Danıştay Kararı 8. Daire 2022/3746 E. 2022/7764 K. 16.12.2022 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2022/3746 E.  ,  2022/7764 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/3746
Karar No : 2022/7764

TEMYİZ EDEN (DAVALILAR) : 1-… Valiliği
2- … Kaymakamlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:… , K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Muğla İli, Bodrum İlçesi, Özel … Ortaokulu’nda öğretmen olarak görev yapmakta iken 13/06/2016 tarihinde kendi isteğiyle istifa eden davacı tarafından, bir daha özel eğitim kurumlarında görev verilmemek üzere sözleşmesinin iptal edilmesine ilişkin Muğla Valiliği İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün … tarih ve … sayılı yazısı üzerine tesis edilen Bodrum Kaymakamlığı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün … tarih ve … sayılı işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:… , K:… sayılı kararıyla; dosya kapsamında bulunan belgelerin ve ifadelerin, yazışmaların incelenmesinden davacının mevzuatta belirlenen usul ve esaslara göre görevini yerine getirmediği, öğrenciler, velileri ve öğretmenler için hayati ve ahlaki bir konuyu rehber öğretmenlerinden gizlediği, bir daha özel eğitim kurumlarında görev verilmemek üzere sözleşmenin iptal edilmesi işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti:… Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:… , K:.. sayılı kararıyla; 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanununda, özel öğretim kurumlarında çalışmak üzere, gerekli şartları taşıyan yönetici, öğretmen, uzman öğretici ve usta öğreticiler için valilikçe çalışma izni düzenleneceği ve verilmiş olan çalışma izinlerinin iptalinin yine valilikçe yapılacağının düzenlenmiş olması karşısında davacının, “bir daha özel öğretim kurumlarında görev verilmemek üzere sözleşmesinin iptal edilmesine” ilişkin dava konusu Bodrum Kaymakamlığı işleminde yetki yönünden hukuka uyarlık bulunmadığından davacının istinaf başvurusunun kabulüyle, … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K: … kararının kaldırılmasına, dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Dairemizin 14/12/2021 tarih ve E:2018/5400; K:2021/6240 sayılı kararıyla, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararı işlemde yetki yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle bozulmuştur.
… Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi … gün ve E:…, K:… sayılı kararıyla bozma kararına uyarak; işlemin davacının görevine son verilmesine ilişkin kısmı yönünden; özel öğretim kurumlarında görev yapan kurum yönetici ve öğretmenlerince 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını gerektiren fiillerin işlenmesi halinde bu kişilere kademe ilerlemesinin durdurulması cezası yerine brüt aylığından 1/4’ü ile 1/2’si arasında maaş kesim cezasının, çalışma izni veren makam tarafından verileceği, tekrarı hâlinde ise görevine son verileceği, ayrıca 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre Devlet memurluğundan çıkarma cezasını gerektiren fiil ve hâllerin işlenmesi hâlinde, Bakanlığın görüşü alınmak suretiyle personelin görevine, izni veren makam tarafından son verileceği; iki defa teftiş raporu ile başarısızlığı tespit edilenlerin çalışma izninin izni veren makam tarafından iptal edileceği, bunun dışında yasal mevzuatta özel öğretim kurumlarında görev yapan kurum yönetici ve öğretmenlerinin disiplin cezasını gerektiren fiilleri işlemeleri halinde görevlerine son verilmesini gerektiren bir düzenleme bulunmadığından Fen Bilgisi Öğretmeni ve 8-A Sınıfı Öğretmeni olan davacının soruşturma dosyasında bulunan tüm bilgi ve belgelerin değerlendirilmesi sonucunda öğretmenlik görevine son verilmesini gerektirecek bir eyleminin ve hususun bulunmadığı; işlemin, davacıya bir daha özel öğretim kurumlarında görev verilmemesine ilişkin kısmı yönünden; yürürlükteki hukuki düzenlemeler çerçevesinde özel öğretim kurumlarında çalışan yönetici, öğretmen ve öğreticilerin disiplin hukuku uyarınca meslekten çıkarma ve devlet memurluğundan çıkarma cezaları verilmesi halinde sürekli olarak görevlerine son verilmesi mümkün olup olayda davacıya disiplin yönünden aylıktan kesme cezası önerildiği halde idari yönden bir daha özel öğretim kurumlarında görev verilmemek üzere sözleşmesinin iptal edilmesinde ve açılan davanın reddine ilişkin Mahkeme kararında hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulüyle, istinaf başvurusuna konu Mahkeme kararının kaldırılmasına, dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idareler tarafından, kararın hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … ‘IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
