Danıştay Kararı 9. Daire 1998/4344 E. 1999/2367 K. 08.06.1999 T.

9. Daire         1998/4344 E.  ,  1999/2367 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No: 1998/4344
Karar No: 1999/2367

Temyiz İsteminde Bulunan : Seyhan Belediye Başkanlığı – ADANA
Vekili : …
Karşı Taraf : ASKİ Genel Müdürlüğü – ADANA
Vekillire : …
İstemin Özeti : Tesbit tutanağına istinaden ASKİ Genel Müdürlüğü adına tahakkuk ettirilen yol kırma ücretinin terkini istemiyle açılan davayı; 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun 98. maddesinde, bu kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde bu kanuna göre alınacak vergi, harç ve katılma payları hakkında 213 sayılı Vergi Usul Kanunu ile 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun ve bunların ek ve tadilleri hükümlerinin uygulanacağı, 213 sayılı Kanunun 131. maddesinede ise, yoklama neticelerinin tutanak mahiyetinde olan yoklama fişine geçirileceği, yoklama yerinde iki nüsha olarak tarihleneceği, bulunursa nezdinde yoklama yapılana veya yetkili adamına imza ettirileceği, bunlar bulunmazsa veya imzadan çekinirlerse keyfiyetin fişe yazılacağı ve yoklama fişinin polis, jandarma, muhtar veya ihtiyar meclisi üyelerinden birine imzalatılacağının hükme bağlandığı, olayda uyuşmazlık konusu yol kırma ücretinin dayanağını oluşturan tespit tutanağının Vergi Usul Kanununa uygun düzenlenmediğinin anlaşıldığı, somut tespitlere dayanılmadan tahakkuk ettirilen yol kırma ücretinde yasal isabet bulunmadığı gerekçesiyle kabul ederek, dava konusu tahakkuku terkin eden … Vergi Mahkemesinin … tarih ve … sayılı kararının; 486 sayılı Kanun hükümlerine göre tahakkuk ettirilen yol kırma ücretinin yerinde olduğu ileri sürülerek bozulması istenmektedir.
Savunmanın Özeti : Yasal dayanaktan yoksun istemin reddi gerektiği yolundadır.
Savcı …’in Düşüncesi : Tespit tutanağına göre tahakkuk ettirilen yol kırma ücretine karşı açılan davanın kabulü ile yol kırma ücretinin kaldırılmasına vergi mahkemesince karar verilmiştir.
Yol kırma ücretiyle ilgili olarak somut tespit yapılmadan, tahakkukun yapılmasında isabetsizlik bulunduğunu belirten vergi mahkemesi kararı gerekçe yönünden yerinde değildir.
Zira yol kırma ücreti olarak nitelendirilen tretuvar kırma bedeliyle ilgili uyuşmazlığın çözümü ile ilgili kurallar, 486 sayılı umuru Belediyeye Müteallik Ahkamı Cezaiye Hakkında Kanunun 2 ve 4. maddelerinde yer almıştır. Olayda bu madde hükümlerinin uygulanmadığı anlaşılmıştır.
Dava dosyasından, tretuvarın eski hale getirilmesiyle ilgili olarak Belediyece davacı idareye belli bir sürenin verilmemiş olunduğu anlaşılmıştır.
Söz konusu hükmün uygulanması yoluna gidilmediği ve istenilen tahribat bedelinin rusum niteliğinde olduğu hususunun dikkate alınmadığı görülmüştür.
Bu nedenle Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerekeceği düşünülmüştür.
Tetkik Hakimi …’ün Düşüncesi : Olayda, ASKİ Genel Müdürlüğünün Seyhan Belediyesine ait yolları izin almadan kırdığından bahisle düzenlenen tutanağa göre tahakkuk ettirilen yol kırma ücretine karşı açılan davada, davacı tarafından söz konusu yolların kırılmadığı yolunda bir iddiada bulunulmadığı,kaldı ki, tahakkukun dayanağı tutanağın yeterli tespitleri içerdiği görüldüğünden,mahkemece yoklama tutanağının usulsüz olduğu ve tahakkukun somut tespitlere dayanmadığı gerekçesiyle tahakkukun terkininde isabet görülmemiştir.
