Danıştay Kararı 8. Daire 2021/7835 E. 2023/1975 K. 12.04.2023 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2021/7835 E.  ,  2023/1975 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/7835
Karar No : 2023/1975

TEMYİZ EDENLER : 1- (DAVALI) … Ticaret Borsası

2- (DAVACI) …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İstanbul Ticaret Borsasında memurluk yapan davacının, idarenin haksız ve sistematik baskısı (mobbing) sonucu fiziki ve psikolojik olarak rahatsızlanması nedeniyle uğradığı öne sürülen 400.000-TL manevi zararının tazmini istemiyle açılmıştır.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davalı idare tarafından davacı hakkında tesis edilen işlemler ve yapılan uygulamalar, gerekse hakkında düzenlenen sağlık raporlarındaki tespitler dikkate alındığında; 27/03/2003 tarihinde davalı idarenin Tuzla’da bulunan Canlı Hayvan ve Et Borsasında göreve başlayan ve 2010 yılına kadar hiçbir olumsuz işleme muhatap olmayan davacının; davalı idarenin yöneticileri hakkında … Cumhuriyet Başsavcılığınca … sayılı dosyada yürütülen soruşturma kapsamında 04/08/2010 tarihinde ifade vermesi üzerine aynı gün davacının çalışma masasının, özel eşyalarının ve üstünün hukuksuz bir şekilde davalı kurum elemanlarınca zorla aranmasıyla başlayan süreçte, sırf bu davranışı sebebiyle davacının disiplin cezası yaptırımına tabi tutulması, daha davacının işten atılmasını gerektiren koşulların oluşmadığı bir sırada meclis toplantısında bir idareci tarafından davacının işten atılması gerektiğinin ifade edilmesi ve bu yönde tutum sergilenmesi, çok basit suçlamalarla davacının savunmasının istenilmesi, mahkeme kararlarının gerekleri şeklen yerine getirilerek aynı cezaların tekrar verilmesi, görev yeri değiştirilerek işe gidiş-gelişlerde ve iş ortamında davacının çalışma koşullarının zorlaştırılmaya çalışılması, ekonomik olarak zor durumda bırakmak için ikramiye ve yol ücreti ödemelerinin yapılmaması, eşinin doğum yapacağı bir gün önce talep ettiği yasal ve insanı nedenlerle kabulü gereken yarım gün izin dahi verilmeyerek amirine hakaret etmeye zorlanan davacının disiplin cezasına muhatap kılınması, idarenin tüm takdir haklarını davacının aleyhine kullanması, esasen disiplin cezasına dahi konu yapılamayacak aynı nitelikteki suçlamalardan dolayı tekerrür hükümleri uygulanarak iki kez “meslekten çıkarma” cezası ile cezalandırılması, sağlık özrüne dayanarak görev yerinin değiştirilmesine ilişkin makul taleplerinin reddedilmesi, memur olduğu halde hizmet sınıfının genel idare hizmetleri sınıfından, yardımcı hizmetler sınıfına alınması nedenleriyle; aşağılanma, özgüven zedelenmesi, yalnızlaşma, kendisini değersiz hissetme, çökkün duygudurum, içe kapanma, keyifsizlik, baş ağrısı, enerji kaybı, ilgi istek kaybı, stres, uyku ve iştah azalması, konsantrasyon kaybı, depresif şikayetler, bu sebeplerle eşi ile sıkıntı yaşadığı ve intihara kalkıştığı anlaşılan davacının, davalı idarenin haksız ve sistematik baskısı sonucunda, ağır bir psikolojik tacize (mobbinge) maruz kaldığı sonucuna varıldığı, davacının Canlı Hayvan ve Et Şubesindeki Meydan Memurluğu kadrosuna atanmasına ve gişelerdeki durum çözüme kavuşturuluncaya kadar Şube Müdürlüğünce başka bir yerde görevlendirilmesine ilişkin 18/07/2012 tarihli Yönetim Kurulu Kararına karşı açılan dava, … İdare Mahkemesinin E:…, K:… sayılı kararıyla reddedilmiş ise de, tek başına bu karar 7 yıllık zaman dilimi içinde davalı idareyi tüm uygulamalarında haklı kılacak bir sonuç yaratmadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile 