Danıştay Kararı 8. Daire 2022/1604 E. 2022/8506 K. 30.12.2022 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2022/1604 E.  ,  2022/8506 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/1604
Karar No : 2022/8506

TEMYİZ EDENLER : 1-(DAVACILAR)
I- …
II- …
VEKİLİ : Av. …
2-(DAVALI) … Köyü Muhtarlığı
DİĞER DAVALI : … İl Özel İdaresi
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:… , K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacılar tarafından, müşterek çocukları … ‘ın mevsimlik tarım işçisi olarak Yozgat ili Sorgun ilçesi Muğallı köyünde çalışırken 12.07.2019 tarihinde fosseptik çukuruna düşerek hayatını kaybetmesi nedeniyle anne ve baba için 250.000,00 TL destekten yoksun kalma maddi tazminatı ile 250.000,00TL manevi tazminat olmak üzere toplam 500.000,00 TL tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:… , K:… sayılı kararda; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 13. maddesinin 1. fıkrası gereğince, ilgililerin idari dava açmadan önce, idarenin eylemini yazılı bildirim üzerine veya başka suretle öğrendikleri tarihten itibaren bir yıl ve her halde eylem tarihinden itibaren beş yıl içinde ilgili idareye başvurarak, haklarının yerine getirilmesini istemesi ve bu isteğinin reddi halinde, bu konudaki işlemin tebliğini izleyen günden itibaren 60 günlük dava süresi içinde dava açılması gerektiği, olayda, davacıların müşterek çocuklarının 12.07.2019 tarihinde fosseptik çukuruna düşerek vefat etmesi üzerine, idarenin hizmet kusurunun ölüm olayının gerçekleştiği 12.07.2019 tarihi itibariyle öğrendikleri, idari eyleme ilişkin tazminat başvurusunun ise 28.10.2020 tarihli dilekçe ile Sorgun Belediye Başkanlığına, 20.11.2020 tarihli dilekçe ile de Yozgat İl Özel İdaresine yapıldığının görüldüğü, bu durumda; davacıların, müşterek çocukları …’ın fosseptik çukuruna düşerek hayatını kaybettiğini olay tarihi olan 12.07.2019 tarihinde öğrenmelerinden itibaren, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 13. maddesi uyarınca, 1 yıl içinde ilgili idareye başvurmaları gerekirken, öğrenme tarihi üzerinden bir yıldan fazla bir süre geçtikten sonra 28.10.2020 tarihli dilekçe ile Sorgun Belediye Başkanlığına, 20.11.2020 tarihli dilekçe ile de Yozgat İl Özel İdaresine yaptıkları tazminat başvurularının reddedilmesi üzerine 18.02.2021 tarihinde açılan işbu davanın esasının incelenme olanağının bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle davanın süre aşımı sebebiyle reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Davacı vekili tarafından eylemin idariliğinin öğrenildiğini iddia ettiği … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi kararıyla yeniden ön inceleme yaptırılmasına karar verildiği, yapılacak ön önceleme ve verilen kararlar sonucu olayın netlik kazanılacağı anlaşılacağından verilen karar üzerine yeniden idareye başvurularak dava açma olanağının bulunduğu, İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu, ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun belirtilen açıklama ile reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI :
Davacıların İddiaları : Müşterek çocuklarının, üzeri 14 yıldır açık halde bulunan fosseptik çukuruna düşmesi sonucu vefat ettiği, Bölge İdare Mahkemesinin gerekçesinin kendi içinde çelişki barındırdığı, olayın netlik kazandığı tarihte yeniden idareye başvuru hakkı bulunmakta ise de usul ekonomisi gereği halihazırda açılan davanın da görülmesi gerektiği, süre hesabı yapılırken salt ölüm tarihinin esas alınmasının hukuka aykırı olduğu, zira idari eylem sebebiyle uğranılan zararın tazmini istemiyle tam yargı davası açılabilmesi için zarara sebep olan eylemin ve maddi olayın idariliğinin ve yol açtığı zararın kesin olarak ortaya çıkması gerektiği, dosya