Danıştay Kararı 8. Daire 2020/2775 E. 2023/182 K. 26.01.2023 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2020/2775 E.  ,  2023/182 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/2775
Karar No : 2023/182

DAVACILAR : 1- …
2- … San. ve Tic. Ltd. Şti.

VEKİLİ : Av. …

DAVALILAR : 1- … Odası
VEKİLİ : Av. …
2- … Birliği
VEKİLİ : Av. …

DAVANIN KONUSU :
1- TMMOB Orman Mühendisleri Odası Onur Kurulu’nun … tarih ve …, … ve … sayılı kararlarının;
2- 31/12/2018 tarihinde TMMOB Orman Mühendisleri Odası Yönetim Kurulunca yürürlüğe konulan 01/01/2019-31/12/2019 arasında uygulanmak üzere, Orman Mühendisliği, Orman Endüstri ve Ağaç İşleri Endüstri Mühendisliği Hizmetleri Asgari Ücret Tarifesi’nin tamamının; (Davacı Tarifenin tamamı olarak belirtmekte ise de, ihale dökümanından, davacı hakkında, Tarifenin teknik rapor ve cetvellerin hazırlanması, orman bilgi sistemi ve veri tabanının işlenmesi, orman yol ağı planının bezlenmesi ve ciltlenmesi kısımlarının uygulandığı anlaşılmaktadır.)
3- 02/12/2002 tarih ve 24954 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan TMMOB Ana Yönetmeliği’nin “Oda Genel Kurulunun Görev ve Yetkileri” başlıklı 69. maddesinin 1. fıkrasının (g) bendindeki “Genel Kurul, Oda tüzüğü ya da ana yönetmeliği dışında bu yetkisini başka kurullara devredebilir.” düzenlemesinin;
4- 12/07/2006 tarih ve 26226 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Orman Mühendisleri Odası Ana Yönetmeliği’nin tamamının yetki yönünden, ayrıca, 24. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinde yer alan “…Oda Yönetim Kuruluna, dönem içinde geçerli olmak üzere, Oda Ana Yönetmeliği dışındaki diğer yönetmelikleri yapma, değiştirme ve 24/05/1984 tarihli ve 3011 sayılı Resmî Gazete’de Yayımlanacak Olan Yönetmelikler Hakkında Kanun kapsamında doğrudan yürürlüğe koyma yetkisini vermek,” düzenlemesinin; Yönetmeliğin 31. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendinde yer alan “…Oda Genel Kurulunun; dönem içinde geçerli olmak üzere, Oda Yönetim Kuruluna verdiği Oda Ana Yönetmeliği dışındaki diğer yönetmelikleri yapma ve değiştirme yetkisi uyarınca, Oda Yönetim Kurulunca yeni yapılan veya değiştirilen yönetmelikleri, 3011 sayılı Kanun kapsamına girenleri Kanunun öngördüğü usule, diğerlerini ise iç işleyişe uygun olarak yürürlüğe koymak” düzenlemesinin; anılan fıkranın (g) bendinde yer alan, “Üyelerinin, gerek kamu kurum ve kuruluşlarıyla, gerekse gerçek ve özel hukuk tüzel kişileriyle olan mesleki ilişkilerinde uyulacak esasları belirlemek ve uygulamasını denetlemek, mesleki hizmetler karşılığı asgari ücretler ile mesleki çıktılara ilişkin Oda vize ücretlerini belirlemek ve bunların uygulamasını sağlamak” düzenlemesinin; anılan fıkranın (t) bendinde yer alan, “29/06/2006 tarihli ve 5531 sayılı Orman Mühendisliği, Orman Endüstri Mühendisliği ve Ağaç İşleri Endüstri Mühendisliği Hakkında Kanun uyarınca meslek mensupluğu ruhsat belgesi almaya hak kazanan meslek mensuplarının; 5531 sayılı Kanundaki mesleki faaliyet konularına ilişkin hak ve yetkileri kullanırlarken uymaları gereken mesleki ve etik kurallar, ürettikleri mesleki çıktıların vizelenmesi, zorunlu mesleki eğitimlere katılmaları konularında uymaları gereken usul ve esasların belirlendiği ve meslek mensupluğu ruhsat belgesi Odadan teslim alınırken veya eski ruhsat belgelerinin yıllık vizeleri yapılırken bir defaya mahsus olmak üzere Odaya vermek zorunda oldukları taahhütname esaslarını belirlemek” düzenlemesinin;
5- 08/04/2009 tarih ve 27194 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Ormancılık ve Orman Ürünleri Bürolarının Kuruluş ve Çalışma Esasları Yönetmeliği’nin 42. maddesinin 2. fıkrasındaki “Meslek mensupları, 04/01/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu esaslarına göre yapılacak mesleki hizmet alımı ihalelerinde, ihaleyi yapan kurum ve kuruluşa, Kanun’un 13. maddesine göre Oda tarafından belirlenen asgari ücret tarifesi altında teklif veremez.” düzenlemesinin ve 68. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendindeki, “Kanun kapsamındaki mesleki faaliyetlere ilişkin olarak meslek mensuplarınca gerçekleştirilen mesleki hizmetler asgari tarifesi” düzenlemesinin;
6- 05/06/2017 tarihli ve 116/1 sayılı Oda Yönetim Kurulu ile karara bağlanan “Meslek Mensupluğu Oda Kayıt Belgesi, 5531 sayılı Kanuna Ait Mesleki Faaliyet İhale Yetkinlik Belgesi, Mesleki Denetim/Vize Belgesi Düzenlemesine İlişkin Alt Düzenleme”nin (Oda Alt Düzenleme No:8) 8. maddesinin 4. fıkrasında yer alan “Meslek mensupları ile işveren arasında imzalanan sözleşmenin miktarı, Oda asgari ücret tarifesinde o işe ait belirlenen miktardan az olamaz.” düzenlemesinin;
7- 10/07/2002 tarih ve 24811 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan TMMOB Disiplin Yönetmeliği’nin 8. maddesinin 2. fıkrasının (d) bendinde yer alan, “Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği ya da Odalarca belirlenmiş asgari ücretin altında ücret almak” düzenlemesinin iptali istenilmektedir.

DAVACININ İDDİALARI :
… Orman İşletme Müdürlüğü tarafından 20/08/2019 tarihinde tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen orman yol ağı planlarını düzenlenmesi danışmanlık ihalesinde 3 kısım için kesinleşen ihale kararına göre şirket ekonomik açıdan en avantajlı teklif sahibi olarak belirlendiği, Oda tarafından sunulan teklifin asgari fiyat tarifesi altında olduğundan dolayı açılan soruşturma kapsamında sistemi erişimin kapatılması idari tedbiri nedeni ile süresi içerisinde sistem üzerinden erişilemediği için ilgili belge idareye sunulmamış ve her üç kısım için sözleşme imzalanmamış, geçici teminatları gelir kaydedilmiş ve bir yıl süreyle kamu ihalelerine katılmaktan yasaklandığı; uygulamada Oda Yönetim Kurulu tarafından her takvim yılı için geçerli olmak üzere 5531 sayılı Kanunun 13. maddesine göre asgari ücret tarifesinin belirlendiği, 5531 sayılı Kanunda tarifenin oda tarafından düzenleneceğinin belirtildiği ancak odanın hangi mercii tarafından kullanılacağının düzenlenmediği, 6235 sayılı Kanunda oda organlarının Oda Genel Kurulu, Oda Yönetim Kurulu ve Oda Haysiyet Divanı olmak üzere düzenleme yapıldığı ve Odaların maksadı teşekkülüne ait kararları almak bağlamında asgari ücret tarifesini belirleme yetkisinin Oda Genel Kuruluna ait olduğu, bu yetkinin başka bir kişiye veya organa devrine açıkça izin veren bir yasal düzenleme olmaksızın devir sonucu doğuran ikincil düzenlemeler ve buna dayanarak oluşturulan yönetim kurulu tarafından asgari ücret tarifesini belirlenmesinin hukuka aykırı olduğu iddia edilmektedir.
Orman Mühendisleri Odası Ana Yönetmeliğinin tamamının yetki yönünden hukuka aykırı olduğu, zira yönetmeliğin dayanağının 6235 sayılı kanun 39. maddesi olarak belirtildiği, Kanununun 39. maddesinde “Bu kanun hükümleri müteşebbis heyetlerde ihzar ve birlik umumi heyetince Tasvip edilecek bir talimatname ile tatbik olunur” hükmüne yer verilerek Birlik Genel Kurulunca bir yönetmelik çıkartılmasının öngörüldüğü, halbuki Ana Yönetmeliğin Birlik Genel Kurulu tarafından değil ayrı bir kamu tüzel kişiliğini haiz Orman Mühendisleri odasının karar organı olan Oda Genel Kurulu tarafından çıkartıldığı belirtilmektedir.
4734 sayılı Kanun uyarınca gerçekleştirilen ihalelerde oda tarafından belirlenen asgari ücret tarifesinin uygulanmasının hukuken mümkün olmadığı, asgari ücret tarifesinin hukuka uygun olduğu bir an için kabul edilecek olsa bile 4734 sayılı Kanuna tabi ihale sürecinde tarifenin altında teklif sunulmasının yasaklanmasının normlar hiyerarşisi ve temel yorum yöntemleri bakımından hukuken mümkün olmadığı, 4734 sayılı Kanun fiyat rekabeti bakımından herhangi bir alt sınırın belirlenmediği, ne kadar düşük olursa olsun teklif sunulmasını yasaklamadığı, kamu alımlarında Oda tarafından belirlenen asgari ücretin altında teklif sunulmasının yasaklanmasının Anayasanın 48. maddesinde güvence altına alınan sözleşme özgürlüğünün sınırlanması niteliğinde olduğu için Anayasanın 48. ve 13. maddesi uyarınca ancak yasal düzenleme ile mümkün olduğu, 5531 sayılı Kanun’un 13. maddesinin genel bir düzenleme niteliğinde meslek mensuplarının asgari ücretin altında iş görmesini yasakladığı ancak kamu alımları bakımdan temel ve 5531 sayılı Kanuna göre özel düzenleme niteliğindeki 4734 sayılı Kanunun tüm ihaleler bakımdan öncelikle uygulanması gerektiği iddia edilmektedir.
