Danıştay Kararı 8. Daire 2022/1297 E. 2022/8127 K. 23.12.2022 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2022/1297 E.  ,  2022/8127 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/1297
Karar No : 2022/8127

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Valiliği
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Özel öğretim kurumunda öğretmen olarak çalışmakta iken 667 sayılı KHK kapsamında çalışma izni iptal edilen davacı tarafından, çalışma izninin haksız olarak iptali nedeniyle kazanmaktan mahrum kaldığı tüm parasal haklarının hesaplanarak ödenmesi, çalışmasının engellendiği sürenin prim gün sayısına eklenmesi ve mahrum kaldığı tüm mali ve sosyal haklarının ödenmesi istemiyle … Valiliği İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne yaptığı 11/05/2020 tarihli başvurusunun cevap verilmemek suretiyle zımnen reddine ilişkin işlemin iptali ile kazanmaktan mahrum kaldığı tüm parasal haklarının hesaplanarak ödenmesine, çalışmasının engellendiği sürenin prim gün sayısına eklenmesine, mahrum bırakıldığı tüm mali ve sosyal haklarının ödenmesine ve sebepsiz yere çektiği eziyet, psikolojik yıkım sebebiyle 500.000,00-TL manevi tazminatın ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; dava dilekçesinde davacı tarafın kendi beyanına göre 11/05/2020 tarihli başvuru ile Bursa Valiliği İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nden, çalışma izninin haksız olarak iptali nedeniyle kazanmaktan mahrum kaldığı tüm parasal haklarının hesaplanarak ödenmesi, çalışmasının engellendiği sürenin prim gün sayısına eklenmesi ve mahrum kaldığı tüm mali ve sosyal haklarının ödenmesini talep ettiği, başvurusunun cevap verilmemek suretiyle zımnen reddi üzerine de 30/09/2020 tarihinde, bakılan davanın açıldığı, bu durumda; 11/05/2020 tarihli başvurunun zımnen reddedildiği tarih olan 10/07/2020’den sonraki 60 günlük dava açma süresinin son günü olan 08/09/2020 tarihine kadar davanın açılması gerekirken bu süre geçirildikten sonra 30/09/2020 tarihinde açılan davanın esasının incelemesine olanak bulunmadığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle davanın süre aşımı sebebiyle reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu, ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, COVİD-19 salgın hastalığı sebebiyle yargı alanındaki hak kayıplarının önlenmesi amacıyla 7226 sayılı Kanunun Geçici 1. maddesi ile 2480 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı gereği 13.03.2020 tarihinden 15.06.2020 tarihine kadar 2577 sayılı Kanunda düzenlenmiş olan sürelerin durduğu, söz konusu düzenlemeler dikkate alınmadan davanın süre aşımı sebebiyle reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek temyize konu kararın bozulması gerektiği ileri sürülmüştür.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge Mahkemesi kararının onanması gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacı, Özel …Ortaokulunda öğretmen olarak çalışmakta iken 23.07.2016 tarih ve 29779 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname kapsamında çalıştığı özel öğretim kurumunun kapatılması nedeniyle Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı yazısı gereği kendisinin çalışma izni Valilikçe iptal edilmiştir.
… Valiliği İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün … tarih ve … sayılı yazısı ile davacının milli güvenliğe tehdit oluşturduğu tespit edilen yapı, oluşum veya gruplara ya da terör örgütlerine üyeliği veya iltisakı yahut bunlarla irtibatının olmadığının Valilik bünyesinde oluşturulan komisyon tarafından 28.11.2019 tarihli toplantıda tespit edildiği, bu sebeple … tarihli ve … sayılı Bakanlık Komisyon kararı gereği MEBBİS’teki 667 sayılı KHK kapsamında alınan cezanın silindiği ve görevden ayrılış sebebinin düzeltildiği bildirilmiştir.
Bunun üzerine davacı tarafından … Valiliği İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne hitaben düzenlenen 23.03.2020 tarihli (dava dilekçesinde başvuru tarihi olarak 11.05.2020 belirtilmiştir. ) dilekçe ile çalışma izninin haksız olarak iptali nedeniyle kazanmaktan mahrum kaldığı tüm parasal haklarının hesaplanarak ödenmesi, çalışmasının engellendiği sürenin prim gün sayısına eklenmesi ve mahrum kaldığı tüm mali ve sosyal haklarının ödenmesi isteminde bulunulmuştur.
Başvurunun zımnen reddedilmesi üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun “Dava açma süresi” başlıklı 7. maddesinde, “Dava açma süresi, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştayda ve idare mahkemelerinde altmış ve vergi mahkemelerinde otuz gündür. Bu süreler; a) İdari uyuşmazlıklarda; yazılı bildirimin yapıldığı, (…) tarihi izleyen günden başlar.”; “Sürelerle ilgili genel esaslar” başlıklı 8. maddesinde, ” Süreler, tebliğ, yayın veya ilan tarihini izleyen günden itibaren işlemeye başlar. Tatil günleri sürelere dahildir. Şu kadarki, sürenin son günü tatil gününe rastlarsa, süre tatil gününü izleyen çalışma gününün bitimine kadar uzar. Bu Kanunda yazılı sürelerin bitmesi çalışmaya ara verme zamanına rastlarsa bu süreler, ara vermenin sona erdiği günü izleyen tarihten itibaren yedi gün uzamış sayılır.”; “Üst makamlara başvurma” başlıklı 11. maddesinde, “İlgililer tarafından idari dava açılmadan önce, idari işlemin kaldırılması, geri alınması, değiştirilmesi veya yeni bir işlem yapılması üst makamdan, üst makam yoksa işlemi yapmış olan makamdan, idari dava açma süresi içinde istenebilir. Bu başvurma, işlemeye başlamış olan idari dava açma süresini durdurur. Altmış gün içinde bir cevap verilmezse istek reddedilmiş sayılır. İsteğin reddedilmesi veya reddedilmiş sayılması halinde dava açma süresi yeniden işlemeye başlar ve başvurma tarihine kadar geçmiş süre de hesaba katılır.”; “İptal ve tam yargı davaları” başlıklı 12. maddesinde, “İlgililer haklarını ihlal eden bir idari işlem dolayısıyla Danıştaya ve idare ve vergi mahkemelerine doğrudan doğruya tam yargı davası veya iptal ve tam yargı davalarını birlikte açabilecekleri gibi ilk önce iptal davası açarak bu davanın karara bağlanması üzerine, bu husustaki kararın veya kanun yollarına başvurulması halinde verilecek kararın tebliği veya bir işlemin icrası sebebiyle doğan zararlardan dolayı icra tarihinden itibaren dava süresi içinde tam yargı davası açabilirler. Bu halde de ilgililerin 11 nci madde uyarınca idareye başvurma hakları saklıdır.” hükümleri yer almıştır.
