Danıştay Kararı 8. Daire 2023/2049 E. 2023/2118 K. 14.04.2023 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2023/2049 E.  ,  2023/2118 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2023/2049
Karar No : 2023/2118

TEMYİZ EDEN (DAVALI YANINDA MÜDAHİL) : …
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : … Birliği
VEKİLİ : Av. ….

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … hakkında Konya Barosu Disiplin Kurulu Başkanlığınca verilen tedbiren işten yasaklanmasına dair … tarih ve E:…, K:… sayılı karara karşı adı geçen vekili tarafından yapılan itiraz üzerine Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulunca verilen itirazın kabulüne, söz konusu kararın bozulmasına ve tedbiren işten yasaklama kararının kaldırılmasına ilişkin … tarih ve E: …, K:… sayılı kararın bir daha görüşülmek üzere geri gönderilmesine ilişkin Adalet Bakanlığının … tarih ve … sayılı işlemine uyulmayarak ilk kararda ısrar edilmesine ilişkin Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulunun … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının iptaline karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; … hakkında, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan dolayı Yargıtay’ın bozma kararı sonrası … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:… K:… sayılı kararı ile; bozma kararı gereklerinin yerine getirilmesi ve uzlaşmanın olumsuz neticelenmesi sebebiyle “Hizmet Nedeniyle Güveni Kötüye Kullanma” suçundan TCK madde 155/2, 62, 52/2, 50/l-a, 52/2, 4, CMK madde 307/5. uyarınca kazanılmış hakkı da nazara alınarak 1.500 TL Adli Para Cezası ile cezalandırılmasına, davacının sabıka kaydında kasıtlı suçtan 2 adet sabıkasının bulunması ve aynı mahkemenin E:… sayılı mahkumiyet kararı da nazara alınarak TCK madde 53/5, 51, CMK madde 231/5 tatbikine yer olmadığına karar verildiği, henüz bu kararın kesinleşmediği görülmekle, bahsedilen suçun 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 5/1-a maddesinde sayma suretiyle belirtilen suçlardan olduğu, belirtilen suçtan mahkumiyetin kesinleşmesi hallinde aynı kanunun 136. maddesi gereğince meslekten çıkarma cezasını gerektirdiği anlaşıldığından bu aşamada tedbiren işten yasaklanma kararının kaldırılmasına dair işlemde hukuka uygunluk görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı yanında davaya katılan tarafından, hukuka aykırı olan temyiz istemine konu Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı Adalet Bakanlığı tarafından, temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin incelenmeksizin reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun “İstinaf” başlıklı 45. maddesinde, “1) İdare ve vergi mahkemelerinin kararlarına karşı, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi, mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde istinaf yoluna başvurulabilir.
3) Bölge idare mahkemesi, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunun reddine karar verir. Karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise gerekli düzeltmeyi yaparak aynı kararı verir.
6) Bölge idare mahkemelerinin 46 ncı maddeye göre temyize açık olmayan kararları kesindir.” hükmüne yer verilmiştir.
Aynı Kanun’un “Temyiz” başlıklı 46. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde; Belli bir meslekten, kamu görevinden veya öğrencilik statüsünden çıkarılma sonucunu doğuran işlemlere karşı açılan iptal davaları hakkında verilen kararların Danıştay’da, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebileceği kurala bağlanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden; İdare Mahkemelerinin kesin olarak verdiği kararları dışında kalan bütün kararlarına karşı mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine istinaf başvurusunda bulunulabileceği, bölge idare mahkemesince istinaf incelemesi üzerine verilen kararlara karşı ise sadece 2577 sayılı Kanun’un 46. maddesinde yer alan konular ile sınırlı olarak Danıştay’a temyiz başvurusunda bulunulabileceği, bölge idare mahkemelerince istinaf incelemesi üzerine verilen ve 46. madde kapsamı dışında olan kararların ise kesin olduğu görülmektedir.
2577 sayılı Kanun’un 46. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi gereği belli bir mesleği yapmaktan çıkarılma sonucunu doğuran işlemlere karşı açılan iptal davalarının temyiz yolu ile Danıştay nezdinde incelenme olanağının bulunduğu, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 153. maddesinde ise, hakkında meslekten çıkarma cezasını gerektirebilecek mahiyette bir işten dolayı kovuşturma yapılmakta olan avukatın disiplin kurulu kararı ile tedbir mahiyetinde işten yasaklanabileceğinin düzenlendiği, söz konusu düzenleme gereği tesis edilen işlemlerin ise kovuşturmanın devam ettiği süre zarfında avukatlığa ait mesleki yetkilerin kullanılmasının tedbiren yasaklanması amacını taşıdığı, dolayısıyla avukatlık mesleğinden çıkarılma sonucunu doğuran işlem kapsamında yer almadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Bu durumda, … hakkında tedbiren işten yasaklanması kararına karşı yapılan itirazın kabulüne, söz konusu kararın bozulmasına ve tedbiren işten yasaklama kararının kaldırılmasına ilişkin kararda ısrar edilmesine ilişkin Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu kararının iptali istemiyle Adalet Bakanlığı tarafından Türkiye Barolar Birliği’ne karşı açılan davada; Bölge İdare Mahkemesince verilen kararın kesin mahiyette olduğu ve 2577 sayılı Kanun’un 46/1-c bendi kapsamında bulunmadığı anlaşıldığından temyiz isteminin incelenmesine yasal olanak bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1- TEMYİZ İSTEMİNİN İNCELENMEKSİZİN REDDİNE,
2- Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, kesin olarak, 14/04/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.