250.000-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davacıya ödenmesine, hükmedilen manevi tazminat tutarı üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1. maddesi uyarınca davacı lehine 20.950-TL vekalet ücretine, davalı lehine duruşmasız işler için takdir edilen maktu 1.090-TL vekalet ücretine, tarafların haklılık oranlarına göre yargılama giderlerinden sorumlu tutulmasına karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin; hükmedilen manevi tazminatın davacı yönünden sebepsiz zenginleşmeye yol açacak nitelikte bulunduğu gerekçesiyle istinafa konu Mahkeme kararının 230.000-TL kısmına yönelik davalı idarenin başvurusunun kabulü ile davacının manevi tazminat isteminin takdiren kararın 20.000-TL’lik kısmı yönünden davacı haklı bulunarak davalı idare isteminin reddine ilişkin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının Danıştay Sekizinci Dairesinin 17/03/2021 tarih ve E:2019/6046, K:2021/1626 sayılı kararı ile bozulması üzerine bozma kararına uyularak; Mahkeme kararının 180.000-TL kısmına yönelik davalı idarenin başvurusunun kabulü ile davacının manevi tazminat isteminin takdiren kararın 70.000-TL’lik kısmı yönünden davacı haklı bulunarak davalı idare isteminin reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENERİN İDDİALARI :
Davalı ,,, Ticaret Borsası tarafından; 23/01/2003 tarihinden itibaren davalı kurumda çalışmaya başlayan davacının 2010 yılından itibaren haksız ve mesnetsiz birçok iddiayla dava ve idari şikayet yoluna başvurarak kurumun devlet nezdinde itibarının sarsılmasına sebep olduğu, sözkonusu iddia ve ithamlar kapsamında yapılan bir ceza yargılamasının bulunmadığı, davacı tarafından oda meclis toplantısında hedef gösterildiği iddiasıyla yapılan suç duyurusu neticesinde kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiği, yönetim kurulları seçimle belirlenen davalı idarenin ilgili kurumlarında seçim sonucu oluşan değişiklikler ile idari kadroda meydana gelen değişiklikler sonucu farklı kişilerden oluşan idarenin, davacıya düzenli olarak mobbing uyguladığı iddiasına itibar edilemeyeceği, davacıya kravat takmadığı iddiasıyla verilen disiplin cezasına karşı … İdare Mahkemesi’nin E:… sayısına açılan davanın reddine karar verildiği, davacının göreve Tuzla Canlı Hayvan ve Et Şubesi’nde başlamış olduğundan işe aynı yollardan gidip geldiği, sözkonusu yolun bu dönemde sorun edilmediği, yol uzunluğunun sorun ve mağduriyet oluşturduğu düşünülüyorsa işe devam etmeme veya taşınma yolunun tercih edilebileceği, davacının dosyasında sayısız disiplin cezası bulunması karşısında davacının hiçbir kusurunun bulunmadığından bahsedilemeyeceği, davacının Canlı Hayvan ve Et Şubesi meydan memurluğuna atanmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açtığı davanın reddine ilişkin olarak … İdare Mahkemesi’nin E:… dosyası üzerinden verilen kararın kesinleştiği, davalı idare tarafından yapılan atama işleminin hukuka uygunluğu kesinleşmiş mahkeme kararı ile sabit olduğundan idarenin yaptığı atama işlemlerinin manevi tazminata dayanak olamayacağı, … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile davacıya verilen “memuriyet görevine son verme” cezası iptal edilmişse de kademe ilerlemesinin durdurulması cezasının hukuka uygun bulunduğu, davalı idare tarafından verilen disiplin cezasının hukuka uygunluğu kesinleşmiş mahkeme kararı ile sabit olduğundan idarenin verdiği disiplin cezalarının hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle manevi tazminata dayanak olamayacağı, davacının Borsa Yöneticileri hakkında mahkeme kararını yerine