Danıştay Kararı 8. Daire 2022/2632 E. 2023/1478 K. 28.03.2023 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2022/2632 E.  ,  2023/1478 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/2632
Karar No : 2023/1478

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Derneği
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALILAR) : 1- … Valiliği
2- … Kaymakamlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:… , K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Özel … Erkek Talebe Yurdu’nda yapılan denetim neticesinde tespit edilen eksiklerle imara aykırılıkların giderilmesi için 3 ay süre verilmesine, bu süre içerisinde barınma hizmetlerinin durdurulmasına ve yurtta kalan 9 öğrencinin Sarayköy Anadolu İmam Hatip Lisesi Yurdunda barınmalarının sağlanmasına dair Denizli Valiliği İl Milli Eğitim Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işlemi ile Sarayköy Kaymakamlığı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; her ne kadar davacı tarafından öğrenci yurdu faaliyete geçerken gerekli ruhsatların alındığı belirtilmişse de, davalı idarenin öğretim yılı içinde en az iki kez denetim yükümlülüğü bulunduğu, söz konusu yükümlülük çerçevesinde yapılan denetimde Sarayköy Belediye Başkanlığı tarafından bir kısım imara aykırılıkların tespit edildiği, her ne kadar davacı tarafından söz konusu imara aykırılığın giderilerek yapı ruhsatı alındığı iddia edilmişse de yapılan denetimde imara aykırılığın tam olarak giderilmediğinin anlaşıldığı, Denizli Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı tarafından olası bir yangın durumunda güvenliğin sağlanabilmesi için bir takım eksiklikler bulunduğunun tespit edildiği, söz konusu eksikliklerin öğrencilerin barınması esnasında can ve mal güvenliğini tehlikeye düşürdüğünün açık olduğu, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, kararın hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Davacı tarafından, istinaf tarafından dilekçesinin incelenmediği, gerekçesiz karar verildiği, dava konusu işleme gerekçe gösterilen 1,8 metrekarelik imara aykırılığın bulunmadığı, zira; önceki denetimlerde belediyece tespit edilen eksikliği gidererek yapı ruhsatı aldığı, bu durumun istinaf aşamasında da tarafınca ileri sürüldüğü ancak, dikkate alınmadığı, adil yargılanma hakkının ihlal edildiği ileri sürülmektedir.
Anayasa’nın 36. maddesinin birinci fıkrasında herkesin adil yargılanma hakkına sahip olduğu belirtilmiş ancak gerekçeli karar hakkından açıkça söz edilmemiştir. Bununla birlikte Anayasa’nın 36. maddesine “…ile adil yargılanma” ibaresinin eklenmesine ilişkin gerekçede, Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerce de güvence altına alınan adil yargılama hakkının madde metnine dâhil edildiği vurgulanmıştır. Nitekim Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6. maddesinin (1) numaralı fıkrasındaki hakkaniyete uygun yargılanma hakkının kapsamına gerekçeli karar hakkının da dâhil olduğu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin birçok kararında vurgulanmıştır. Dolayısıyla Anayasa’nın 36. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının gerekçeli karar hakkı güvencesini de kapsadığının kabul edilmesi gerekir (A.Y.M., B. No: 2014/8868, 19/4/2017, § 75).
Anayasa’nın 141. maddesinin üçüncü fıkrasında da “Bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır.” denilerek mahkemelere kararlarını gerekçeli yazma yükümlülüğü yüklenmiştir. Anayasa’nın bütünlüğü ilkesi gereği anılan Anayasa kuralı da gerekçeli karar hakkının değerlendirilmesinde gözönünde bulundurulmalıdır. (A.Y.M., B. No: 2014/8868, 19/4/2017, § 76).
Gerekçeli karar hakkı, yargılamada ileri sürülen tüm iddialara ayrıntılı şekilde yanıt verilmesi gerektiği şeklinde anlaşılamaz. Bu nedenle gerekçe gösterme zorunluluğunun kapsamı kararın niteliğine göre değişebilir. (A.Y.M., B. No: 2013/2995, 20/2/2014, § 51).
Kanun yolu incelemesi yapan mercinin yargılamayı yapan mahkemeyle aynı sonuca ulaşması ve bunu aynı gerekçeyi kullanarak veya atıfla kararına yansıtması, kararın gerekçelendirilmiş olması bakımından yeterlidir A.Y.M. B. No: 2013/5486, 4/12/2013, § 57).
Yukarıda yer verilen Anayasa Mahkemesi kararlarında Mahkemece adil yargılanma hakkı kapsamında gerekçeli karar hakkı bağlamında uyulması gereken kriterlerin belirlendiği görülmekte olup; buna göre Mahkemelerce her iddiaya ayrıntılı bir cevap verilmesi beklenemeyeceği gibi ilk derece aşamasında kararda karşılanmayan iddiaların kanun yolu aşamalarında karşılanması halinde hak ihlalinden söz edilemeyecektir.