26.03.2020 tarih ve 31080 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7226 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun Geçici 1. maddesinde, “Covid-19 salgın hastalığının ülkemizde görülmüş olması sebebiyle yargı alanındaki hak kayıplarının önlenmesi amacıyla; a) Dava açma, icra takibi başlatma, başvuru, şikâyet, itiraz, ihtar, bildirim, ibraz ve zamanaşımı süreleri, hak düşürücü süreler ve zorunlu idari başvuru süreleri de dâhil olmak üzere bir hakkın doğumu, kullanımı veya sona ermesine ilişkin tüm süreler; 6/1/1982 tarihli ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu, 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile usul hükmü içeren diğer kanunlarda taraflar bakımından belirlenen süreler ve bu kapsamda hâkim tarafından tayin edilen süreler ile arabuluculuk ve uzlaştırma kurumlarındaki süreler 13/3/2020 (bu tarih dâhil) tarihinden,
b) 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu ile takip hukukuna ilişkin diğer kanunlarda belirlenen süreler ve bu kapsamda hâkim veya icra ve iflas daireleri tarafından tayin edilen süreler; nafaka alacaklarına ilişkin icra takipleri hariç olmak üzere tüm icra ve iflas takipleri, taraf ve takip işlemleri, yeni icra ve iflas takip taleplerinin alınması, ihtiyati haciz kararlarının icra ve infazına ilişkin işlemler 22/3/2020 (bu tarih dâhil) tarihinden, itibaren 30/4/2020 (bu tarih dâhil) tarihine kadar durur. Bu süreler, durma süresinin sona erdiği günü takip eden günden itibaren işlemeye başlar. Durma süresinin başladığı tarih itibarıyla, bitimine on beş gün ve daha az kalmış olan süreler, durma süresinin sona erdiği günü takip eden günden başlamak üzere on beş gün uzamış sayılır. Salgının devam etmesi halinde Cumhurbaşkanı durma süresini altı ayı geçmemek üzere bir kez uzatabilir ve bu döneme ilişkin kapsamı daraltabilir. Bu kararlar Resmî Gazete’de yayımlanır. (…)” hükmü yer almıştır.
Öte yandan 30.04.2020 tarih ve 31114 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 2480 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile 7226 sayılı Kanunun Geçici 1. maddesinin birinci fıkrasında öngörülen durma süresi, 01.05.2020 (bu tarih dahil) tarihinden 15.06.2020 (bu tarih dahil) tarihine kadar uzatılmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri incelendiğinde, 7226 sayılı Kanunun Geçici 1. maddesinin birinci fıkrası gereği Covid-19 salgın hastalığı sebebiyle yargı alanındaki hak kayıplarının önlenmesi amacıyla sadece dava açma süreleri değil bunun yanı sıra başvuru, şikâyet, itiraz, ihtar, bildirim, ibraz ve zamanaşımı süreleri, hak düşürücü süreler ve zorunlu idari başvuru süreleri de dâhil olmak üzere bir hakkın doğumu, kullanımı veya sona ermesine ilişkin tüm süreler ile 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununda taraflar bakımından belirlenen sürelerin 13.03.2020 tarihinden 30.04.2020 tarihine kadar durdurulduğu, aynı maddenin birinci fıkrasının (b) bendinde Cumhurbaşkanına verilen yetki gereği durma süresinin 01.05.2022 tarihinden 15.06.2020 tarihine kadar uzatıldığı anlaşılmaktadır.
Buna göre davacı tarafından çalışma izninin haksız olarak iptali nedeniyle kazanmaktan mahrum kaldığı tüm parasal haklarının hesaplanarak ödenmesi, çalışmasının engellendiği sürenin prim gün sayısına eklenmesi ve mahrum kaldığı tüm mali ve sosyal haklarının ödenmesi istemiyle yapılan 23.03.2020 tarihli başvuruya ilişkin zımni ret süresinin 15.06.2020 tarihinden itibaren işlemeye başlayacağı açıktır. Zira 7226 sayılı Kanunun Geçici 1. maddesinin ikinci fıkrasında düzenlenen istisnalar haricinde sürelerin durması bakımından herhangi bir ayrım yapılmamıştır.
Bu durumda, davacının başvurusu üzerine 14.08.2020 tarihinde oluşan zımni ret işlemine karşı 13.10.2020 tarihine kadar dava açma imkanı bulunmakta olup 30.09.2020 tarihinde açılan işbu davanın süresinde olduğu sonucuna varılmıştır.
Bu itibarla işin esası incelenmek suretiyle bir karar verilmesi gerekmektedir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan temyiz isteminin kabulüne,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:… K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın yukarıda belirtilen Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine,
4. Kesin olarak 23/12/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.