İLGİLİ MEVZUAT:
5580 Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu’nun “Kurumlarda Çalıştırılacak Personel başlıklı 8. maddesi uyarınca; kurumların eğitim-öğretim ve yönetim hizmetlerinin, asıl görevi bu kurumlarda olan yönetici ve eğitim-öğretim elemanları ile yürütülmesi esastır. Kurumların müdürleri, kurucu/kurucu temsilcisi tarafından; diğer yönetici ve öğretmen, uzman öğretici ve usta öğreticileri ise müdürlerince seçilir ve çalışma izinleri valiliğin iznine sunulur. Valiliğin izni alınmadan müdür ile diğer yönetici, öğretmen, uzman öğretici ve usta öğreticiler işe başlatılamaz. Gerekli şartları taşıyan yönetici, öğretmen, uzman öğretici ve usta öğreticiler için valilikçe çalışma izni düzenlenir. Çalışma izninin iptali yine valilikçe yapılır. Yine aynı Kanun’un “Özlük hakları ve sorumluluklar” başlıklı 9. maddesi uyarınca; kurumlarda çalışan yönetici, öğretmen, uzman öğretici ve usta öğreticiler yetki, sorumluluk, ödül ve cezalar ile bunların uygulanması bakımından; 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu, 1702 sayılı İlk ve Orta Tedrisat Muallimlerinin Terfi ve Tecziyeleri Hakkında Kanun, 4357 sayılı Hususi İdarelerden Maaş Alan İlkokul Öğretmenlerinin Kadrolarına Terfi, Taltif ve Cezalandırılmalarına ve Bu Öğretmenler İçin Teşkil Edilecek Sağlık ve İçtimaî Yardım Sandığı ile Yapı Sandığına ve Öğretmenlerin Alacaklarına Dair Kanun ile 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun hükümlerine tâbidir. Ancak, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını gerektiren fiillerin işlenmesi halinde bu kişilere kademe ilerlemesinin durdurulması cezası yerine brüt aylığından 1/4’ü ile 1/2’si arasında maaş kesim cezası, çalışma izni veren makam tarafından verilir. Tekrarı hâlinde ise göreve son verilir. 1702 sayılı Kanuna göre meslekten çıkarılma veya 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre Devlet memurluğundan çıkarma cezasını gerektiren fiil ve hâllerin işlenmesi hâlinde, Bakanlığın görüşü alınmak suretiyle personelin görevine, izni veren makam tarafından son verilir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun “Davranış ve işbirliği” başlıklı 8. maddesinde; “Devlet memurları, resmi sıfatlarının gerektirdiği itibar ve güvene layık olduklarını hizmet içindeki ve dışındaki davranışlariyle göstermek zorundadırlar. Devlet memurlarının işbirliği içinde çalışmaları esastır. “Amir durumda olan devlet memurlarının görev ve sorumlulukları” başlıklı 10. maddesinde; “Devlet memurları amiri oldukları kuruluş ve hizmet birimlerinde kanun, tüzük ve yönetmeliklerle belirlenen görevleri zamanında ve eksiksiz olarak yapmaktan ve yaptırmaktan, maiyetindeki memurlarını yetiştirmekten, hal ve hareketlerini takip ve kontrol etmekten görevli sorumludurlar. Amir, maiyetindeki memurlara hakkaniyet ve eşitlik içinde davranır. Amirlik yetkisini kanun, tüzük ve yönetmeliklerde belirtilen esaslar içinde kullanır. Amir, maiyetindeki memurlara kanunlara aykırı emir veremez ve maiyetindeki memurdan hususi bir menfaat temin edecek bir talepte bulunamaz, hediyesini kabul edemez ve borç alamaz.” düzenlemesine yer verilmiştir.
20/03/2012 Tarih ve 28239 Sayılı Resmî Gazete’de Yayımlanarak Yürürlüğe Giren Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği’nin “Görevlendirme” başlıklı 26. maddesinde de; kurum müdürlüğünce, çalışma izni verilmesi istenen eğitim personelinin ve diğer personelin bu izne esas olan belgelerinin eksiksiz olarak tamamlamak suretiyle evrakı kurumun doğrudan bağlı bulunduğu millî eğitim müdürlüğüne teslim edileceği, nitelik ve şartları uygun bulunanlara müracaattan itibaren 10 gün içinde çalışma izninin valilikçe düzenleneceği, valilikten çalışma izni alınmadan personelin işe başlatılamayacağı kuralı bulunmaktadır.