getirmeyerek görevi kötüye kullandıkları iddiasıyla yapılan suç duyurusu neticesinde … Cumhuriyet Savcılığı’nın … sayılı dosyası üzerinden kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiği, davacının iddialarının mesnetsiz olduğunun ortaya çıkması nedeniyle hakkında disiplin soruşturması açılarak savunmasının alındığı, davacının anılan eylemleri kapsamında hakkında tesis edilen memuriyetten çıkarılma disiplin cezasının hukuka uygun olduğu, davacı tarafından dosyaya sunulan tıbbi raporların tek taraflı olarak, mahkeme denetimi olmaksızın özel hastaneden alındığı, davacının ruh sağlığının bozulduğu ve hastanede yattığı iddialarının davalı kurum ile ilgisi bulunmadığı, davacının şahsi problemlerini kuruma yükleyerek haksız kazanç elde etmeye çalıştığı ve davacıya mobbing uygulandığı iddiasının somut verilerle örtüşmediği, kabul anlamına gelmemekle birlikte, davacının gelir durumu, sosyal yaşantısı, ülke şartları, paranın alım gücü, vb. hususlar dikkate alınmaksızın belirlenen manevi tazminat miktarının zenginleşmeye sebep olacak nitelikte bulunduğundan hukuka aykırı olduğu belirtilerek, Bölge İdare Mahkemesince verilen kararın davanın kısmen kabulüne ilişkin kısmının hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
Davacı tarafından; davacıya sistematik şekilde ağır psikolojik baskı (mobbing) yapıldığının tüm delilleri ile ortaya konulduğu, bu hususta Bölge İdare Mahkemesi ve Danıştay kararlarında bir tartışma bulunmadığı, sorunun davacının zararlarının hangi miktar üzerinden tazmin edileceği noktasında toplandığı, doğrudan yargılama yapan, tarafları dinleyen İdare Mahkemesince 250.000-TL manevi tazminata hükmedilmişken, dosya üzerinden değerlendirme yapan Bölge İdare Mahkemesince bu miktarın önce 20.000-TL bozma kararından sonra ise 70.000-TL olarak belirlenmesinin davacıya yönelik fiillerin ağırlığı ve hukuka aykırılığı gözönünde bulundurulduğunda, uğranılan zararı tazmin etmekten uzak olduğu, dava açıldıktan sonra dahi davacının asıl görev yeri olan Fatih/Eminönü değil 5 araç değiştirerek gidip gelebildiği İstanbul Anadolu yakasındaki görevlendirmesinin devam ettiği, sağlık durumu kötüleşen davacının hastane giderlerinin davalı İdare tarafından karşılanması gerekirken özlük hakları için dahi defalarca dilekçe vermek durumunda bırakıldığı, iki üniversite bitirmesine rağmen genel hizmetler sınıfından yardımcı hizmetler sınıfına geçirilerek bu sınıfta çalıştırılmaya devam edildiği, hiçbir sebep olmaksızın davacı aleyhine performans düşüklüğü gerekçe gösterilerek haksız siciller tutulduğu, manevi tazminat miktarının sebepsiz zenginleşmeye yol açmayacak şekilde belirlenmesi gerekmekle birlikte takdir edilecek miktarın idarenin kusurunun ağırlığını ortaya koyacak nitelikte caydırıcılık unsuru da içermesi gerektiği belirtilerek, Bölge İdare Mahkemesince verilen kararın, davanın kısmen reddine ilişkin kısmının hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

SAVUNMALARIN ÖZETİ : Davalı idare tarafından, temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının kısmen redde ilişkin kısmının onanması, kısmen kabule ilişkin kısmının bozulması gerektiği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur. Davacı tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, posta gideri avansından artan tutarın Mahkeme tarafından iadesine,
4. 2577 sayılı Kanunun 50. maddesi uyarınca onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesini teminen dosyanın İdare Mahkemesine gönderilmesine,
5. Kesin olarak, 12/04/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.