Danıştay Kararı 9. Daire 1997/2308 E. 1998/677 K. 19.02.1998 T.

9. Daire         1997/2308 E.  ,  1998/677 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 1997/2308
Karar No: 1998/677

Temyiz İsteminde Bulunan : …
Vekili : …
Karşı Taraf : Göre Belediye Başkanlığı – Göre/NEVŞEHİR

İstemin Özeti : 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun Mükerrer 97.maddesi uyarınca belediyeye ödenecek belediye payının zamanında ödenmemesi nedeniyle yükümlü şirket adına 1995 yılı için kesilen ağır kusur cezasının terkini istemiyle açılan davayı; olayda işletme ruhsatı davacı kurum adına kayıtlı bulunan ve davalı belediye mücavir alanı içinde faaliyet gösteren madenişletmesinin, ara kararı ile getirtilen 1995 yılı bilançosunun incelenmesinden, işletmenin brüt karı üzerinden % 2 oranında belediye payı hesaplandığı, ancak … tarih ve … sayılı davalı idare yazısında belediyelerine maden payı olarak hiç bir ücret ödenmediğinin bildirildiği, davacı vekilince de ödendiğine ilişkin hiç bir itirazda bulunulmadığı anlaşıldığından 2464 sayılı Yasanın Mükerrer 97.maddesine uygun olarak yükümlülüğünü yerine getirmeyen ödevlinin belediyece haricen tespit edilen eylemi nedeniyle kesilen ağır kusur cezasında yasal isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle reddederek … Vergi Mahkemesinin … tarih ve … sayılı kararının; belediye payının gecikme zammı ile birlikte 26.4.1996 tarihinde belediye veznesine ödendiği, hiçbir ücret ödenmediği yolundaki belediye cevabının gerçek dışı olduğu ilerisürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Cevap verilmemiştir.
Savcı …’in Düşüncesi : Temyiz başvurusu, 1995 yılı madenlerden alınan belediye payına ilişkin olarak davacı kurum adına kesilen ağır kusur cezasının kaldırılması istemi ile açılan davanın reddine ilişkin vergi mahkemesi kararının bozulması istemine ilişkin bulunmaktadır.
2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nun Mükerrer 97/b maddesinde, belediye sınırları ve mücavir alanları içinde faaliyet gösteren maden işletmelerince 3213 sayılı Maden Kanunu’nun 14 ncü maddesinde yer alan paylara ilaveten % 2 nispetinde belediye payı ayrılacağı, bu payın Devlet hakkının hazineye ödenmesi sırasında işletme tarafından ilgili belediyeye ödeneceği belirtilmiştir.
Olayda işletme ruhsatı davacı kurum adına kayıtlı bulunan ve davalı Göre Belediye sınırları içinde faaliyet gösteren maden işletmesinin yıllık brüt karının % 2 si olan belediye payının ödenmediği gerekçesi ile ağır kusur cezası kesilmiş ise de, dosyanın incelenmesinden; sözü edilen belediye payının gecikme cezası ile birlikte 26.4.1996 günlü makbuzla Göre Belediye veznesine ödendiği anlaşıldığından kesilen ağır kusur cezasında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin kabulü ile temyiz konusu kararın bozulması gerekeceği düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …’in Düşüncesi : 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun Mükerrer 97/b maddesinde, maden işletmelerince 3214 sayılı Kanunun 14. maddesinde yer alan paylara ilaveten % 2 nisbetinde belediye payı ayrılacağı ve bu payın Devlet hakkının hazineye ödenmesi sırasında işletme tarafından ilgili belediyeye ödeneceği öngörülmüş, anılan maddede belediye payının bilanço verilmek suretiyle ödeneceği yolunda bir hükme yer verilmiştir.
Bu nedenle idarece işletme bilançosunun 2.4.1996 tarihinde verildiğinedeniyle kesilen ağır kusur cezasında isabet bulunmadığından bu cezayı onayan vergi mahkemesi kararının bozulması gerekeceği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dosyanın incelenmesinden yükümlü şirketin Nevşehir İli Göre Belediyesi sınırları içinde bulunan maden işletmesi ile ilgili olarak 2.4.1996 tarihinde belediyeye verdiği 1995 yılı bilançosunun süresinde verilmediğinden bahisle anılan belediye tarafından Vergi Usul Kanununun 349.maddesine göre kesilen ağır kusur cezasının terkini istemiyle açılan davanın; 1995 yılına ait belediye maden payının ödenip ödenmediğine ilişkin olarak yapılan ara kararına belediyece 3.1.1997 gününde verilen cevapta; belediyelerine maden payı olarak hiçbir ücret ödenmediğinin bildirilmesi nedeniyle kesilen cezanın yerinde olduğu gerekçesiyle reddedilmesi üzerine vergi mahkemesi kararının temyizi istemiyle Danıştay’a başvurulduğu anlaşılmaktadır.
3213 sayılı Maden Kanununun 14.maddesinde, maden sahasından çıkarılacak cevherlerden, işletme yıllık brüt karının % 5’i Devlet hakkı olarak, % 5’i Madencilik Fon İştiraki şeklinde her yıl Mart ayının son günü akşımına kadar ilgili daire tarafından tahakkuk ettirilerek ruhsat sahibince Devlet hakkının Hazineye, fon iştirakinin ise Etibank’a ödeneceği hükmü yer almakta, 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun Mükerrer 97.maddesinin (b) bendinde de, belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde faaliyet gösteren maden işletmelerince 3213 sayılı Kanunun 14.maddesinde yer alan paylara ilaveten % 2 nispetinde belediye payı ayrılac ğı, bu payın Devlet hakkının Hazineye ödenmesi sırasında işletme tarafından ilgili belediyeye ödeneceği öngörülmüştür.
Yukarıda anılan 2464 sayılı Kanunun mükerrer 97. Maddesinin incelenmesinden, maden işletmelerinin yıllık brüt karının % 5 inin devlet hakkı, % 5 inin de madencilik fon iştiraki olarak her yıl Mart ayının son günü akşamına kadar hazineye ve Etibank’a ödenmesi sırasında % 2 nisbetinde ayrılacak belediye payının da belediyeye ödeneceği hükmününe yer verilirken, belediye payın görülmüştür.
Olayda yükümlü şirketin maden işletme ruhsatına dayanılarak işlettiği madenden dolayı işletmesinin brüt karının % 2 sini gecikme zammı ile birlikte 26.4.1996 tarihinde ödediği, temyiz dilekçesi ekinde ibraz edilen … tarih ve … nolu tahsilat makbuzunun incelenmesinden anlaşılmaktadır.
Bu durumda yukarıda açıklanan şekilde % 2 nispetinde ödenecek belediye payının belediyeye ödenmesi sırasında maden işletmelerinin bilanço vermek mecburiyetleri olmadığından ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununun ağır kusur cezasının tarifi başlıklı mükerrer 347.maddesinde 5 bent halinde açıklanan hükümlerde belediyelere verilecek bilançoların süresinde verilmemiş olmasının ağır kusur cezası kesilmesini gerektirdiğine ilişkin bir hükme de yer verilmediğinden, bilançonun Mart ayının son günü yerine 2.4.1996 tarihinde verilmiş olmasında vergi ziayından söz etmek mümkün olmayıp kesilen ağır kusur cezasında ve bu cezayı onayan vergi mahkemesi kararında isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile … Vergi Mahkemesinin … tarih ve … sayılı kararının bozulmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan mahkemeye gönderilmesine 19.2.1998 tarihinde oybirliği ile karar verildi.