Danıştay Kararı 9. Daire 2000/2549 E. 2002/4078 K. 09.10.2002 T.

9. Daire         2000/2549 E.  ,  2002/4078 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2000/2549
Karar No: 2002/4078

Temyiz İsteminde Bulunan : …
Karşı Taraf : Çakabey Vergi Dairesi Başkanlığı – İZMİR
İstemin Özeti : Yükümlü şirketin Ocak/1999 dönemi katma değer vergisi beyannamesinde ödenecek vergiyi noksan beyanından sonra verilen düzeltme beyannamesi ve eki dilekçe üzerine vergi aslına bağlı olarak kesilen vergi ziyaı cezasının ve hesaplanan gecikme faizinin terkini istemiyle açılan davayı; yükümlü şirketin Ocak/1999 dönemi katma değer vergisi beyannamesinde noksan beyan edilen … lira için dilekçe ile birlikte düzeltme beyannamesi vermesi üzerine verginin geç tahakkuk ettiğinden vergi ziyaı cezası kesildiği ve gecikme faizi hesaplandığının anlaşıldığı, 213 sayılı Yasanın 371 maddesinde getirilen düzenlemeden yaralanılabilmesi için 6183 sayılı Yasanın 51. maddesi uyarınca hesaplanan gecikme zammının 15 gün içinde ödenmesi gerektiği, olayda ise gecikme zammının bu sürede ödenmediğinden kesilen cezada ve hesaplanan gecikme faizinde isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle reddeden … Vergi Mahkemesinin … tarih ve … sayılı kararının; Ocak/1999 döneminde sehven ödenecek katma değer vergisi noksan bildirilmekle birlikte izleyen dönemlerde noksan beyan edilen miktardan daha fazla ödenecek vergi bildirildiği ve fazla ödeme yapıldığı, düzeltme beyannamesi eki dilekçe ile bu hususun açıklandığı ve noksan beyan edilen tutar düşüldükten sonra … lira alacaklı oldukları, bu tutarın hesaplanacak gecikme zammından tenzilinin talep edildiği, dilekçede pişmanlık talebinin açıkça yer almasa bile Maliye Bakanlığı Muktezaları ve yerleşik Danıştay kararları gereği talebin bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiği ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti :Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Savcısı …’ün Düşüncesi : Uyuşmazlıkta, 1999/Ocak ayına ait katma değer vergisi beyannamesinde ödenmesi gereken katma değer vergisinin yanlışlıkla eksik hesaplandığından bahisle yasal süreden sonra vergi dairesine dilekçe ekinde verilen katma değer vergisi beyannamesi üzerine yükümlü şirket adına kesilen bir kat vergi ziyaı cezası ile hesaplanan gecikme faizini onayan vergi mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulması istenmektedir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 371. maddesinde, beyana dayanan vergilerde vergi ziyaı cezasını gerektiren (360. maddede yazılı iştirak şeklinde yapılanlar dahil) kanuna aykırı hareketlerini ilgili makamlara kendiliğinden haber veren mükelleflere madde devamında yazılı şartlara uyulması halinde vergi ziyaı cezası kesilemeyeceği hükme bağlanmıştır. Bu hükümde yükümlülerin verecekleri dilekçenin içeriğine ve biçimine ilişkin herhangi bir sıralama bulunmamaktadır.
Dosyanın incelenmesinden, yükümlü şirketin 1999/Ocak ayı katma değer vergisi beyannamesinde ödenmesi gereken katma değer vergisini …-TL eksik, 1999/Şubat ila Eylül dönemlerinde ise toplam …-TL fazla hesaplayarak ödediğini, sonradan hakkında herhangi bir ihsar olmaksızın ve vergi incelemesine başlanmaksızın farketmesi üzerine 23.11.1999 tarihli düzeltme dilekçesi ekinde katma değer vergisi beyannamesini vererek 1999/Ocak beyannamesinde eksik ödenen …- liranın 1999/Şubat ila Eylül dönemleri beyannamelerinde mahsup edilmesini, mahsuptan sonra kalan …- Liranın eksik ödeme nedeniyle 1999/Ekim ayına kadar hesaplanacak gecikme zammından tenzilini talep ettiği anlaşılmıştır.
