Danıştay Kararı 8. Daire 2022/2943 E. 2022/8139 K. 23.12.2022 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2022/2943 E.  ,  2022/8139 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/2943
Karar No : 2022/8139

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 1416 sayılı Kanun uyarınca yurt dışı eğitimine gönderilen davacı tarafından, mecburi hizmet yükümlülüğünü yerine getirmediği gerekçesiyle 13.807,46 İngiliz Sterlini, 168,01 ABD Doları ve 6.474,54 TL borç çıkartılmasına ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptaline karar verilmesi istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; 1416 sayılı Kanun uyarınca yurt dışı eğitimine gönderilen davacının mecburi hizmet yükümlülüğünü yerine getirmemesi neticesinde ödeyeceği borca ilişkin olduğu görülen uyuşmazlığın, Borçlar Kanunu’ndaki özel hukuk hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiği anlaşıldığından, davanın görüm ve çözümünde adli yargı kolunun görevli olduğu, benzer bir uyuşmazlığa ilişkin, Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümünün … tarihli ve E…,K… sayılı kararının da bu yönde olduğu gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, dava konusu işlem bakımından idarenin takdir yetkisini mevzuatta belirtilen kriter ölçüsünde kullanıp kullanmadığı, yapılan araştırmanın somut verilere dayanıp dayanmadığının tartışılması gerektiği, davalı idarece hesaplanan borç miktarının ancak davacı tarafından ödenmiş olması durumunda zararın tazmini maksadıyla açılacak davanın Borçlar Hukuku çerçevesinde çözümü için adli yargı merciine başvurulması gerektiği, somut olayda ise böyle bir durumun söz konusu olmadığı, davanın görev yönünden reddine yönelik ilk derece mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmadığı belirtilerek temyize konu kararın bozulması gerektiği ileri sürülmüştür.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI :Davalı idare tarafından, temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, posta gideri avansından artan tutarın Mahkeme tarafından iadesine,
4. Kesin olarak, 23/12/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.