Danıştay Kararı 8. Daire 2020/5676 E. 2022/412 K. 01.02.2022 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2020/5676 E.  ,  2022/412 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/5676
Karar No : 2022/412

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Gaziantep İli, … İlçesinde bulunan ve S:… sayılı IV. grup işletme ruhsatı sahibi olan davacının, işletme ruhsatının yürürlüğe girdiği 11.01.2012 tarihinden itibaren üç yıl içerisinde 3213 sayılı Maden Kanunu’nun 7. maddesine göre alınması gereken izinleri tevdi etmediğinden bahisle anılan Kanun’un 24/11. ve 13/2. maddeleri uyarınca 18.02.2015-18.02.2019 tarihleri arasındaki döneme ilişkin olarak toplam 310.528,00-TL idari para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin … tarih ve E…. sayılı işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… kararda; davacının işletme ruhsatının 11.01.2012 tarihinde yürürlüğe girdiği ve bu tarihten itibaren üç yıl içerisinde 3213 sayılı Maden Kanunu’nun 7. maddesine göre alınması gereken izinleri Kuruma tevdi etmediği hususunun sabit olduğu, yasal süresi içerisinde söz konusu izinler için başvuru yapıldığına dair herhangi bir bilgi ve belgenin de bulunmadığı, bu bağlamda anılan madde hükmünün davacı tarafından ihlal edildiği sonucuna ulaşıldığından dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; İdare Mahkemesi kararının davacı vekiline 09.12.2019 tarihinde tebliğ edildiği, 30 günlük sürenin son günü olan 08.01.2020 tarihine kadar istinaf yoluna başvurulması gerekirken, istinaf dilekçesinin bu süre geçirildikten sonra (10.01.2020 tarihinde) … İdare Mahkemesi Başkanlığına sunulduğu, otuz günlük yasal süre geçirildikten sonra yapıldığı anlaşılan istinaf başvurusunun süre aşımı nedeniyle karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, yapılan elektronik tebligatın hesaba gönderildiği tarihten beş gün sonra yapılmış sayılacağı, bu nedenle istinaf başvurusunun süresinde olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Dava, Gaziantep İli, … İlçesinde bulunan ve S:… sayılı IV grup işletme ruhsatı sahibi olan davacının, işletme ruhsatının yürürlüğe girdiği 11.01.2012 tarihinden itibaren üç yıl içerisinde 3213 sayılı Maden Kanunu’nun 7. maddesine göre alınması gereken izinleri tevdi etmediğinden bahisle anılan Kanun’un 24/11. ve 13/2. maddeleri uyarınca 18.02.2015-18.02.2019 tarihleri arasındaki döneme ilişkin olarak toplam 310.528,00-TL idari para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin … tarih ve E…. sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesi’nin davanın reddine yönelik kararı davacının elektronik tebligat adresine 09.12.2019 tarihinde bırakılmış, 14.12.2019 tarihinde mevzuat gereği otomatik olarak okundu sayılmış, davacı vekili tarafından 10.01.2020 tarihinde karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLGİLİ MEVZUAT:
7201 sayılı Tebligat Kanununun “Elektronik tebligat” başlıklı 7/a maddesinde: “Aşağıda belirtilen gerçek ve tüzel kişilere tebligatın elektronik yolla yapılması zorunludur.
1. 10/12/2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununa ekli (I), (II), (III) ve (IV) sayılı cetvellerde yer alan kamu idareleri ile bunlara bağlı döner sermayeli kuruluşlar.
2. 5018 sayılı Kanunda tanımlanan mahallî idareler.
3. Özel kanunla kurulmuş diğer kamu kurum ve kuruluşları ile kanunla kurulan fonlar ve kefalet sandıkları.
4. Kamu iktisadi teşebbüsleri ile bunların bağlı ortaklıkları, müessese ve işletmeleri.
5. Sermayesinin yüzde ellisinden fazlası kamuya ait diğer ortaklıklar.
6. Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve üst kuruluşları.
