Danıştay Kararı 8. Daire 2022/732 E. 2022/915 K. 16.02.2022 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2022/732 E.  ,  2022/915 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/732
Karar No : 2022/915

TEMYİZ EDEN (DAVACILAR) : 1- …

7- …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : …Su ve Aktıksu İdaresi Genel Müdürlüğü (…)
VEKİLİ : Av. ….

İSTEMİN KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Antalya ili, Manavgat ilçesi, …mahallesinde evleri, bahçeleri ve ahırları bulunduğunu belirten davacılar tarafından, davalı idareye yapılan “…Dağı …Mevkii Tepsili deresi üzerinden dokuz yıl süreli evsel amaçlı su kiralama” talepli başvurunun reddine ilişkin …tarih …sayılı işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …. İdare Mahkemesince verilen …tarih ve E:…, K:…sayılı kararda; davacılar tarafından yapılan evsel amaçlı su kullanım başvurusuna ilişkin olarak ilgili bazı kurum görüşlerinin olumsuz olduğu, davalı idarenin kiralama talebinde bulunulan kaynaklarda hizmet alanı içerisinde yer alan ilçelerin ve mahallelerin içme, kullanım suyu ihtiyaçlarını, kaynağın debisini de dikkate alarak gözetmek zorunda olduğu, yapılan keşif neticesinde düzenlenen bilirkişi raporunda kiralama talep edilen kaynaktan iki ayrı köyün su ihtiyacının karşılandığı, bu kaynakların yapılan hesaplamaya göre bir köyün ihtiyacını dahi karşılamazken diğer köyün ihtiyacını karşılamakla birlikte kaynağın başka bir yere ayrılması durumunda ihtiyacın karşılanamamasına sebebiyet vereceğinin ortaya konulduğu, Antalya Su ve Atıksu İdaresi Genel Müdürlüğü (ASAT) Su Kaynaklarından Ticari ve Kullanım Amaçlı Su Kiralanması ve Denetlenmesine İlişkin Yönetmelik gereğince davalı idarenin kiralamaya konu kaynaktan hizmet alan mahallelerin ihtiyacını gözetmek suretiyle davacıların başvurusunun reddi yönünde tesis ettiği işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: …Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu Mahkeme kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacılar tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacılar tarafından, hükme esas alınan bilirkişi raporunda teknik olmayan ve soyut hususlara yer verildiği, söz konusu raporun denetime elverişsiz olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin incelenmeksizin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava; Antalya ili, Manavgat ilçesi, …mahallesinde evleri, bahçeleri ve ahırları bulunduğunu belirten davacılar tarafından, davalı idareye yapılan “…Dağı …Mevkii …deresi üzerinden dokuz yıl süreli evsel amaçlı su kiralama” talepli başvurunun reddine ilişkin …tarih …sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun “İstinaf” başlıklı 45. maddesinde, “1) İdare ve vergi mahkemelerinin kararlarına karşı, başka kanunlarda farklı bir kanun yolu öngörülmüş olsa dahi, mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde istinaf yoluna başvurulabilir. Ancak, konusu beş bin Türk lirasını geçmeyen vergi davaları, tam yargı davaları ve idari işlemlere karşı açılan iptal davaları hakkında idare ve vergi mahkemelerince verilen kararlar kesin olup, bunlara karşı istinaf yoluna başvurulamaz.
3) Bölge idare mahkemesi, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunun reddine karar verir. Karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise gerekli düzeltmeyi yaparak aynı kararı verir.
6) Bölge idare mahkemelerinin 46 ncı maddeye göre temyize açık olmayan kararları kesindir.” hükmüne yer verilmiştir.
Aynı Kanun’un “Temyiz” başlıklı 46. maddesinde; “Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin aşağıda sayılan davalar hakkında verdikleri kararlar, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dâhi Danıştay’da, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebilir:
a) Düzenleyici işlemlere karşı açılan iptal davaları.

b) Konusu yüz bin Türk lirasını aşan vergi davaları, tam yargı davaları ve idarî işlemler hakkında açılan davalar.
c) Belli bir meslekten, kamu görevinden veya öğrencilik statüsünden çıkarılma sonucunu doğuran işlemlere karşı açılan iptal davaları.
d) Belli bir ticari faaliyetin icrasını süresiz veya otuz gün yahut daha uzun süreyle engelleyen işlemlere karşı açılan iptal davaları.
e) Müşterek kararnameyle yapılan atama, naklen atama ve görevden alma işlemleri ile daire başkanı ve daha üst düzey kamu görevlilerinin atama, naklen atama ve görevden alma işlemleri hakkında açılan iptal davaları.
f) İmar planları, parselasyon işlemlerinden kaynaklanan davalar.
g) Tabiat Varlıklarını Koruma Merkez Komisyonu ve Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu’nca itiraz üzerine verilen kararlar ile 18/11/1983 tarih ve 2960 sayılı Boğaziçi Kanunu’nun uygulanmasından doğan davalar.
h) Maden, taşocakları, orman, jeotermal kaynaklar ve doğal mineralli sular ile ilgili mevzuatın uygulanmasına ilişkin işlemlere karşı açılan davalar.
ı) Ülke çapında uygulanan öğrenim ya da bir meslek veya sanatın icrası veyahut kamu hizmetine giriş amacıyla yapılan sınavlar hakkında açılan davalar.
i) Liman, kruvaziyer limanı, yat limanı, marina, iskele, rıhtım, akaryakıt ve sıvılaştırılmış petrol gazı boru hattı gibi kıyı tesislerine işletme izni verilmesine ilişkin mevzuatın uygulanmasından doğan davalar.
j) 08/06/1994 tarih ve 3996 sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanun’un uygulanmasından ve …tarih ve …sayılı Yap-İşlet Modeli ile Elektrik Enerjisi Üretim Tesislerinin Kurulması ve İşletilmesi ile Enerji Satışının Düzenlenmesi Hakkında Kanun’un uygulanmasından doğan davalar.
k) 06/06/1985 tarih ve 3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanunu’nun uygulanmasından doğan davalar.
l) 03/07/2005 tarih ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu’nun uygulanmasından doğan davalar.
m) Düzenleyici ve denetleyici kurullar tarafından görevli oldukları piyasa veya sektörle ilgili olarak alınan kararlara karşı açılan davalar.” kuralına yer verilmiştir.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden; İdare Mahkemelerinin kesin kararları dışında kalan bütün kararlarına karşı mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine istinaf başvurusunda bulunulabileceği, bölge idare mahkemesince istinaf incelemesi üzerine verilen kararlara karşı ise sadece 2577 sayılı Kanun’un 46. maddesinde yer alan konular ile sınırlı olarak
Danıştay’a temyiz başvurusunda bulunulabileceği, bölge idare mahkemelerince istinaf incelemesi üzerine verilen ve 46. madde kapsamı dışında olan kararların ise kesin olduğu görülmektedir.
Olayda, davacıların davalı idareye yaptığı “…Dağı …Mevkii …deresi üzerinden dokuz yıl süreli evsel amaçlı su kiralama” talepli başvurularının reddine ilişkin işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın 2577 sayılı Kanun’un 46. maddesinde sayılan konular arasında olmadığı, dolayısıyla temyiz yolu açık bulunmayan dava konusu uyuşmazlık hakkında yapılan temyiz başvurusunun esasını inceleme olanağının bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin incelenmeksizin reddine, temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına, 16/02/2022 tarihinde kesin olarak oybirliği ile karar verildi.