Ormancılık ve Orman Ürünleri Bürolarının Kuruluş ve Çalışması Esasları Yönetmeliğinin önceki 42. maddesinde, Kamu İhale Kanunu ve Devlet İhale Kanunu esaslarına göre iş yapılmasının bu madde kapsamı dışında olduğuna ilişkin düzenlemesine yer verilmesine rağmen Yönetmeliğin şimdiki halinin ihaleler bakımından özel kanun halindeki 4734 sayılı Kanunun başta temel ilkelerini düzenleyen 5. maddesi olmak üzere ilgili düzenlemelerine açıkça aykırı olduğu iddia edilmektedir.

DAVALILARIN SAVUNMASI :
… BİRLİĞİ’NİN SAVUNMASI: Usul yönünden; davacı şirketin menfaat ihlalinden bahsedilemeyeceğinden davanın ehliyet yönünden reddi gerektiği, ayrıca, oda organları ile ilgili düzenleme dolayısı ile davacıların menfaati etkilenmediğinden davanın ehliyet yönünden de reddi gerektiği; TMMOB Ana Yönetmeliği bakımdan davacı hakkında tesis edilen bir uygulama işlemi bulunmadığından, 2002 tarihinde yürürlüğe giren Yönetmelik maddesi yönünden davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği, esas yönünden; 4734 sayılı Kanunun, kamu hukukuna tabi olan veya kamunun denetimi altında bulunan veyahut kamu kaynağı kullanan kamu kurum ve kuruluşlarının yapacakları ihalelerde uygulanacak esas ve usulleri belirlemeye ilişkin olup, Birlik ve Odaların Anayasanın 135. maddesi ve 6235 sayılı Kanunun ilgili hükümleri uyarınca üyelerin hak ve menfaatlerini korumak, üyeler arasında rekabet yaratılarak mühendislik hizmeti sunumunda niteliğin düşmesinin önüne geçilmesini sağlamak, meslek onuru ve şerefini korumak ve meslek disiplini sağlamak amacıyla üyelerine sunduğu hizmetlerin karşılığı olan ücretin asgari sınırlarını tespit etme yetkisini ortadan kaldırmadığı, kamunun gerçekleştirdiği ihaleler bakımından ayrışmayı gerektirecek bir husus bulunmadığı, aksine kamu hizmeti, kamusal kaynaklar ve kamu güvenliği ile doğrudan ilgili olan kamu ihalelerinde sunulan hizmetin niteliğinin çok daha önem taşıdığı, hukuki denetiminden geçerek hukuka uygun olduğuna karar verilen Disiplin Yönetmeliğinin 8. maddesinin (d) bendine yönelik iptal talebinin reddi gerektiği belirtilmektedir.
… ODASI’NIN SAVUNMASI: Usul yönünden, davacının disiplin ceza işlemine doğrudan ilgisi ve bağlantısı olmayan Yönetmelik maddelerinin iptalini istediği, disiplin cezalarının temelini Birlik Kanunu, 5531 sayılı Kanun, Disiplin Yönetmeliği, Orman Mühendisleri Odası Ana Yönetmeliği, Serbest Ormancılık ve Orman Ürünleri Bürolarının Şirketlerinin Oda Şube ve Temsilciliklerinin Mesleki İş ve İşlemlerinin Denetlenmesine Dair Alt Düzenlemenin 11. ve 12. maddelerinin oluşturduğu; esas yönünden, davacı tarafından, yönetim kurulunun asgari ücret tarifesi belirleme yetkisinin olmadığı, tarife belirleme yetkisinin Genel Kurulda olduğu iddia edilmekte ise de, tarifenin 5531 sayılı Kanunun 13. maddesine göre Resmi Gazete’de yayınlanan Serbest Mühendislik ve Müşavirlik Hizmetleri Asgari Ücret Yönetmeliği esaslarına göre hazırlanarak yürürlüğe konulduğu, Oda Genel Kuruluna verilmiş bir yetkinin devri durumu söz konusu olmayıp Oda Genel Kuruluna verilmemiş bir yetkinin Oda Genel Kurulunda bulunduğu iddiasıyla dava açıldığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Orman Mühendisleri Odası Ana Yönetmeliği’nin 24. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinin iptali istenen kısmı, 31. maddesinin 1. fıkrasının (e) ve (t) bendi, TMMOB Ana Yönetmeliği’nin 69. maddesinin 1. fıkrasının (g) bendi, TMMOB Disiplin Yönetmeliği’nin 8. maddesinin 2. fıkrasının (d) bendi yönünden davanın süreaşımı nedeniyle reddine, diğer kısımlar yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

DANIŞTAY SAVCISI : …
DÜŞÜNCESİ : Dava; 1-TMMOB Orman Mühendisleri Odası Onur Kurulunun, “Meslek mensupları arasında haksız rekabete neden olacak davranışlarda bulunmak” eyleminden dolayı “hafif para cezası verilmesine” ilişkin 05/10/2019 tarih ve 104, 105 ve 106 sayılı kararları ile dayanağı,
2- TMMOB Orman Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu tarafından 01/01/2019-31/12/2019 tarihleri arasında uygulanmak üzere yürürlüğe konulan 31/12/2018 tarihli Orman Mühendisliği, Orman Endüstri ve Ağaç İşleri Endüstri Mühendisliği Hizmetleri Asgari Ücret Tarifesi’nin; (Davacılar Tarife’nin tamamı olarak belirtmekte ise de, ihale dökümanından, davacılar hakkında, Tarife’nin teknik rapor ve cetvellerin hazırlanması, orman bilgi sistemi ve veri tabanının işlenmesi, orman yol ağı planının bezlenmesi ve ciltlenmesi kısımlarının uygulandığı anlaşılmaktadır.)
3- 02/12/2002 tarih ve 24954 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Ana Yönetmeliği’nin “Oda Genel Kurulunun Görev ve Yetkileri” başlıklı 69. maddesinin 1. fıkrasının (g) bendinde yer alan “Genel Kurul, Oda tüzüğü ya da ana yönetmeliği dışında bu yetkisini başka kurullara devredebilir.” düzenlemesinin;
4- 12/07/2006 tarih ve 26226 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Orman Mühendisleri Odası Ana Yönetmeliği’nin 24. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinde yer alan “Oda Yönetim Kuruluna, dönem içinde geçerli olmak üzere, Oda Ana Yönetmeliği dışındaki diğer yönetmelikleri yapma, değiştirme ve 24/05/1984 tarihli ve 3011 sayılı Resmî Gazete’de Yayımlanacak Olan Yönetmelikler Hakkında Kanun kapsamında doğrudan yürürlüğe koyma yetkisini vermek,” düzenlemesinin, 31. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendinde yer alan “Oda Genel Kurulunun; dönem içinde geçerli olmak üzere, Oda Yönetim Kuruluna verdiği Oda Ana Yönetmeliği dışındaki diğer yönetmelikleri yapma ve değiştirme yetkisi uyarınca, Oda Yönetim Kurulunca yeni yapılan veya değiştirilen yönetmelikleri, 3011 sayılı Kanun kapsamına girenleri Kanunun öngördüğü usule, diğerlerini ise iç işleyişe uygun olarak yürürlüğe koymak” düzenlemesinin, (g) bendinde yer alan “Üyelerinin, gerek kamu kurum ve kuruluşlarıyla, gerekse gerçek ve özel hukuk tüzel kişileriyle olan mesleki ilişkilerinde uyulacak esasları belirlemek ve uygulamasını denetlemek, mesleki hizmetler karşılığı asgari ücretler ile mesleki çıktılara ilişkin Oda vize ücretlerini belirlemek ve bunların uygulamasını sağlamak” düzenlemesinin, (t) bendinde yer alan “29/06/2006 tarihli ve 5531 sayılı Orman Mühendisliği, Orman Endüstri Mühendisliği ve Ağaç İşleri Endüstri Mühendisliği Hakkında Kanun uyarınca meslek mensupluğu ruhsat belgesi almaya hak kazanan meslek mensuplarının; 5531 sayılı Kanundaki mesleki faaliyet konularına ilişkin hak ve yetkileri kullanırlarken uymaları gereken mesleki ve etik kurallar, ürettikleri mesleki çıktıların vizelenmesi, zorunlu mesleki eğitimlere katılmaları konularında uymaları gereken usul ve esasların belirlendiği ve meslek mensupluğu ruhsat belgesi Odadan teslim alınırken veya eski ruhsat belgelerinin yıllık vizeleri yapılırken bir defaya mahsus olmak üzere Odaya vermek zorunda oldukları taahhütname esaslarını belirlemek” düzenlemesinin;
5- 08/04/2009 tarih ve 27194 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Ormancılık ve Orman Ürünleri Bürolarının Kuruluş ve Çalışma Esasları Yönetmeliği’nin 42. maddesinin 2. fıkrasında yer alan “Meslek mensupları, 04/01/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu esaslarına göre yapılacak mesleki hizmet alımı ihalelerinde, ihaleyi yapan kurum ve kuruluşa, Kanun’un 13. maddesine göre Oda tarafından belirlenen asgari ücret tarifesi altında teklif veremez.” düzenlemesi ile 68. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde yer alan “Kanun kapsamındaki mesleki faaliyetlere ilişkin olarak meslek mensuplarınca gerçekleştirilen mesleki hizmetler asgari tarifesi” düzenlemesinin;
6- TMMOB Orman Mühendisleri Odası Yönetim Kurulunun 05/06/2017 tarih ve 116/1 sayılı kararı ile kabul edilen “Meslek Mensupluğu Oda Kayıt Belgesi, 5531 sayılı Kanuna Ait Mesleki Faaliyet İhale Yetkinlik Belgesi, Mesleki Denetim/Vize Belgesi Düzenlemesine İlişkin Alt Düzenleme”nin (Oda Alt Düzenleme No:8) 8. maddesinin 4. fıkrasında yer alan “Meslek mensupları ile işveren arasında imzalanan sözleşmenin miktarı, Oda asgari ücret tarifesinde o işe ait belirlenen miktardan az olamaz.” düzenlemesinin;
7- 10/07/2002 tarih ve 24811 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Disiplin Yönetmeliği’nin 8. maddesinin 2. fıkrasının (d) bendinde yer alan “Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği ya da Odalarca belirlenmiş asgari ücretin altında ücret almak” düzenlemesinin iptali istemiyle açılmıştır.
