Danıştay Kararı 9. Daire 1996/863 E. 1996/2889 K. 08.10.1996 T.

9. Daire         1996/863 E.  ,  1996/2889 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 1996/863
Karar No: 1996/2889

Temyiz İsteminde Bulunan : …
Karşı Taraf : Muğla Vergi Dairesi Müdürlüğü – MUĞLA

İstemin Özeti : Bayii olarak satışını yaptığı … serisi Glas Van tipi aracın, yapılan inceleme sonucu kamyonet niteliği taşımadığı ve minibüs grubuna girdiğinin anlaşıldığından bahisle 1318 sayılı Taşıt Alım Vergisi Kanununun 9.maddesi uyarınca tarh edilen kaçakçılık cezalı taşıt alım ve ek taşıt alım vergilerinin müteselsilen sorumlu sıfatıyla yükümlüden tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davayı; olayda … Glas Van tipi kamyonet satın alan …, … isimli şahısların adlarına salınan cezalı vergiye karşı açtıkları davadan 3787 sayılı Af Kanunundan yararlanmak amacıyla feragat etmiş olmaları nedeniyle kesinleşmiş olan, ancak anılan Kanunda öngörülen süre içinde ödenmeyen dava konusu vergi ve cezanın, Taşıt Alım Vergisi Kanununun 9.maddesi uyarınca müteselsil sorumlu sıfatıyla davacıdan istenmesinde kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle reddederek ödeme emrini onayan … Vergi Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının; Taşıt Alım Vergisi Kanununun 9.maddesi hükmü uyarınca aracı alıcılara teslim etmeden ve faturasını kesmeden önce vergileri ödeyerek sorumluluğunu yerine getirdiği, ihtilaflı vergi ve cezaların alıcılardan tahsili gerektiği ileri sürülerek bozulması isteminden ibarettir.
Savunmanın Özeti : Yasal dayanaktan yoksun olan temyiz isteminin reddi gerekeceği savunulmuştur.
Savcı …’ın Düşüncesi : Uyuşmazlıkta, bayii olarak satışını yaptığı … serisi Glas Van tipi araç nedeniyle müteselsil sorumlu sıfatıyla, adına düzenlenen ödeme emrini onayan Vergi Mahkemesi kararının, yükümlüce temyizen incelenmesi istenilmektedir.
Dosyanın incelenmesinden, söz konusu aracın kamyonet değil minibüs niteliği taşıdığından bahisle alıcılar adına ikmalen yapılan tarhiyat üzerine alıcılar tarafından açılan dava safhasında alıcıların vergi dairesine 3787 sayılı yasadan yararlanmak üzere dilekçe vererek ihtilaftan vazgeçtiklerini bildirdikleri, vergi dairesince bu durumun vergi mahkemesine verilen dilekçe ile bildirilmesi üzerine de Vergi Mahkemesince davanın konusunun kalmadığından uyuşmazlık hakkında karar verilmesine yer olmadığı yolunda karar verildiği, ve bu kararın kesinleştiği, alıcıların 3787 sayılı yasa uyarınca ödemeleri gereken vergi ve ceza borçlarını ödememeleri üzerine müteselsil sorumlu sıfatıyla yükümlü adına ihtilafa konu ödeme emrinin düzenlendiği, Vergi Mahkemesince alıcılar tarafından 3787 sayılı yasa gereğince ödeme yapılmadığından Taşıt Alım Vergisi Kanununun 9 ncu maddesi gereğince müteselsil sorumluluk nedeniyle satıcı yükümlü adına ödeme emri düzenlenmesinin yerinde olduğu gerekçesiyle ödeme emrinin onandığı anlaşılmaktadır.
Benzer bir ihtilafla ilgili olarak … Vergi Mahkemesince yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen raporda, uyuşmazlığa konu aracın galip vasfının kamyonet olduğu sonucuna varıldığı, Danıştay 7 nci Dairesinin K:1994/2837 ve K:1994/3011 sayılı kararlarından anlaşılmış olup, araç alıcılarının adlarına söz konusu aracın kamyonet değil minibüs olduğundan bahisle yapılan tarhiyata karşı açtıkları dava sırasında 3787 sayılı yasadan yararlanmak üzere başvurarak uyuşmazlıktan vazgeçtiklerini bildirmelerine rağmen, bu kanundan yararlanmak için ödemeleri gereken vergi ve cezaları ödememiş olmaları, bayii olarak aracın satıcısı durumda olan yükümlünün, Taşıt Alım Vergisi Kanununun 9ncu maddesi gereğince, müteselsil sorumluluğunu gerektirmeyeceğinden, satıcı yükümlü adına müteselsil sorumlu sıfatıyla düzenlenen ödeme emrinin onanmasında isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, yükümlü temyiz isteğinin kabulü ile Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerekeceği düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …’nın Düşüncesi : 1318 sayılı Kanunun Taşıt Alım Vergisini ilişkin olay tarihinde yürürlükte olan 9.maddesi hükmünde, maddede sayılan kişilere sadece taşıtın iktisap, ithal ve devir işlemlerinin yapılması sırasında sorumluluk yüklenmiş olduğundan ve idarece daha sonra yapılacak ikmal tarhiyatlardan dolayı satıcıların ve maddede belirtilen diğer kişilerin müteselsilen sorumlu tutulmaları sözkonusu olamayacağından, 3787 sayılı Kanundan yararlanmalarına rağmen alıcılar tarafından ödenmeyen cezalı verginin aracı satan ve bu aşamada sorumluluğu bulunmayan yükümlüden tahsil edilmek istenilmesinde yasal isabet bulunmamaktadır.
Bu nedenle temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dosyanın incelenmesinden; … marka Motorlu Araçlar Ana Bayii ve Yetkili satıcısı olan davacıdan satın alınan … tipi yandan camlı Glas Van tipi kapalı aracın kamyonet olmayıp minibüs olduğundan bahisle alıcılar adına ikmalen kaçakçılık cezalı taşıt alım ve ek taşıt alım vergisi tarh edilmesi üzerine vergi mahkemesine dava açıldığı, alıcıların 3787 sayılı Kanundan yararlanmak amacıyla davadan feragat etmeleri sonucu vergi mahkemesince uyuşmazlık hakkında karar verilmesine yer olmadığı yolunda karar verildiği ve bu kararın kesinleştiği, alıcılar tarafından anılan Kanun uyarınca ödenmesi gereken vergi ve cezanın ödenmemesi üzerine tahsili amacıyla 1318 sayılı Kanunun Taşıt Alım Vergisine ilişkin 9.maddesinde dayanılarak müteselsil sorumlu sıfatıyla satıcı durumundaki davacı adına ödeme emri düzenlendiği, ödeme emrine karşı açılan davanın reddi üzerine temyizen Danıştay’a gelindiği anlaşılmaktadır.