Anılan Yönetmeliğin, “Görevlendirme şartları” başlığını taşıyan 31. maddesinin 1. fıkrasında her derece ve türdeki kurumlara öğretmen olarak atanacaklarda resmî öğrenim kurumlarına atanacaklarda aranan nitelik ve şartların aranacağı, resmî dengi bulunmayan özel öğretim kurumlarının yöneticilik ve eğitim-öğretim hizmetlerinde ise Bakanlıkça belirtilen nitelik ve şartları taşıyanların görevlendireceği hükmüne yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Temyize konu kararın, davacıya bir daha özel öğretim kurumlarında görev verilmemesine ilişkin kısmı yönünden yapılan inceleme:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Temyize konu kararın davacının öğretmenlik görevine son verilmesine ilişkin kısmı yönünden yapılan inceleme:
Yukarıda yer alan hükümler çerçevesinde, idarece kurumda görevli öğretmenlerin hakkında idari yönden görevde kalmasında kamu yararı ve hizmet gerekleri doğrultusunda sakınca görülen durumlarda eylemlerinin kesin somut delillerle sübuta erdiğinin tespitinin yapılması halinde genel hükümlerin uygulanması suretiyle her zaman öğretmenlik görevine son verilebileceği açıktır.
Ayrıca; özel öğretim kurumlarında görev alan personel hakkında başlatılan soruşturma neticesinde muhakkik tarafından idari yönden getirilen teklif uyarınca tesis edilen işlemlerin disiplin hukuku bağlamında tesis edilen işlemler olmadığı, bu haliyle disiplin hukuka ilişkin hükümlerin anılan işlemler yönünden işletilemeyeceği izahtan varestedir.
Dosyanın incelenmesinden; bir öğrencinin montajlı müstehcen fotoğraflarının diğer öğrencilerce sosyal medyada paylaşılmasına ilişkin olayda, öğretmen olarak görev yapan davacının bu konuyu örtbas ettiği iddiasıyla açılan soruşturma neticesinde Muğla Valiliğince hazırlanan … tarihli ve … sayılı soruşturma raporunda davacının mevzuatta belirlenen usul ve esaslara göre görevlerini yerine getirmediği, konuyu kendi personelleri ve birinci derecede sorumlu rehber öğretmenlerden bile gizlediği gerekçesiyle bir daha özel öğretim kurumlarında görev verilmemek üzere sözleşmesinin iptal edilmesi teklifine yer verildiği, Muğla Valiliğince Bodrum İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne hitaben
gönderilen … tarihli ve … sayılı yazının ekinde soruşturma raporu ve eklerinin gönderildiği ve ilgili soruşturma raporunda yer alan disiplin teklifleriyle ilgili işlemlerin yerine getirilmesinin istenilmesi üzerine dava konusu Kaymakamlık işleminin tesis edildiği anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlıkta; davacının montajlı müstehcen fotoğrafı paylaşılan öğrencinin sınıf öğretmeni olduğu dikkate alındığında; sosyal medyada paylaşılan fotoğrafın kimler tarafından hazırlandığı ve kimler tarafından nasıl paylaşıldığının tespit edilmesi ve fail(ler) hakkında gerekli disiplin sürecine ilişkin iş ve işlemlerin başlatılması konusunda birinci derece sorumluluğunun bulunmadığı, zira; okul idaresi ve yönetiminde kendisine verilen bir görevin bulunmadığı, bu görev ve sorumluluğun okul yönetimine ait olduğu anlaşılmakta olup; bu bağlamda; davacının mevzuatta belirlenen usul ve esaslara göre görevlerini yerine getirmediği, önemli olan hayati bir konuyu kendi personelleri ve birinci derecede sorumlu rehber öğretmenlerden bile gizlediğinden söz edilemeyeceği sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır.
Bu itibarla; davacının öğretmenlik görevine son verilmesine ilişkin işlemde hukuka uygunluk bulunmamakta olup; usul ve yasaya uygun olan temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının yukarıda yer alan gerekçe ile onanması gerekmektedir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan temyiz isteminin reddine
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:… , K:… sayılı kararının;
a) Davacıya bir daha özel öğretim kurumlarında görev verilmemesine ilişkin kısmın ONANMASINA,
b) Davacının öğretmenlik görevine son verilmesine ilişkin kısmı yönünden yukarıda yer alan gerekçe ile ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, posta gideri avansından artan tutarın Mahkeme tarafından iadesine,
4. Kesin olarak, 16/12/2022 tarihinde kesin olarak esasta oybirliği gerekçede oyçokluğu ile karar verildi.

GEREKÇEDE KARŞI OY :
(X)- Temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının, Dairemizin 14/12/2021 tarih ve E:2018/5400; K:2021/6240 sayılı kararının karşı oyunda yer alan gerekçe doğrultusunda onanması gerektiği görüşüyle çoğunluk kararına gerekçe yönünden katılmıyoruz.