Danıştay Kararı 8. Daire 2022/4509 E. 2023/1051 K. 08.03.2023 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2022/4509 E.  ,  2023/1051 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/4509
Karar No : 2023/1051

TEMYİZ EDEN (DAVALI): … Valiliği
VEKİLİ: Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI): … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN KONUSU: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı Aydın Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü tarafından, 6360 sayılı Kanun uyarınca büyükşehir ilçe belediyesine dönüşen Kuşadası Belediyesi bünyesinde yol ve lağım tamir işleri görevlisi olarak çalışmakta iken, su ve kanalizasyon idaresine devredilen personele ait SGK prim borç tutarı olan 121.267,50.-TL’nin ASKİ’ye devrine dair … tarih ve … sayılı Aydın Valiliği Devir Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonu kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; 6360 sayılı Kanunun Geçici 1. maddesinin 8. fıkrasında, büyükşehir ilçe belediyesi olan belediyelerce yürütülen su, kanalizasyon, katı atık depolama ve bertaraf, ulaşım, her çeşit yolcu ve yük terminalleri, toptancı halleri, mezbaha, mezarlık ve itfaiye hizmetlerine ilişkin olmak üzere personel, her türlü taşınır ve taşınmaz malları ve bu hizmetlerin yerine getirilmesine yönelik yatırım, alacak ve borçlarının, komisyonca ilgisine göre büyükşehir belediyesi ile ilgili bağlı kuruluş arasında paylaştırılacağının hüküm altına alındığı ve iptali istenilen sigorta pirim borcunun davacı idareye devredilen lağım-tamir işinden doğduğu ve yürütülen su ve kanalizasyon hizmeti kapsamında olduğu dikkate alındığında, davaya konu borcun Aydın Su ve Kanalizasyon İdaresine devrine ilişkin dava konusu komisyon kararının hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince istinaf başvurusunun reddi yolunda verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın, Danıştay Sekizinci Dairesi’nin 20/01/2022 tarih ve E:2021/4812, K:2022/143 sayılı kararıyla bozulması üzerine, bozma kararına uyulmak suretiyle yeniden incelenen dosyada; su ve kanalizasyon idaresine devri gereken borcun, bu idarece yürütülecek hizmetin yerine getirilmesine yönelik bir borç olması, başka bir ifadeyle devralınan hizmete ilişkin yatırım, işletme ve tesisten kaynaklanması gerektiği açık olmakla, devredilen personele ilişkin maaş, sigorta, prim, aidat gibi devirden önceki döneme ilişkin ödenmemiş borçların devirden sonra yürütülecek hizmetlerin yerine getirilmesine yönelik borçlardan olmadığının değerlendirildiği, bu borçların doğduğu dönemde sorumlusu olan ve halihazırda tüzel kişiliği devam eden büyükşehir ilçe belediyesince ödenmesi gerektiği; öte yandan, söz konusu borcun, devirden önceki dönemlerde doğmuş ve sorumlusu olan ilçe belediyesince ödenmemiş olan birikmiş borçlardan olduğu, devir öncesi dönemde personelin hizmetinden faydalanılmasına karşın personelin hizmetine bağlı olarak ödenmesi gereken maaş, prim gibi borçlardan teşekkül eden ödemelerin yapılmaması nedeniyle salt devir neden gösterilerek sorumlu idarenin değiştirilmesinin hukuka uygun düşmeyeceği gerekçesiyle, istinaf başvurusunun kabulü ile İdare Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davalı idare tarafından; dava konusu borcun su ve kanalizasyon işinden kaynaklı bir borç olduğu, 6360 sayılı Kanun uyarınca kurulan Devir, Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonunun ilgisine göre ilgili kurum ve kuruluşlar arasında paylaştırma yapmak hususunda yetkisinin bulunduğu, ilgisine göre kurum ve kuruluşlar arasında paylaştırma yaparken ilgili olma durumunun objektif bir şekilde belirlendiği, Yasadaki niteleme şeklinde kurumsal ilgisine göre kriterinin esas alındığı, dava konusu borcun su işleri ile ilgili bir borç olması sebebiyle ilgisine göre devredildiği, 6360 sayılı Kanun hükümlerine uyularak adil bir paylaştırma yapıldığı, tesis edilen dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu ileri sürülerek, temyiz istemine konu Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davacı tarafından, temyiz istemine konu Bölge İdare Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmesi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, posta gideri avansından artan tutarın Mahkeme tarafından iadesine,
4. 2577 sayılı Kanunun 50. maddesi uyarınca onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen Bölge İdare Mahkemesi’ne gönderilmesini teminen dosyanın İdare Mahkemesi’ne gönderilmesine,
5. Kesin olarak, 08/03/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.