Danıştay Kararı 8. Daire 2019/9865 E. 2023/1675 K. 06.04.2023 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2019/9865 E.  ,  2023/1675 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/9865
Karar No : 2023/1675

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyasyon Onkolojisi Bölümünde öğretim üyesi olarak görev yapan davacının, 2547 sayılı Kanun’un 53. maddesinin (b-6) bendinin (c) alt bendi uyarınca kamu görevinden çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Yükseköğretim Yüksek Disiplin Kurulu … tarih ve … sayılı işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacı hakkında tesis edilen soruşturma raporu ile dava dosyasındaki bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesi sonucu, davacının soruşturma raporuna konu fiilleri işlemiş olduğu, sosyal paylaşım sitesinde kullanmış olduğu ifadelerin ifade özgürlüğü kapsamında kalmadığı, davacının toplum içerisindeki yeri ve ifa ettiği görevin hassasiyeti düşünüldüğünde, iş bu davranışların öğretim elemanı sıfatı ile bağdaşmayacak derecede yüz kızartıcı ve utanç verici hareketler kapsamında olduğu anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Disiplin cezasının tesisinde savunma hakkının tam olarak kullandırılmadığı, disiplin cezasına konu iddiaların gerçeği yansıtmadığı ileri sürülmüştür.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : İstemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Hukuka aykırı olduğu anlaşılan Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra dosyanın tekemmül ettiği anlaşıldığından, yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Dava; … Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyasyon Onkolojisi Bölümünde öğretim üyesi olarak görev yapan davacının, 2547 sayılı Kanun’un 53. maddesinin (b-6) bendinin (c) alt bendi uyarınca kamu görevinden çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Yükseköğretim Yüksek Disiplin Kurulu … tarih ve … sayılı işleminin iptali istemiyle açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
Anayasa’nın 130. maddesinde; çağdaş eğitim-öğretim esaslarına dayanan bir düzen içinde milletin ve ülkenin ihtiyaçlarına uygun insan gücü yetiştirmek amacı ile; ortaöğretime dayalı çeşitli düzeylerde eğitim-öğretim, bilimsel araştırma, yayın ve danışmanlık yapmak, ülkeye ve insanlığa hizmet etmek üzere çeşitli birimlerden oluşan kamu tüzelkişiliğine ve bilimsel özerkliğe sahip üniversitelerin Devlet tarafından kanunla kurulacağı; yükseköğretim kurumlarının kuruluş ve organları ile işleyişleri ve bunların seçimleri, görev, yetki ve sorumlulukları üniversiteler üzerinde Devletin gözetim ve denetim hakkını kullanma usulleri, öğretim elemanlarının görevleri, unvanları, atama, yükselme ve emeklilikleri, öğretim elemanı yetiştirme, üniversitelerin ve öğretim elemanlarının kamu kuruluşları ve diğer kurumlar ile ilişkileri, öğretim düzeyleri ve süreleri, yükseköğretime giriş, devam ve alınacak harçlar, Devletin yapacağı yardımlar ile ilgili ilkeler, disiplin ve ceza işleri, mali işler, özlük hakları, öğretim elemanlarının uyacakları koşullar, üniversitelerarası ihtiyaçlara göre öğretim elemanlarının görevlendirilmesi, öğrenimin ve öğretimin hürriyet ve teminat içinde ve çağdaş bilim ve teknoloji gereklerine göre yürütülmesi, Yükseköğretim kuruluna ve üniversitelere Devletin sağladığı mali kaynakların kullanılmasının kanunla düzenleneceği kurala bağlanmıştır.
2547 sayılı Kanun’un, 01.03.2014 tarih ve 6528 sayılı Kanun ile değişik 53/b maddesinde; ”Öğretim elemanları, memur ve diğer personele uygulanabilecek disiplin cezaları uyarma, kınama, yönetim görevinden ayırma, aylıktan kesme, kademe ilerlemesinin durdurulması, üniversite öğretim mesleğinden çıkarma ve kamu görevinden çıkarma cezalarıdır. Hangi fiillere hangi disiplin cezasının uygulanacağı, bu bentte sayılan kişilerin disiplin işlemleri ve disiplin amirlerinin yetkileri, Devlet memurlarına uygulanan usul ve esaslar da göz önüne alınmak suretiyle Yükseköğretim Kurulunca düzenlenir.” kuralı yer almıştır.
Anayasa Mahkemesinin 07.04.2015 tarih ve 29319 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 14.01.2015 tarih ve E:2014/100, K:2015/6 sayılı kararı sonrası, 2547 sayılı Kanun’un 53. maddesi, 09.12.2016 tarih ve 29913 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 6764 sayılı Kanun ile değişikliğe uğramış ve 2547 sayılı Kanun’un 53/b maddesinde; Devlet ve vakıf yükseköğretim kurumlarının öğretim elemanlarına uygulanabilecek disiplin cezalarının uyarma, kınama, aylıktan veya ücretten kesme, kademe ilerlemesinin durdurulması veya birden fazla ücretten kesme, üniversite öğretim mesleğinden çıkarma ve kamu görevinden çıkarma cezaları olduğu belirtilerek, maddede disiplin suç ve cezalarına, disiplin uygulamalarına ilişkin usul ve esaslara yer verilmiştir.
