Danıştay Kararı 8. Daire 2021/860 E. 2022/8158 K. 23.12.2022 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2021/860 E.  ,  2022/8158 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/860
Karar No : 2022/8158

Temyiz İsteminde Bulunanlar : 1- (Davalı) … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
Vekili : Av. ….
2- (Davacı)
… Ser. Taş. Tur. Sey. Tic. Ltd. Şti.
Vekili : Av. …

İstemin Özeti : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının hukuka aykırı olduğu öne sürülerek, 2577 sayılı Kanunun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : Davalı idare tarafından temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmakta olup, davacı şirket tarafından savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi: Kararın vekalet ücreti yönünden düzeltilerek onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava; Bursa İli, Orhaneli İlçesinden alınan (S) plakalı servis aracına sahip olan davacı şirket tarafından, 6360 sayılı On Üç İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Altı İlçe Kurulması İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 1. maddesinin 2. bendine göre, Bursa Büyükşehir Belediyesi sınırlarının ilin mülki sınırı olacak şekilde düzenlendiği ve aynı Kanununun 4. maddesiyle 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu’nda değişiklik yapılarak ”İlçe ve ilk kademe ilçe” ayrımının kaldırıldığından bahisle büyükşehir sınırları içerisinde ticari amaçlı servis taşımacılığı yapmak için tarafına çalışma ruhsatı verilmesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığı Zabıta Şube Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince; Bursa Valiliği İl Trafik Komisyonu’nun … tarih ve … sayılı kararı ile; taksi, dolmuş ve minibüsler gibi servis araçlarının da tahdit kapsamına alındığı, yine söz konusu kararda her ilçe için belirli oranda (S) plaka ayrıldığı, bu belirlemenin ardından ilgili belediyelerce çeşitli zamanlarda yapılan ihalelerle plakaların satıldığı, davacının da bu şekilde satılan (S) plakayı aldığı, her ilçenin ihtiyacına binaen (S) plaka sayısının belirlendiği, bir ilçede yaşayan kişilerin ihtiyacına binaen sayısı belirlenen ve tahsisi yapılan (S) plakanın tahsis edildiği ilçe dışında başka bir yerde ticari faaliyette bulunması sonucunda o ilçenin ihtiyacının karşılanamaması gibi bir durumun ortaya çıkacağı, 6360 sayılı Yasanın yürürlüğe girmesi ile büyükşehir belediye sınırının mülki idare sınırı olarak belirlenmesinin de bu sonucu değiştirmeyeceği, büyükşehir sınırları içerisinde ticari amaçlı servis taşımacılığı yapmak için tarafına çalışma ruhsatı verilmesi istemiyle yapılan başvurunun reddinde hukuka aykırılık bulunmadığı; bunun yanında (U) tipi güzergah izin belgesine ilişkin … Büyükşehir Belediyesi Taksi, Dolmuş, Minibüs ve Servis Araçları Yönetmeliği’nin 13. maddesinde değişiklik yapılmasına yönelik … Büyükşehir Belediyesinin … sayılı meclis kararının … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile iptal edilmiş olmasının, söz konusu Mahkeme kararlarındaki gerekçe dikkate alındığında, (S) plakaya sahip herkesin dilediği gibi servis taşımacılığı yapmasının olanaklı olmadığı, bu hizmetin idarece belirli kurallara bağlanabileceği ve getirilen kurallara uyulması kaydı ile ruhsat düzenlenebileceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararının temyiz edilmesi üzerine verilen Dairemizin 14/10/2019 tarih ve E:2015/11755, K:2019/8700 sayılı kararında yer verilen, davalı idarece davacının talebi ile ilgili karar verme yetkisine sahip Ulaşım Koordinasyon Merkezi’ne davacı başvurusunun iletilmesi gerekirken, davalı idarece bu hususa riayet edilmeksizin tesis edilen işlemde hukuka uyarlık ve davanın reddine ilişkin Mahkeme kararında yasal isabet bulunmadığı gerekçesiyle bozma kararının verildiği, karar düzeltme isteminin ise Dairemizin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile reddedildiği, … İdare Mahkemesi tarafından … tarih ve E:…, K:… sayılı Dairemiz bozma kararına uyularak verilen karar ile dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 24/f maddesinde; yargılama giderleri ve hangi tarafa yükletildiğinin kararlarda bulunacak hususlardan olduğu öngörülmüş ve 31. maddesiyle göndermede bulunulan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 323. maddesinde vekille takip edilen davalarda kanun gereğince takdir olunacak vekalet ücretleri, yargılama giderleri arasında sayılmış, 326. maddesinin 1. fıkrasında, kanunda yazılı haller dışında yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği hükme bağlanmıştır.
