Danıştay Kararı 8. Daire 2020/6647 E. 2023/1511 K. 28.03.2023 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2020/6647 E.  ,  2023/1511 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/6647
Karar No : 2023/1511

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : …Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. ….

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin 09/09/2020 gün ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirkete ait saha ve işletmelerden doğan 2006-2009 yıllarına ait devlet Hakkının eksik ödendiğinden bahisle bu yıllara ilişkin eksik ödenen maden devlet haklarının ve gecikme faizlerinin ilgili vergi dairesine ödenmesine dair Mülga Maden İşleri Genel Müdürlüğü’nün … tarih ve … sayılı işleminin Gümüşhane ili, Merkez ilçesi, … Köyünde bulunan IR:… ruhsat numaralı maden sahasına ilişkin kısmının (eksik ödendiği belirtilen 1.013.795,01-TL lik devlet hakkı ve gecikme faizinin) iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davalı idarenin, devlet hakkına ilişkin olarak ortaya çıkabilecek aksaklıkları ve tutarsızlıkları önlemek, işlemler arasında birliği sağlayarak devlet hakkı kayıplarının önüne geçmek amacıyla dayanakları ortaya konulmak suretiyle fiyat tespiti yapma konusunda yetkili olduğu, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından … soruşturma numarası üzerinden yürütülen soruşturma kapsamında, davacı şirket tarafından işletilmekte olan maden ocaklarında üretilen altın miktarının eksik bildirimi neticesinde ödenmesi gereken devlet payının eksik ödendiğinin bilirkişi raporuyla belirlendiği dikkate alındığında, Gümüşhane ili, Merkez ilçesi, … Köyünde bulunan IR:… ruhsat numaralı maden sahasına ilişkin eksik ödendiği belirtilen 1.013.795,01-TL lik devlet hakkı ve gecikme faizinin tahsiline ilişkin tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, bilirkişi incelemesi yapılması talebinin hem yerel Mahkemece hem de istinaf merciince değerlendirmeksizin karar verildiği, işleme dayanak gösterilen Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … sayılı soruşturma dosyası kapsamındaki raporda yer verilen tespit ve teknik değerlendirmelerin işleme tek başına esas alınabilecek yeterlilikte olmadığı, 2006-2009 dönemine ilişkin talep edilen alacağın zamanaşımına uğradığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından … soruşturma numarası üzerinden yürütülen soruşturma kapsamında, davacı şirket tarafından işletilmekte olan maden ocaklarında üretilen altın miktarının eksik bildirimi neticesinde ödenmesi gereken devlet payının eksik ödendiğinin bilirkişi raporuyla belirlendiğinden bahisle, 22/09/2016 tarihli yazıyla raporda belirtilen konularla ilgili olarak gerekli araştırmaların yapılarak eksik ödenen devlet hakkının tahsiline yönelik yasal yollara müracaat edilmesi hususu 22/09/2016 tarihinde Maden İşleri Genel Müdürlüğü’ne bildirilmiştir.
Eksik ödendiği bilirkişiler tarafından tespit edilen devlet hakları farklarının ödenmesi gerektiği konusunda … tarih ve … sayılı Makam Olur’u alınarak Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden İşleri Genel Müdürlüğü’nün … tarih, … sayılı “Devlet Hakkı” kararı işlemi tesis edilmiş, bu işlemin iptali istemiyle Ankara 3. İdare Mahkemesi’nde dava açılmıştır.
İşlem tarihinde yani … tarihinde … sayılı işlemle 2006-2015 yılları arasında ortaya çıkan devlet farkı alacağının gecikme faiziyle birlikte tahsili için de Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı’na yazı yazılmış, Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı’nca … tarih ve … sayılı işlemle 2006-2009 yıllarına ait devlet farkı alacağının zamanaşımına uğradığından tahakkukunun verilmediği bildirilmiştir.
Maden İşleri Genel Müdürlüğü’nce bu kez … tarih ve … sayılı yazıyla bu farkın 2016 yılında ortaya çıktığı belirtilerek tahsil edilmesi yeniden istenmiş, bu kez de 2006-2015 yıllarına ait farkın 6183 sayılı Kanun’un 37. maddesi uyarınca 1 ay ödeme süresi verilmek suretiyle başlanılması, faizlerinin hesaplanarak bildirilmesi durumunda söz konusu tahakkukların verileceğinin bildirilmesi üzerine davacı şirkete ait maden sahalarıyla ilgili olarak 2006, 2007, 2008 ve 2009 yıllarına ait devlet hakkının eksik ödendiğinden bahisle bu yıllara ilişkin eksik ödenen Devlet hakları ana paraları ve gecikme cezalarının bir ay içinde bağlı bulunduğu vergi dairesine ödenmesine dair Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden İşleri Genel Müdürlüğü’nün … tarih ve … sayılı işlemi tesis edilmiştir.
Bunun üzerine, … tarih ve … sayılı işlemin iptali istemiyle açılan davada, … İdare Mahkemesi’nin … tarih E:…, K:… sayılı kararı ile, işlemin Ovacık, Havran ve Gümüşhane illerinde bulunan maden sahalarını kapsadığı, farklı yargı idari yargı çevresinde bulunan Mahkemelerin denetimine tabi olduğu gerekçesi ile dava dilekçesinin 2577 sayılı Kanunun 5. maddesine göre reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafından, Erzincan İdare Mahkemesine verilen ve yenilenen dava dilekçesi ile dava konusu işlemin Gümüşhane ili, Merkez ilçesi, … Köyünde bulunan IR:… ruhsat numaralı maden sahasına ilişkin eksik ödendiği belirtilen 1.013.795,01-TL devlet hakkı ve gecikme faizine ilişkin kısmının iptali istenilmiştir.