7. Kanunla kurulanlar da dahil olmak üzere tüm özel hukuk tüzel kişileri.
8. Noterler.
9. Baro levhasına yazılı avukatlar.
10. Sicile kayıtlı arabulucular ve bilirkişiler.
11. İdareleri, kamu iktisadi teşebbüslerini veya sermayesinin yüzde ellisinden fazlası kamuya ait diğer ortaklıkları; adli ve idari yargı mercileri, icra müdürlükleri veya hakemler nezdinde vekil sıfatıyla temsile yetkili olan kişilerin bağlı bulunduğu birim.
Birinci fıkra kapsamı dışında kalan gerçek ve tüzel kişilere, talepleri hâlinde elektronik tebligat adresi verilir. Bu durumda bu kişilere tebligatın elektronik yolla yapılması zorunludur.
Birinci ve ikinci fıkra hükümlerine göre elektronik yolla tebligatın zorunlu bir sebeple yapılamaması hâlinde bu Kanunda belirtilen diğer usullerle tebligat yapılır. Elektronik yolla tebligat, muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılır.
Bu Kanun uyarınca yapılan elektronik tebligat işlemleri, Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketi tarafından kurulan ve işletilen Ulusal Elektronik Tebligat Sistemi üzerinden yürütülür. Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketi, sistemin güvenliğini ve bu sistemde kayıtlı verilerin muhafazasını sağlayacak her türlü tedbiri alır.
Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Yönetmelikle belirlenir.” hükmü yer almıştır.
Anılan Kanun uyarınca çıkarılan Elektronik Tebligat Yönetmeliğinin “Elektronik tebligatın hazırlanması ve muhataba ulaştırılması” başlıklı 9. maddesinde: “(1) Tebligat çıkarmaya yetkili makam ve merci, elektronik tebligat mesajını hazırlayarak, UETS’ye teslim eder.
(2) UETS, elektronik tebligat mesajını zaman damgasıyla ilişkilendirerek muhatabın elektronik tebligat adresine ulaştırır.
(3) Gizliliğin sağlanması amacıyla tebliğ edilecek içerik ve ekli dokümanlar, UETS tarafından şifrelenir ve bunlar ancak muhatap tarafından görülür.
(4) Gerek UETS içi ve gerekse sistemler arası entegrasyon yoluyla yapılan tebligata ait delil kayıtları, elektronik tebligat mesajının tamamının ulaştığı anda üretilir.
(5) Elektronik yolla tebligat, idareleri, kamu iktisadi teşebbüslerini veya sermayesinin yüzde ellisinden fazlası kamuya ait diğer ortaklıkları; adli ve idari yargı mercileri, icra müdürlükleri veya hakemler nezdinde vekil sıfatıyla temsile yetkili olan kişilerin bağlı bulunduğu birime yapılır. Temsile yetkili olan kişilerin ayrı bir elektronik tebligat adresinin bulunması bu kuralın uygulanmasına engel olmaz.
(6) Elektronik yolla tebligat, muhatabın elektronik tebligat adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılır.” kuralı yer almaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda anılan Kanun ve yönetmelik hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden, elektronik tebligatta tebellüğ tarihinin, elektronik tebligatın muhatabın posta hesabına ulaştığı veya okunduğu tarih değil, muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonu olduğu, bahsedilen beş günlük süre içinde muhatabın tebliğ edilen evrağı okumasının kendisi aleyhine bir sonuç doğurmayacağı anlaşılmaktadır.
Olayda, davacı vekiline 09.12.2019 tarihinde ulaşan tebligat, izleyen beşinci günün sonu olan 14.12.2019 tarihinde yapılmış sayılacağından bu tarihi izleyen 30 gün içinde 10.01.2020 tarihinde yapılan istinaf başvurusunun süresinde kabul edilmesi gerekmektedir.
Bu itibarla, istinaf başvurusunun süre aşımı nedeniyle reddine ilişkin temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan temyiz isteminin kabulüne,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 01/02/2022 tarihinde kesin olarak oybirliği ile karar verildi.