Danıştay Kararı 9. Daire 1998/773 E. 1999/1136 K. 16.03.1999 T.

9. Daire         1998/773 E.  ,  1999/1136 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 1998/773
Karar No: 1999/1136

Temyiz İsteminde Bulunan : Gazikent Vergi Dairesi Müdürlüğü – GAZİANTEP
Karşı Taraf : …

İstemin Özeti : Yükümlü şirket adına 1996 yılı için tarh edilen finansal faaliyet izin belgesi harcı ile kesilen kusur cezasının terkini istemiyle açılan davayı; 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun 116/1. maddesinde acentanın tanımlandığı, 492 sayılı Harçlar Kanununun 108. maddesinde, imtiyazname, ruhsatname ve diplomalardan bu kanuna bağlı 8 sayılı tarifede yazılı olanların harca tabi olacağının belirtildiği, 8 sayılı tarifenin XI. maddesinde de, finansal faaliyet izin belgesi harcının kimlerden ve ne kadar alınacağının açıklandığı, davacı şirketin acentalık faaliyeti ile ilgili olarak izin harcı yönünden yasanın öngördüğü koşulları taşımadıkları, bu nedenle de harç ödemelerinin mümkün olmadığı iddialarının araştırılması amacıyla Mahkemelerince arakararı ile davalı idareden şirketin finansal hizmet vermek üzere kuruluş veya faaliyetleri yetkili kamu mercilerinin iznine bağlı tüzel kişilerden olup olmadığı yolunda bir tesbit yapılıp yapılmadığının sorulduğu, idarece cevap olarak gönderilen yazı ve eklerinden, böyle bir tesbit bulunmadığının, ancak 27.9.1995 tarihli yoklama fişi, … tarih ve … sayılı … Ticaret Odası Oda sicil kayıt sureti ile … tarih ve … sayılı Ticaret Sicil Gazetesinden şirketin amaç ve konusunun menkul kıymet işlemleri acentalığı yapmak olduğunun anlaşıldığı, bu durumda bahsi geçen yasa hükümlerine göre acentalık yapan şirketin, finansal hizmet vermek üzere kurulan şirketlere aracılık yaptığı anlaşıldığınından ve 492 sayılı Harçlar Kanununa ekli 8 sayılı tarifenin XI. maddesinde acentalık yapmak üzere kurulan şirketlerin,yıllık izin harcına tabi olan kuruluşlar arasında sayılmadığı görüldüğünden, davacı şirketten istenen kusur cezalı finansal faaliyet izin belgesi harcında yasal isabet bulunmadığı gerekçesiyle kabul ederek kusur cezalı harcı terkin eden … Vergi Mahkemesinin … tarih ve … sayılı kararının; 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı 8 sayılı tarifenin XI. bölümünün 9. Bendi gereğince yükümlü şirketin harç ödemesi gerektiği ileri sürülerek bozulması istenmektedir.
Savunmanın Özeti : Cevap verilmemiştir.
Savcı …’in Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp Vergi Mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemiştir.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin reddi ile Vergi Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …’ın Düşüncesi : Uyuşmazlıkta … Şirketinin acentası olan yükümlü şirketin faaliyette bulunması, Sermaya Piyasası Kanununun 34. maddesine göre izne tabi olduğundan ve 492 sayılı Harçlar Kanununa ekli 8 sayılı tarifenin XI. bölümünün 9/a maddesi kapsamında bulunan yükümlü şirketten finansal faaliyet izin belgesi harcı tarh edilmesi yerinde olup, aksi yönde verilen Mahkeme kararının bozulması gerekeceği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince işin gereği görüşüldü:
Uyuşmazlık, menkul değerler acentalığı yapan yükümlü şirketin, 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı 8 sayılı tarifenin finansal faaliyet izin belgesine ilişkin XI/9-a maddesinde yer alan “diğer finansal kuruluşlar” arasında sayılıp sayılamayacağı, dolayısıyla her yıl için faaliyet izin belgesi harcına tabi olup olmadığı hususuna ilişkin bulunmaktadır.
3794 sayılı Kanunla değişik 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanununun 3/i maddesinde, aracı kuruluşların; aracı kurumlar ile bankaları ifade edeceği, “Aracı Kurum ve Bankaların Faaliyet Şartları” başlığını taşıyan 34. Maddesinde de, aracı kurum ve bankaların faaliyet izni alabilmeleri için 30. Maddenin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentlerinde belirtilen faaliyetlerden en az birinde bulunmak üzere Kurula başvurmalarının şart olduğu, aracı kurum ve bankaların, Kurulca belirlenecek esaslar dahilinde, izin almak şartıyla, diğer sermaye piyasası faaliyetlerinde de bulunabilecekleri, aracı kurumların faaliyet ve merkez dışı örgütleri ile ilgili ilkelerin Kurulca belirleneceği, merkez dışı faaliyette bulunacak aracı kurumlara Kurulca izin verileceği hükme bağlanmıştır.
Sermaye Piyasası Kurulunca çıkartılan 1. Mart.1995 tarih ve 22217 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Aracılık Faaliyetleri ve Aracı Kuruluşlara İlişkin Esaslar Tebliğinin 2. maddesinde, acentanın, aracı kurum acentasını ifade edeceği, 18. maddesinde de, aracı kurumların merkez dışı örgütlerinin, şube, acenta ve irtibat bürolarından oluştuğu, alım-satım aracılığı yetki belgesi almış aracı kurumların, bu tebliğde öngörülen faalyet şartlarını yerine getirmek ve Kurula bildirimde bulunmak kaydıyla şube, acenta ya da irtibat bürosu açabilecekleri belirtilmiştir.
Bu madde hükümlerinden, acentanın, aracı kurumların merkez dışı örgütü olduğu ve merkez dışı faaliyette bulunacak aracı kurumlara Sermaye Piyasası Kurulunca izin verilmesi gerektiği anlaşılmaktadır.
492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı 8 sayılı tarifenin finansal faaliyet izin belgesine ilişkin XI/3. maddesinde, sermaye piyasasında aracılık yapan kurumlara verilen yetki belgelerinin her belge için ayrı olmak üzere ve her yıl için finansal faaliyet izin harcına tabi olduğu belirtildikten sonra 9/a. maddesinde de, diğer finansal kurumların kuruluş ve faaliyet izin belgelerinin (her yıl için) finansal faaliyet izin belgesi harcına tabi olduğu, diğer finansal kurumların yukarıda belirtilen kurumların dışında kalan, ancak finansal hizmet vermek üzere kuruluşu ve faaliyetleri yetkili kamu mercilerinin izine tabi gerçek ve tüzel kişiler olduğu açıklanmıştır.
Bu durumda, olayda … Anonim Şirketinin acentası olan yükümlü şirketin, faaliyette bulunması yukarıda sözü edilen yasa hükümleri uyarınca izne tabi olduğundan ve 492 sayılı Harçlar Kanununa ekli 8 sayılı tarifenin finansal faaliyet izin belgesi harçlarına ilişkin XI/9-a maddesinde diğer finansal kurumlar arasında yer aldığından, bu hüküm gereğince harca tabi tutulması yerinde olup, aksi yönde verilen Mahkeme kararında isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüne, … Vergi Mahkemesinin … tarih ve … sayılı kararının bozulmasına, dosyanın anılan mahkemeye gönderilmesine 16.3.1999 tarihinde oybirliği ile karar verildi.