Ancak,kırılan yollarla ilgili tespit yapılmakla birlikte, 486 sayılı Kanunun 2. maddesi gereğince hasar gören yolların tamir edilmesi için yükümlü Genel Müdürlüğe tebligat yapılarak kırılan yolların yeniden onarımı için bir süre verilmediği,ayrıca hasar belediyece giderilerek masrafın yüzde onu ile birlikte tahsili yoluna gidilmediğinden tahakkuku terkin eden vergi mahkemesi kararı sonucu itibariyle yerinde bulunmuştur.
Bu nedenle temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince işin gereği görüşüldü:
Duruşma istemi 2577 sayılı Kanunun 17. maddesi uyarınca yerinde bulunmayarak incelemeye geçildi:
İstem, ASKİ Genel Müdürlüğü hakkında düzenlenen yoklama tutanağına göre tahakkuk ettirilen yol kırma ücretini terkin eden vergi mahkemesi kararının bozulmasına ilişkin bulunmaktadır.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 127. maddesinde, yoklamadan maksadın, mükellefleri ve mükellefiyetle ilgili maddi olayları tespit etmek olduğu hükme bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, davacı Genel Müdürlüğün Seyhan Belediyesi sınırları içinde bulunan bazı yolları kırdığı nedeniyle hakkında düzenlenen tutanağa istinaden tahakkuk ettirilen yol kırma ücretine karşı açılan dava sonucunda yoklama tutanağının usulsuz olduğundan ve tahakkukun somut tespitlere dayanmadığından söz edilerek tahakkuk terkin edilmiş ise de; davacı Genel Müdürlük tarafından söz konusu yolların kırılmadığı yolunda bir iddiada bulunmadığına,ayrıca tahakkukun dayanağı tutanağın da yeterli tespitleri içerdiği görüldüğüne göre, yazılı gerekçe ile tahakkukun terkinininde isabet görülmemiştir.
Ancak, 486 sayılı Umuru Belediyeye Müteallik Ahkamı Cezaiye Hakkında Kanunun 2. maddesinde, umumi ana lağımlariyle su yollarını hasbezzarure açtıranların belediyece tayin edilen müddet zarfında hali sabıkına icraa mecbur oldukları, müddeti mezkure zarfında yapılmadığı takdirde belediyece bilkeşif yaptırılacağı, belediyece sarf olunan para alındıktan başka masarifi vakıanın yüzde onunun da ayrıca cezaen istifa olunacağı, yine aynı Kanunun 4.maddesinde ise belediyece sıhhat ve selameti umumiye için mahzuru görülen hususi mecra ve lağım, kuyu ve çukurların nihayet bir hafta zarfında izalei mahzurunun sahibine tebliğ olunacağı, tebligatı vakıa alakadaran tarafından nazarı itibara alınmadığı takdirde belediyece keşfi mucubince yaptırılarak mahzur izale ve sarfiyat tahsil olunduktan başka masarifi vakıanın yüzde onunun da cezaen istifa olunacağı, bunun da rusumu belediye gibi tahsil olunacağı hükme bağlanmıştır.
Kanun maddelerinin birlikte incelenmesinden, kamunun sıhhat ve selameti için mahzurlu görülen yollardaki kuyu, çukur ve diğer tahribatın giderilmesinin bir hafta müddet verilerek tahribatı yapanlara tebliğ edileceği, bu tebligatın ilgilisi tarafından nazarı itibara alınmaması durumunda mahzurun belediyece gidertileceği ve belediyenin yaptığı bu harcama tahsil olunduktan başka yüzde onunun da ceza olarak ilgilisinden tahsil edileceği anlaşılmıştır. Olayda, Seyhan Belediyesi tarafından ASKİ Genel Müdürlüğünce kırılan yollarla ilgili tespit yapılmakla birlikte, hasar gören yolların tamir edilmesi için yükümlü Genel Müdürlüğe tebligat yapılarak, kırılan yolların yeniden onarımı için bir süre verilmediği, öte yandan hasar belediyece giderilerek yapılan masrafın yüzde onu ile birlikte tahsili yoluna gidilmediğinden tahakkuku terkin eden vergi mahkemesi kararı sonucu itibariyle yerinde bulunmuştur.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddine, … Vergi Mahkemesinin … tarih ve … sayılı kararının onanmasına, …-lira ilam harcının temyiz isteminde bulunandan alınmasına 8.6.1999 tarihinde oybirliği ile karar verildi.