sorumluluğunun büyükşehir belediyelerine ait olduğu, aynı Yasanın büyükşehir belediyesinin gelirlerini belirten 23. maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde de; 7’nci maddenin birinci fıkrasının (g) bendinde belirtilen alanlar ile bu alanlara cephesi bulunan binalar üzerindeki her türlü ilan ve reklamların vergileri ile asma tahsis ve bakım ücretlerinin, (m) bendinde ise, yapılacak hizmetler karşılığı alınacak ücretlerin büyükşehir belediyelerinin gelirleri arasında olduğu hükme bağlanmıştır.
2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun 97. maddesinde ise; belediyelerin bu Kanunda harç veya katılma payı konusu yapılmayan ve ilgililerin isteğine bağlı olarak ifa edecekleri her türlü hizmet için belediye meclislerince düzenlenecek tarifelere göre ücret almaya yetkili oldukları belirtilmiştir.
5216 sayılı Yasanın amacı 1. maddesinde, büyükşehir belediyesi yönetiminin hukuki statüsünü düzenlemek, hizmetlerin planlı, programlı, etkin, verimli ve uyum içinde yürütülmesini sağlamak olarak belirtilmiş, Yasada belediyelerin gelirlerine ilişkin yeni bir düzenlemeye yer verilmemiş, büyükşehir belediyeleri ile ilçe ve ilk kademe belediyelerinin görev, yetki ve sorumlulukları sayılarak ve mahalli hizmetlerin gerçekleştirilebilmesi için genel bütçe vergi gelirleri ile belediye gelirlerinin ne şekilde taksim edileceği belirtilerek büyükşehir belediyeleri ile ilçe ve ilk kademe belediyeleri arasında ortaya çıkabilecek görev, yetki ve gelir uyuşmazlıklarının önlenmesi amaçlanmıştır.
Yasaya göre Büyükşehir Belediyesinin yetki alanındaki meydan, bulvar, cadde ve anayollar ile bu alanlara cephesi bulunan binalar üzerindeki her türlü ilan ve reklamların hem vergilerini, hem de asma tahsis ve bakım ücretlerini Büyükşehir Belediyeleri almaya yetkilidir.
Büyükşehir Belediyeleri Yasa’da belirtilen alanlardaki ilan ve reklamlardan asma tahsis ve bakım ücreti almaya yetkili ise de; 5216 sayılı Yasa belediye gelirlerini de düzenleyen gelir yasası niteliğinde olmadığından ve yasada ücretin ne şekilde, hangi şartlarda alınacağına dair bir düzenleme bulunmadığından, asma tahsis ve bakım ücretinin 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun 97. maddesi uyarınca hizmet karşılığı olarak belediye meclislerince düzenlenecek tarifelere göre alınması mümkündür.
Diğer taraftan 5216 sayılı Yasa’nın yürürlükten kaldırdığı 3030 sayılı Yasada da aynı nitelikte hükümler bulunmakta idi. Ancak iki yasa arasında ilan ve reklam vergisinin kapsamı bakımından şöyle bir farklılık bulunmaktadır. 3030 sayılı Yasada büyükşehir belediyelerinin ilan ve reklam vergisi ile asma tahsis ve bakım ücreti alabileceği alanlar; meydan, bulvar, cadde ile ana yollardaki ilan asma yerleri, elektrik direkleri, büfeler ile tercihli yollardaki bariyerler olarak tek tek sayılmak suretiyle belirtildiği halde 5216 sayılı Yasada büyükşehir belediyelerinin yetkili olduğu alanlar, ana arter alanlarının tamamını ve bu alanlara cephesi bulunan binalar üzerini de kapsayacak şekilde genişletilmiştir.
3030 sayılı Yasa’ya göre istenilen asma tahsis ve bakım ücretine ilişkin uyuşmazlıklarda da Danıştay ‘ca sadece Yasa’da sayılan yerlerin niteliğine ilan ve reklamların bulunduğu yerlere göre tahsis veya bakım hizmetinin kanun gereği büyükşehir belediyelerince yerine getirildiği durumlarda ilgilinin hizmet talebinde bulunmasına gerek olmadığı yönünde kararlar verilmiş, hizmet şartının gerekmediği yönünde kararlar verilmemiştir.
