Danıştay Kararı 8. Daire 2022/6916 E. 2023/1010 K. 03.03.2023 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2022/6916 E.  ,  2023/1010 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/6916
Karar No : 2023/1010

Kararın Düzeltilmesi İsteminde Bulunanlar : 1- (Davacılar) …’e velayeten … ve …
Vekili : Av. …
2- (Davalı) … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
Vekili : Av. …

Diğer (Davalılar): 1- … Genel Müdürlüğü
Vekili : Av. …
2- … Belediye Başkanlığı
Vekili : Av. …

İstemin Özeti : Danıştay Sekizinci Dairesinin 27/04/2022 tarih ve E:2021/901, K:2022/3184 sayılı kararının hukuka aykırı olduğu öne sürülerek, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : İdare Mahkemesi kararında düzeltme yapılarak istemlerin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Danıştay dava daireleri ve İdari veya Vergi Dava Daireleri Kurulları tarafından verilen kararlar hakkında karar düzeltilmesi yoluna başvurulabilmesi 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54. maddesinde yazılı nedenlerin bulunmasına bağlıdır.
Dava; davacının Küçükçekmece İlçesi, …, …Sitesi No:…adresinde bulunan evinin 09.09.2009 tarihinde meydana gelen sel baskını nedeniyle hasar görmesi sonucu uğranıldığı ileri sürülen 500,00-TL maddi, 20.000,00-TL manevi zararın olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesi’nce, İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 09.04.2018 tarih ve E.2015/2024; K.2018/1595 sayılı bozma kararına uyularak dava konusu 500,00-TL maddi tazminat talebinin 250,00-TL’sinin, 20.000,00-TL manevi tazminat talebinin ise 5.000,00-TL’lik kısmının kabulüne ve kabul edilen miktarların davalı idarelerce dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte eşit oranda davacıya ödenmesine, davanın karara bağlandığı tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2. maddesi uyarınca hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemeyeceğinden kabul edilen 250,00-TL maddi tazminat tutarı için 250,00-TL vekalet ücretinin davalı idarelerden alınarak davacıya verilmesine, aynı Tarife uyarınca manevi tazminat talebinin kabul edilen kısmı yönünden 750,00-TL maktu vekalet ücretinin davalı idarelerden alınarak davacıya verilmesine, manevi tazminat talebinin reddedilen kısmı yönünden aynı Tarifenin 10/2. maddesi uyarınca davanın kısmen reddi durumunda, davalı taraf vekilleri yararına bu Tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemeyeceğinden 750,00-TL vekalet ücretinin davacı tarafından davalı idarelere ödenmesine karar verilmiştir.
(I)-İdare Mahkemesi kararının kabul edilen tazminat miktarı ve yasal faizine ilişkin kısmının incelenmesinden;
İdare Mahkemesi’nce; … idare Mahkemesinde açılan ve bozma sonrası E:… esasına kaydedilen dava dosyasında yaptırılan bilirkişi incelemesi sonrası düzenlenen bilirkişi raporu hükme esas alınarak davalı idarelerin toplamda %50 kusurlu oldukları sonucuna varılmış, söz konusu bilirkişi raporunda %50 oranındaki toplam kusur oranı içerisinde davalı Küçükçekmece Belediyesi’nin %20, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin %10, İSKİ Genel Müdürlüğü’nün %20 oranında kusurlu olduğu belirtilmiş olmasına rağmen kabul edilen 250,00-TL maddi tazminat bedelinin davalı idarelerce eşit oranda davacıya ödenmesine hükmedilmiştir.
Öte yandan, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 13. maddesinde; idari eylemlerden hakları ihlal edilmiş olanların dava açmadan önce, bu eylemleri yazılı bildirim üzerine veya başka suretle öğrendikleri tarihten itibaren bir yıl ve her halde eylem tarihinden itibaren beş yıl içinde idareye başvurarak haklarının yerine getirilmesini istemeleri gerektiği kuralı yer almakta olup, anılan maddede, idari eylemler nedeniyle uğranılan zararın tazmini için idareye başvuruda bulunulmasının dava ön şartı olarak öngörülmesi ve zararın idare tarafından en erken bu tarihte sulhen ödenebilecek olması nedeniyle yargı yerince hükmedilecek tazminat miktarına, ön karar için idareye yapılan başvuru tarihi, görevli olmayan adli yargıda dava açılması halinde adli yargıda dava açıldığı tarih itibarıyla yasal faiz uygulanması ilkesi benimsenmiştir. Nitekim bu durum, Danıştayın yerleşik içtihatlarıyla da kabul edilmiştir.
Davacı tarafından talep edilen tazminat miktarına olay tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi talep edilmiş ise de, kabul edilen tazminat miktarına davalı idarelerin temerrüde düştüğü başvuru tarihinden (24.05.2010) itibaren yasal faiz işletilmesi gerekmekte olup, hükmedilen tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine karar veren İdare Mahkemesi kararında bu yönden de hukuki isabet bulunmamaktadır.