kapsamında alınan otopsi raporunun yani kesin ölüm sebebinin ortaya çıktığı tarihin 07.10.2019 olduğu, 7226 sayılı Kanunun Geçici 1. maddesi gereği 14.03.2020-15.06.2020 tarihleri arasında 2577 sayılı Kanunda belirtilen sürelerin durduğu da dikkate alındığında davanın süresinde açıldığının kabulü gerektiği, öte yandan Muğallı Köyü Muhtarı hakkında Sorgun Kaymakamlığınca yapılan ön inceleme sonucu soruşturma izni verilmemesine dair karara karşı yapılan itiraz üzerine, olayda Yozgat İl Özel İdare ve Köylere Hizmet Götürme Birliği görevlilerinin sorumluluğunun bulunup bulunmadığının tespitinin yapılmadığından bahisle bu hususta ön inceleme yapılması gerektiğine yönelik … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:… K:… sayılı kararı ile soruşturma izni verilmemesine dair kararın kaldırılması ve yeniden ön inceleme yapılmasına yönelik kararı üzerine yapılan ön incelemede ilgililer hakkında … tarih ve … sayılı soruşturma izni verilmemesine dair kararın 14.03.2020 tarihinde davacı … ‘a tebliğ edildiği, dolayısıyla zarara neden olan eylemin idariliğinin ortaya çıktığı tarihin de 14.03.2020 olarak kabulü gerektiği, davanın süre aşımı sebebiyle reddedilmesine yönelik kararda hukuka uyarlık bulunmadığı belirtilerek temyize konu kararın bozulması gerektiği ileri sürülmüştür.
Davalı Muğallı Köyü Muhtarlığının İddiaları: Davacının 2577 sayılı Kanunun 13. maddesinde belirtilen süreler geçtikten sonra açtığı davada süre aşımı sebebiyle davanın reddine karar veren İdare Mahkemesi kararı hukuka uygun olup temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararıyla değişik gerekçe ile yerel mahkeme kararının onanmasının hukuka uygun olmadığı belirtilerek kararın bozulması gerektiği ileri sürülmüştür.

KARŞI TARAF SAVUNMALARI :
… İl Özel İdaresinin Savunması: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge Mahkemesi kararının onanması gerektiği savunulmuştur.
… Köyü Muhtarlığının Savunması: Davacıların olaydan 12.07.2019 tarihinde haberdar oldukları, dava açma süresinin de bu tarihten itibaren başlatılması gerektiği belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … ‘IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacıların müşterek çocukları olan … ‘ın mevsimlik tarım işçisi olarak Yozgat ili Sorgun ilçesi Muğallı köyünde çalışırken 12.07.2019 tarihinde fosseptik çukuruna düşerek hayatını kaybettiği, müteveffanın mirasçıları olan davacılar tarafından, 28.10.2020 tarihli dilekçe ile Sorgun Belediye Başkanlığına başvuruda bulunarak anne ve baba için 250.000,00 TL destekten yoksun kalma maddi tazminatı ile 250.000,00TL manevi tazminat olmak üzere toplam 500.000,00 TL tazminatın ödenmesinin talep edildiği, Sorgun Belediye Başkanlığının 16.11.2020 tarih ve 4203 sayılı işlemi ile bahse konu Muğallı Köyünün Belediyelerinin sorumluluk alanı dışında olduğunun belirtilmesi üzerine aynı taleple bila tarihli dilekçe ile Yozgat İl Özel İdaresine başvuruda bulunulduğu, Yozgat İl Özel İdaresinin … tarihli ve … sayılı yazısı ile başvuru tarihinin 20.11.2020 tarihi olduğunun belirtilerek olayda idarelerinin sorumluluğunun bulunmadığından bahisle istemin reddedilmesi üzerine anne ve baba için 250.000,00 TL destekten yoksun kalma maddi tazminatı ile 250.000,00TL manevi tazminat olmak üzere toplam 500.000,00 TL tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 7. maddesinin birinci fıkrasında, dava açma süresinin, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştayda ve idare mahkemelerinde altmış ve vergi mahkemelerinde otuz gün olduğu; 13. maddesinde, idari eylemlerden hakları ihlal edilmiş olanların idari dava açmadan önce, bu eylemleri yazılı bildirim üzerine veya başka suretle öğrendikleri tarihten itibaren bir yıl ve her halde eylem