Davacıların Anayasaya aykırılık iddiaları yerinde görülmeyerek işin esasına geçildi: Dosyanın incelemesinden; davacılar tarafından, Giresun Orman İşletme Müdürlüğü tarafından açık ihale usulü ile gerçekleştirilen orman yol ağı planlarının düzenlenmesi işine verdikleri teklifin Orman Mühendisleri Odasınca yayınlanan 2019 yılı Mühendislik Hizmetleri Asgari Ücret Tarifesine göre olması gereken en az bedelin altında kalması nedeniyle açılan soruşturma sonucunda “Hafif Para Cezası” ile cezalandırılmasına ilişkin işlemlerle dayanağı yukarıda sayılan düzenleyici işlemlerin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmakta ise de, davacı konumunda bulunan … Orman Mühendisliği San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin tüzel kişilik olması, iptali istenilen bireysel işlem ve dayanağı düzenleyici işlemlerin ise meslek mensubu gerçek kişiler hakkında olması nedeniyle davacı şirketin şirketin dava konusu işlemler nedeniyle menfaatnin ihlal edildiğinden söz etmeye olanak bulunmamaktadır.
Anayasa’nın “Kamu Kurumu Niteliğindeki Meslek Kuruluşları” başlıklı 135. maddesinde, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve üst kuruluşlarının; belli bir mesleğe mensup olanların müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleri ile ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hâkim kılmak üzere meslek disiplinini ve ahlakını korumak maksadı ile kanunla kurulan ve organları kendi üyeleri tarafından kanunda gösterilen usullere göre yargı gözetimi altında, gizli oyla seçilen kamu tüzel kişilikleri oldukları belirtilmiştir.
6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu’nun 2. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde; mühendislik ve mimarlık mesleği mensuplarının, müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleriyle ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak üzere meslek disiplinini ve ahlakını korumak için gerekli gördüğü bütün teşebbüs ve faaliyetlerde bulunmak, davalı Birliğin kuruluş amaçları arasında sayılmıştır. Bu düzenleme kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarını düzenleyen Anayasa’nın 135. maddesine paralel bir düzenlemedir.
Ticarî yönü olmakla birlikte, esas itibarıyla mühendislik ve mimarlık hizmetlerinin, meslek icra edilen birer mesleki faaliyet olduğu esas olduğundan, yukarıda anılan Yasa uyarınca, meslek disiplinini sağlamak ve meslek ahlakını korumak amacıyla davalı Birliğin bu alanda düzenleme yapma yetkisinin olduğu ve bu yetkisini belli şartlar altında, genel ilkeler çerçevesinde düzenleme yapılması koşuluyla odanın başka kurullarına devredebileceği hususu tartışmasızdır.
Meslek disiplini ve ahlakını sağlamak içinde mesleki faaliyetlerde asgari bir standardın olması gerekir. Bu standardı sağlamanın yollarında biri de sunulan hizmetin ücretinin belli bir sınırın altına düşürülmemesi gerektiğidir. Belli bir ücretin altında hizmet vermek sunulan mesleki faaliyetin elbetteki kalitesini etkileyecektir. Sunulan hizmetin kalitesini belli bir standarda bağlamak (bu ücret de olsa) aynı zamanda hizmetten yararlananların da çıkarını koruyan bir durumdur. Bu durum, aynı zamanda hizmette belli bir kalite standardı sağlanmasının ve aynı zamanda meslek disiplinini sağlamanın temel yollarından biridir.
5531 sayılı Kanunda Oda organlarının görevlerine ilişkin düzenlemeye yer verilmemiş, 6235 sayılı Kanunda ise görevler genel olarak sayılmıştır. Başka bir anlatımla, asgari ücret tarifesinin belirlenmesi konusunda yetkinin, Oda organlarından hangisine ait olduğu konusunda yasa düzeyinde herhangi bir hüküm bulunmadığı, Kanun Koyucunun Oda organlarından birini açıkça işaret etmediği görülmektedir.
6235 sayılı Kanunun 22. maddesinde düzenlenen Oda Umumi Heyetinin görevleri dikkate alındığında üst karar organı olarak umumi heyetin diğer bir ifade ile Oda Genel Kurulunun, Odaların oluşum gayesine ilişkin temel kararları aldığı, bütçesini yaptığı, direktif verdiği, diğer organlarda ve birlik genel kurullarına görev yapacak üyeleri seçme işlerini yaptığı görülmektedir. Bu bağlamda belirli süreli bir yönetim faaliyeti olduğu değerlendirilen asgari ücret tarifesi yapma işinin sayılan bu görevlerden herhangi birinin kapsamına girmediği sonucuna varılmaktadır. 5531 sayılı Orman Mühendisliği, Orman Endüstri Mühendisliği ve Ağaç İşleri Endüstri Mühendisliği Hakkında Kanun’un 13. maddesinde: Ücret’in meslek mensuplarının hizmetlerine karşılık olan meblağı ifade ettiği, ücretin asgari miktarının tarife ile belirleneceği, tarifedeki asgari miktar altında iş kabulünün yasak olduğu, aksine hareket edenlere disiplin cezası uygulanacağı, tarifenin, Oda tarafından düzenlenip ve uygulanacağı kurala bağlanmış olduğundan, dava konusu Asgari Ücret Tarifesinin, Oda tarafından belirtilen esaslar çerçevesinde tespit edilerek uygulamaya konulacağı ifadesine yer verilmekle Kanunda öngörülen esaslara bağlı olmak kaydıyla tarife düzenleme işinin kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının teşkilat yapısı ve çalışma düzeni çerçevesinde Oda Yönetim Kurulunca yerine getirilmesinde yasal bir engel bulunmadığı değerlendirilmektedir.
Kaldı ki iki yılda bir toplanması öngörülen Oda Genel Kurulunun, diğer kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşlarında olduğu gibi her yıl düzenli olarak yayınlanması gereken tarifeyi düzenleyip uygulaması fiilen de mümkün görülmemektedir. 6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanununa dayanılarak hazırlanan; Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Ana Yönetmeliğinin, 56. maddesinde; Oda yönetim ve danışma organlarının; Oda Genel Kurulu, Oda Yönetim Kurulu, Oda Onur Kurulu, Oda Denetleme Kurulu, Oda Danışma Kurulu olduğu; 57. maddesi (c) bendinde Oda Genel Kurulunun, iki yılda bir, Birlik Genel Kurulundan en az bir ay önce, Oda Yönetim Kurulunca belirlenen gün ve yerde toplanacağı; dava konusu 69. maddesinde Oda Genel Kurulunun diğer görev ve yetkileri yanında (g) bendinde Oda işlerinin yürütülmesi ve yasaların Odalara verdiği görev ve yetkilerin kullanılması, üyelerin mesleki onur ve çıkarlarının korunması için, Oda Yönetim Kurulunca önerilen tüzük, ana yönetmelik ve yönetmelikleri inceleyip, onaylamak (Genel Kurul, Oda tüzüğü ya da ana yönetmeliği dışında bu yetkisini başka kurullara devredebilir). olduğu; Oda Yönetim Kurulunun Görev ve Yetkileri başlıklı 77. maddesinde, Oda Yönetim Kurulunun diğer görevleri yanında (a) bendinde, Genel Kurulda alınacak kararları uygulamak, Oda işlerini Genel Kurulun yönlendirici kararları çerçevesinde yürütmek olduğu belirtilmiş; Birlik Ana Yönetmeliğinin Üstünlüğü başlıklı 118. maddede ise; Birlik Ana Yönetmeliğinin, sıra ve düzen bakımından Oda ana yönetmeliklerinin üstünde olduğu, Oda ana yönetmeliklerinde bulunmayan konularda ya da Birlik Ana Yönetmeliğindeki hükümlerle Oda ana yönetmeliklerindeki hükümlerin çelişmesi halinde, Birlik Ana Yönetmeliği hükümleri uygulanacağı, Birlik ve Oda yönetmelikleri için de aynı sıra ve düzenin geçerli olduğu kurala bağlanmıştır.
6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu’nun 39. maddesine dayanılarak hazırlanan, dava konusu, Türk Mühendis Ve Mimar Odaları Birliği Orman Mühendisleri Odası Ana Yönetmeliğinin, 24. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinde, “…Oda Yönetim Kuruluna, dönem içinde geçerli olmak üzere, Oda Ana Yönetmeliği dışındaki diğer yönetmelikleri yapma, değiştirme ve 24/05/1984 tarihli ve 3011 sayılı Resmî Gazete’de Yayımlanacak Olan Yönetmelikler Hakkında Kanun kapsamında doğrudan yürürlüğe koyma yetkisini vermek,” , 31. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendinde “…Oda Genel Kurulunun; dönem içinde geçerli olmak üzere, Oda Yönetim Kuruluna verdiği Oda Ana Yönetmeliği dışındaki diğer yönetmelikleri yapma ve değiştirme yetkisi uyarınca, Oda Yönetim Kurulunca yeni yapılan veya değiştirilen yönetmelikleri, 3011 sayılı Kanun kapsamına girenleri Kanunun öngördüğü usule, diğerlerini ise iç işleyişe uygun olarak yürürlüğe koymak”, (g) bendinde, “Üyelerinin, gerek kamu kurum ve kuruluşlarıyla, gerekse gerçek ve özel hukuk tüzel kişileriyle olan mesleki ilişkilerinde uyulacak esasları belirlemek ve uygulamasını denetlemek, mesleki hizmetler karşılığı asgari ücretler ile mesleki çıktılara ilişkin Oda vize ücretlerini belirlemek ve bunların uygulamasını sağlamak” , (t) bendinde “29/06/2006 tarihli ve 5531 sayılı Orman Mühendisliği, Orman Endüstri Mühendisliği ve Ağaç İşleri Endüstri Mühendisliği Hakkında Kanun uyarınca meslek mensupluğu ruhsat belgesi almaya hak kazanan meslek mensuplarının; 5531 sayılı Kanundaki mesleki faaliyet konularına ilişkin hak ve yetkileri kullanırlarken uymaları gereken mesleki ve etik kurallar, ürettikleri mesleki çıktıların vizelenmesi, zorunlu mesleki eğitimlere katılmaları konularında uymaları gereken usul ve esasların belirlendiği ve meslek mensupluğu ruhsat belgesi Odadan teslim alınırken veya eski ruhsat belgelerinin yıllık vizeleri yapılırken bir defaya mahsus olmak üzere Odaya vermek zorunda oldukları taahhütname esaslarını belirlemek” kuralına yer verilmiştir.
