Danıştay Kararı 9. Daire 1997/849 E. 1998/629 K. 18.02.1998 T.

9. Daire         1997/849 E.  ,  1998/629 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 1997/849
Karar No: 1998/629

Temyiz İsteminde Bulunan Taraflar: 1- Kalekapı Vergi Dairesi Müdürlüğü
MALATYA
2- …
İstemin Özeti : Antalya …’da halka açık plaj sahası ile kamping işletmeciliği yapan ükümlünün 1995 yılına ait defter ve belgelerinin incelenmesi sonucu bulunan matrah farkı üzerinden 95/Mayıs dönemi için re’sen yapılan kaçakçılık cezalı katma değer vergisi tarhiyatının kaldırılması istemiyle açılan davayı; dosyada bulunan ve tarhiyatın dayanağını teşkil eden … tarih ve … sayılı vergi inceleme raporunun tetkikinden, yükümlünün … tesisleri adı altında halka açık plaj ve kamping işletmeciliği yaptığının, işletmesine 25.9.1995 tarihinde gidildiğinin, işletmenin sezonluk olarak Mayıs-Eylül döneminde elde ettiği hasılatların kaydedildiği 5 adet el defterinin mükellef tarafından inceleme elemanına teslim edildiğinin, işletmenin bünyesindeki konaklama, deniz bar, restaurant gibi 5 ayrı ünitenin günlük hasılatlarının yazıldığı bu defterlerdeki kayıtlar ile kanuni defterlerdeki kayıtların karşılaştırılması sonucu birkısım hasılatın kayıt ve beyan dışı bırakıldığının tespit edildiğinin, kanuni defter ve belgelerin Vergi Usul Kanununun 30/4 üncü maddesi uyarınca ihticaca salih bulunmaması nedeniyle dönem matrahının, el defterlerinde yazılı hasılat ile kanuni defterlerde yazılı hasılat farkı olarak kabul edildiğinin, bu matrah üzerinden kaçakçılık cezalı katma değer vergisi tarhiyatı ile kayıt dışı hasılat için özel usulsüzlük cezası kesilmesinin istendiğinin anlaşıldığı, dosyadaki belgelerin incelenmesinden, davacının defter ve belgelerinin ihticaca salih olmadığınının tespit edildiği, bu nedenle dönem matrahının yükümlünün inceleme elemanına teslim ettiği el defterlerindeki hasılat ile kanuni defterlerdeki hasılat arasındaki fark olarak takdirinde usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığı, öte yandan yükümlünün el defterlerinin kendisine ait olmadığı iddiasının, vergi inceleme raporuna ekli tutanağın 3. maddesinde mükellefin 5 adet el defterini teslim ettiğinin belirtilmesi, ünitelerden elde edilen hasılatların tarihler itibarıyle veya konaklayan kişiler itibariyle tespitinin yükümlü tarafından kabul edilmesi ve tutanağın hiçbir ihtirazi kayıt düşülmeden imzalanması karşısında yerinde görülmediği, el defterlerindeki yazının kendisine ait olmadığı yolundaki iddiasına gelince, geniş bir alanı kapsayan tesislerde çeşitli ünitelerin tek başına davacı tarafından yürütülmesi, günlük hasılatın yazılması mümkün olamayacağından ve bu birimlerde çalışan personel tarafından günlük hesabın takibi için yazılmış olması da ihtimal dahilinde bulunduğundan bu iddiada da isabet bulunmadığı ve yapılan tarhiyatın tasdiki gerektiği, kesilen kaçakçılık cezasının ise, matrah farkının defter ve belgelerdeki bilgiler esas alınıp randıman ve mükellef beyanına göre bulunması nedeniyle olayın oluş biçimi ve matrahın bulunuşu itibariyle kaçakçılık cezası değil kusur cezası kesilmesi icabettiği gerekçesiyle kısmen kabul ederek tarhiyatı kusur cezalı olarak onayan … Vergi Mahkemesinin … tarih ve … sayılı kararının; yükümlü tarafından, yazısı kime ait olduğu belli olmayan defterler dayanak alınarak tarhiyat yapıldığı, sağlıklı bir araştırma ve tespit yapılmadan gerçek dışı bilgilere itibar olunamayacağı, mahkemece dava dilekçesinde ileri sürülen tüm iddiaların karşılanmadığı, tarhiyat konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiği, vergi dairesi müdürlüğü tarafından ise, yükümlünün fiilinin Vergi Usul Kanununun 344. maddesi uyarınca kaçakçılık cezasını gerektirdiği ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Yükümlü tarafından savunma verilmemiştir.