(II)-İdare Mahkemesi kararının kabul edilen ve reddedilen tazminat miktarları üzerinden taraflar lehine hükmedilen vekalet ücretleri yönünden incelenmesinden;
Kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin “Manevi tazminat davalarında ücret” başlıklı 10. maddesinde; “(1) Manevi tazminat davalarında avukatlık ücreti, hüküm altına alınan miktar üzerinden bu Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. (2) Davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına bu Tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemez. (3) Bu davaların tamamının reddi durumunda avukatlık ücreti, bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunur. (4) Manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda; manevi tazminat açısından avukatlık ücreti ayrı bir kalem olarak hükmedilir.” hükmüne, “Tarifelerin üçüncü kısmına göre ücret” başlıklı 13. maddesinde de; “(1) Bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için bu Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (7 nci maddenin ikinci fıkrası, 10 uncu maddenin üçüncü fıkrası ile 12 nci maddenin birinci fıkrası, 16 ncı maddenin ikinci fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) bu Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.” hükmüne yer verilmiştir.
İdare Mahkemesi’nce, davacının manevi tazminat isteminin 5.000,00-TL’lik kısmının kabulüne karar verilerek kabul edilen kısım üzerinden Tarifenin üçüncü kısmına göre vekalet ücretinin belirlenmesi sonrasında buna göre hesaplanan ücretin (750,00-TL) Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalması nedeniyle duruşmalı davalar için öngörülen maktu 2.590,00-TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken maktu vekalet ücreti olduğu belirtilen 750,00-TL’nin davalı idareler tarafından davacıya ödenmesine karar verilmiş, yine Tarifenin 10/2. maddesi uyarınca davalılar lehine de 750,00-TL vekalet ücreti takdir edilmiştir.
Öte yandan, reddedilen maddi tazminat miktarı üzerinden davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmediği de görülmektedir.
Bu durumda, yukarıda (I) ve (II) numaralı başlıklar altında belirtilen gerekçelerle İdare Mahkemesi kararının aşağıda belirtilen şekilde düzeltilmesi gerekmiştir.
İdare Mahkemesi kararının (4-) numaralı fıkrasında yer alan “Toplam 5.250,00-TL tazminatın dava tarihi olan 30.07.2010 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle davalı idarelerce eşit oranda davacıya ödenmesine,” ifadesinin “Toplam 5.250,00-TL tazminatın 2.100,00-TL’sinin davalı Küçükçekmece Belediye Başkanlığı, 1.050,00-TL’sinin davalı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı, 2.100,00-TL’sinin davalı İSKİ Genel Müdürlüğü’nce davalı idarelere başvuru tarihi olan 24.05.2010 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine” şeklinde, (5-) numaralı fıkrasında yer alan “Davanın karara bağlandığı tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2. maddesi uyarınca hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemeyeceğinden kabul edilen 250,00-TL maddi tazminat tutarı için 250,00-TL vekalet ücretinin davalı idarelerden alınarak davacıya verilmesine, aynı Tarife uyarınca manevi tazminat talebinin kabul edilen kısmı yönünden 750,00-TL maktu vekalet ücretinin davalı idarelerden alınarak davacıya verilmesine, manevi tazminat talebinin reddedilen kısmı yönünden aynı Tarifenin 10/2. maddesi uyarınca davanın kısmen reddi durumunda, davalı taraf vekilleri yararına bu Tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemeyeceğinden 750,00-TL vekalet ücretinin davacı tarafından davalı idarelere ödenmesine” kısmının ise, “Davanın karara bağlandığı tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2. maddesi uyarınca hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemeyeceğinden kabul edilen 250,00-TL maddi tazminat tutarı için 250,00-TL vekalet ücretinin davalı idarelerden alınarak davacıya verilmesine, reddedilen maddi tazminat tutarı için 250,00-TL vekalet ücretinin de davacıdan alınarak davalı idarelere ödenmesine, aynı Tarife uyarınca manevi tazminat talebinin kabul edilen kısmı yönünden 2.590,00-TL maktu vekalet ücretinin davalı idarelerden alınarak davacıya verilmesine, manevi tazminat talebinin reddedilen kısmı yönünden aynı Tarifenin 10/2. maddesi uyarınca davanın kısmen reddi durumunda, davalı taraf vekilleri yararına bu Tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemeyeceğinden 2.590,00-TL vekalet ücretinin davacı tarafından davalı idarelere ödenmesine” şeklinde düzeltilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, … İdare Mahkemesi kararının yukarıdaki belirtildiği şekilde düzeltilerek karar düzeltme istemlerinin reddine, karar düzeltme giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına, 03/03/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.