tarihinden itibaren beş yıl içinde ilgili idareye başvurarak haklarının yerine getirilmesini istemeleri gerektiği, bu isteklerin kısmen veya tamamen reddi halinde, bu konudaki işlemin tebliğini izleyen günden itibaren veya istek hakkında altmış gün içinde cevap verilmediği takdirde bu sürenin bittiği tarihten itibaren, dava süresi içinde dava açılabileceği, 14. maddesinin 3. fıkrasında, dilekçelerin Danıştayda daire başkanının görevlendireceği bir tetkik hakimi, idare ve vergi mahkemelerinde ise mahkeme başkanı veya görevlendireceği bir üye tarafından: a) Görev ve yetki, b) İdari merci tecavüzü, c) Ehliyet, d) İdari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olup olmadığı, e) Süre aşımı, f) Husumet, g) 3 ve 5 inci maddelere uygun olup olmadıkları yönlerinden sırasıyla inceleneceği, 15. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde süre aşımı halinde davanın reddine karar verileceği kuralına yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dosyada bulunan bilgi ve belgelerin incelenmesinden, Adli Tıp Kurumunun … tarih ve … sayılı otopsi raporunda, 12.07.2019 tarihinde meydana gelen olayda müteveffanın ölümünün suda boğulma sonucu meydana geldiğine dair rapor tanzim edildiği, öte yandan gerçekleşen ölüm olayında … Köyü Muhtarının ihmalinin bulunup bulunmadığının tespitine yönelik 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun uyarınca yapılan ön inceleme sonucunda Sorgun Kaymakamlığının … tarih ve … sayılı soruşturma izni verilmemesine yönelik kararına karşı yapılan itiraz üzerine … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:… K:… sayılı kararı ile “(…) köy muhtarının ifadesinde; köyde mevcut bulunan 4 ayrı foseptik çukurunun 14 yıldır açık vaziyette olduğu, olaydan iki ay kadar önce … Birliği görevlilerinin köydeki kanalizasyon sıkıntısını çözmek üzere köye geldikleri, görevlilerin kuyunun olduğu yerde de çalıştıkları, buna rağmen üzerinin kapatılmadığı, fosseptik çukurunun üzerinin kapatılması için … Birliği’nin müdürü olan kişi ile konuşulduğu, ancak ellerinde bu ölçülerde kapak bulunmadığının, bu büyüklükte beton kapak döküldükten sonra kapatabileceklerini beyan ettikleri, buna karşın bir daha köye gelenin olmadığı hususlarının; Yozgat İl Özel İdaresi Müdürlüğü, Kültür ve Sosyal İşler Müdürünün ifadesinde ise; kanalizasyon borularındaki tıkanıklığı gidermek için yalnızca köy içerisinde çalışma yapıldığı, foseptik çukurunun bulunduğu yere hiç gidilmediği, çukurun kapatılmasına yönelik herhangi bir talepte bulunulmadığı hususlarının ifade edildiği, ancak birbiri ile çelişkili olan bu beyanların itiraza konu kararın dayanağı ön inceleme raporunda açıklığa kavuşturulmadığı, ayrıca köy muhtarının gerek 442 sayılı Kanunun 36. maddesi, gerekse 5355 sayılı Kanun’un 18. maddesi uyarınca köydeki sorun ve problemleri bildirme yükümlülüğünü resmi olarak yerine getirip getirmediği, olayda Köylere Hizmet Götürme Birlikleri ile İl Özel İdaresi görevlilerinin sorumluğunun bulunup bulunmadığı hususlarının ortaya konulmadığı anlaşılmış olup, yetersiz ve eksik inceleme sonucu düzenlenen ön inceleme raporuna dayalı olarak verilen itiraza konu kararda hukuki isabet görülmemiştir.” gerekçesiyle itirazın kabulü ile soruşturma izni verilmemesine ilişkin itiraza konu kararın kaldırılmasına, belirtilen gerekçeler dikkate alınmak suretiyle yeniden ön inceleme yaptırılarak sonucuna göre soruşturma izni verilmesi veyahut verilmemesine yönelik karar tesis edilmek üzere dosyanın mahalline tevdiine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Tam yargı davaları, idari eylem nedeniyle uğranılan zararın tazminini ifade etmekte olup tam yargı davasının açılabilmesi için eylemin idariliğinin ve yol açtığı zararın ortaya çıkması zorunludur.