Vergi dairesi müdürlüğü tarafından ise, yasaya aykırı karşı taraf temyiz isteminin reddi gerektiği savunlmaktadır.
Savcı …’ın Düşüncesi : İleri sürülen bozma nedenleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1 numaralı bendinde öngörülen nedenlerden hiçbirisine girmediğinden, taraflar temyiz isteğinin reddi ile hukuka ve usul hükümlerine uygun bulunan Vergi Mahkemesi kararının onanması gerekeceği düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …’nın Düşüncesi : İleri sürülen iddialar usule ve hukuka uygun vergi mahkemesi kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığından taraflar temyiz istemlerinin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince işin gereği görüşüldü:
Uyuşmazlık, Antalya …’da halka açık plaj sahası ile kamping işletmeciliği yapan yükümlünün 1995 yılına ait defter ve belgelerinin incelenmesi sonucu el defterlerindeki kayıtlar ile kanuni defterlerdeki kayıtlar arasında bulunan matrah farkı üzerinden resen yapılan kaçakçılık cezalı katma değer vergisi tarhiyatının kaldırılması istemiyle açılan davayı kısmen kabul ederek tarhiyatı kusur cezalı olarak onayan vergi mahkemesi kararının taraflarca bozulması istemine ilişkin bulunmaktadır.
Yükümlü tarafından vergi aslına ilişkin olarak ileri sürülen iddialar usule ve hukuka uygun vergi mahkemesi kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından yerinde görülmemiştir.
Vergi Dairesi Müdürlüğünün cezaya ilişkin temyiz istemine gelince, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 344. maddesinde, kaçakçılık suçu, mükellef veya sorumlu tarafından kasten vergi ziyaına sebebiyet verilmesi olarak tanımlanmış olup, aynı maddenin ikinci fırkasında kasten vergi ziyaına neden olan durumlar bentler halinde sayılmıştır. Birinci bent hükmü uyarınca, vergi kanunlarına göre tutulması zorunlu olan defterlere kaydı gereken hesap ve işlemleri, vergi matrahının azalması sonucunu doğuracak şekilde bu defterler yerine tamamen veya kısmen başka defter ve kağıtlara kaydetmek veya diğer kayıt ortamlarından izlemek fiili kaçakçılık suçunu oluşturmaktadır.
Yukarıda belirtilen Vergi Usul Kanunu hükmüne göre, vergi kanunları uyarınca tutulması zorunlu olan defterlerdeki hesap ve işlemlerin, vergi ziyaına neden olacak şekilde kısmen veya tamamen başka defter ve kağıtlara kaydedilmesi kaçakçılık suçu olarak değerlendirilecektir.
Dosyanın incelenmesinden, yükümlü tarafından, işletmenin sezonluk hasılatlarının günlük olarak kaydedildiği 5 adet el defterinin inceleme elamanına teslim edildiği, bu defterlerdeki kayıtlar ile kanuni defterlerdeki kayıtların karşılaştırılması sonucu birkısım hasılatın kayıt ve beyan dışı bırakıldığı anlaşıldığından ve yükümlünün bu fiili Vergi Usul Kanununun 344. maddesi uyarınca kaçakçılık suçunu oluşturduğundan vergi mahkemesince kaçakçılık cezalı tarhiyatın kusur cezalı olarak onanmasında isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, yükümlünün temyiz isteminin reddine, vergi dairesi müdürlüğünün temyiz isteminin kabulü ile … Vergi Mahkemesinin … tarih ve … sayılı kararının cezaya ilişkin kısmının bozulmasına, ….- lira ilam harcının yükümlüden alınmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan mahkemeye gönderilmesine 18.2.1998 tarihinde oybirliği ile karar verildi.