Danıştay Kararı 9. Daire 1996/2488 E. 1996/3316 K. 24.10.1996 T.

9. Daire         1996/2488 E.  ,  1996/3316 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 1996/2488
Karar No: 1996/3316

Temyiz İsteminde Bulunan : …
Vekili : …
Karşı Taraf : Fatsa Belediye Başkanlığı-ORDU
Vekili : …

İstemin Özeti : Yükümlü banka şubesinin işyeri açma ve çalıştırma ruhsatının bulunmadığının yoklama fişi ile tespiti üzerine kesilen kusur cezasının kaldırılması istemiyle açılan davayı; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 7/1. maddesinde, vergi mahkemelerinde dava açma süresinin 30 gün olduğunun, 2-b bendinde ise bu sürenin tebliğ yapılan hallerde veya tebliğ yerine geçen işlemlerde tebliğin yapıldığı tarihi izleyen günden başlayacağının hükme bağlandığı, olayda yükümlü şirket adına kesilen kusur cezasına ilişkin ihbarnamenin 1.9.1995 tarihinde tebliğ edildiği, buna karşı 11.9.1995 tarihinde verilen dilekçe ile düzeltme talebinde bulunulduğu, bu talebin reddine ilişkin yazının 21.9.1995 tarihinde yükümlü bankaya tebliğ edildiği, bunun üzerine 19.10.1995 gününde Danıştay Başkanlığına verilen dilekçe ile dava açıldığının anlaşıldığı, yükümlünün düzeltme şikayet yolunu takip ettiğini iddia ettiği, ancak dava açma süresi içinde idareye başvurulmuş olduğundan 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 124.maddesindeki hükümlerin uygulanamayacağı, buna göre 1.9.1995 tarihinde tebliğ edilen ihbarnameye karşı 11.9.1995 gününde idareye başvurulduğu ve bu talebin reddine ilişkin yazının 21.9.1995 gününde tebliğ edildiği dikkate alındığında otuz günlük dava açma süresinin bitim tarihi olan 12.10.1995 gününe kadar dava açılması gerekirken bu süre geçirildikten sonra 19.10.1995 tarihinde açılan davanın süreaşımı nedeniyle incelenemeyeceği gerekçesiyle reddeden … Vergi Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının; yasada dava açma süresi içerisinde şikayet yoluna başvurulamayacağına ilişkin bir hüküm bulunmadığı ileri sürülerek bozulması isteminden ibarettir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Savcı …’in Düşüncesi : Dava süresi geçirilmemiş olduğu anlaşıldığından davanın süreaşımından dolayı reddine ilişkin vergi mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …’in Düşüncesi : İleri sürülen iddialar, usule ve hukuka uygun vergi mahkemesi kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerekeceği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince işin gereği görüşüldü:
Uyuşmazlık, işyeri açma izin harcına ilişkin kusur cezasının kaldırılması istemiyle açılan davayı süreaşımı nedeniyle reddeden vergi mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulması istemine ilişkindir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 7. maddesinde dava açma süresinin özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde vergi mahkemelerinde 30 gün olduğu ve vergi, resim ve harçlar ile benzeri mali yükümler ve bunların zam ve cezalarından doğan uyuşmazlıklarda, tebliğ yapılan hallerde veya tebliğ yerine geçen işlemlerde tebliğin yapıldığı tarihten itibaren dava açma süresinin işleyeceği hükme bağlanmıştır.
Mükelleflerin vergi, resim ve harçların tarh, tahakkuk ve tahsili üzerine süresi içinde vergi mahkemesinde dava açma hakları bulunduğu gibi, tarhiyatta vergi hatası bulunduğunun iddia edilmesi halinde Vergi Usul Kanununun 116. Ve müteakip maddelerine göre vergi alacağının doğduğu takvim yılını takip eden yılın başından başlayarak beş yıl içinde düzeltme ve şikayet yoluna başvurmak suretiyle vergi hatasının giderilmesini yetkili idari mercilerden istemek ve isteğin reddi halinde bu işleme karşı dava açma hakları da bulunmaktadır. Başka bir anlatımla, vergilendirme işleminden doğan anlaşmazlık, bir hukuki ihtilaftan değil de, bir hesap ya da vergilendirme hatasından ibaret bulunmakta ise, yasa koyucu dava yolundan ayrı olarak Vergi Usul Kanununun 116. ve 126.maddelerinde düzenlenen ve vergi literatüründe “Düzeltme ve Şikayet Müessesesi” denilen bir idari başvuru yolu vazetmiştir.
Öte yandan, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun, “İdari Makamların Sükutu” başlığını taşıyan 10. ve “Üst Makamlara Başvurma” başlığını taşıyan 11.maddelerinin son bendlerinde, bu tür durumların vergi uyuşmazlıklarında ve özellikle düzeltme şikayet başvurularında nasıl uygulanacağı belirtilmekte iken, 18.6.1994 gün ve 4001 sayılı Kanunla, bu Kanunun gerekçesinde açıklandığı gibi, bu konuda ortaya çıkan belirsizlikler ve karışıklıklar nedeniyle doğan hak kayıplarını ortadan kaldırmak ve dava yoluna başvurulmadan idareye yapılacak başvuru yoluyla uyuşmazlıkların çözümlenmesinin sağlanmasının dava sayısını azaltma yönünden yapacağı olumlu etki de gözönüne alınmak suretiyle 2577 sayılı Yasanın anılan maddelerinin bu son bentleri tamamen kaldırılmıştır.
Bu yasa hükümlerinin birlikte incelenmesinden, vergi mahkemelerince, yükümlülerin 30 günlük dava açma süresini herhangi bir nedenle geçirmek suretiyle yaptıkları idari başvuru sürecinin tamamlanması yoluna gidilmesi, yaptıkları düzeltme istemlerinin Vergi Dairesi Müdürlüğünce veya olayına göre Belediye Gelir Müdürlüğünce reddedilmesi halinde, şikayet yoluyla Maliye Bakanlığına yahut Belediye Başkanlığına gidilmemesinin idari merci tecavüzü hali sayılarak İdari Yargılama Usulü Kanununun 14/3-b ve 15/1-e maddelerine göre dilekçenin Maliye Bakanlığına yahut Belediye Başkanlığına tevdiine karar verilmesi, böylece şikayet başvurusunun da anılan makamlarca reddi yahut reddedilmiş sayılması gereken şartın gerçekleşmesi tarihinden itibaren 30 gün içinde açılan davaların kendi koşulları içinde esastan incelenerek karara bağlanması gerektiği sonucuna varılmaktadır.
Olayımızda olduğu gibi yükümlünün daha ilk başvurusuna şikayet başvuru mercii olan Belediye Başkanlığı tarafından doğrudan cevap verilmesi durumunda, bu red işleminin tebliğ tarihinden itibaren 30 günlük dava açma süresinin hesaplanması gerekir. Dava dosyasının incelenmesinden Belediye Başkanlığı işleminin 21.9.1995 tarihinde yükümlüye tebliğ edildiği ve davanın 30 günlük süre içinde 19.10.1995 gününde açıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, uyuşmazlığın düzeltme ve şikayet müessesesi kapsamı içinde çözümlenmesi gerekirken, vergi mahkemesince davanın süre aşımı yönünden reddedilmesinde yasal isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüne, … Vergi Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının bozulmasına, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere anılan mahkemeye gönderilmesine 24.10.1996 gününde oybirliği ile karar verildi.