Danıştay Kararı 8. Daire 2022/168 E. 2022/8137 K. 23.12.2022 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2022/168 E.  ,  2022/8137 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/168
Karar No : 2022/8137

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Valiliği
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, 3213 sayılı Maden Kanunu’nun 12. maddesinin 5. fıkrası uyarınca 37.860,73.-TL idari para cezası verilmesine ilişkin Van Valiliği Yatırım İzleme Koordinasyon Başkanlığının … tarih ve … sayılı işleminin iptaline karar verilmesi istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; 3213 sayılı Kanunun 12/5. maddesinde, ruhsatı olmaksızın veya başkasına ait ruhsat alanı içerisinde üretim yapılması cezai müeyyideye bağlandığı, iptal istemine konu Valilik Oluru işleminde de, davacı şirket hakkında Maden Kanunun 12. maddesi uyarınca ruhsatsız alandan kum alınması nedeniyle yaptırım uygulandığının belirtildiği, dosyada mevcut bilgi, belge ve tutanakların incelenmesinden, Tuşba Timar Jandarma Komutanlığı ekiplerince tutulan 11.05.2019 tarihli tutanakta “kum ocağı içerisinde 1 adet eksvatör tarafından 4 adet kamyona kum yükleyerek taşıma yaptıkları, firma isminin … mimarlık firması olduğu tespit edildi. Adı geçen firmanın ocaktan kum almaya yetkili olmadığı, ocakla ilgili herhangi bir çalışma ruhsatı ve çalışma iznini bulunmadığı, izinsiz olarak kaçak çalıştıkları tespit edilmiştir. Kum ocağı içerisinde bulunan 1 adet eksvatör ve 4 adet kamyon ocaktan çıkarılmış olup, kum ocağındaki çalışmalarla ilgili resimler çekilmiştir.” ifadelerinin yer aldığı ve anılan tutanağın herhangi bir ihtirazi kayıt konmaksızın davacı tarafından da imzalandığı dolaysıyla davacının 3213 sayılı Maden Kanunu’nun 12. maddesinin 5. fıkrasına aykırı davrandığı açık olmakla birlikte, davalı idarece idari para cezası hesaplanırken çekilen fotoğraflardan yola çıkılarak anılan alanın koordinatları esas alınarak kum çıkarılan yerin (alan: 127 metrekare yükseklik:2,5 metre ) toplam hacmi 317.20 metreküp belirlenmek suretiyle idari para cezası hesaplandığı, davacı tarafından ne kadar kum çıkarılmış olduğunun, anılan ocakta davacıdan önce başkaları tarafından da kum çıkarılıp çıkarılmadığının, çıkarılan tüm kumu davacının çıkardığına ilişkin yeterli tespit ve incelemeler yapılmadan dava konusu işlemin tesis edildiği, anılan kum miktarının tutanakta belirtilen 4 adet kamyonun toplam alabileceği kum miktarından bile çok yüksek olduğunun davacının beyanlarından da anlaşıldığı, dolaysıyla idari para cezasının miktarı belirlenirken eksik inceleme ve araştırmaya dayalı belirlendiğinin açık olduğu, bu nedenle davacıya 3213 sayılı Maden Kanunu’nun 12. maddesinin 5. fıkrası uyarınca 37.860,73.-TL idari para cezası kesilmesine ilişkin Van Valiliği Yatırım İzleme Koordinasyon Başkanlığının … tarih ve … sayılı dava konusu işleminde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:… K:… sayılı kararı ile; dava konusu para cezasının davacının bizzat kendisine 23.10.2019 tarihinde tebliğ edildiği, davanın ise 30 günlük süre geçirildikten sonra 27.12.2019 tarihinde mahkeme kayıtlarına giren dilekçe ile açıldığı anlaşıldığından davanın süre aşımı nedeniyle reddi gerekirken aksi yönde verilen mahkeme kararında hukuka uygunluk bulunmadığı, öte yandan dava konusu işlemin özel dava açma süresine tabi olduğu, genel dava açma süresinden ayrılan daha kısa özel dava açma sürelerine tabi olmakla birlikte bu konuda bir bildirimde bulunulmaması durumunda genel dava açma sürelerinin uygulanmasının Anayasanın 40/2. maddesine uygun düşeceği, ancak salt bu konuda bir bildirimde bulunulmaması nedeniyle genel dava açma süresi dahi uygulanmaksızın her zaman dava açılabileceğinin kabul edilmesinin olanaklı olmadığı, bu durumda, davacıya söz konusu para cezasına itiraz için yanlış süre ve yargı yolunun gösterilmesi karşısında genel dava açma süresi olan 60 günün uygulanması gerektiği, ancak bu haliyle dahi dava açma süresinin geçirildiği anlaşıldığından davacının söz konusu iddiasına itibar edilemeyeceği gerekçesiyle davalı idarenin istinaf isteminin kabulüne, İdare Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın süre aşımı sebebiyle reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, 23.10.2019 tarihinde tebliğ edilen işleme karşı 12.11.2019 tarihinde … Sulh Ceza Mahkemesine itirazda bulunulduğu, anılan Mahkemece 27.11.2019 tarihinde görevsizlik kararı verildiği, dava açma süresinin Anayasanın 40/2. maddesine uygun yapılan bildirim ile başlayacağı, başvuru merci ve süresi yanlış gösterilen işlemlerin ilgilisine tebliğinin dava açma süresini başlatmayacağı belirtilerek temyize konu kararın bozulması gerektiği ileri sürülmüştür.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, posta gideri avansından artan tutarın Mahkeme tarafından iadesine,
4. Kesin olarak, 23/12/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.