1318 sayılı Finansman Kanununun Taşıt Alım Vergisine ilişkin 3418 sayılı Kanunla değişik ve “belge isteme ve bildirme görevi ve sorumluluk” başlıklı 9.maddesinin 1.fıkrasında; Trafik, belediye ve liman sicil memurları, noterler, gümrük memurları, Ulaştırma Bakanlığı sivil hava vasıtaları sicil memurları ile yetkili satıcılar ve motorlu araç ticareti yapanlar gibi taşıtların her türlü iktisap, ithal ve devir işlemlerini yapanların, iktisap, ithal ve devir işlemlerinin tamamlanmasından önce ilgili vergi dairesince düzenlenmiş taşıt alım vergisinin ödendiğini gösterir belgeyi istemeye ve bu belgelerdeki bilgileri muhtevi listeleri, işlemlerin bitimini takip eden ayın 15 inci gününe kadar ilgili vergi dairesine göndermeye mecbur oldukları, 2.fıkrasında da; bu mecburiyete uymamak suretiyle gerekli verginin ödenmemesinden önce işlem yapanların, ödenmeyen vergi, vergi cezası ve gecikme faizinden mükellef ile birlikte müteselsilen sorumlu oldukları, ancak bunların ödemek mecburiyetinde kaldıkları vergiler için mükellefe rücu hakkına sahip bulundukları hükme bağlanmıştır.
Sözkonusu Kanun hükmünde, satıcılara, satışını yaptıkları aracın devrinden önce taşıt alım vergisinin ödendiğini gösterir belgeyi isteyip, vergi dairesine gönderme ödevi yüklenmiş, bu ödevi yerine getirmeyenlerin, ödenmeyen vergi, ceza ve gecikme faizinden mükellefle birlikte sorumlu olacakları açıklanmıştır. Bu hüküm ile maddede sayılan kişilere sadece taşıtın iktisap, ithal ve devir işlemlerinin yapılması sırasında sorumluluk yüklenmiş olduğundan, idarece daha sonra yapılacak ikmal tarhiyatlardan dolayı satıcıların ve maddede sayılan diğer kişilerin müteselsilen sorumlu tutulmaları olanağı bulunmamaktadır.
Olayda da davacı, ihtilafa konu aracı alıcılar adına devir ve teslim etmeden önce, taşıt alım vergisi beyannamesinde, araç cinsini, aracı satın aldığı … A.Ş.nin adına düzenlediği faturada belirttiği gibi E 2200 yandan camlı kamyonet olarak belirtilmiş, fatura kesmeden önce de araca ait vergilerin ödenmesini sağlayarak 1318 sayılı Kanunun Taşıt Alım Vergisine ilişkin 9.maddesinin kendisine yüklediği ödevi zamanında ve eksiksiz yerine getirmiş, ondan sonra satış işlemini yapmıştır.
Bu durumda idarece satın alınan aracın kamyonet olmayıp, minibüs olduğundan bahisle alıcılar adına ikmalen tarh edilen ve 3787 sayılı Kanundan yararlanmalarına rağmen alıcılar tarafından ödenmeyen cezalı taşıt alım ve ek taşıt alım vergisinin, aracı satan ve bu aşamada sorumluluğu bulunmayan davacıdan müteselsil sorumlu sıfatıyla ödeme emri düzenlenmek suretiyle tahsil edilmek istenmesinde ve vergi mahkemesince de ödeme emrine karşı açılan davanın reddine karar verilmesinde yasal isabet bulunmamaktadır.
Kaldı ki benzer bir ihtilafla ilgili olarak … Vergi Mahkemesince yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda E 2200 yandan camlı Glas Van tipi aracın galip vasfının kamyonet olduğu sonucuna varıldığı Danıştay Yedinci Dairesinin 11.5.1994 gün ve E:1993/1629, K:1994/2837 sayılı kararından anlaşılmış ve bu karar dışında müteaddit Danıştay kararları ile de bu durum istikrara kavuşmuştur.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüne, … Vergi Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının bozulmasına, dosyanın anılan mahkemeye gönderilmesine 8.10.1996 gününde oybirliği ile karar verildi.