Danıştay Kararı 9. Daire 1995/1269 E. 1997/241 K. 22.01.1997 T.

9. Daire         1995/1269 E.  ,  1997/241 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 1995/1269
Karar No: 1997/241

Temyiz Eden : …
Vekili : …
Karşı Taraf : Pamukkale Belediye Başkanlığı – DENİZLİ
Vekili : …

İstemin Özeti : Yükümlünün sahip olduğu taşınmaz nedeniyle 1994-1996 genel beyan dönemi için ihtirazi kayıtla verilen emlak (arsa) vergisi beyannamesi üzerinden tahakkuk ettirilen emlak (arsa) vergisine karşı açılan davayı; belediye ve mücavir alan sınırları içinde bulunan ve belediye imar planında bir kısmının konut alanı bir kısmının da yeşil alan olarak ayrıldığı hususunda ihtilaf bulunmayan taşınmazın arsa vasfında olduğunun anlaşıldığı, davacı, taşınmazların tarım amaçlı kullanıldığını, bu hususta Denizli Tarım İl Müdürlüğü tespitinin bulunduğunu öne sürmekte ise de; bu iddiların 83/6122 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının (1/b) maddesinde açıklanmış olan, belediye ve mücavir alan sınırları içinde parsellenmemiş arazi ve arazi parçaları kapsamında değerlendirilebileceği, bu nedenle davacı iddialarında isabet görülmediği gerekçesiyle redden … Vergi Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının; taşınmazların bulunduğu yerin fiilen meskun alan haline gelmediği, taşınmazın zirai faaliyette kullanıldığı kısıtlılık durumunun dikkate alınmadığı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Cevap verilmemiştir.
Savcı …’ün Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp vergi mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin reddi ile vergi mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …’ün Düşüncesi : Uyuşmazlkta, belediye sınırları içinde bulunan ve imar planı ile bir kısmı konut alanı, bir kısmı yeşil alan olarak ayrılan taşınmazların Denizli Tarım İl Müdürlüğünün dosyada mevcut 3.8.1994 tarihli raporuna göre zirai faaliyette kullanıldığı anlaşıldığından, 83/6122 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının 1.maddesinin son fıkrası hükmü uyarınca arazi kabul edilerek araziye ait vergi oranı üzerinden vergilendirilmesi gerektiği görüşüylü aksi yönde verilen mahkeme kararının bozulmasının uygun olacağı düşünülmüştür.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince işin gereği görüşüldü:
Uyuşmazlıkta, yükümlünün maliki olduğu taşınmazın arsa olmayıp arazi olduğu nedeniyle ihtirazi kayıtla verdiği emlak (arsa) vergisi beyannamesi üzerine tahakkuk ettirilen emlak (arsa) vergisini onayan mahkeme kararının temyizen incelenerek bozulması istenmektedir.
28.2.1983 gün ve 83/6122 sayılı Arsa Sayılacak Parsellenmemiş Arazi Hakkında Bakanlar Kurulu Kararının 1.maddesinin (a) ve (b) fıkralarına göre, belediye ve mücavir alan sınırları içinde kalan arazinin arsa sayılabilmesi için bu arazinin imar planı ile iskan sahasına ayrılmış veya iskan sahasına ayrılmamış olmakla beraber fiilen meskun halde bulunan ve belediye hizmetlerinden faydalanmakta olan yerlerden olması ve ayrıca bu maddenin son fıkrası gereğince zirai faaliyette kullanılmaması gerekir.
Olayda, uyuşmazlık konusu olan taşınmazların belediye sınırları içinde olduğu ve imar planında bir kısmının konut alanı, bir kısmının yeşil alanda kaldığı tartışmasızdır.
Pamukkale Belediyesi İmar Müdürlüğünün taşınmazın imar durumunu açıklayan dosyada mevcut 29.8.1993 tarihli yazısında, taşınmaza kati ruhsat verilemeyeceği, kati ruhsat verilebilmesi için imar uygulaması (parselasyon) yapılması gerektiği belirtilmiş, Denizli Tarım İl Müdürlüğünün 3.8.1994 tarihli yazısında da; ihtilafa konu yerlerin ziraat arazisi olduğu, tarım amaçlı kullanıldığı ve halihazırda pamuk ekili bulunduğu belirtilmiştir.
Bu durumda, anılan Bakanlar Kurulu Kararının 1.maddesinin (a) fıkrası kapsamında olan taşınmazın zirai faaliyette kullanıldığı anlaşıldığından, taşınmazın araziye ait % 03 vergi oranı uygulanarak vergilendirilmesi gerekirken arsa kabul edilmesi suretiyle arsaya ait oran uygulanarak vergilendirilmesi yasaya uygun bulunmadığından mahkemece aksi görüşle verilen kararda yasal isabet görülmemiştir.
Öte yandan, uyuşmazlığa konu taşınmazların imar planında yeşil alanda kaldığı belirtilen kısmının 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 30.maddesi uyarınca kısıtlı olarak vergilendirilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüne, … Vergi Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının bozulmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan mahkemeye gönderilmesine 22.1.1997 gününde oybirliği ile karar verildi.