Danıştay Kararı 8. Daire 2022/7261 E. 2023/159 K. 26.01.2023 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2022/7261 E.  ,  2023/159 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/7261
Karar No : 2023/159

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı) : … Üniversitesi
Vekili : Av. …

Karşı Taraf (Davacı) : …
Vekili : Av. …

İstemin Özeti :… Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı Dairemizin bozma kararına uyularak verilen kararının hukuka aykırı olduğu öne sürülerek, 2577 sayılı Kanunun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : İstemin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince dosyanın tekemmül ettiği görüldüğünden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem : … Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Psikoloji Bölümünde tam zamanlı belirli süreli iş sözleşmesi ile yardımcı doçent olarak görev yapan davacı hakkında şikayetler olduğundan bahisle iş sözleşmesinin 31.08.2017 tarihi itibarıyla yenilenmemesine ilişkin Mütevelli Heyet Başkanının … tarih ve … sayılı işleminin iptali ile işlem nedeniyle yoksun kaldığı mali haklarının yasal faiziyle birlikte tazmini ve özlük haklarının iadesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; dava konusu işlemin, idarenin kendisine tanınan takdir hakkı kapsamında tesis edildiği, hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih E:…, K:… sayılı kararıyla istinaf başvurusuna konu Mahkeme kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
Dairemizin 26/05/2022 tarih ve E:2019/520; K:2022/34863 sayılı kararıyla; anılan karar, 2547 sayılı Kanunun Ek 5. maddesi gereği, vakıf yükseköğretim kurumunda görevlendirilecek yöneticiler ve öğretim elemanları ile diğer personelin sözleşmelerinin yapılması, atamaları ve görevden alınmalarının onaylanması mütevelli heyetince yapılacak olup; mütevelli heyet, vakıf yüksek öğretim kurumu yöneticilerine uygun gördüğü ölçüde yetkilerini devredebileceği, davacının
iş sözleşmesinin yenilenmemesine ilişkin dava konusu işlemin, mütevelli heyetin onayı ile tesis edilmediği gibi mütevelli heyetçe kullanılabilecek bu yetkinin vakıf yükseköğretim kurumu yöneticilerine devredildiğine ilişkin mütevelli heyet kararı da dosyada bulunmadığı, davacının iş sözleşmesinin yenilenmemesine ilişkin dava konusu işlemin, mütevelli heyet onayı ile veya mütevelli heyetin yetkisini devrettiği vakıf yüksek öğretim kurumu yöneticisi tarafından tesis edilmesi gerekirken, mütevelli heyet başkanı tarafından tesis edildiği, bu haliyle işlemin yetki unsuru yönünden hukuka aykırı olduğu, belirli süreli iş sözleşmelerinin yenilenmemesine ilişkin işlemlerin, yetki unsuru yönünden hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle idari yargı mercilerince iptal edilmesi durumunda, yetkili idari makam ya da organ tarafından, sözleşmenin yenilenmesi veya yenilenmemesi yönünde bir karar alınması gerektiği, bu aşamada, iptal kararının hukuksal sonucu olarak yetki yönünden hukuka aykırı bulunan sözleşmenin yenilenmemesi işlemi ortadan kalmış olmakla birlikte, idare ile ilgili arasındaki belirli süreli iş sözleşmesinin sona ermiş olması nedeniyle ortada bir sözleşme ilişkisinin de bulunmadığı, idari yargı merci tarafından, sözleşmenin yenilenmemesi işleminin esasına ilişkin bir değerlendirme yapılmadığından ve belirli süreli iş sözleşmesinin süresinin sona ermiş olması nedeniyle ortada bir sözleşme ilişkisi bulunmadığından, bu aşamada, ilgili bakımından, kesin ve net olarak belirli olmayan parasal ve özlük hak kayıpları hakkında; sözleşmenin yenilendiği varsayımı ile doğrudan bir kabul kararı verilmesi mümkün olmadığı, istemin bu kısmı yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur.
… Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararıyla; Dairemizin bozma kararına uyularak; dava konusu işlemin, yetki unsuru yönünden hukuka aykırı olduğu; Anayasa’nın 125. maddesinde; idarelerin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararları gidermekle yükümlü oldukları kurala bağlandığı, bir idari işlemin yargı kararıyla iptal edilmesinin, işlemi yapıldığı andan başlayarak ortadan kaldırdığı, bu özelliği nedeniyle geriye yürüyen sonuçlar doğurduğu; başka bir anlatımla, işlemin kurulduğu tarihten önceki hukuki durumun geçerliğini sağladığı idare hukukunun bilinen ilkelerinden olduğu, bu nedenle, idarenin, iptal kararının amaç ve kapsamına göre yeni bir işlem yapmak, iptal edilen idari işlemden doğan tüm sonuçları ortadan kaldırmak, idari işlemin hiç yapılmamış sayılması ilkesinin gereği olarak önceki hukuki durumun geçerliğini sağlamakla yükümlü olduğu, hukuka aykırılığı yargı kararı ile saptanan dava konusu işlem nedeniyle, Anayasanın 125. maddesi gereğince, davacının yoksun kaldığı özlük ve parasal haklarının yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesi gerektiği gerekeçsiyle davacının istinaf başvurusunun kabulüne, … İdare Mahkemesi’nin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının kaldırılmasına, dava konusu işlemin iptaline, işlem nedeniyle davacının yoksun kaldığı parasal ve diğer özlük haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesi isteminin kabulüne ve bu işlem nedeniyle davacının yoksun kaldığı parasal ve diğer özlük haklarının dava tarihi olan 29/08/2017 tarihinden başlatılmak kaydıyla ve her bir ödemenin yapılması gereken tarihlerden itibaren işletilecek olan yasal faiziyle birlikte davalı idare tarafından davacıya ödenmesine karar verilmiştir.

