Danıştay Kararı 9. Daire 1996/2394 E. 1997/2833 K. 07.10.1997 T.

9. Daire         1996/2394 E.  ,  1997/2833 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 1996/2394
Karar No: 1997/2833

Temyiz İsteminde Bulunan : Tire Vergi Dairesi Müdürlüğü- Tire/İZMİR
Karşı Taraf : …

İstemin Özeti : Avukat olan yükümlünün ücret karşılığında bir başka avukatın yanında çalışamayacağı ileri sürülerek gerçek usulde tesis edilen mükellefiyetinin iptali ve takdir komisyonu kararına dayanılarak Mayıs-Aralık 1993, Ocak-Haziran-1994 dönemleri arası için tarh olunan kusur cezalı katma değer vergisi ile özel usulsüzlük cezasının terkini istemiyle açılan davayı; 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 12/c maddesinde, özel hukuk tüzel kişilerinin hukuk müşavirliği ve sürekli avukatlığı ile bir avukat yazıhanesinde ücret karşılığında yapılan avukatlığın, avukatlıkla birleşebilir işler olduğunun hükme bağlandığı, vergi dairesi müdürlüğü tarafından yükümlü ile yanında çalıştığı avukat arasında gizli bir ortaklık bulunduğu yolunda belgeye dayalı bir iddianın öne sürülmediği, bu durumda dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığından iptali gerektiği gerekçesiyle kabul ederek kusur cezalı katma değer vergisi ile özel usulsüzlük cezasını terkin eden, gerçek usulde tesis edilen mükellefiyeti ise iptal eden … Vergi Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının; bir avukatın diğer bir avukatın yanında ücretli olarak çalıştığının kabul edilemeyeceği ve Gelir Vergisi Kanununun 65. maddesine göre her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançların serbest meslek kazancı olduğu ileri sürülerek bozulması isteminden ibarettir.
Savunmanın Özeti : Yasal dayanaktan yoksun olan temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
Savcı …’in Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49. maddesinin 1. Fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp vergi mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin reddi ile vergi mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …’in Düşüncesi : İleri sürülen iddialar usule ve hukuka uygun vergi mahkemesi kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerekeceği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince işin gereği görüşüldü:
Temyiz edilen … Vergi Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisinin bulunmadığı anlaşıldığından temyiz isteminin reddine, anılan mahkeme kararının onanmasına 7.10.1997 gününde oybirliği ile karar verildi.