Öte yandan büyükşehir belediyelerinin, ilan ve reklam asılacak yerleri ve bunların şekil ve ebadını belirlemeye kentsel tasarım projelerine uygun olarak yetkili olduğu alanlara cephesi bulunan yapılara ilişkin yükümlülükler koymaya bu yapılardaki ilan ve reklam vergilerini tahsile yetkili olmaları ve bu yetkiler nedeniyle ilan ve reklamların asılmasına izin vermeleri belediyenin asma tahsis ve bakım hizmetinde bulunduğunu göstermeyeceğinden, bu yerlerde bulunan ilan ve reklamlar nedeniyle asma tahsis ve bakım ücreti istenebilmesi için ilgilinin talebi üzerine belediyece tahsis edilmiş bir ilan panosu bulunması ya da asma ve bakım hizmeti yapılmış olması gerekmektedir.
Her ne kadar davacı tarafından Yasa’nın 23. maddesinin (m) bendinde hizmet karşılığı ücret alınacağının belirtildiği, (e) bendinde, asma tahsis ücretinin hizmet karşılığı alınacağına ilişkin bir hüküm bulunmadığı iddia edilmekte ise de; yukarıda açıklandığı üzere 5216 sayılı Yasanın 23. maddesinin, sadece büyükşehir belediyelerinin gelirlerinin nelerden ibaret olduğunu belirten bir madde olması, hizmet şartının 2464 sayılı Yasanın 97. maddesinde yer alması, (m) bendinde de, büyükşehir belediyelerinin diğer bentlerde sayılanların dışında istek üzerine verdikleri hizmetlerden alınan ücretlerin de büyükşehir belediyelerin gelirlerinden olduğunun belirtilmesi karşısında büyükşehir belediyelerinin asma tahsis ve bakım ücreti alabilmeleri için hizmet vermelerine gerek olmadığı yolunda ileri sürülen iddiada isabet bulunmamıştır.
Kaldı ki Kanun koyucu tarafından söz konusu alanlardan her hangi bir hizmet şartı gerekmeksizin bir bedel alınacağı kabul edilse idi bu bedelin vergi benzeri mali yükümlülük niteliğinde bulunduğu belirtilir, Anayasa ‘nın vergi benzeri mali yükümlülükler kanunla konulur hükmü uyarınca bedelin hangi şartlarda ne şekilde alınacağı da gösterilirdi.

Bu nedenlerle büyükşehir belediyelerince asma, tahsis ve bakım ücreti istenilebilmesi için ilgilinin isteğine bağlı olarak ilan ve reklam bulunan yerin ana arterde veya belediyenin özel mülkü olması nedeniyle belediyece tahsisi veya ilan ve reklamın asma ya da bakım hizmetinin belediyece yerine getirilmesi gerektiğinden bu yönde düzenleme yapan dava konusu tebliğde yasaya aykırılık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle davanın reddine, aşağıda dökümü yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, eksik yatırılan … YTL başvuru harcının, kullanılmayan yürütmenin durdurulması harcından tamamlanmasına, geri kalan … YTL yürütmenin durdurulması harcı ile artan posta ücretinin istemi halinde davacıya iadesine 22.5.2007 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY : 23.7.2004 gün ve 25531 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun büyükşehir belediyelerinin görev, yetki ve sorumluluklarını düzenleyen 7. maddesinin -g-bendinde, büyükşehir belediyesinin yetki alanındaki meydan, bulvar, cadde ve ana yolları yapmak ve yaptırmanın, buraların bakımı ve onarımını sağlamanın ve bu yerlere cephesi bulunan yapılara ilişkin yükümlülükler koymanın büyükşehir belediyesinin görevi olduğu vurgulandıktan sonra büyükşehir belediyesinin gelirlerini belirleyen 23. maddesinin -e- bendinde de, yukarıda anılan hükme atıf yapılmak suretiyle, sayılan bu alanlarda, yani ana arter denilen yerler ile bu yerlere cephesi bulunan binalar üzerindeki her türlü ilan ve reklamların hem vergilerinin hem de asma, tahsis ve bakım ücretinin büyükşehir belediyesine ait olduğu hükme bağlanmıştır.
5216 sayılı Yasadan önce yürürlükte olan 3030 sayılı Büyükşehir Belediyelerinin Yönetimi Hakkında Kanun hükümlerine göre büyükşehir belediyesinin ilan asma, tahsis ve bakımı ücreti alabileceği ilan ve reklamlar, sadece “ana arter” denilen meydan, bulvar ve caddelerde bulunan elektrik direkleri ve bariyerler ile belediyece ilan asılmak üzere özel olarak ayrılmış ve düzenlenmiş, yani tahsis edilmiş ilan asma yerleri ve belediyeye ait olan büfelere asılan ilan ve reklamlar olarak sınırlandırılmış idi.