İLGİLİ MEVZUAT:
Devlet Hakkı, 3213 sayılı Maden Kanunu’nun 3. maddesinde, maden istihracı ile sağlanacak gelirden devlet payına düşen kısım olarak tanımlanmıştır.
3213 sayılı Maden Kanunun “Devlet hakkı” başlıklı 14. maddesinin dava konusu işlem tarihinde yürürlükte bulunan halinde de, “(Değişik fıkra: 10/06/2010-5995 S.K/8.mad.) Devlet hakkı, ocaktan çıkarılan madenin ocak başındaki fiyatından alınır.
….
(Ek fıkra: 10/6/2010-5995/8 md.) Ruhsat sahibi tarafından beyan edilen ocak başı satış fiyatı Bakanlık tarafından denetlenir ve eksik beyanlar tamamlattırılır.
….
Devlet hakkı ve özel idare payı, her yıl haziran ayının son günü mesai bitimine kadar ruhsat sahibi tarafından yatırılır. …
Süresinde tahakkuk ettirilmeyen Devlet hakkına, tahakkuk ettirilmesi gereken ayın son gününden tahakkuk ettirildiği tarihe kadar geçen süre için 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre hesaplanacak gecikme zammı oranında faiz uygulanır.” hükmü getirilmiştir.
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 102. maddesinde; “Amme alacağı, vadesinin rastladığı takvim yılını takip eden takvim yılı başından itibaren 5 yıl içinde tahsil edilmezse zamanaşımına uğrar. Para cezalarına ait hususi kanunlardaki zamanaşımı hükümleri mahfuzdur. Zamanaşımından sonra mükellefin rızaen yapacağı ödemeler kabul olunur.” hükmü yer almaktadır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen 6183 sayılı Kanunun 102. maddesi uyarınca; vadesinin rastladığı takvim yılını takip eden takvim yılı başından itibaren 5 yıl içinde tahsil edilmeyen amme alacağı zamanaşımına uğramaktadır.
Uyuşmazlıkta, davacı tarafından dava konusu işlemin Gümüşhane ili, Merkez ilçesi, Demirkaynak Köyünde bulunan maden sahasına ilişkin kısmının iptali istenilmiş olup, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından yürütülen soruşturma kapsamında düzenlenen bilirkişi raporundan, Havran maden sahasına ilişkin ek devlet hakkı hesaplamasının 2009 yılına ilişkin olduğu anlaşıldığından, değerlendirme 2009 yılı baz alınarak yapılmıştır.
Dava konusu işlemle istenilen 2009 yıllarına ilişkin devlet hakkının vadesinin 30/06/2010 olduğu ve 01/01/2011 tarihlerinden itibaren 5 yıllık zamanaşımı süresi (31/12/2015) geçtikten sonra tesis edilen 07/04/2018 tarihli işlem ile istenilen 2009 yıllarına ilişkin devlet hakkının zaman aşımına uğradığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, dava konusu işlemin iptali gerekmektedir.
Öte yandan, 18/10/2016 tarihli tahakkuk işlemine karşı açılan davada … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı ilamıyla davanın reddine karar verilmiş ve Ankara … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:… ve K:… sayılı ilamıyla istinaf isteminin reddine karar verilmiş ise de, Dairemizin 28/03/2023 tarih ve E:2019/3835, K:2021/1510 sayılı kararı ile söz konusu kararın 2006-2009 yılına ilişkin kısmının zamanaşımına uğradığı gerekçesi ile kararın bozulmasına karar verilmiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan temyiz isteminin kabulüne,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın yukarıda belirtilen Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine,
4. Kesin olarak 28/03/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.