Danıştay Kararı 8. Daire 2023/48 E. 2023/252 K. 01.02.2023 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2023/48 E.  ,  2023/252 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2023/48
Karar No : 2023/252

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALILAR) : 1- … Birliği
VEKİLİ : Av. …
2- … Odası Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, … Tıp Merkezi’nde göz hastalıkları uzmanı olarak görev yapmakta iken usule ve fenne uygun olmayan rapor düzenlediği iddiasıyla hakkında başlatılan soruşturma neticesinde Türk Tabipler Birliği Disiplin Yönetmeliği’nin 5. maddesinin üçüncü fıkrasının (g) bendi uyarınca ”6 ay süre ile geçici olarak meslekten alıkoyma cezası” ile cezalandırılmasına ilişkin Ankara Tabip Odası Onur Kurulunun … tarih ve … sayılı kararının uygun bulunmasına ilişkin Türk Tabipleri Birliği Yüksek Onur Kurulu’nun … -… -… tarih ve … sayılı kararının iptaline karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:… , K:… sayılı kararda; … isimli hasta hakkında düzenlenen sağlık kurulu raporlarının fenne uygun olmadığının Diyarbakır Selahaddin Eyyübi Hastanesi’nce tespit edildiği ve davacı hakkında yapılan soruşturma neticesinde Ankara Tabip Odası Onur Kurulu tarafından her iki rapordaki tanı ile rapor sürelerinin uygun olmadığı, birer ay süreyle tanı ile uyumlu olmayan rapor tanzim edildiği ve davacının farklı tarihlerde benzer eylemleri nedeniyle cezalandırılmış olması sebebiyle bu eylemlerin süreklilik arz ettiği hususları da belirlenerek, gerçeğe uygun olmayan rapor veya belge vermek eyleminden üst sınırdan 6 ay süre ile meslekten men cezası uygulanmasına karar verildiği ve Türk Tabipleri Birliği Yüksek Onur Kurulu tarafından anılan kararın uygun bulunduğunun anlaşıldığı, öte yandan, UYAP kayıtlarının incelenmesinden; davacı hakkında gerçeğe aykırı rapor verilmesine ilişkin başka bir eylemi nedeniyle yapılan soruşturma neticesinde hakkında TTB Disiplin Yönetmeliği’nin 5/g maddesi uyarınca “15 gün süreyle geçici olarak meslekten men cezası verilmesine” ilişkin Ankara Tabip Odası Onur Kurulunun 31/01/2019 tarihli kararına yapılan itirazın reddine ve anılan kararın onanmasına ilişkin Türk Tabipleri Birliği Yüksek Onur Kurulunun … -… tarih … sayılı kararının iptali istemiyle açılan davada, … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararı kararı ile davanın reddine karar verildiği ve bu kararın istinaf incelemesi neticesinde onanarak kesinleştiğinin görüldüğü, dava dilekçesinde ileri sürülen hususlar ile dava dosyasında yer alan diğer tüm bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, davacının da uzman tabip olarak imzasının bulunduğu söz konusu raporların usule ve fenne aykırı olduğu ve gerçeğe uymayan rapor vermek fiilinin sübuta erdiği anlaşılmakla, bu eylemin karşılığı olarak 6 ay süre ile geçici olarak meslekten alıkoyma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Ankara Tabip Odası Onur Kurulu’nun … tarih ve … sayılı kararında ve bu kararın uygun bulunmasına ilişkin Türk Tabipleri Birliği Yüksek Onur Kurulu’nun … -… -… tarih ve … sayılı kararında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, hukuka aykırı olduğu belirtilen temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … ‘IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin incelenmeksizin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun “İstinaf” başlıklı 45. maddesinde, “1) İdare ve vergi mahkemelerinin kararlarına karşı, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi, mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde istinaf yoluna başvurulabilir.
3) Bölge idare mahkemesi, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunun reddine karar verir. Karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise gerekli düzeltmeyi yaparak aynı kararı verir.
6) Bölge idare mahkemelerinin 46 ncı maddeye göre temyize açık olmayan kararları kesindir.” hükmüne yer verilmiştir.
Aynı Kanun’un “Temyiz” başlıklı 46. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde; belli bir meslekten, kamu görevinden veya öğrencilik statüsünden çıkarılma sonucunu doğuran işlemlere karşı açılan davalar; (d) bendinde ise, belli bir ticari faaliyetin icrasını süresiz veya otuz gün yahut daha uzun süreyle engelleyen işlemlere karşı açılan davalar hakkında verilen kararların Danıştay’da, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebileceği kurala bağlanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden; İdare Mahkemelerinin kesin olarak verdiği kararları dışında kalan bütün kararlarına karşı mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine istinaf başvurusunda bulunulabileceği, bölge idare mahkemesince istinaf incelemesi üzerine verilen kararlara karşı ise sadece 2577 sayılı Kanun’un 46. maddesinde yer alan konular ile sınırlı olarak Danıştay’a temyiz başvurusunda bulunulabileceği, bölge idare mahkemelerince istinaf incelemesi üzerine verilen ve 46. madde kapsamı dışında olan kararların ise kesin olduğu görülmektedir.

