Danıştay Kararı 8. Daire 2022/553 E. 2022/713 K. 10.02.2022 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2022/553 E.  ,  2022/713 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/553
Karar No : 2022/713

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Birliği Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…., K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: …’in … Barosu staj listesine yazılmasına ilişkin istemin kabulüne yönelik … Barosu Yönetim Kurulu’nun … tarih ve … sayılı işlemine karşı … Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yapılan itiraz üzerine Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu’nca verilen itirazın reddine dair kararın uygun bulunmayarak bir daha görüşülmek üzere geri gönderilmesine ilişkin Adalet Bakanlığı’nın … tarih ve … sayılı yazısına uyulmayarak ilk kararında ısrar edilmesine yönelik Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu’nun … tarih ve E:…, K:… sayılı işlemin iptaline karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …. İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 5. maddesinin 3. fıkrasında adayın 5/1-a maddesinde yazılı cezalardan birini gerektiren suçlardan kovuşturma altında bulunması halinde avukatlığa alınma isteği hakkındaki kararın bu kovuşturma sonuna kadar bekletilmesine karar verilebileceğinin hükme bağlandığı, bu konuda davalı idareye takdir yetkisinin tanındığı, ancak bu yetkinin kullanımının kamu yararı ve hizmet gerekleriyle sınırlı olduğu, idarenin takdir yetkisinin bu açıdan yargı denetimine tabi bulunduğunun idare hukukunun bilinen ilkelerinden olduğu, “Silahlı Terör Örgütüne Üye Olmak” suçundan Tanju Özer hakkında kovuşturma yürütüldüğü ve yürütülen kovuşturmanın halen derdest olduğu dikkate alındığında isnad edilen fiilin niteliği ile staj listesinde yazılması durumunda yürütülecek kamu hizmetinin önemi ve özelliği dikkate alındığında ceza kovuşturması sonucunun beklenmesi gerektiği sonucuna varıldığından, dava konusu işlemde kamu yararı ve hizmet gerekleri yönünden hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Avukatlık Kanununun 5/3. maddesine göre kovuşturma sonucunun avukatlığa kabulde geçerli olduğu, avukatlık stajı için kovuşturma sonucunun beklenmesine dair bir hüküm bulunmadığı, kovuşturma sonucunda mahkumiyet kararı verilmesi durumunda zaten ilgilinin staj listesinden veya baro levhasından silinmesine karar verileceği, kararın kesinleşmesi uzun zaman alacağından kovuşturma sonucunun beklenmesinin ilgilinin mağduriyetine sebebiyet verebileceği ve masumiyet karinesinin ihlaline yol açacağı, avukatlık stajının avukatlıktan farklı olarak bir meslek ve kamu hizmeti olmadığı, bu nedenle avukatlar için getirilen bir hükmün staj aşamasında bulunan stajyer avukatlar için uygulanamayacağı belirtilerek temyize konu kararın bozulması gerektiği ileri sürülmüştür.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin incelenmeksizin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

İLGİLİ MEVZUAT:

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun “İstinaf” başlıklı 45. maddesinde, “1) İdare ve vergi mahkemelerinin kararlarına karşı, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi, mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde istinaf yoluna başvurulabilir.
3) Bölge idare mahkemesi, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunun reddine karar verir. Karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise gerekli düzeltmeyi yaparak aynı kararı verir.
6) Bölge idare mahkemelerinin 46 ncı maddeye göre temyize açık olmayan kararları kesindir.” hükmü yer almış; aynı Kanun’un “Temyiz” başlıklı 46. maddesinde ise; “Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin aşağıda sayılan davalar hakkında verdikleri kararlar, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi Danıştayda, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebilir: (…) c) Belli bir meslekten, kamu görevinden veya öğrencilik statüsünden çıkarılma sonucunu doğuran işlemlere karşı açılan iptal davaları, d) Belli bir ticari faaliyetin icrasını süresiz veya otuz gün yahut daha uzun süreyle engelleyen işlemlere karşı açılan iptal davaları” (…) hükmüne yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden; İdare Mahkemelerinin tek hakim sınırı dışında kalan bütün kararlarına karşı mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine istinaf başvurusunda bulunulabileceği, bölge idare mahkemesince istinaf incelemesi üzerine verilen kararlara karşı ise sadece 2577 sayılı Kanun’un 46. maddesinde yer alan konular ile sınırlı olarak Danıştay’a temyiz başvurusunda bulunulabileceği, bölge idare mahkemelerince istinaf incelemesi üzerine verilen ve 46. madde kapsamı dışında olan kararların ise kesin olduğu görülmektedir.

Uyuşmazlık, Tanju Özer’in İstanbul Barosu staj listesine yazılmasına ilişkin istemin kabulüne yönelik İstanbul Barosu Yönetim Kurulu kararına … Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yapılan itiraz üzerine Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu’nca verilen itirazın reddine dair kararın uygun bulunmayarak Adalet Bakanlığınca bir daha görüşülmek üzere geri gönderilmesi üzerine ilk kararda ısrar edilmesine ilişkin Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu kararının iptali isteminden kaynaklanmaktadır.
Buna göre,
davaya konu edilen işlemin, ilgilinin meslekten çıkarılması sonucunu doğuran bir yönü bulunmadığı gibi uyuşmazlığın henüz staj listesine yazılma aşamasında doğduğu da dikkate alındığında temyiz istemine esas teşkil eden kararın Bölge İdare Mahkemesinin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunun 46. maddesine göre temyiz yolu açık olmayan “kesin” kararlarından olduğu sonucuna varılmakta olup temyiz isteminin incelenmesine yasal olanak bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle;
1- TEMYİZ İSTEMİNİN İNCELENMEKSİZİN REDDİNE,
2- Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
Kesin olarak, 10/02/2022 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY :

(X)- 2577 sayılı Kanun’un “Temyiz” başlıklı 46’ncı maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde; belli bir meslekten, kamu görevinden veya öğrencilik statüsünden çıkarılma sonucunu doğuran işlemlere karşı açılan iptal davaları hakkında bölge idare mahkemelerince verilen kararların Danıştay’da, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebileceği kurala bağlanmıştır.
Uyuşmazlık, mesleğin icrası için yapılan zorunlu staj başvurusuna ilişkin aşamada ortaya çıkmış ise de; ilgilinin meslek icra edebilmesi, mevzuat gereği meslek odasına kayıtlı olmasını zorunlu kıldığından, dava konusu işlemin mahiyeti nedeniyle belli bir meslekten çıkarılma sonucunu doğuran işlemlerden olduğunun kabulü ile dava konusu işleme karşı açılan dava hakkında bölge idare mahkemelerince verilen kararın Danıştay’da, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebileceği sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, işin esası incelenerek bir karar verilmesi gerekirken Bölge İdare Mahkemesi kararının kesin olduğu gerekçesiyle davalı idarenin temyiz isteminin incelenmeksizin reddi yönünde oluşan çoğunluk kararına katılmıyorum.