Danıştay Kararı 8. Daire 2020/7027 E. 2020/5643 K. 16.12.2020 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2020/7027 E.  ,  2020/5643 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/7027
Karar No : 2020/5643

TEMYİZ EDEN (DAVALILAR) : 1) … Başkanlığı

VEKİLİ : Av. …

2) … Bakanlığı

VEKİLİ : Huk. Müş. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …

İSTEMİN KONUSU : …. İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 2018-2019 eğitim öğretim yılında 83,770 not ortalaması ile Tunceli … Anadolu İmam Hatip Lisesi’nden okul birincisi olarak mezun olan ve okul birinciliği bilgisinin okul müdürlüğünce e-Okul sistemine işlenmemesi nedeniyle herhangi bir Yükseköğretim Kurumu’na yerleştirmesi yapılamayan davacı tarafından, okul birinciliği bilgisinin sisteme kaydedilmemesi nedeniyle ikinci tercihi olan Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ne (ikinci öğretim) kendisinden daha düşük puanlı bir okul birincisinin yerleştirilmesi sonucu meydana gelen mağduriyetinin giderilerek okul birinciliği kontenjanından faydalandırılması talebiyle Kamu Denetçiliği Kurumuna yapmış olduğu başvuruların Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı’na gönderilmesi üzerine, davacının talebi hakkında yapılacak herhangi bir işlem olmadığı yönünde tesis edilen … tarih ve … sayılı Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; 6114 sayılı Kanun’un 7. maddesi uyarınca sınav yerleştirme işlemlerinde güvenilirlik ve adaylara fırsat eşitliği sağlamanın davalı idarenin görevi olduğu, 2019 YKS sınavına katılan ve okul birincisi olduğu tartışmasız olan davacının okul birincileri için sağlanan özel kontenjandan yararlanamamasının sebebinin okul birinciliği bilgisinin süresi içerisinde MEB e-okul sistemine işlenmemesi ve davalı idare sistemine aktarılmaması olduğu, bu konudaki yükümlülüğün davacıya ait olmadığı, bilgilerin davacının eğitim gördüğü kurum ve ilçe-il milli eğitim müdürlükleri tarafından davalı idarelerden ÖSYM’ye iletilmesi gerektiği, her ne kadar 18/06/2019 tarihli duyuruda öğrencilere okul birinciliğine ilişkin durumun kontrol edilmesi ve okul kayıtlarında düzeltme yapılması gerekliliği ilan edilmiş ise de, ilgili bilgilerin davalı idareye iletilmemesinin sorumluluğunun davacıya yüklenemeyeceği, aksi düşüncenin öğrencinin lise öğrenimi boyunca elde ettiği başarının dikkate alınmaması sonucunu doğuracağı, bu nedenle okul birinciliği bilgisinin davalı idareye iletilmesi sonrasında mağduriyetin giderilmesi gerektiği, davacının okul birinciliğinin ÖSYS sistemine, Tunceli … Anadolu İmam Hatip Lisesi yetkililerinin kusurları ve/veya e-okul sistemindeki sistemsel aksamalar nedeniyle işlenemediği ve böylelikle davacının okul birinciliği kontenjanından yararlandırılamadığı, davacının yükseköğretim programına yerleştirmesinin yapılmamasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı Ölçme Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı tarafından, davanın süresinde açılmadığı, hukuki sorumluluğun kendilerine ait olmadığı, okul birinciliği bilgisinin resmi sürede bildirilmediği, Mahkeme kararının bozulması gerektiği; davalı Milli Eğitim Bakanlığı tarafından ise, davacının süresinde bilgilerini sistemden kontrol etmediği Mahkeme kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Ankara 18. İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Üye …’nın ”yerleştirme işlemleri”ne ilişkin uyuşmazlığın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunun 20/B maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceği, bu nedenle, genel idari yargılama usulü hükümlerinin uygulanması gerektiği yönündeki ayrışık oyuna karşılık, bakılmakta olan davada ivedi yargılama usulü hükümlerinin uygulanması gerektiğine oyçokluğu ile karar verilerek işin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalıların temyiz isteminin reddine,
2. … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Posta giderleri avansından varsa artan tutarın istemi hâlinde taraflara iadesine,
4. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanun’un 20/B maddesi uyarınca, 16/12/2020 tarihinde oybirliği ile kesin olarak karar verildi.