1580 sayılı Belediye Kanununun 15. maddesinin 44 numaralı bendi uyarınca belediye sınırları içinde “ilan işlerini idare etmek” yani, nerelere, ne şekil ve ölçüde ve hangi süreyle ilan, reklam ve tabela vs asılabileceğini saptamak belediyelerin görev ve yetkisinde olup, özel mülke konu olan taşınmazlar üzerinde yapılacak reklamlar da belediyenin koyduğu normlara uygun olmak zorunda olduğu gibi ayrıca 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu uyarınca ilan ve reklam vergisine de tabi bulunmaktadır. Ancak 3030 sayılı yasaya göre, bu tür ilan ve reklamlardan ilan asma, tahsis ve bakım ücreti istemek olanağı bulunmamakta idi.
5216 sayılı Kanunun yukarıda değinilen maddeleri ise, büyükşehir belediyeleri tarafından ilan asma, tahsis ve bakım ücreti alınabilecek ilan ve reklamların yerlerini gene “ana arter” alanları olarak sınırlandırmış ise de, niteliklerini değiştirmiş ve genişletmiştir. Bu hükümlere göre artık ana arter sayılan yerlerdeki elektrik direkleri ve bariyerler dışındaki “özel direk” tabir edilen her türlü yere ve tesise asılan, konulan reklamlar ücrete tabi tutulduğu gibi, bu yerlere cephesi bulunan binalara, genel olarak taşınmazlara asılan ve konulan ilan ve reklamlar da hizmet verme koşulu aranmaksızın ilan asma, tahsis ve bakım ücretine tabi bulunmaktadır.
Ücret, bir hizmet karşılığı ödenen bedeldir. Nitekim, 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunun 97. maddesi bu tür, yani bir hizmet karşılığı alınacak ücretleri düzenlemektedir.
Ancak 5216 sayılı Yasa uyarınca tahsil edilecek ilan asma tahsis ve bakım ücreti, yapılan bir iş veya hizmetin karşılığı olarak öngörülmemiştir. Bu niteliği itibarıyla, alınan bu ücretin, herhangi bir hizmet karşılığı olmadığından ücret olarak değerlendirmek yerine yükümlüler açısından yarattığı külfet nedeniyle vergi benzeri mali yüküm sayılması gerekmektedir. Buna ” ücret” adı verilmiş olması ve bir tarifeye bağlanmış bulunması, bunun kamu gücüne dayanılarak ve yasa ile alınan bir mali yüküm olduğu niteliğini değiştirmemektedir.
İlan asma tahsis ve bakım ücreti, önce 3030, sonra 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunları ile getirilen ve kamu gücüne dayanılarak alınan vergi benzeri bir mali yüküm olup, 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun 97. maddesinde sözü edilen ve hizmet karşılığı alınan bir “ücret” niteliği taşımamaktadır. Büyükşehir Belediye Kanununa tabi olmayan belediyeler ve ilçe belediyeleri ise anılan bu ücreti ancak bir hizmet vermeleri koşulu ile isteyebilirler, yoksa bu kanundan doğan yetkilerini kullanmak suretiyle ve kanunda sayılan yerlerle sınırlı olarak, ancak büyükşehir belediyelerinin bu ücreti hizmet vermeksizin alabilecekleri hususu Danıştayın süre gelen bir içtihadıdır.
Esasen, yasa koyucu 5216 sayılı Yasanın büyükşehir belediyesinin gelirlerini belirleyen 23. maddesinde bu ücreti ayrı bir bent halinde düzenledikten sonra, büyükşehirin bir hizmet karşılığı alabileceği ücretleri de -m-bendinde ayrıca hükme bağlamak suretiyle sayılan yerlerde yapılan reklamları ve bu arada özel mülke konu taşınmazlar üzerindekileri de hizmet koşuluna bağlamaksızın bu mali yüküme dahil etmiş bulunmaktadır.
Açıklanan nedenlerle, meydan, bulvar, cadde gibi ana arterlere cephesi bulunan özel mülke konu olan taşınmazların üzerindeki ilan ve reklamlar için büyükşehir belediyelerinin ilan asma tahsis ve bakım ücreti isteyebilmesinin ancak bu ilanın asılması için hizmet verme koşuluna bağlı olduğu yolundaki görüşe itibar etme olanağı bulunmadığından Maliye Bakanlığının 31 seri numaralı Belediye Gelirleri Kanunu Genel Tebliğinin dava konusu edilen kısmının iptali gerekeceği oyu ile çoğunluk kararına katılmıyorum.