Dava konusu 31/12/2018 tarihli, Orman Mühendisliği, Orman Endüstri ve Ağaçişleri Endüstri Mühendisliği Hizmetleri Asgari Ücret Tarifesinin, 01/01/2019-31/12/2019 tarihleri arasında uygulanmak üzere TMMOB Orman Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu tarafından yürürlüğe konulduğu görülmektedir.
Yukarıda yer verilen Anayasa ve Yasa kuralları uyarınca meslek odalarının; gerek üyelerinin gerekse mesleğin onurunu ve mesleki disiplini korumak, mesleğin gelişimini sağlamak, mesleğin icrasında uyulacak ilke ve kuralları saptamak hususlarında görev ve yetkili olduğu açıktır. Ayrıca 5531 sayılı, Orman Mühendisliği, Orman Endüstri Mühendisliği ve Ağaç İşleri Endüstri Mühendisliği Hakkında Kanun’un 13. maddesinde mesleki hizmetler karşılığı ödenecek asgari ücretleri belirlemek ve bunların uygulanmasını sağlamak Odalara görev olarak tevdi edilmiştir. Bu bağlamda, mesleğin belli bir standart ile meslek onuruna yakışacak asgari bir ücret karşılığı yapılmasını sağlamak amacıyla meslek kuruluşlarının asgari ücret tarifesi düzenleme yetkisine sahip olduğu konusunda herhangi bir duraksama bulunmamaktadır.
Bütün bu açıklamalar çerçevesinde; dava konusu düzenleyici işlemlerde yetki, şekil, sebep, konu ve amaç unsurları yönünden hukuka aykırılıktan söz etmeye olanak bulunmadığından, anılan bu düzenleyici işlemlere dayanılarak tesis edilen bireysel işlemlerde de hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, yasal dayanaktan yoksun bulunan davanın; davacı şirket yönünden ehliyet, davacı gerçek kişi yönünden ise esastan reddine karar verilmesi gerektiği, düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra davacının Anayasa’ya aykırılık iddası ciddi görülmeyerek gereği görüşüldü:

HUKUKİ SÜREÇ :
Orman Genel Müdürlüğü Giresun Orman İşletme Müdürlüğü’nce … tarihinde açık ihale usulüyle … ihale kayıt numaralı “Orman Yol Ağı Planlarının Düzenlenmesi Danışmanlık” hizmet alımı ihalesi e-teklif alınmak suretiyle üç kısım şeklinde gerçekleştirilmiştir.
Bu süreçte, anılan ihalenin her üç kısmına da davacı şirket tarafından “Oda Asgari Ücret Tarifesi”nin altında teklif verildiğinin dava dışı bir şirketçe Orman Mühendisleri Odası’na şikâyet edilmesi üzerine, Orman Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu’nun … tarih ve … sayılı kararıyla bu hususta gerekli inceleme ve soruşturmayı yapmak için soruşturmacı görevlendirilmesine karar verilmiştir.
Muhakkikin … tarih ve …, …, … sayılı Soruşturma Raporları sonrasında, TMMOB Orman Mühendisleri Odası Onur Kurulu’nun … tarih ve … sayılı, … tarih ve … sayılı ile … tarih ve … sayılı kararlarıyla, Oda üyesi davacı …’ın TMMOB Disiplin Yönetmeliği’nin 8. maddesinin (a) fıkrasında yer alan “Meslek mensupları arasında haksız rekabete neden olacak davranışlarda bulunmak”; (b) fıkrasında yer alan “… Serbest mühendislik ve mimarlık ile ilgili yönetmelik ve talimatlara uymamak” fiillerini işlemiş olması nedeniyle hafif para cezası verilmesine, hafif para cezasının her bir kararla ayrı ayrı 408,00-TL olarak uygulanmasına karar verilmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:
İlgili Mevzuat:
Anayasa’nın “Yönetmelikler” başlıklı 124. maddesinin 1. fıkrasında, “Cumhurbaşkanı, bakanlıklar ve kamu tüzelkişileri, kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve Cumhurbaşkanlığı Kararnamelerinin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla, yönetmelikler çıkarabilirler.” düzenlemesine; Anayasa’nın 135. maddesinde, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve üst kuruluşlarının, belli bir mesleğe mensup olanların müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleri ile ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak üzere meslek disiplini ve ahlakını korumak maksadı ile kanunla kurulan kamu tüzel kişileri olduğu kurala bağlanmıştır.
6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu’nun 2/1-(b) maddesinde, “Birliğin kuruluş amacı; mühendislik ve mimarlık mesleği mensuplarının, müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleriyle ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak üzere meslek disiplinini ve ahlakını korumak için gerekli gördüğü bütün teşebbüs ve faaliyetlerde bulunmak”; düzenlemesine; 19. maddesinde, “Odalar, bu kanunun 2 nci maddesinde belirtilen amaç için Birlik Umumi Heyetince kararlaştırılan işlerden yalnız odalarını ilgilendiren kısımlar ile görevlidirler. Odalar ve organları, kuruluş amaçları dışında faaliyette bulunamazlar.” düzenlemesine; 22. maddesinde, “Oda Umumi Heyetinin vazifeleri: a) Odaların maksadı teşekkülüne ait kararları almak; idare heyeti çalışmalarını incelemek ve direktifler vermek, hesaplarını tetkik ve bütçesini yapmak, b) İdare heyeti, haysiyet divanı aza ve yedekleri ile murakıplarını seçmek, c) Birlik Umumi Heyetine gidecek asıl ve yedek delegeleri seçmek.”; 24. maddesinde, “Oda İdare Hayetinin vazifeleri: Umumi Heyetçe alınan kararları tatbik etmek ve bu kanunla tanınan hak ve salahiyetleri iyi bir şekilde kullanmak ve oda ile Birlik arasındaki irtibat ve işbirliğini sağlamak.” düzenlemesine yer verilmiştir.
5531 sayılı Orman Mühendisliği, Orman Endüstri Mühendisliği ve Ağaç İşleri Endüstri Mühendisliği Hakkında Kanun’un “Serbest ormancılık ve orman ürünleri büroları” başlıklı 7. maddesinde, “Odaya kayıtlı ve ruhsatlı meslek mensupları, 4 üncü maddede sayılan ve sınırları yönetmelikle belirlenen faaliyet konularında; eksperlik, danışmanlık, teknik müşavirlik ve benzeri işleri bir iş yerine bağlı olmaksızın kendi nam ve hesaplarına serbestçe yapabilecekleri ormancılık ve orman ürünleri büroları veya faaliyet konularına göre ayrı ayrı olmak üzere serbest ormancılık büroları ile serbest orman ürünleri büroları kurabilirler.
Odaya kayıtlı ve ruhsatlı meslek mensubu kişiler, ormancılık ve orman ürünleri büroları, ortaklık bürosu ya da şirket şeklinde birleşebilirler. Bürolarda yapılan faaliyetler ticarî faaliyet sayılmaz. Şirket şeklinde çalışılması halinde, yapılacak işlerden doğacak cezaî sorumluluk, işi yapan meslek mensubuna aittir.
Ormancılık ve orman ürünleri bürolarının kuruluş ve çalışma esasları Oda tarafından hazırlanacak yönetmelikle belirlenir.” düzenlemesine yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
TMMOB Ana Yönetmeliği’nin 69. maddesinin 1. fıkrasının (g) bendinin, TMMOB Orman Mühendisleri Odası Ana Yönetmeliği’nin tamamının yetki yönünden, ayrıca, 24. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinde yer alan “…Oda Yönetim Kuruluna, dönem içinde geçerli olmak üzere, Oda Ana Yönetmeliği dışındaki diğer yönetmelikleri yapma, değiştirme ve 24/05/1984 tarihli ve 3011 sayılı Resmî Gazete’de Yayımlanacak Olan Yönetmelikler Hakkında Kanun kapsamında doğrudan yürürlüğe koyma yetkisini vermek,” düzenlemesinin; Yönetmeliğin 31. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendinde yer alan “…Oda Genel Kurulunun; dönem içinde geçerli olmak üzere, Oda Yönetim Kuruluna verdiği Oda Ana Yönetmeliği dışındaki diğer yönetmelikleri yapma ve değiştirme yetkisi uyarınca, Oda Yönetim Kurulunca yeni yapılan veya değiştirilen yönetmelikleri, 3011 sayılı Kanun kapsamına girenleri Kanunun öngördüğü usule, diğerlerini ise iç işleyişe uygun olarak yürürlüğe koymak” düzenlemesinin iptal isteminin incelenmesi:
02/12/2002 tarih ve 24954 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Ana Yönetmeliği’nin 56. maddesinde, “Oda yönetim ve danışma organları şunlardır:
a) Oda Genel Kurulu
b) Oda Yönetim Kurulu
c) Oda Onur Kurulu
d) Oda Denetleme Kurulu
e) Oda Danışma Kurulu” düzenlemesine; 57/c maddesinde, “Oda Genel Kurulu iki yılda bir, Birlik Genel Kurulundan en az bir ay önce, Oda Yönetim Kurulunca belirlenen gün ve yerde toplanır…” düzenlemesine; 69. maddesinde, “Oda Genel Kurulunun başlıca görev ve yetkileri şunlardır: a) Birlik amaçlarından yalnız Odayı ilgilendiren konularda karar almak … g) Oda işlerinin yürütülmesi ve yasaların Odalara verdiği görev ve yetkilerin kullanılması, üyelerin mesleki onur ve çıkarlarının korunması için, Oda Yönetim Kurulunca önerilen tüzük, ana yönetmelik ve yönetmelikleri inceleyip, onaylamak (Genel Kurul, Oda tüzüğü ya da ana yönetmeliği dışında bu yetkisini başka kurullara devredebilir) …” düzenlemesine; “Oda Yönetim Kurulunun Görev ve Yetkileri” başlıklı 77. maddesinde, “Oda Yönetim Kurulunun başlıca görev ve yetkileri şunlardır: a) Genel Kurulda alınacak kararları uygulamak, Oda işlerini Genel Kurulun yönlendirici kararları çerçevesinde yürütmek. b) Oda üyelerinin, 6235 sayılı TMMOB Kanunu ve bu Ana Yönetmelik hükümleri içinde hak ve yetkilerini iyi bir biçimde kullanmalarını gözetmek…” düzenlemesine; “Birlik Ana Yönetmeliğinin Üstünlüğü” başlıklı 118. maddede, “Birlik Ana Yönetmeliği, sıra ve düzen bakımından Oda ana yönetmeliklerinin üstündedir. Oda ana yönetmeliklerinde bulunmayan konularda ya da Birlik Ana Yönetmeliğindeki hükümlerle Oda ana yönetmeliklerindeki hükümlerin çelişmesi halinde, Birlik Ana Yönetmeliği hükümleri uygulanır. Birlik ve Oda yönetmelikleri için de aynı sıra ve düzen geçerlidir.” düzenlemesine yer verilmiştir.