Yine, istinaf kanun yolu başvurusu veya temyiz başvurusu neticesinde başvuruyu inceleyen İstinaf ve Danıştay Daireleri, yargılamayı yapan mahkemeyle aynı sonuca ulaşması halinde aynı gerekçeyi kullanarak veya atıfla kararına yansıtması yeterlidir.
Uyuşmazlıkta; Özel … Erkek Talebe Yurdu’nda yapılan denetim neticesinde düzenlenen raporda; “Denizli Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığının denetimi sonucunda; 1- Binanın yatak odası bulunan katlarında koridora açılan bütün kapıların yangına en az 30 dk dayanıklı ve kendiliğinden kapanan düzeneklere sahip olmadığı, 2- Kaçış merdivenine açılan acil çıkış kapılarının yangın kapılarının yangına karşı en az 90 dk dayanıklı olması gerektiği, 3- Kaçış merdiveni kapılarının gerektiğinde itfaiyecilerin ve görevlilerin dışarıdan içeriye girmelerine olanak sağlayacak şekilde olmadığı, 4- Katlardaki yangın dolabı sayısının yetersiz bulunduğu, 5-Kazan dairesi bölümünde yangın dolabı bulunmadığı, 6-Mutfak ve çay ocağı bölümlerinin binanın diğer kısımlarından en az 120 dk süre ile yangına dayanıklı bölümler ile ayrılmış biçimde konumlandırılmadığı, 7- Mevcut bulunan yangın dolaplarına bağlı güvenilir su kaynağı ve yangın pompalarının yeterli olmadığı” hususları ve “Sarayköy Belediye Başkanlığının yazısında yer alan ‘… yerinde yapılan incelemelerde söz konusu ruhsat eki projelerine göre 34.07 m2 imara aykırılık tespit edilmiş…’ hususları ile ilgili olarak, öğrenci yurdunda bulunan imara aykırılığın giderilmesi için kurum tarafından … tarih ve … sayılı yazı ile Sarayköy Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğüne başvurulduğu ve Sarayköy Belediyesinin 28/02/2020 ruhsat onay tarihi Yapı Ruhsatı ile aykırılığın giderildiği ifade edilmiş ise de: İçişleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişliğinin … tarih ve … sayılı Mahalli İdarelere Verilecek Form İnceleme Raporunda belirtilen imara aykırı alanın 34.07 m2 olduğu, Sarayköy Belediyesinin 28/02/2020 ruhsat onay tarihi Yapı Ruhsatında onaylanan imara aykırılık alanın 32.9 m2 olarak belirlediği. Özel … Erkek Talebe Yurdu’nda (34.7 m2)-(32.9 m2) > 1.8 m2 imara aykırı alan bulunduğunun” belirtilmesi üzerine, söz konusu eksikliklerin giderilebilmesi için Özel Öğrenci Barınma Yönetmeliği 38. Maddesinin 4. Fıkrası uyarınca 3 ay süre verilmesi ve yurtta kalan 9 öğrencinin Sarayköy Anadolu İmam Hatip Lisesi’nin yurdunda barınabilmeleri için gereğinin yapılmasına ilişkin Denizli Valiliği İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün … tarih ve … sayılı işlemi ile Sarayköy Kaymakamlığı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işleminin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Yönetmelikte yer alan; “Kurum binalarında ilgili kurum ve kuruluşlarca yapılan yangın, elektrik, su ve gaz tesisatlarının kontrolleri sonucu düzenlenen raporlarda tespit edilen eksikliklerin giderilmesi için valilikçe kuruma gerekli ikaz yapılarak süre verilir. Eksikliklerin, öğrencilerin barınması esnasında can ve mal güvenliğini tehlikeye düşürmesi durumunda valilikçe gerekli tedbirler alınarak eksiklikler giderilinceye kadar kurumun barınma hizmeti vermesi geçici olarak durdurulur.” kuralı dikkate alındığında; Denizli Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığının denetimi sonucunda tespit edilen eksikliklerin öğrencilerin barınması esnasında can ve mal güvenliğini tehlikeye düşürecek nitelikte olduğu tartışmasızdır.
Öte yandan; dava konusu işlemin gerekçelerinden biri olan; 1,8 metrekarelik imara aykırılığın nasıl ve ne şekilde tespit edildiği, hangi yönlerden imara aykırılık oluşturduğu, belirtilen alanın tam olarak binanın hangi bölümüne tekabül ettiği gibi hususlar gerek işlemden gerekse işleme dayanak soruşturma raporundan anlaşılamamaktadır.
Ancak; yukarıda belirtildiği üzere; binada tespit edilen yangın mevzuatına aykırılıkların başlı başına Yönetmeliğin 38. maddesinin 4. fıkrasındaki şartları sağladığı görülmektedir.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının yukarıda yer alan açıklama ile ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, posta gideri avansından artan tutarın Mahkeme tarafından iadesine,
4. 2577 sayılı Kanunun 50. maddesi uyarınca onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesini teminen dosyanın İdare Mahkemesine gönderilmesine,
5. Kesin olarak, 28/03/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.