Danıştay Kararı 8. Daire 2020/5236 E. 2022/7602 K. 14.12.2022 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2020/5236 E.  ,  2022/7602 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/5236
Karar No : 2022/7602

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …Hizmetleri Kolu … Sendikası (…)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurulu Başkanlığı
VEKİLİ : Av…

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı sendika tarafından; “Yükseköğretim Kurumlarının disiplin kurulu toplantılarında sendika temsilcisi bulunmaması” yönünde verilen Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı Yüksek Disiplin Kurulu’nun … tarih ve … sayılı kararının iptaline karar verilmesi istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E…, K:… sayılı kararında; 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nda, yükseköğretim kurumlarının disiplin kurullarında sendika temsilcisinin de bulunamayacağına ilişkin engel bir hükmün olmadığı, 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’nun Toplu Sözleşmenin Kapsamı başlıklı 28. maddesi delaletiyle düzenlenen Kamu Görevlilerinin Geneline ve Hizmet Kollarına Yönelik Mali ve Sosyal Haklara İlişkin 2018 ve 2019 yıllarını kapsayan 4. Dönem Toplu Sözleşme’nin “Yükseköğretim kurumları disiplin kurullarında sendika temsilcisinin bulunması” başlıklı 20. maddesinde yer alan düzenleme uyarınca söz konusu disiplin kurullarında sendika temsilcisinin de bulunması gerektiğinin kabulünün gerektiği, bu yönde yapılan başvurunun reddine ilişkin kararda hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Her ne kadar Kamu Görevlilerinin Geneline ve Hizmet Kolları’na Yönelik Mali ve Sosyal Haklara İlişkin 2018 ve 2019 yıllarını kapsayan 4. Dönem Toplu Sözleşmenin İkinci Kısım, Birinci Bölüm 20. maddesinde “hakkında disiplin soruşturması yürütülen kamu görevlisinin üyesi olduğu sendikanın temsilcisi, yükseköğretim kurumları disiplin ve yüksek disiplin kurullarında yer alır.” şeklinde bir hükme yer verilmiş ve söz konusu hüküm 2012 yılından bu yana yapılan tüm toplu sözleşmelerde benzer şekilde yer almakta ise de, disipline dair hükümlerin kanunilik ilkesine uygun olarak sadece kanunla düzenlenecek hususlar olabileceği ve söz konusu sözleşme hükmüne, Üniversitelerde disiplin kurullarının oluşumunu düzenleyen 2547 sayılı Kanun’un 53/E maddesinde yer verilmediği, kaldı ki anılan Kanun hükmünde 09/12/2016 tarih ve 29913 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6764 sayılı Kanun’un 32. maddesiyle değişiklik yapılarak “disiplin kurullarının teşekkülüne” ilişkin hüküm yeniden düzenlenmesine rağmen, anılan yeni düzenlemede de “sendika temsilcisine” yer verilmediği, dolayısıyla 2547 sayılı Kanun’un 53/E maddesine göre oluşturulan disiplin kurullarında “sendika temsilcisinin bulunmasının” zorunlu olmadığı, 2547 sayılı Kanun’un 53/E maddesi hükmünde hakkında disiplin soruşturması yürütülen kamu görevlisinin üyesi olduğu sendikanın temsilcisinin yükseköğretim kurumları disiplin ve yüksek disiplin kurullarında yer alacağına dair herhangi bir hükme yer verilmediği gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulüne, başvuruya konu Mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, tesis edilen dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu, kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosyanın tekemmül ettiği anlaşıldığından yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan …TL yürütmenin durdurulması harcının istemi halinde davacıya iadesine, posta gideri avansından varsa artan tutarın Mahkeme tarafından taraflara iadesine,
4. Kesin olarak, 14/12/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.