12/7/2006 tarih ve 26226 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Orman Mühendisleri Odası Ana Yönetmeliği’nin “Dayanak” başlıklı 3. maddesinde, “Bu Yönetmelik, 27/1/1954 tarihli ve 6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanununun 39 uncu maddesine dayanılarak hazırlanmıştır.” düzenlemesine; “Oda Genel Kurulunun görev ve yetkileri” başlıklı 24. maddesinin (f) bendinde, “Oda işlerinin yürütülmesi, kanunların Odaya verdiği görev ve yetkilerin kullanılması, üyelerin mesleki gelişme ve etkinliğinin artırılması, onur ve çıkarlarının korunması yolunda Yönetim Kurulunca önerilen Oda Ana Yönetmelik ve yönetmelikleri inceleyip onaylamak ve Oda Yönetim Kuruluna, dönem içinde geçerli olmak üzere, Oda Ana Yönetmeliği dışındaki diğer yönetmelikleri yapma, değiştirme ve 24/5/1984 tarihli ve 3011 sayılı Resmî Gazete’de Yayımlanacak Olan Yönetmelikler Hakkında Kanun kapsamında doğrudan yürürlüğe koyma yetkisini vermek” düzenlemesine; “Oda Yönetim Kurulunun görev ve yetkileri” başlıklı 31. maddesinin (e) bendinde, “e) (Değişik:RG-14/6/2012-28323)Oda işlerinin yürütülmesi, kanunların Odaya verdiği görev ve yetkilerin kullanılması, üyelerin mesleki gelişme ve etkinliğinin artırılması, onur ve çıkarlarının korunması yolunda, Oda Ana Yönetmeliği ve diğer yönetmelikleri hazırlayarak sırasıyla Oda Genel Kurulu ile Birlik onayına sunmak ve Oda Genel Kurulunun; dönem içinde geçerli olmak üzere, Oda Yönetim Kuruluna verdiği Oda Ana Yönetmeliği dışındaki diğer yönetmelikleri yapma ve değiştirme yetkisi uyarınca, Oda Yönetim Kurulunca yeni yapılan veya değiştirilen yönetmelikleri, 3011 sayılı Kanun kapsamına girenleri Kanunun öngördüğü usule, diğerlerini ise iç işleyişe uygun olarak yürürlüğe koymak” düzenlemesine yer verilmiştir.
Davacı tarafından Orman Mühendisleri Odası Ana Yönetmeliğinin tamamının yetki yönünden hukuka aykırı olduğu, zira yönetmeliğin dayanağının 6235 sayılı kanun 39. maddesi olarak belirtildiği, Kanununun 39. maddesinde “Bu kanun hükümleri müteşebbis heyetlerde ihzar ve birlik umumi heyetince Tasvip edilecek bir talimatname ile tatbik olunur” hükmüne yer verilerek Birlik Genel Kurulunca bir yönetmelik çıkartılmasının öngörüldüğü, halbuki Ana Yönetmeliğin Birlik Genel Kurulu tarafından değil ayrı bir kamu tüzel kişiliğini haiz Orman Mühendisleri odasının karar organı olan Oda Genel Kurulu tarafından çıkartıldığı belirtilmekte ise de, Yönetmeliğin dayanağının yanlış yada eksik gösterilmiş olmasının tek başına yetki yönünden hukuka aykırılık sebebi olmayacağı açıktır.
Davacı tarafından, 5531 sayılı Kanunda tarifenin oda tarafından düzenleneceğinin belirtildiği ancak odanın hangi mercii tarafından kullanılacağının düzenlenmediği, 6235 sayılı Kanunda oda organlarının Oda Genel Kurulu, Oda Yönetim Kurulu ve Oda Haysiyet Divanı olmak üzere düzenleme yapıldığı ve Odaların maksadı teşekkülüne ait kararları almak bağlamında asgari ücret tarifesini belirleme yetkisinin Oda Genel Kuruluna ait olduğu, bu yetkinin başka bir kişiye veya organa devrine açıkça izin veren bir yasal düzenleme olmaksızın devir sonucu doğuran ikincil düzenlemeler ve buna dayanarak oluşturulan yönetim kurulu tarafından asgari ücret tarifesini belirlenmesinin hukuka aykırı olduğu iddia edilmekte olup, öncelikle iddialar ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde dava konusu düzenlemelerin 2577 sayılı Kanunun 7. maddesinin 4. fıkrası kapsamında işlemin dayanağı olduğu değerlendirilerek davalı idarelerin bu yöndeki iddiasına itibar edilmeyerek düzenlemelerin iptal istemi değerlendirilmiştir.
Normlar hiyerarşisi olarak bilinen temel hukuk ilkesine göre, normlar arasında altlık ve üstlük ilişkisi söz konusu olmakta ve her norm geçerliliğini bir üst hukuk normundan almaktadır. Başka bir anlatımla normlar hiyerarşisi, her türlü normun hiyerarşik olarak bir sıra dahilinde sıralanması ve birbirine bağlı olması anlamına gelmekte olup; bunun doğal sonucu olarak, hiyerarşik sıralamada daha altta yer alan normun, kendisinden üstte bulunan norma aykırı hükümler içeremeyeceği, bir başka deyişle alt norm niteliğindeki düzenleyici işlemlerin, bir hakkın kullanımını üst normda öngörülmeyen bir şekilde daraltamayacağı veya kısıtlayamayacağı; dolayısıyla, düzenleyici bir işlemin kendinden önce gelen kanun ve yönetmelik hükümlerine aykırı düzenlemeler getiremeyeceği kabul edilmektedir.
Yukarıda yer verilen Anayasa ve Yasa kuralları uyarınca meslek odalarının, gerek üyelerinin gerekse de soyut olarak mesleğin onurunu ve mesleki disiplini korumak, mesleğin gelişimini sağlamak, mesleğin icrasında uyulacak ilke ve kuralları saptamak hususlarında görev ve yetki sahibi olduğu açıktır. Ayrıca 5531 sayılı Orman Mühendisliği, Orman Endüstri Mühendisliği ve Ağaç İşleri Endüstri Mühendisliği Hakkında Kanun’un 13. maddesinde, mesleki hizmetler karşılığı ödenecek asgari ücretleri belirlemek ve bunların uygulanmasını sağlamak Odalara görev olarak tevdi edilmiştir. Bu bağlamda, mesleğin belli bir standart ile meslek onuruna yakışacak asgari bir ücret karşılığı yapılmasını sağlamak amacıyla meslek kuruluşlarının asgari ücret tarifesi düzenleme yetkisine sahip olduğunun kabulü gerekmektedir.
İnceleme konusu uyuşmazlığın özünü, asgari ücret tarifesini belirleme konusundaki yetkinin, Oda Genel Kurulu’na mı yoksa Oda Yönetim Kurulu’na mı ait olduğu hususu oluşturmaktadır.
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümleri dikkate alındığında, 5531 sayılı Kanunda Oda organlarının görevlerine ilişkin düzenlemeye yer verilmemiş, 6235 sayılı Kanunda ise görevler genel olarak sayılmıştır. Yasa düzeyinde, asgari ücret tarifesinin belirlenmesi konusundaki yetkinin Oda organlarından hangisine ait olduğu konusunda açık bir düzenleme bulunmamakla beraber, 6235 sayılı Kanunda sayılan Oda Genel Kurulu görevleri ile Oda Yönetim Kurulu görevleri karşılaştırıldığında, Oda Genel Kurulunun, Odaların oluşum gayesine ilişkin temel kararları aldığı (Oda’nın bütçesini yapmak, diğer organlarda ve birlik genel kurullarına görev yapacak üyeleri seçmek, yönetim kurulu çalışmalarını incelemek, direktif vermek); Oda Yönetim Kurulu’nun ise daha çok yürütmeye ilişkin olarak görevlendirildiği (Genel Kurul’ca alınan kararları tatbik etmek, Oda’ya verilen hak ve salahiyetleri iyi bir şekilde kullanmak) anlaşılmaktadır. Bu bağlamda, belirli süreli yürütmeye ilişkin bir yönetim faaliyeti olduğu değerlendirilen asgari ücret tarifesi yapma işinin, kanun düzeyinde sayılan bu görevlerden herhangi birinin kapsamına doğrudan girmediği kabul edilmekle beraber, Kanunda öngörülen esaslara bağlı olmak kaydıyla tarife düzenleme işinin kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının teşkilat yapısı ve çalışma düzeni çerçevesinde Oda Yönetim Kurulunca yerine getirilmesinde yasal bir engel bulunmadığı değerlendirilmektedir. Kaldı ki, iki yılda bir toplanması öngörülen Oda Genel Kurulunun, diğer kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşlarında olduğu gibi her yıl düzenli olarak yayınlanması gereken tarifeyi düzenleyip uygulaması fiilen de mümkün görülmemektedir.
Bu durumda, dava konusu düzenlemelerde hukuka aykırılık görülmemiştir.
TMMOB Orman Mühendisleri Odası Ana Yönetmeliği’nin 31. maddesinin 1. fıkrasının (t) bendi ve TMMOB Disiplin Yönetmeliği’nin 8. maddesinin 2. fıkrasının (d) bendinin iptali isteminin incelenmesi:
TMMOB Orman Mühendisleri Odası Ana Yönetmeliği’nin “Oda Yönetim Kurulunun görev ve yetkileri” başlıklı 31. maddenin (t) bendinde, ”29/6/2006 tarihli ve 5531 sayılı Orman Mühendisliği, Orman Endüstri Mühendisliği ve Ağaç İşleri Endüstri Mühendisliği Hakkında Kanun uyarınca meslek mensupluğu ruhsat belgesi almaya hak kazanan meslek mensuplarının; 5531 sayılı Kanundaki mesleki faaliyet konularına ilişkin hak ve yetkileri kullanırlarken uymaları gereken mesleki ve etik kurallar, ürettikleri mesleki çıktıların vizelenmesi, zorunlu mesleki eğitimlere katılmaları konularında uymaları gereken usul ve esasların belirlendiği ve meslek mensupluğu ruhsat belgesi Odadan teslim alınırken veya eski ruhsat belgelerinin yıllık vizeleri yapılırken bir defaya mahsus olmak üzere Odaya vermek zorunda oldukları taahhütname esaslarını belirlemek” düzenlemesine yer verilmiştir.
