Danıştay Kararı 8. Daire 2020/1926 E. 2023/1197 K. 14.03.2023 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2020/1926 E.  ,  2023/1197 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/1926
Karar No : 2023/1197

TEMYİZ EDEN (DAVACI): … Turizm Yolcu Taşımacılğı ve Organizasyon Hizmetleri A.Ş.
VEKİLİ: Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI): … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN KONUSU: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından, davalı idarece tesis olunan … Otomobil ile Yolcu Taşımacılığı yapılmasına ilişkin … tarih ve … sayılı UKOME kararının 7. maddesinin … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı iptal edildiği, söz konusu UKOME kararı nedeniyle zarara uğradığı iddiasıyla şimdilik 600.000,00 TL maddi, 250.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 850.000,00 TL tazminatın ödenmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; … Otomobil ile Yolcu Taşımacılığı faaliyeti için aranan şartları revize eden … tarih ve … sayılı UKOME kararının iptali için davacı tarafından … İdare Mahkemesi’nde açılan davada anılan Mahkemenin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile … tarih ve … sayılı UKOME kararının 7. maddesinin iptaline karar verildiği, söz konusu Mahkeme kararı ile mevcut çalışma iznine sahip taşımacıların yeni getirilen düzenlemeden olumsuz etkilenmemelerine yönelik geçiş hükümlerine yer verilmesinin gerektiği, ancak bu düzenleme sonrası yapılacak başvurularda ilgili şartların dikkate alınması gerektiği belirtilmekle, 28/01/2013 tarihinden geçerli olmak üzere idarece yapılan uzatma ile birlikte 30/04/2014 tarihine kadar çalışma iznine sahip davacı şirketin belirlenen bu süre boyunca faaliyetine devam ettiği, bu sürenin sona erdiği tarihten itibaren yeniden çalışma izni verilmesine yönelik herhangi bir talebinin olmadığı, kaldı ki verilen yetki ve izin belgesinin nihai taşımacılık yapma hakkı da doğurmayacağı, dolayısıyla yargı kararıyla iptaline karar verilen işlemden olumsuz etkilenmekle birlikte lüks otomobil ile taşımacılık işine devam etmeye yönelik iradesinin doğrudan davalı idarenin bu işlemi nedeniyle sona erdiğinden söz etmenin hukuken kabul edilebilir olmadığı, ancak dolaylı bir etkisinden söz edilebileceği, söz konusu bu etkininde hukuka aykırılığı ortaya konulan her işlemin tazmin sorumluluğunu gerektirmeyeceği, söz konusu yargı kararıyla iptaline karar verilen UKOME kararıyla davacının çalışamaması arasında hukuken kabul edilebilir herhangi bir illiyet bağı kurulamamış olduğu, davalı idarenin maddi ve manevi tazmin yükümlülüğünden söz edilmesinin mümkün olmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın dayandığı hukuki ve kanuni gerekçelerin Dairece de uygun bulunduğu, ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından, … tarih ve … sayılı UKOME kararı çerçevesinde lüks otomobil ile yolcu taşımacılığı şartlarına haiz olarak izin belgelerinin alındığı, 25 araç kapasiteli bir araç filosunun oluşturulduğu, alınan UKOME kararında lüks taşımacılık yapacak şirketlere ait araçların silindir hacminin 1900 cc ve üzeri olabileceğinin belirtildiği, sonrasında alınan kararla bu maddenin iptaline karar verildiği, … tarih ve … sayılı kararla birlikte segment esasına geçilerek taşımacılık yapanların taşımacılığa başlaması için en az 25 adet minimum E segment veya üst segmentte yer alan öz mal otomobille yetki belgesi başvurusunda bulunulabileceğinin belirtildiği, anılan kararın iptali için dava açıldığı, kararın yeni yapılacak düzenlemede geçiş hükümlerine yer verilmesi gerektiği gerekçesiyle iptal edildiği, … tarih ve … sayılı UKOME kararında bulunan maddenin iptal edilmesi nedeniyle uğradığı zararın idarece tazmin edilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davalı idare tarafından, davacı tarafın uğradığını ileri sürdüğü zararın tazmini konusunda davalı idareye herhangi bir başvurusunun bulunmadığı, iddia edilen zararla ilgili davalı idarenin bir kusurunun bulunmadığı, davacı taraf için … tarih ve … sayılı UKOME kararı gereği bir yıl süreli yetki ve izin belgelerinin düzenlendiği, davacı tarafça iddia edilen yatırımların bir yıllık geçerliliği bulunan yetki belgeleri için yapıldığı, davacıya verilen bahse konu belgelerin davacı taraf açısından kazanılmış hak oluşturmadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, posta gideri avansından artan tutarın Mahkeme tarafından iadesine,
4. 2577 sayılı Kanunun 50. maddesi uyarınca onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesini teminen dosyanın İstanbul 10. İdare Mahkemesine gönderilmesine,
5. Kesin olarak, 14/03/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.