Olayda, idarece; yükümlü şirketin sadece ödenmesi gereken vergiye tekabül edecek kadar fazla ödediği vergilerden mahsup talep ettiği, pişmanlık zammına tekabül eden ne ödemede ne de mahsup talebinde bulunmadığı, dolayısıyla pişmanlık hükümlerinden yaralandırılması için gereken şartların olayda gerçekleşmediği nedeniyle vergi ziyaı cezası kesilmiş ve gecikme faizi hesaplanmış isede; dosyada mevcut 22.11.1999 tarihli dilekçede ödenmesi gereken verginin mahsubundan sonra kalan ….- liranın hesaplanacak pişmanlık zammından tenzilinin talep edildiği açıkça görüldüğünden, yükümlü şirketin pişmanlık hükümlerinden yararlandırılmamasında yasaya uyarlık görülmemiştir.
Bu duruma göre yükümlü şirketten istenen vergi ziyaı cezası yerinde olmayıp, sadece 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51. maddesinde belirtilen nispette hesaplanacak pişmanlık zammından düzeltme dilekçesinde …- TL düşüldükten sonra kalan kısmının istenmesi gerekmektedir. Mahkemece açıklanan bu hususlar gözönünde bulundurularak karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle verilen kararda isabet görülmemiştir.
Bu nedenle temyiz isteminin kabulü ile temyize konu mahkeme kararının bozulması gerekeceği düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …’ın Düşüncesi : Dosyanın incelenmesinden yükümlü şirketin düzeltme beyannamesi eki dilekçe ile idareye başvurusunun 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 371. maddesi kapsamında olduğu anlaşıldığından, bu maddeden yararlandırılmaması sonucu yükümlü şirket adına kesilen cezayı ve hesaplanan gecikme faizini onayan Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince işin gereği görüşüldü:
İstem Ocak/1999 dönemi katma değer vergisi beyannamesinde ödenmesi gereken verginin sehven eksik hesaplandığının anlaşılması üzerine vergi dairesi müdürlüğüne dilekçe ile birlikte düzeltme beyannamesi veren yükümlü şirketin pişmanlık hükümlerinden yararlanamayacağından bahisle kesilen vergi ziyaı cezası ve hesaplanan gecikme faizinin terkini istemiyle açılan davayı reddeden Vergi Mahkemesi kararının bozulmasına ilişkindir.
Dosyanın incelenmesinden; yükümlü şirketin Ocak/1999 dönemi katma değer vergisi beyannamesinde ödenecek vergiyi eksik hesapladığının anlaşılması üzerine aynı yılın Şubat ila Eylül dönemlerinde fazla hesap ederek ödediği vergilerden mahsup edilmesi ve lehine kalan ….- liranın hesaplanacak gecikme zammından mahsup edilmesi istemiyle düzeltme beyannamesi ve eki dilekçe ile hakkında incelemeye başlanılmadan idareye başvurduğu, idarece yükümlü şirketin pişmanlık zammını ödemediğinden talebinin 213 sayıl Yasanın 371. maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceğinden bahisle vergi ziyaı cezası kesildiği ve gecikme faizi hesaplandığı anlaşılmıştır.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 371. maddesinde, beyana dayanan vergilerde vergi ziyaı cezasını gerektiren kanuna aykırı hareketlerini ilgili makamlara kendiliğinden haber veren mükelleflere madde devamında yazılı şartlara uyulması halinde vergi ziyaı cezası kesilemeyeceği kurala bağlanmış olup, bu hükümlerde, yükümlülerin verecekleri dilekçelerin içeriğine ve biçimine ilişkin bir kural getirilmemiştir.
Olayda, idarece; yükümlü şirketin beyan ettiği ….- liranın fazla ödediği …- liradan mahsubunu talep ettiği, ödenmesi gereken verginin mahsubundan sonra kalan …- liranın hesaplanacak pişmanlık zammından tenzilini talep ettiği 22.11.1999 tarihli dilekçesinden anlaşılmış olup, 6183 sayılı Yasanın 51. maddesi uyarınca hesaplanacak pişmanlık zammından belirtilen …- lira düşüldükten sonra kalan kısmının istenmesi gerektiğinden kesilen vergi ziyaı cezası ve hesaplanan gecikme faizinde hukuka uygunluk bulunmamakta olup yazılı gerekçe ile davayı reddeden Vergi Mahkemesi kararında bu nedenle isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulune … Vergi Mahkemesinin … tarih ve … sayılı kararının bozulmasına dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere anılan mahkemeye gönderilmesine 9.10.2002 tarihinde oybirliği ile karar verildi.