10/07/2002 tarih ve 24811 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren TMMOB Disiplin Yönetmeliği’nin “Para Cezaları” başlıklı 8. maddesinde, “Para cezalarında uygulanacak cezanın tutarı olayın doğurduğu sonuçlara göre belirlenir.
Para cezası aşağıdaki durumlarda verilir:
a) Meslek mensupları arasında haksız rekabete neden olacak davranışlarda bulunmak,
b) Büro tescili ve tescil yenilemesi gerektiren durumlarda, tescilsiz mesleki etkinliklerde bulunmak, serbest mühendislik ve mimarlık ile ilgili yönetmelik ve talimatlara uymamak,
c) Mesleki denetim uygulamasına aykırı davranmak,
d) Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği ya da Odalarca belirlenmiş asgari ücretin altında ücret almak,..” düzenlemesine yer verilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanun’un 15. maddesinin 1/b bendinde ise, davacının dava açma ehliyetinin bulunmadığı anlaşıldığında davanın reddine karar verileceği kurala bağlanmış, yine anılan Kanun’un 7. maddesinin 4. fıkrasında; ilanı gereken düzenleyici işlemlerde dava süresinin, ilan tarihini izleyen günden itibaren başlayacağı, ancak; bu işlemlerin uygulanması üzerine ilgililerin düzenleyici işlem veya uygulanan işlem yahut her ikisi aleyhine birden dava açabileceği kurala bağlanmış olup; 2575 sayılı Danıştay Kanunu’nun 4575 sayılı Kanunla değişik 24. maddesinin (c) bendinde, bakanlıklar ile kamu kuruluşları veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarınca çıkarılan ve ülke çapında uygulanacak düzenleyici işlemlere karşı açılacak davaların ilk derece mahkemesi olarak Danıştay’da çözümleneceği düzenlemesine yer verilmiştir.
Yukarıda aktarılan hükme göre, iptal davası açılabilmesi için gerçek yada tüzel kişiler ile dava konusu işlem arasında makul ve ciddi bir ilişkinin varlığı yeterli bulunmaktadır. Başka bir deyişle, İdare Hukukunun genel ilkelerine göre idari işlemin değişiklik yarattığı ya da doğmasına engel olduğu hukuki durumla, menfaat bağı olan herkes bu idari işlemin iptalini isteyebilecektir.
Bir başka ifadeyle, idari işlemlerin hukuka uygunluğunun yargı yoluyla denetimini amaçlayan iptal davasının görüşülebilmesinin ön koşullardan birisi olan “dava açma ehliyeti”, her idari işleme karşı herkes tarafından iptal davası açılmasının idare ile işlemlerinde istikrarsızlığa neden olmaması ve idarenin işleyişinin bu yüzden olumsuz etkilenmemesi için, dava konusu edilecek işlem ile dava açacak kişi arasında belli ölçütler içinde menfaat ilişkisinin varlığını ifade etmektedir. Her olay ve davada, idari işlem ile dava açacak kişi arasında öngörülen subjektif ehliyet koşulu olarak menfaat ihlalinin kişisel, meşru ve güncel bir menfaat olması ölçütleri ekseninde yargı mercilerince değerlendirilerek takdir edilecektir.
Danıştay’ın istikrar bulan kararlarına göre, davacının subjektif dava açma ehliyetinin bulunduğunun kabulü için idari kararın davacının meşru, şahsi ve güncel bir menfaatini ihlal etmesi gerekmektedir.
Olayda, davacı hakkında TMMOB Disiplin Yönetmeliği’nin 8. maddesinin (a) fıkrasında yer alan “Meslek mensupları arasında haksız rekabete neden olacak davranışlarda bulunmak” ve (b) fıkrasında yer alan “…Serbest mühendislik ve mimarlık ile ilgili yönetmelik ve talimatlara uymamak” fiillerini işlemiş olması nedeniyle hafif para cezası verilmesine karar verilmiş olmasına rağmen davacı tarafından Disiplin Yönetmeliğinin 8. maddesinin 2. fıkrasının (d) bendinin dava konusu edildiği, dava konusu düzenlemelerin, davacı hakkında tesis edilen bireysel işlemlerin dayanağını oluşturmadığı, dolayısıyla söz konusu düzenlemelerin bu dava kapsamında davacıların menfaatini etkileyen bir yönünün olmadığı kanaatine varıldığından, bu düzenlemelere yönelik olarak davacıların dava açma ehliyetinin bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
TMMOB Orman Mühendisleri Odası Ana Yönetmeliği’nin 31. maddesinin 1. fıkrasının (g) bendinde yer alan düzenlemenin, Ormancılık ve Orman Ürünleri Bürolarının Kuruluş ve Çalışma Esasları Yönetmeliği’nin 42. maddesinin 2. fıkrasının, 68. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendindeki düzenlemenin iptali isteminin incelenmesi:
5531 sayılı Orman Mühendisliği, Orman Endüstri Mühendisliği ve Ağaç İşleri Endüstri Mühendisliği Hakkında Kanun’un “Ücret” başlıklı 13. maddesinde, “Ücret, meslek mensuplarının hizmetlerine karşılık olan meblağı ifade eder. Ücretin asgari miktarı tarife ile belirlenir. Tarifedeki asgari miktar altında iş kabulü yasak olup, aksine hareket edenlere disiplin cezası uygulanır.
Tarife, Oda tarafından düzenlenir ve uygulanır.” düzenlemesine yer verilmiştir.
TMMOB Orman Mühendisleri Odası Ana Yönetmeliği’nin “Oda Yönetim Kurulunun Görev ve Yetkileri” başlıklı 31. maddesinin 1. fıkrasının (g) bendinde “Üyelerinin, gerek kamu kurum ve kuruluşlarıyla, gerekse gerçek ve özel hukuk tüzel kişileriyle olan mesleki ilişkilerinde uyulacak esasları belirlemek ve uygulamasını denetlemek, mesleki hizmetler karşılığı asgari ücretler ile mesleki çıktılara ilişkin Oda vize ücretlerini belirlemek ve bunların uygulamasını sağlamak” düzenlemesine yer verilmiştir.
08/04/2009 tarih ve 27194 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Ormancılık ve Orman Ürünleri Bürolarının Kuruluş ve Çalışma Esasları Yönetmeliği’nin “En az ücretin altında iş kabul etme” başlıklı 42. maddesinde, “Meslek mensupları, hizmetlerine karşılık alacakları ücretin en az miktarının tespitine dair usul ve esaslara göre Odaca belirlenen ücretin altında iş kabulü yapamaz. Bunun üzerindeki ücret ise meslek mensubu ile iş sahipleri arasında serbestçe belirlenebilir.
Meslek mensupları, 4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu esaslarına göre yapılacak mesleki hizmet alımı ihalelerinde, ihaleyi yapan kurum ve kuruluşa, Kanunun 13 üncü maddesine göre Oda tarafından belirlenen asgari ücret tarifesi altında teklif veremez.” kuralına; “Ücret belirleme” başlıklı 68. maddesinde, “Oda Yönetim Kurulu; a) Kanun kapsamındaki mesleki faaliyetlere ilişkin olarak meslek mensuplarınca gerçekleştirilen mesleki hizmetler asgari tarifesi (…) ücretlerinin belirlenmesinde yetkilidir.” kuralına; “Yürütme” başlıklı 74. maddesinde, “Bu Yönetmelik hükümlerini Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Orman Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu yürütür.” kuralına yer verilmiştir.
Davacı tarafından, TMMOB Orman Mühendisleri Odası Ana Yönetmeliği’nin “Oda Yönetim Kurulunun Görev ve Yetkileri” başlıklı 31. maddesinin 1. fıkrasının (g) bendinin tamamının iptali istenilmekte ise de, davacıyı ilgilendiren kısmının “…mesleki hizmetler karşılığı asgari ücretler… belirlemek ve bunların uygulamasını sağlamak” ibareleri olduğu anlaşıldığından, düzenlemenin bu kısmına yönelik hukuki değerlendirme yapılmıştır.
Davacı tarafından, 5531 sayılı Kanunda tarifenin oda tarafından düzenleneceğinin belirtildiği ancak odanın hangi mercii tarafından kullanılacağı düzenlenmemesine rağmen Oda Yönetim Kurulunun tarife düzenleme yetkisi verilmesinin hukuka aykırı olduğu iddiasına ilişkin olarak yukarıda değerlendirme yapılmış ve düzenlemelerde yetki unsuru yönünden hukuka aykırılık bulunmadığına karar verilmiştir. Bu nedenle, Oda Yönetim kuruluna asgari ücret belirleme yetkisi veren TMMOB Orman Mühendisleri Odası Ana Yönetmeliği’nin 31. maddesinin 1. fıkrasının (g) bendinde yer alan düzenlemede ve Ormancılık ve Orman Ürünleri Bürolarının Kuruluş ve Çalışma Esasları Yönetmeliği’nin 68. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendindeki düzenlemede yetki yönünden hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Öte yandan, davacı tarafından, 4734 sayılı Kanun uyarınca gerçekleştirilen ihalelerde oda tarafından belirlenen asgari ücret tarifesinin uygulanmasının hukuken mümkün olmadığı, asgari ücret tarifesinin hukuka uygun olduğu bir an için kabul edilecek olsa bile 4734 sayılı Kanuna tabi ihale sürecinde tarifenin altında teklif sunulmasının yasaklanmasının normlar hiyerarşisi ve temel yorum yöntemleri bakımından hukuken mümkün olmadığı, 4734 sayılı Kanun fiyat rekabeti bakımından herhangi bir alt sınırın belirlenmediği, ne kadar düşük olursa olsun teklif sunulmasını yasaklamadığı, kamu alımlarında Oda tarafından belirlenen asgari ücretin altında teklif sunulmasının yasaklanmasının Anayasa’nın 48. maddesinde güvence altına alınan sözleşme özgürlüğünün sınırlanması niteliğinde olduğu için Anayasa’nın 48. ve 13. maddesi uyarınca ancak yasal düzenleme ile mümkün olduğu, 5531 sayılı Kanun’un 13. maddesinin genel bir düzenleme niteliğinde meslek mensuplarının asgari ücretin altında iş görmesini yasakladığı ancak kamu alımları bakımdan temel ve 5531 sayılı Kanuna göre özel düzenleme niteliğindeki 4734 sayılı Kanunun tüm ihaleler bakımdan öncelikle uygulanması gerektiği iddia edilmektedir.
