Danıştay Kararı 8. Daire 2020/7180 E. 2023/65 K. 20.01.2023 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2020/7180 E.  ,  2023/65 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/7180
Karar No : 2023/65

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Valiliği
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Batman İli, Merkez, … Köyü’nde geçici köy korucusu olarak görev yapmakta olan davacının “silah zoru ile zorla kız kaçırma” suçuna karıştığı iddiasıyla Geçici Köy Korucuları Yönetmeliği uyarınca görevine son verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı Vali oluru ile tesis edilen işlemin iptali ile davacının göreve iadesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:.. sayılı kararıyla; davacı hakkında 2005 yılında “silah zoru ile zorla kız kaçırma” suçuna karıştığı iddiasıyla “Silahla tehir ederek ve cebir kullanarak şehevi amaçla reşit olmayan ve mağdureyi kaçırmak, alıkoymak. Bu suça iştirak, Geceleyin silahla birden fazla kişiyle konut dokunulmazlığını bozmak” suçlarında … Ağır Ceza Mahkemesi’nde kamu davası açıldığı, anılan yargılama neticesinde davacının müsnet suçu işlemediği anlaşıldığından hakkında beraat kararı verildiği, bununla birlikte 08/05/2005 tarihinde işlenildiği iddia edilen suç nedeniyle davacının 10/05/2005 tarihinde gözaltına alındığı, 11/05/2006 tarihinde tutuklandığı ve 28/09/2005 tarihinde tahliye edildiği; uyuşmazlıkta, davacının görevine son verilmesine gerekçe olarak ilgili yönetmelikte belirtilen “İzinsiz ve özürsüz olarak 5 günden çok görevi terk etmek” ve “Kendisine teslim edilen silah ve mühimmatı usulsüz olarak kullanmak, kaybetmek, eşkıyaya kaptırmak, hor kullanmaktan mütevellit harap olmasına sebebiyet vermek” suçlarının gösterildiği, göreve gelmeme tarihlerinin ise dava konusu işlemde “11/05/2005 tarihinden bu yana” olarak belirtildiği; bu durumda, yukarıda bahsi geçen ve davacı hakkında yürütülen yargılama sonucunda davacının ilgili suçları işlemediği anlaşıldığından beraatine karar verildiği, dolayısıyla davacının kendisine teslim edilen silah ve mühimmatı usulsüz olarak kullanmak suçlamasını işlemediğinin sabit olduğu, bununla birlikte davacının görevine son verilmesine dayanak olarak gösterilen bir diğer fiilinin “İzinsiz ve özürsüz olarak 5 günden çok görevi terk etmek (11/05/2005 tarihinden itibaren)” olarak açıklandığı görülmekte ise de; davacının sonradan beraat ettiği müsnet suç nedeniyle 10/05/2005 tarihinde gözaltına alındığı, 11/05/2005 tarihinde tutuklandığı ve ancak 28/09/2005 tarihinde tahliye edildiği dikkate alındığında haksız olduğu Mahkeme kararı ile sabit olan müsnet suç nedeniyle görevi başında olamayan davacının özürsüz olarak görevi terk ettiğinden bahsedilemeyeceğinden, anılan fiiller nedeniyle görevine son verilmesine ilişkin dava konusu işlemde mevzuata ve hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacının 28/09/2005 tarihinde tahliye olmasına rağmen 03/02/2006 tarihinde tanzim edilen göreve son verme işlemine kadar göreve gelmediği, bu sürenin de 4 ay 6 gün olduğu, bu nedenle dava konusu işlemde hukuka aykırılık olmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı / Davacı vekili tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’UN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, dosya tekemmül ettiğinden davalı tarafın yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:…. sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, posta gideri avansından varsa artan tutarın Mahkeme tarafından ilgili tarafa iadesine,
4. Kesin olarak, 20/01/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.