İdari eylem, idarenin işlevi sırasında bir hareketi, bir davranışı, bir tutumu veya hareketsizliği; idari karar ve işlemle ilgisi olmayan, başka bir deyişle öncesinde, temelinde bir idari karar veya işlem olmayan salt maddi tasarrufları ifade etmektedir. Söz konusu eylemlerin idariliği ve doğurduğu zarar bazen eylemin yapılmasıyla birlikte ortaya çıkarken, bazen de çok sonra, değişik araştırma, inceleme ve hatta ceza yargılamaları sonucu ortaya çıkabilmektedir.
Özellikle idare personelinin görev kusurları nedeniyle doğan zararların tazmini istemiyle açılacak tam yargı davalarında eylemin idariliği, bazen ceza davalarıyla personelin şahsi kusuru sonucu mu yoksa görev kusuru sonucu mu zararın ortaya çıktığının belirlenmesinden sonra saptanabilmektedir.
2577 sayılı Kanun’un 13. maddesinde yer verilen sürelerin; kişilerin haklarını ihlal eden eylemlerin, idare ile illiyet bağının kurulduğu, başka bir ifadeyle eylemin idariliğinin öğrenildiği tarihten itibaren başlatılacağı kuşkusuzdur. Aksi yorumun, zarara yol açan eylemin idariliğinin ortaya çıkmasıyla kullanılması mümkün olan dava açma hakkını ortadan kaldıracağı, hak arama özgürlüğü ile örtüşmeyeceği açıktır.
Uyuşmazlıkta; eylemin idariliğinin … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:… K:… sayılı kararı ile öğrenildiğinin kabulü gerekeceği açık olup, söz konusu kararın davacı … ‘a 14.03.2020 tarihinde elden tebliğ edildiği ve bu tarihten itibaren davacıların bir yıllık süre içerisinde davalı Yozgat İl Özel İdaresine başvuruda bulundukları anlaşılmaktadır.
Bu durumda; yasal süresi içinde yapılan başvurunun reddedilmesi üzerine açılan davanın esastan incelenmesi gerekirken, süre aşımı yönünden davayı reddeden İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi kararına atfen yeniden yapılacak ön önceleme sonucu olayın netlik kazanacağı ve bu suretle idareye başvurularak dava açma hakkının kullanılabileceğinden bahisle reddeden temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmadığı sonucuna ulaşılmaktadır.
Öte yandan davacıların temyiz istemi kabul edildiğinden Mahkemece yukarıda yer verilen gerekçe dikkate alınarak yeniden bir karar verileceğinden davalı Muğallı Köyü Muhtarlığının temyiz istemi bu aşamada incelenmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacıların 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan temyiz istemlerinin kabulüne,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın yukarıda belirtilen Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine,
4. 30/12/2022 tarihinde Kesin olarak oybirliği ile karar verildi.