Anayasa’nın “Temel hak ve hürriyetlerin sınırlanması” başlıklı 13. maddesinde “Temel hak ve hürriyetler, özlerine dokunulmaksızın yalnızca Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabilir. Bu sınırlamalar, Anayasanın sözüne ve ruhuna, demokratik toplum düzeninin ve lâik Cumhuriyetin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olamaz.” hükmü; “Çalışma ve sözleşme hürriyeti” başlıklı 48. maddesinin 1. fıkrasında “Herkes, dilediği alanda çalışma ve sözleşme hürriyetlerine sahiptir. Özel teşebbüsler kurmak serbesttir.” hükmü yer almaktadır.
Kamu hukukuna tâbi olan veya kamunun denetimi altında bulunan veyahut kamu kaynağı kullanan kamu kurum ve kuruluşlarının yapacakları ihalelerde uygulanacak esas ve usulleri belirlemek amacıyla yürürlüğe konulan 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 38. maddesinde, aşırı düşük tekliflerle ilgili düzenlemeye yer verildiği, 4734 sayılı Kanunda fiyat rekabeti bakımından herhangi bir alt sınır belirlenmediği, ne kadar düşük olursa olsun teklif sunulmasının yasaklanmadığı görülmektedir.
Kamu alımlarında oda tarafından belirlenen asgari ücretin altında teklif sunulmasının yasaklanması Anayasa’nın 48. maddesinde güvence altına alınan sözleşme özgürlüğünün sınırlanması niteliğinde olduğundan ancak yasal düzenleme ile mümkündür. 5531 sayılı Kanunun 13. maddesinde mesleki hizmetlerin karşılığı olan asgari ücretlerin belirlenmesine ilişkin bir düzenlemeye yer verilmiştir. Bu düzenlemede, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu esaslarına göre yapılacak mesleki hizmet alımı ihalelerinde de asgari ücret tarifesi altında teklif veremeyeceğine ilişkin düzenlemeye yer verilmemekle birlikte, dava konusu edilen Ormancılık ve Orman Ürünleri Bürolarının Kuruluş ve Çalışma Esasları Yönetmeliği’nin 42. maddesinin 2. fıkrasında bu husus düzenlenmiştir. Anayasa’nın 124. maddesine göre, kamu tüzel kişilerinin, kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve tüzüklerin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla, yönetmelikler çıkarabileceği düzenlenmiştir. Bu düzenleme, idarenin özerk ve türev düzenleme yetkisinin anayasal dayanağını oluşturmaktadır.
İdarenin düzenleme yetkisinin aslında ikincil, türev nitelikte olduğu hususunda bugün için bir duraksama bulunmamaktadır. Anayasa’ya göre, idarenin, düzenleme yetkisini kanunlar çerçevesinde ve kanunlara uygun olarak kullanması gereklidir. Ayrıca, normlar hiyerarşisi olarak bilinen temel hukuk ilkesine göre, normlar arasında altlık ve üstlük ilişkisi söz konusu olmakta ve her norm geçerliliğini bir üst hukuk normundan almaktadır. Başka bir anlatımla normlar hiyerarşisi, her türlü normun hiyerarşik olarak bir sıra dahilinde sıralanması ve birbirine bağlı olması anlamına gelmekte olup; bunun doğal sonucu olarak, hiyerarşik sıralamada daha altta yer alan normun, kendisinden üstte bulunan norma aykırı hükümler içeremeyeceği, bir başka deyişle alt norm niteliğindeki düzenleyici işlemlerin, bir hakkın kullanımını üst normda öngörülmeyen bir şekilde daraltamayacağı veya kısıtlayamayacağı; dolayısıyla, düzenleyici bir işlemin kendinden önce gelen kanun ve yönetmelik hükümlerine aykırı düzenlemeler getiremeyeceği kabul edilmektedir.
Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlığa bakıldığında, asgari ücret düzenleme yetkisi ile ilgili kanunilik şartının gerçekleştiği, davalı idarenin 5531 sayılı Kanunun 13. maddesi kapsamında düzenleme yetkisi kapsamında, bu yetkinin hukuka uygun olarak kullandığı anlaşıldığından dava konusu düzenlemelerde hukuka aykırılık görülmemiştir.
Orman Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu tarafından 01/01/2019-31/12/2019 arasında uygulanmak üzere yürürlüğe konulan Orman Mühendisliği, Orman Endüstri ve Ağaç İşleri Endüstri Mühendisliği Hizmetleri Asgari Ücret Tarifesi’nin, “Meslek Mensupluğu Oda Kayıt Belgesi, 5531 sayılı Kanuna Ait Mesleki Faaliyet İhale Yetkinlik Belgesi, Mesleki Denetim/Vize Belgesi Düzenlemesine İlişkin Alt Düzenleme” nin 8. maddesinin 4. fıkrasının iptali isteminin incelenmesi:
Davacı tarafından, Asgari Ücret Tarifesi’nin tamamının iptali istenilmekte ise de, ihale dökümanından, davacı hakkında, Tarifenin teknik rapor ve cetvellerin hazırlanması, orman bilgi sistemi ve veri tabanının işlenmesi, orman yol ağı planının bezlenmesi ve ciltlenmesi kısımlarının uygulandığı anlaşıldığından hukuki değerlendirme bu kısma münhasıran yapılmıştır.
Ormancılık ve Orman Ürünleri Bürolarının Kuruluş ve Çalışma Esasları Yönetmeliği’nin “Düzenleme yetkisi” başlıklı 71. maddesinde, “Oda, bu Yönetmelik uygulanmasını açıklığa kavuşturmak ve uygulamada birliği sağlamak amacıyla uygulama esaslarına ilişkin alt düzenleme yayımlayabilir. Düzenlemeler, Odanın internet sayfasında, genel merkez ve Oda şubelerinde ilan edilir.” kuralına yer verilmiştir.
… tarihli ve … sayılı Oda Yönetim Kurulu ile karara bağlanan Meslek Mensupluğu Oda Kayıt Belgesi, 5531 sayılı Kanuna Ait Mesleki Faaliyet İhale Yetkinlik Belgesi, Mesleki Denetim/Vize Belgesi Düzenlemesine İlişkin Alt Düzenleme (Oda Alt Düzenleme No:8) Oda tarafından verilecek Meslek Mensupluğu Oda Kayıt Belgesi, Serbest Ormancılık/Orman Ürünleri/Büro ve Şirketi Oda Tescil ve 5531 Sayılı Kanuna Ait Mesleki Faaliyet İhale Yetkinlik Belgesi, Orman Mühendisleri Odası Mühendislik Hizmetleri Mesleki Denetim/Vize Belgesi düzenlemesine ilişkin usul ve esasları belirlemek amacıya düzenlenmiştir. Alt düzenlemenin 8. maddesinin 4. fıkrasında “Meslek mensupları ile işveren arasında imzalanan sözleşmenin miktarı, Oda asgari ücret tarifesinde o işe ait belirlenen miktardan az olamaz.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Dava konusu düzenlemeye göre, orman mühendisliği hizmeti alacak gerçek veya tüzel kişilerin, meslek alanında faaliyette bulunabilmek için davalı Odaya üye olmak zorunluluğunda bulunan bir meslek mensubu ile Oda tarafından belirlenen en az ücrete uygun bir sözleşme yapmaları gerekmektedir. Davacı tarafından, ihale üzerinde kalmasına rağmen sözleşme imzalanamamış ise de, ilgili düzenlemenin davacının meşru, şahsi ve güncel bir menfaatini ihlal ettiği ve dava konusu bireysel işlemin dayanağı olduğu sonucuna varılmıştır.
Yapılacak sözleşmenin unsurlarından biri de sözleşmenin bedelidir. Sözleşmedeki bedelin taraflarca serbest olarak belirlenmesi asıldır. Nitekim, bedeli kararlaştırma konusundaki anlaşma serbestisi de sözleşme özgürlüğü kapsamında olup, anayasal koruma altındadır. Sözleşme serbestisini sınırlayacak nitelikteki bir kuralın ise, yine Anayasa’da tanımlanan sınırlama sebeplerine uygun olarak kanunla konulması gerekmektedir. Anayasanın temel insan hak ve hürriyetlerinden olan çalışma ve sözleşme hürriyetinin, kanun ile sınırlanması sırasında da, kamusal gereklilikler ile temel insan hak ve özgürlükleri yönünden “ölçülülük” ilkesi gözetilerek düzenleme yapılması esastır.
Anayasal koruma altındaki sözleşme özgürlüğünün ancak kanunla sınırlanabilmesi mümkün olduğundan, taraflar arasında serbestçe belirlenmesi gereken sözleşmenin bedel unsuruna, kanuni dayanağı bulunmaksızın, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşu olan davalı Oda tarafından asgarî ücret tarifesi ve alınacak ücret esaslarının belirlenmesi suretiyle müdahale edilemeyeceği açıktır.
Dava konusu olay ve düzenlemelerde, sözleşme özgürlüğü 5531 sayılı Kanunla verilen yetkiye istinaden kısıtlanmıştır. Mevzuat hükümleri ve açıklamalar uyarınca, TMMOB Orman Mühendisleri Odasının üyelerinin hak ve menfaatlerini korumak, üyeler arasında rekabet yaratılarak mühendislik hizmeti sunumunda niteliğin düşmesinin önüne geçilmesini sağlamak amacıyla üyelerinin sunduğu hizmetin karşılığı olan ücretin asgari sınırlarını kanunla verilen yetkiye istinaden tespit edebilecektir. Meslek odasının asgari ücreti düzenleme ve denetleme yetkisi hizmetin gereği gibi ifa edilebilmesi ve kamu yararı açısından da bir zorunluluktur. Öte yandan, kanun ile yapılan sınırlamanın da bu haliyle “ölçülülük” ilkesine aykırı bir yönü bulunmadığı da görülmektedir.