MADDİ OLAY :
Dava; Bahçeşehir Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Psikoloji Bölümünde tam zamanlı belirli süreli iş sözleşmesi ile yardımcı doçent olarak görev yapan davacı hakkında şikayetler olduğundan bahisle iş sözleşmesinin 31.08.2017 tarihi itibarıyla yenilenmemesine ilişkin Mütevelli Heyet Başkanının … tarih ve … sayılı işleminin iptali ile işlem nedeniyle yoksun kaldığı mali haklarının yasal faiziyle birlikte tazmini ve özlük haklarının iadesi istemiyle açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT :
2547 sayılı Kanun ek 5. maddesinin 2. fıkrasında; ”Mütevelli heyet vakıf yükseköğretim kurumunun tüzelkişiliğini temsil eder. Vakıf yükseköğretim kurumlarının yöneticileri Yükseköğretim Kurulunun olumlu görüşü alınarak mütevelli heyet tarafından atanır. Mütevelli heyet; vakıf yüksek öğretim kurumu yöneticilerine uygun gördüğü ölçüde yetkilerini devredebilir. Yükseköğretim kurumunda görevlendirilecek yöneticiler ve öğretim elemanları ile diğer personelin sözleşmelerini yapar, atamalarını ve görevden alınmalarını onaylar, yükseköğretim kurumunun bütçesini onaylar ve uygulamaları izler, ayrıca vakıfca hazırlanan yönetmelik hükümlerine göre diğer görevleri yürütür.” kuralı yer almıştır.
31.12.2005 tarih ve 26040 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Vakıf Yükseköğretim Kurumları Yönetmeliği’nin ”Mütevelli heyet” başlığını taşıyan 20. maddesinin 1. fıkrasında, ”Vakıf yükseköğretim kurumunun en yüksek karar organı olan mütevelli heyet, vakıf yükseköğretim kurumunun tüzel kişiliğini temsil eder.” kuralı; aynı maddenin 4. fıkrasında, ”Mütevelli heyet, yükseköğretim kurumunda görevlendirilecek yöneticiler ve öğretim elemanları ile diğer personelin sözleşmelerini yapar, atamalarını, öğretim elemanı dışındaki personelin terfilerini ve görevden alınmalarını onaylar, yükseköğretim kurumunun bütçesini kabul eder ve uygulamaları izler. Öğrencilerden alınacak ücretleri tespit eder. Ayrıca Yükseköğretim Kurulu’nun olumlu görüşü alınmak suretiyle vakıfça hazırlanan yönetmelik hükümlerine göre diğer görevleri yürütür.” kuralı; ”Akademik organlar” başlığını taşıyan 21. maddesinde; ”Vakıflarca kurulacak yükseköğretim kurumlarındaki akademik organlar, devlet yükseköğretim kurumlarındaki akademik organlar gibi düzenlenir ve onların görevlerini yerine getirir. Bu konuda mütevelli heyetin yetkileri saklıdır. Vakıf üniversiteleri ve yüksek teknoloji enstitülerinin yöneticisi rektör, vakıf meslek yüksekokulunun yöneticisi müdürdür. Rektör ve senatonun dört yıl için seçeceği bir profesör, Üniversitelerarası Kurulun üyeleridir.” kuralı yer almıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının davacının iş sözleşmesinin yenilenmemesine dair Mütevelli Heyet Başkanının … tarih ve … sayılı işlemine ilişkin kısmı yönünden;
İdare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenip bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde yer alan nedenlerin bulunmasına bağlıdır.
… Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen kararın bu kısmının ve dayandığı gerekçenin usul ve kanuna uygun olup, bozulmasını gerektiren bir neden bulunmadığından, bu kısım yönünden temyiz isteminin reddi gerekmektedir.
Temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının işlem nedeniyle davacının yoksun kaldığı mali haklarının yasal faiziyle birlikte tazmini ve özlük haklarının iadesi istemi ilişkin kısmı yönünden;
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun “Temyizen verilen karar üzerine yapılacak işlem” başlıklı 50. Maddesinde; “(Değişik madde: 18.06.2014 – 6545 S.K/Madde 23) 1. Temyiz incelemesi sonucunda verilen karar, dosyayla birlikte kararı veren mercie gönderilir. (Ek 2. cümle: 20.07.2017 – 7035 S.K/Madde 7) Ancak Danıştay ilgili dairesinin onamaya ilişkin kararları, dosyayla birlikte kararı veren ilk derece mahkemesine, kararın bir örneği de bölge idare mahkemesine gönderilir. Bu kararlar, dosyanın geldiği tarihten itibaren yedi gün içinde taraflara tebliğe çıkarılır.
2. Temyiz incelemesi sonucunda verilen bozma kararı üzerine ilgili merci, dosyayı öncelikle inceler ve varsa gerekli tahkik işlemlerini tamamlayarak yeniden karar verir.
3. Bölge idare mahkemesi, Danıştayca verilen bozma kararına uyabileceği gibi kararında ısrar da edebilir.
4. Danıştayın bozma kararına uyulduğu takdirde, bu kararın temyiz incelemesi, bozma kararına uygunlukla sınırlı olarak yapılır.
5. Bölge idare mahkemesi, bozmaya uymayarak kararında ısrar ederse, ısrar kararının temyizi halinde, talep, konusuna göre Danıştay İdari veya Vergi Dava Daireleri Kurulunca incelenir ve karara bağlanır. Danıştay İdari ve Vergi Dava Daireleri Kurulları kararlarına uyulması zorunludur.” hükmü yer almaktadır.
İdari Yargılama Usulü Kanununun anılan maddesine göre; kararı, Danıştayın ilgili dava dairesince bozulan ilk derece idari yargı yerinin, bozma kararına uyarak gereğini yerine getirmekten ya da ilk kararında ısrar etmekten başka bir seçeneği bulunmamaktadır.
İlk derece mahkemelerin Danıştay Dairelerince verilen bozma kararına uyması sonucunda, bozma kararında gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine kararda belirtilen hukuki esaslar doğrultusunda hüküm kurması gerekir. Mahkemece, bozma kararına uyularak verilen kararda, başka hukuka aykırılık sebeplerinin irdelenmesine ve bu hususta hüküm konulmasına gerek yoktur.
İlk derece yargı yeri Danıştayın bozma ilamına uymak istemiyorsa kararında bunu açıkça belirtmek suretiyle kararında ısrar da edebilir. Bu durumda; talep, konusuna göre Danıştay İdari veya Vergi Dava Daireleri Kurulunca incelenir ve karara bağlanır. Danıştay İdari ve Vergi Dava Daireleri Kurulları kararlarına uyulması zorunludur.
Öte yandan Dairemizin bozma kararında temyize konu bu kısma ilişkin olarak ”belirli süreli iş sözleşmelerinin yenilenmemesine ilişkin işlemlerin, yetki unsuru yönünden hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle idari yargı mercilerince iptal edilmesi durumunda, yetkili idari makam ya da organ tarafından, sözleşmenin yenilenmesi veya yenilenmemesi yönünde bir karar alınması
gerekmektedir. Bu aşamada, iptal kararının hukuksal sonucu olarak yetki yönünden hukuka aykırı bulunan sözleşmenin yenilenmemesi işlemi ortadan kalmış olmakla birlikte, idare ile ilgili arasındaki belirli süreli iş sözleşmesinin sona ermiş olması nedeniyle ortada bir sözleşme ilişkisi de bulunmamaktadır. İdari yargı merci tarafından, sözleşmenin yenilenmemesi işleminin esasına ilişkin bir değerlendirme yapılmadığından ve belirli süreli iş sözleşmesinin süresinin sona ermiş olması nedeniyle ortada bir sözleşme ilişkisi bulunmadığından, bu aşamada, ilgili bakımından, kesin ve net olarak belirli olmayan parasal ve özlük hak kayıpları hakkında; sözleşmenin yenilendiği varsayımı ile doğrudan bir kabul kararı verilmesi mümkün olmadığından, karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmektedir.” gerekçesi yer almıştır.
Bu durumda; temyize konu kararın, işlem nedeniyle davacının yoksun kaldığı mali haklarının yasal faiziyle birlikte tazmini ve özlük haklarının iadesi istemi ilişkin kısmı, açıkça usul hükümlerine aykırı olup, anılan kısmın bozulması gerekmektedir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin kısmen kabulü ile … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının a) Dava konusu işlemin iptaline ilişkin kısmının ONANMASINA,
b) Davacının mahrum kaldığını ileri sürdüğü parasal ve özlük haklarının iadesi istemi ilişkin kısmı yönünden BOZULMASINA,
2. Bozulan kısım yönünden yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesine,
3. Temyiz giderlerinin, temyiz isteminde bulunan davalı idare üzerinde bırakılmasına, kesin olarak 26/01/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.