Danıştay Kararı 9. Daire 1996/1172 E. 1996/3018 K. 10.10.1996 T.

9. Daire         1996/1172 E.  ,  1996/3018 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 1996/1172
Karar No: 1996/3018

Temyiz İsteminde Bulunan : …
Vekili : …
Karşı Taraf : Alaaddin Vergi Dairesi Müdürlüğü-KONYA

İstemin Özeti : Yükümlü şirketin Kadınhanı Şube Müdürlüğünün 1992 yılında tahsil ettiği halde Ağustos 1995 ayında vergi dairesi hesabına gecikmeli olarak aktardığı motorlu taşıtlar vergisi nedeniyle vergi aslına dönüştürülen …- lira gecikme zammının, …- lira gecikme zammının ve …- lira cezanın vergi dairesi hesaplarına aktarılmasını isteyen işlemin iptali ve istenen meblağın terkini istemiyle açılan davayı; vergi, resim ve harçlarla bunlara bağlı kamu alacaklarına ilişkin uyuşmazlıklarda kesin ve idari davaya konu olabilecek işlemlerin, vergi ve ceza ihbarnamesi, tahakkuk fişi ve ödeme emri tebliği, haciz tutanağı düzenlenmesi, tahakkuku tahsile bağlı vergi, resim, ve harçlarda bunların tahsil edilmesi ve düzeltme başvurularının yetkili makamlarca red olunması şeklinde oluşacağı, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü kanununun 14. maddesinin (3/d) bendinde dilekçelerin ilk inceleme esnasında idari davaya konu olabilecek kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olup olmadığının inceleneceğinin belirtildiği, aynı kanunun 15. maddesinin (1/b) bendinde ise 14. maddenin 3/c, 3/d ve 3/e bentlerinde yazılı hallerde davanın reddedileceğinin hükme bağlandığı, olayda şirketin sorumlu olduğu kamu alacağının gecikme zammı ve cezasıyla birlikte hesaba aktarılması yönündeki ihtarın bu haliyle idari davaya kanu edilebilecek kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olmadığı anlaşıldığı gerekçesiyle reddeden … Vergi Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının; dava konusu işlemin tahsil iradesini belirten bir idari işlem olduğu ileri sürülerek bozulması isteminden ibarettir.
Savunmanın Özeti : Yasal dayanaktan yoksun olan temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
Savcı …’ın Düşüncesi : İleri sürülen bozma nedenleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1 numaralı bendinde öngörülen nedenlerden hiçbirisine girmediğinden, temyiz isteğinin reddi ile hukuka ve usul hükümlerine uygun bulunan Vergi Mahkemesi kararının onanması gerekeceği düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …’in Düşüncesi: İleri sürülen iddialar, usule ve hukuka uygun vergi mahkemesi kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerekeceği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince işin gereği görüşüldü:
İstem, yükümlü Bankanın tahsil ettiği motorlu taşıtlar vergisini vergi dairesi hesabına gecikmeli olarak aktarması nedeniyle hesaplanan vergi aslına dönüştürülmüş gecikme zammı ile % 10 oranındaki cezanın Alaaddin Vergi Dairesi Müdürlüğünün … gün ve … sayılı yazısı ile yükümlü Bankadan istenilmesi üzerine bu yazının iptali talebiyle açılan davayı, ihtilaf konusu yazının kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olmadığı gerekçesiyle reddeden vergi mahkemesi kararının bozulmasına ilişkin bulunmaktadır.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 1. maddesinde, bu kanun hükümlerinin genel bütçeye giren vergi, resim ve harçlar ile il özel idarelerine ve belediyelere ait vergi resim ve harçlar hakkında uygulanacağı öngörülmüş, aynı Kanunun ilgili maddelerinde vergi, resim ve harçların ne şekilde tarh ve tahakkuk ettirileceği maddeler halinde açıklanmış, 34. maddede ikmalen ve resen tarhedilen vergilerin “ihbarname” ile ilgililere tebliğ olunacağı belirtilmiş, 35. maddede, ihbarnamelerin hangi bilgileri kapsayacağı 12 bent halinde sayılmıştır.
Olayda, uyuşmazlık konusu Alaaddin Vergi Dairesi Müdürlüğünün … gün ve … sayılı yazısının incelenmesinden, yükümlü Bankadan …- lira vergi aslına dönüşmüş gecikme zammı, …- lira gecikme zammı ve …- lira cezanın bir ay içinde ödenmesinin istenildiği ve yazı ile tesis edilen işlemin, kesin ve yürütülmesi icabeden bir işlem niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda dava konusu işlemde belirtilen meblağın ödenmesi gerektiğinin yükümlü Bankaya 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 35. maddesinde öngörülen biçimde düzenlenecek bir ihbarname ile duyurulması, bunun vadesinde ödenmemesi halinde de 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanunun 35. Maddesinde belirtilen ödeme emrinin düzenlenmesi gerekirken, ihbarname niteliği taşımayan bir yazı ile uyuşmazlık konusu meblağların istenilmesinde yasal isabet bulunmamıştır.
Bu itibarla uyuşmazlık konusu olan kesin ve uyulması icabeden bu işlemin kanunda öngörüldüğü şekilde tanzim ve tesis edilmemiş olması nedeniyle iptali gerekirken, vergi mahkemesince davanın incelenmeksizin reddine karar verilmesinde yasal uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüne, … Vergi Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının bozulmasına, dosyanın yeniden karar verilmek üzere anılan mahkemeye gönderilmesine, 10.10.1996 gününde oybirliği ile karar verildi.