Uyuşmazlıkta, davacının “6 ay süre ile geçici meslekten men cezası ile cezalandırılmasına” ilişkin Ankara Tabip Odası Onur Kurulu kararının uygun bulunmasına dair Türk Tabipleri Birliği Yüksek Onur Kurulu kararının iptaline karar verilmesi istemiyle açılan davanın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun temyiz kanun yoluna başvurulabilecek davaların tahdidi olarak sayıldığı 46. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan “belli bir meslekten, kamu görevinden veya öğrencilik statüsünden çıkarılma sonucunu doğuran işlemlere karşı açılan iptal davası” olarak nitelendirilemeyeceği, zira davaya konu disiplin cezasının, davacının hekimlik mesleğinden çıkarılması sonucunu doğuran bir işlem niteliğine sahip olmadığı anlaşılmaktadır.

Öte yandan, serbest meslek faaliyeti, sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veyahut ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılması şeklinde tanımlanmakta olup, belirtilen tanımlamaya göre hekimlik mesleği ticari faaliyet olarak değerlendirilemeyeceğinden, bakılan davanın 2577 sayılı Kanunun 46. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendi kapsamında da bulunmadığı anlaşılmaktadır.

Bu durumda, temyiz istemine esas teşkil eden kararın Bölge İdare Mahkemesinin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunun 46. maddesine göre temyiz yolu açık olmayan “kesin” kararlarından olduğu anlaşıldığından temyiz isteminin incelenmesine yasal olanak bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1- TEMYİZ İSTEMİNİN İNCELENMEKSİZİN REDDİNE,
2- Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan … -TL yürütmeyi durdurma harcının ve varsa posta gideri avansından artan tutarın istemi hâlinde Mahkemesince davacıya iadesine,
Kesin olarak, 01/02/2023 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY :
(X)- 2577 sayılı Kanun’un “Temyiz” başlıklı 46. maddesinde, “Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin aşağıda sayılan davalar hakkında verdikleri kararlar, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi Danıştay’da, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebilir: (…) (d) Belli bir ticari faaliyetin icrasını süresiz veya otuz gün yahut daha uzun süreyle engelleyen işlemlere karşı açılan iptal davaları.” hükmüne yer verilmiştir.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden, davacının yapmış olduğu serbest meslek faaliyetinin geçimini temin etmesi nedeniyle “ticari faaliyet” olarak nitelendirilebileceği, kanun metninden de benzer sonucu doğuran her türlü işlemin temyize tabi olduğu anlaşıldığından, serbest hekimlik yapmakta olan davacının, ”6 ay süreyle meslekten men” cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işlemin de davacının ticari faaliyetinin icrasını otuz günden uzun süreyle engellemesine sebebiyet verdiği sonucuna ulaşılmaktadır.
Bu nedenle, davacı hakkında tesis edilen işlemin iptali istemiyle açılan davada, temyiz yolu açık bulunduğundan, davacının temyiz isteminin incelenmeksizin reddine ilişkin aksi yöndeki çoğunluk kararına katılmıyorum.