Danıştay Kararı 8. Daire 2021/5113 E. 2022/7987 K. 22.12.2022 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2021/5113 E.  ,  2022/7987 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/5113
Karar No : 2022/7987

DAVACI : … Madencilik Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. ….

DAVALILAR : 1- … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …
2- … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

DAVANIN KONUSU :
İstanbul İli, Çatalca İlçesi, … Mahallesi’nde yer alan davacı Şirket uhdesinde bulunan … sicil numaralı maden sahasına yönelik 2021 yılı arazi izin bedeli tahakkuk ettirilmesine ilişkin Çatalca Orman İşletme Müdürlüğü’nün … tarih ve … sayılı işlemi ile;
Bireysel işlemin dayanağı 18/04/2014 tarih ve 28976 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Orman Kanununun 16 ncı Maddesinin Uygulama Yönetmeliği’nin 20. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi ve anılan madde ile atıf yapılan EK1, EK2 ve EK3 sayılı Cetvellerde yer verilen katsayı oranları ile ilgili düzenlemelerin iptali ve yürütmesinin durdurulması istenilmektedir.

DAVACININ İDDİALARI :
İstanbul ili, Karacaköy Orman İşletme Şefliği sınırlarında … nolu maden ruhsat sahası sınırlarında 108.272,89 m² lik ormanlık alanda 23.05.2029 yılına kadar maden işletme izni verildiğini, akabinde arazi izin bedelini hesaplayarak dava konusu 04/03/2021 tarihli işlemin tesis edildiğini, arazi izin bedeli hesaplanırken Orman Kanunu 16. maddesi Uygulama Yönetmeliğinin 20. maddesinin uygulandığını, ancak bu hesaplama yapılarken mükerrer ağaçladırma bedeli talep edildiğini, yine maddede atıf yapılan Ek-1,Ek-2,Ek-3 katsayılarının makul oranda belirlenmediğini söz konusu düzenlemelerin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmüştür.

DAVALI İDARELERİN SAVUNMALARI :
… BAKANLIĞININ SAVUNMASI: Usule yönelik olarak, davanın süre aşımı nedeniyle reddi gerektiği; esasa yönelik olarak ise, davacı firmaya … tarihli ve … sayılı Bakanlık Oluru ile 108.272,89 m² lik ormanlık alanda izin verildiğini, davacı firmadan ağaçlandırma bedeli ve arazi izin bedeli alındığını, arazi izin bedeli hesaplanırken Orman Kanunu 16. Maddesi Uygulama Yönetmeliği’nin 20. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi ile atıf yapılan EK1, EK2 ve EK3 sayılı Cetvellerde yere verilen katsayı oranlarının uygulandığını, yürürlükte bulunan yasal mevzuata uygun olan dava konusu işlemlerin hukuka uygun olduğu savunulmuştur.

… GENEL MÜDÜRLÜĞÜ’NÜN SAVUNMASI: Usule yönelik olarak Usule yönelik olarak, davanın süre aşımı nedeniyle reddi gerektiği; esasa yönelik olarak ise, dava konusu bireysel işlemin dayanağı Yönetmelik hükmünün ve ek cetvellerin hukuka uygun olduğu, Orman Kanunu 16. maddesine göre verilecek izinlere objektif kriterler getirildiğini, farklı yoğunluktaki orman miktarını simgeleyen meşcere tiplerine bağlı olarak belirlenen ekolojik denge katsayısı ile çarpılarak bedelin belirlenmesinde hukuka ve ormancılığa aykırılık bulunmadığını; Orman Kanunu 16. Maddesi Uygulama Yönetmeliği’nin Ek2 Ekolojik denge katsayısı tablosunda, ekolojik dengenin ormanların içinde barındırdığı tüm canlılar ile birlikte sağladığı karbon ve ürettiği oksijene de değer biçilmesinin mümkün olmadığını, öte yandan farklı coğrafi bölgelerdeki ormanlarda farklı teknikler kullanılmış olup Ülkemizin bitki örtüsü zenginliğinin gözetildiğini ve de arazi izin bedeli hesaplanırken ağaçlandırma bedelinin, arazinin birim metrekare bedel fiyatının belirlenmesi için çarpan olarak kullanıldığı, ağaçlandırma bedelinin iki kez alınmasının söz konusu olmadığı savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Feragat nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra dava dilekçesi ve ekleri 2577 sayılı Kanun’un 14. maddesi uyarınca incelenerek işin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
İlgili Mevzuat:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu ile Vergi Usul Kanununun uygulanacağı haller” başlıklı 31. maddesi ile göndermede bulunulan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu, 04/02/2011 tarihli ve 27836 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ve 01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 450. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış, anılan Kanun’un 447. maddesinin 2. fıkrasında ise, mevzuatta, yürürlükten kaldırılan 18/06/1927 tarihli ve 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’na yapılan göndermelerin, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun bu hükümlerin karşılığını oluşturan maddelerine yapılmış sayılacağı öngörülmüştür.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 307. maddesinde feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olarak tanımlanmış, 309. maddesinde feragat beyanının dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılacağı, 310. maddesinde, feragat ve kabulün, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği, 311. maddesinde ise, feragatin kesin bir hükmün hukuki sonuçlarını doğuracağı belirtilmiştir.

Hukuki Değerlendirme:
Dosyasının incelenmesinden; 17/11/2022 tarihinde Danıştay Başkanlığı kayıtlarına giren dilekçe ile davadan feragat etmeye yetkili davacı vekilinin davadan feragat ettiği anlaşılmıştır.
Bu durumda, feragat nedeniyle dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmektedir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. KONUSU KALMAYAN DAVA HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam …-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca … TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idarelere verilmesine,
4. Harçlar Kanunu’nun 22. maddesi uyarınca … TL karar harcının 1/3’ü olan …-TL’nin istemi halinde davacıya iadesine,
5. Posta giderleri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra istemi halinde davacıya iadesine,
6. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere,
22/12/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.