Danıştay Kararı 9. Daire 2000/4600 E. 2002/1475 K. 17.04.2002 T.

9. Daire         2000/4600 E.  ,  2002/1475 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2000/4600
Karar No: 2002/1475

Temyiz İsteminde Bulunan : Nuruosmaniye Vergi Dairesi Başkanlığı
İSTANBUL
Karşı Taraf : …
Vekilleri : 1- …
2- …
İstemin Özeti : … A.Ş’nin ödenmeyen vergi borçlarından dolayı şirketin ortakları … ve …’ın aynı zamanda yükümlü kooperatifin üyesi ve temsilcisi olduklarından bahisle kooperatife ait arsa üzerine uygulanan haciz işleminin iptali istemiyle açılan davayı; anılan kişilerin 22.5.1994 tarihinde hisselerini başkalarına devrederek kooperetif üyeliğinden ayrıldıkları, devir işlemlerinin 30.5.1994 tarihli kooperatif yönetim kurulu kararı ile onandığı, öte yandan Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde toplantı tutanakları yayınlanan 1994, 1995 olağan genel kurul ve 1995 olağanüstü genel kurul toplantılarının Bakanlık komiserince imzalanan hazırun cetvelinde bu kişilerin isimlerinin yer almadığı,bu durumda … ve …nın yükümlü kooperitifin üyesi ve yetkili şahısları olmadıkları, kooperatif üyeliklerinden haciz işleminden çok önce ayrıldıkları ve kooperatifle bir ilişkilerinin bulunmadığı anlaşılmakla dava konusu haciz işleminde isabet bulunmadığı, kaldı ki hacze yol açan amme alacağının yükümlü kooperatifin borcu olmadığı tartışmasız olup adı geçen kişiler kooperatif üyesi kabul edilse bile bu halde de kooperatif üyesinin şahsi alacaklıları ancak kooperatifin dağılmasında veya kooperatiften çıktıklarında bu kişilere düşen payı haczettirebileceklerinden tüzel kişiliğe sahip kooperetif mallarına ortaklarının şahsi borçlarından dolayı haciz uygulanabilmesi mümkün olmamakla dava konusu işlemde bu yönüyle de isabet görülmediği gerekçesiyle kabul eden … Vergi Mahkemesinin … tarih ve … sayılı kararının; haciz işleminin usule ve hukuka uygun olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Savcı …’in Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp Vergi Mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin reddi ile Vergi Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …’in Düşüncesi : İleri sürülen iddialar usule ve hukuka uygun Vergi Mahkemesi kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerekeceği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince işin gereği görüşüldü:
Temyiz edilen …Vergi Mahkemesinin … tarih ve … sayılı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisinin bulunmadığı anlaşıldığından temyiz isteminin reddine, anılan Mahkeme kararının onanmasına 17.4.2002 tarihinde oybirliği ile karar verildi.