2577 sayılı Kanunun “Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar” başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde ise “temyiz incelemesi sonunda kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa Danıştay’ın kararı düzelterek onayacağı” hükme bağlanmıştır.
Maddenin gerekçesinde ise, madde ile temyiz incelemesinde sadece maddi hatalarda değil, aynı zamanda yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen eksiklik ya da yanlışlıklarda da düzelterek onama kararı verilmesinin amaçlandığı, uygulamada, vekâlet ücretine, yargılama giderlerine ya da faize hükmedilmesinin unutulması ya da bunların yanlış hesaplanması gibi, kararın asli olmayan unsurlarında görülen bir kısım eksiklik ya da yanlışlıklar nedeniyle bozma kararları verildiği, bunun mahkeme tarafından tekrar karara bağlandığı ve yine bu kararlara karşı yeniden kanun yollarına başvurulabilmesi nedeniyle hem zaman hem de emek kaybına neden olunduğunun görüldüğü, bu suretle esasa etkili olmayan konularda Danıştay’ın kesin karar vermesi sağlanarak uyuşmazlığın hızla sonuçlandırılmasının amaçlandığı hususlarına yer verilmiştir.
1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun “Avukatlık Ücreti” başlıklı 164. maddesinin 1. fıkrasında, avukatlık ücretinin, avukatın hukuki yardımının karşılığı olan meblağı veya değeri ifade ettiği; 168. maddesinin son fıkrasında ise, avukatlık ücretinin takdirinde, hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarifenin esas alınacağı kurala bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden; davacının Bursa İli, Orhaneli İlçesine kayıtlı (S) plakalı servis aracına sahip olduğu, 6360 sayılı On Üç İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Altı İlçe Kurulması İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 1. maddesinin 2. bendine göre, Bursa Büyükşehir Belediyesi sınırlarının ilin mülki sınırı olacak şekilde düzenlendiği ve aynı Kanunun 4. maddesiyle 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanununda değişiklik yapılarak ”İlçe ve ilk kademe ilçe” ayrımının kaldırıldığından bahisle büyükşehir sınırları içerisinde ticari amaçlı servis taşımacılığı yapmak için tarafına çalışma ruhsatı verilmesi istemiyle yapılan ve 18/07/2014 tarihinde davalı idare kayıtlarına giren başvuruya, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığı Zabıta Şube Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı yazısıyla verilen cevapta; başvurunun Daire Başkanlığınca değerlendirildiği, ilçelere ait servis plakaların nasıl çalışacaklarına dair 19/06/2014 tarih ve 563 nolu Meclis kararının bildirilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Davacı tarafından yapılan temyiz başvuru dilekçesinde, dava konusu işlemin iptaline karar verilmekle birlikte vekalet ücretine hükmedilmediği belirtilerek kararın bu yönüyle temyizen incelenmesi talep edilmektedir.
Dava dosyasında bulunan dava dilekçesi, Mahkeme kararları ve tebligatlarının incelenmesinde, davacının, davanın bütün aşamalarında vekilinin tarafından temsil edildiğinin görüldüğü, Mahkeme tarafından, Dairemiz bozma kararına uyularak verilen iptal kararında hukuki isabetsizlik bulunmamakla birlikte verilen iptal kararında, yargılama giderleri arasında sayılan vekalet ücretinin de mevzuat gereğince yer alacak olması ve davacının vekili tarafından dava aşamalarında temsil edildiği anlaşıldığından, vekil tarafından temsil edilen davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmektedir. Bu nedenle, … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın hüküm fıkrasına ”2020 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 1.700,00 TL vekalet ücretinin davalı idare tarafından davacıya verilmesine” ilişkin hükmün karara eklenmek suretiyle düzeltilmesi gerekmektedir.
İdare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenip bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında yazılı nedenlerin bulunmasına bağlıdır.
Açıklanan nedenlerle; … İdare Mahkemesinin temyize konu kararının yukarıda belirtildiği şekilde düzeltilerek onanmasına ve temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 23/12/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.