Bu durumda, 531 sayılı Kanun kapsamında verilen yetki çerçevesinde tesis edilen Alt Düzenlemenin 8. maddesinin 4. fıkrasında ve asgari ücret tarifesinin ilgili kısımlarında hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Öte yandan, Orman Mühendisleri Odası tarafından belirlenen asgari ücretin hukuka, kamu yararına ve hizmet gereklerine aykırı olduğu ileri sürülerek dava konusu edilebileceği ve yargı organlarınca bunun denetiminin yapılabileceği de kuşkusuzdur. Meslek Odası tarafından belirlenecek ücretin miktarına yönelik iddialar, ancak bu ücretin belirlendiği düzenleyici işlemlere karşı açılacak davalarda ileri sürülmesi halinde yargı yerince değerlendirilebilecektir. Bu uyuşmazlıkta ise davacı tarafından iddia olarak da davalı odanın en az ücret düzenleme ve denetleme yetkisi bulunmadığı ileri sürüldüğünden bu yönde bir inceleme yapılmamıştır.

TMMOB Orman Mühendisleri Odası Onur Kurulu’nun 05/10/2019 tarih ve 104, 105 ve 106 sayılı kararlarının iptali isteminin incelenmesi:
5531 sayılı Kanunun “Disiplin cezaları” başlıklı 12. maddesinde, “Kişisel bürolarda veya ortaklık bürolarında veya şirketlerde, mesleği yapmaları yasaklananları çalıştıranlar, bu kişilerle her ne şekilde olursa olsun meslekleri ile ilgili işbirliği yapanlar, mesleğin vakar ve onuruna aykırı fiil ve hareketlerde bulunanlar, görevlerini yapmayan veya kusurlu olarak yapanlar, yahut da görevinin gerektirdiği güveni sarsıcı hareketlerde bulunanlar hakkında, fiilin niteliğine ve ağırlık derecesine göre aşağıdaki disiplin cezaları, Oda Yönetim Kurulunun ön incelemesine göre Oda Onur Kurulunca verilir.
a) Cezalar şunlardır:
1) Uyarma: Meslek mensubuna mesleğinin icrasında daha dikkatli davranması gerektiğinin yazı ile bildirilmesidir.
2) Kınama: Meslek mensubuna görevinde ve davranışında kusurlu sayıldığının yazı ile bildirilmesidir.
3) Geçici olarak meslekî faaliyetten alıkoyma: Meslekî sıfatı saklı kalmak şartıyla altı aydan az, bir yıldan çok olmamak üzere meslekî faaliyetten alıkoymaktır.
4) Yeminli sıfatını kaldırma: Serbest yeminli meslek mensubunun yeminli sıfatının kaldırılmasıdır.
5) Meslekten çıkarma: Meslek mensubunun ruhsatnamesinin geri alınarak bir daha bu mesleği icra etmesine izin verilmemesidir.

Yeminli olmayan serbest meslek mensuplarına, 6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanununa göre disiplin cezası verilir.” düzenlemesine, 13. maddesinin 1. fıkrasında, “Ücret, meslek mensuplarının hizmetlerine karşılık olan meblağı ifade eder. Ücretin asgari miktarı tarife ile belirlenir. Tarifedeki asgari miktar altında iş kabulü yasak olup, aksine hareket edenlere disiplin cezası uygulanır.” düzenlemesine yer verilmiştir.
6235 sayılı Kanunun 26. maddesinde; “Odalara kayıtlı meslek mensuplarından bu kanuna aykırı hareketleri görülenlerle, meslekle alakalı işlerde gerek kasten ve gerekse ihmal göstermek suretiyle zarara sebebiyet veren veya akdettiği mukavalelere riayet etmiyen veyahut meslek şeref ve haysiyetini muhil durumları tesbit olunanlara kayıtlı bulundukları oda haysiyet divanınca aşağıda yazılı inzibati cezalar verilir:
a) Yazılı ihtar;
b) (25) liradan (100) liraya kadar para cezası;
c) (100) liradan (1 000) liraya kadar para cezası;
ç) 15 günden 6 aya kadar serbest sanat icrasından men’i;
d) Odadan ihraç.
Bu cezaların verilmesinde sıra gözetilmez. Ancak sebep teşkil eden hadisenin mahiyet ve neticelerine göre bu cezalardan biri tatbik olunur.” düzenlemesine;
39. maddesinde, “Bu kanun hükümleri müteşebbis heyetlerce ihzar ve Birlik Umumi Heyetince tasvip edilecek bir talimatname ile tatbik olunur.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Olayda, TMMOB Orman Mühendisleri Odası Onur Kurulu’nun … tarih ve … sayılı, … tarih ve … sayılı ile … tarih ve … sayılı kararlarıyla, Oda üyesi davacı …’ın TMMOB Disiplin Yönetmeliği’nin 8. maddesinin (a) fıkrasında yer alan “Meslek mensupları arasında haksız rekabete neden olacak davranışlarda bulunmak”; (b) fıkrasında yer alan “… Serbest mühendislik ve mimarlık ile ilgili yönetmelik ve talimatlara uymamak” fiillerini işlemiş olması nedeniyle hafif para cezası verilmesine, hafif para cezasının her bir kararla ayrı ayrı 408,00-TL olarak uygulanmasına karar verilmiştir.
Bireysel işlemin tesisinde usule ilişkin bir eksiklik bulunmayan ve Disiplin Yönetmeliğinde belirtilen fiili işlediği sübut bulan davacı hakkında tesis edilen işlemlerde hukuka ve mevzuata aykırılık görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. TMMOB Orman Mühendisleri Odası Ana Yönetmeliği’nin 31. maddesinin 1. fıkrasının (t) bendi ve TMMOB Disiplin Yönetmeliği’nin 8. maddesinin 2. fıkrasının (d) bendinin iptali istemi yönünden DAVANIN EHLİYET YÖNÜNDEN REDDİNE oyçokluğu ile,
2. Davanın diğer kısımlarının REDDİNE oybirliği ile,
3. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam …-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına
4. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca … TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idarelere verilmesine,
5. Posta giderleri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra istemi halinde davacıya iadesine,
6. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere,
26/01/2023 tarihinde karar verildi.

KARŞI OY :
(X)- TMMOB Orman Mühendisleri Odası Ana Yönetmeliği’nin 31. maddesinin 1. fıkrasının (t) bendi ve TMMOB Disiplin Yönetmeliği’nin 8. maddesinin 2. fıkrasının (d) bendinin iptali istemi yönünden;

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 7. maddesinin 4. fıkrasında; İlanı gereken düzenleyici işlemlerde dava süresinin, ilan tarihini izleyen günden itibaren başlayacağı ancak bu işlemlerin uygulanması üzerine ilgililerin düzenleyici işlem veya uygulanan işlem yahut her ikisi aleyhine birden dava açabileceği kurala bağlanmıştır.
Aynı Kanunu’nun 2. maddesinde ise; idari işlemler hakkında, yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan davalar iptal davaları olarak tanımlanmıştır.
İdarenin eylem ve işlemlerinin hukuka uygunluğunun yargısal denetim yoluyla sağlanmasında en etkin araçlardan biri iptal davaları olduğundan, iptal davalarında ’’menfaat ihlali” olarak tanımlanan sübjektif ehliyet koşulunun sübjektif hak ihlallerinin giderilmesiyle birlikte idari işlemlerin hukuka uygunluğunun denetlenebilmesi kapsamında belirlenmesi gerektiği açıktır. Bu bağlamda menfaat ihlali koşulu, davacının idari işlemle meşru, kişisel ve güncel bir menfaat ilgisinin kurulması gereği şeklinde tanımlanmış olup, dava açma ehliyetinin iptal davasına konu olan kararın niteliğine göre idari yargı yerince değerlendirilmesi gerekmektedir.
Menfaat unsurunun açık bir tanımını içeren yasal düzenleme bulunmamaktadır. Ancak, doktrinde ve yargı kararlarında “menfaat” kavramının iptal davasını açan davacı ile dava konu ettiği idâri işlem arasındaki alakayı ifade ettiği ve bu alakanın meşru, ciddi, kişisel ve güncel (aktüel) olması gerektiği kabul edilmektedir. Ancak “güncellik” arayışının düzenleyici işlemin birey üzerinde uygulanmasına yönelik bir kararın varlığına indirgenmesi gibi bir bakış açısı, düzenleyici işlemlerin uygulama işlemleri aşamasına gelene kadar dava konusu edilememesi gibi bir sonuç doğurur ki; bu da 2577 sayılı kanunun 7. maddesinin 4. maddesinde yer alan düzenleyici işlemlere karşı ilan tarihinden itibaren doğrudan dava açma imkanı veren düzenlemeyle çelişir.
Buna göre düzenleyici işlemlerin iptali istemiyle açılan davalarda menfaat unsurunun değerlendirilmesinde; menfaatin meşru ve kişisel olup olmadığı yani davacının faaliyet alanı ile ilgili olup olmadığı açısından değerlendirilmesi, meşru ve kişisel menfaati varsa düzenleyici işlemin iptalinin istenmesinde menfaatin bulunduğunun kabulü gerekir.
Dolayısıyla; muhtemel işlem tesisinden hareketle, -Resmi Gazete’de yayım tarihinden itibaren genel dava açma süresi geçmiş olması hasebiyle, ancak uygulama işlemi neticesinde dava açma süresinin canlanacağı dikkate alındığında- yukarıda yer alan açıklamalar ışığında davacının dava konusu edilen düzenlemelerin iptali istemiyle davayı açmakta güncel menfaatinin olduğu, ancak; anılan Yönetmelik düzenlemelerine karşı dava açılabilmesi için genel dava açma süresinin geçtiği, (dava konusu TMMOB Orman Mühendisleri Odası Ana Yönetmeliği’nin yürürlük
tarihi 12/7/2006, dava konusu TMMOB Disiplin Yönetmeliği’nin yürürlük tarihi 10/07/2002’dir.)
2577 sayılı Kanun’un 7. maddesinin 4. fıkrası uyarınca, genel dava açma süresini canlandıracak bir uygulama işleminin bulunmadığı görüldüğünden davanın bu kısmının süre aşımı yönünden reddi gerektiği düşüncesiyle güncel menfaati bulunmadığından bahisle davanın ehliyet yönünden reddi yolunda verilen çoğunluk kararına katılmıyorum.