2547 sayılı Kanun’un, 6764 sayılı Kanun ile değişik 53. maddesinin (b) fıkrasının (1), (2), (3), (4) ve (6) numaralı bentlerinde yer alan “657 sayılı Kanundaki fiillere ilave olarak…” ibarelerinin, Anayasa Mahkemesinin 17.07.2019 tarih ve 30834 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan, 10.04.2019 tarih ve E:2017/33, K:2019/20 sayılı kararıyla iptaline ve kararın Resmi Gazete’de yayımlanmasından başlayarak dokuz ay sonra yürürlüğe girmesine karar verilmiş ve 2547 sayılı Kanun’un 53. maddesinin (b) fıkrasının (1), (2), (3), (4) ve (6) numaralı bentleri, 17.04.2020 tarih ve 31102 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7243 sayılı Kanun’un 7. maddesi ile değişikliğe uğrayarak, “657 sayılı Kanundaki fiillere ilave olarak…” ibareleri yürürlükten kaldırılmıştır.
2547 sayılı Kanun’un 53. maddesinin 09.12.2016 tarih ve 29913 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 6764 sayılı Kanun ile değişikliğe uğramış (b-6) bendinin (c) alt bendinde; ”Kamu hizmeti veya öğretim elemanı sıfatı ile bağdaşmayacak nitelik ve derece yüz kızartıcı ve utanç verici hareketlerde bulunmak” fiilinin kamu görevinden çıkarma cezasını gerektirdiği kurala bağlanmıştır.
21.08.1982 tarih ve 17789 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan mülga Yükseköğretim Kurumları Yönetici, Öğretim Elemanı ve Memurları Disiplin Yönetmeliği’nin 11/b-6 maddesinde; kamu hizmeti veya öğretim elemanı sıfatı ile bağdaşmayacak nitelik ve derece yüz kızartıcı ve utanç verici hareketlerde bulunmak, kamu görevinden çıkarma cezasını gerektiren fiil ve haller arasında belirtilmiştir. Ancak anılan Yönetmelik 20.10.2017 tarih ve 30216 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Yükseköğretim Kurumları Yönetici, Öğretim Elemanı ve Memurları Disiplin Yönetmeliğinin Yürürlükten kaldırılmasına Dair Yönetmelik ile yürürlükten kaldırılmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Anayasa Mahkemesinin 07.04.2015 tarih ve 29319 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 14.01.2015 tarih ve E:2014/100, K:2015/6 sayılı kararı ile yükseköğretim kurumları yönetici, öğretim elemanı ve memurlarının disiplin işlemleri için getirilmiş herhangi bir kanuni güvence bulunmadığı ve yasal belirlilik sağlanmadığı belirtilerek, Anayasa’nın 38., 128. ve 130. maddelerine aykırı olduğu gerekçesiyle, 2547 sayılı Kanun’un 53/b maddesinin 2. cümlesinin iptal edilmesine ve kararın Resmi Gazete’de yayımlanmasından başlayarak dokuz ay sonra yürürlüğe girmesine karar verilmiş ve karar 08.01.2016 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Anayasa Mahkemesinin anılan kararı sonrası, 2547 sayılı Kanun’un 53. maddesi, 09.12.2016 tarih ve 29913 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 6764 sayılı Kanun ile değişikliğe uğramış ve maddede yükseköğretim kurumlarının öğretim elemanlarına uygulanabilecek disiplin suç ve cezalarına, disiplin uygulamalarına ilişkin usul ve esaslara yer verilmiştir.
Olayda; davacının, 25.11.2015 tarihinde, sosyal paylaşım sitesinde yaptığı paylaşımlarla Cumhurbaşkanını aşağılayıcı ve küçük düşürücü sözlerde bulunmak ve haklarında soruşturma bulunmayan kamu görevlileri hakkında terör örgütü üyeliği isnadında bulunmak fiillerinin, Anayasa Mahkemesinin 14.1.2015 tarih ve E:2014/100, K:2015/6 sayılı kararının, 07.04.2015 tarih ve 29319 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmasından sonra ve kararın, yürürlüğe girmesi için öngörülen dokuz aylık süre içerisinde işlendiği anlaşılmıştır.
Anayasa Mahkemesinin 14.1.2015 tarih ve E:2014/100, K:2015/6 sayılı kararında 2547 sayılı Kanun’un 53/b-2 maddesinin 2. cümlesinin iptal edilmesi sonucu doğacak hukuksal boşluğun kamu düzenini ihlal edici nitelikte olduğu öngörülmüştür. Bu nedenle kararın, Resmi Gazete’de yayımlanmasından dokuz ay sonra yürürlüğe girmesine karar verilmiştir. Anılan dokuz aylık sürenin sonuna kadar iptaline karar verilen kuralın ve bu kurala dayalı olarak ihdas edilen Yükseköğretim Kurumları Yönetici, Öğretim Elemanı ve Memurları Disiplin Yönetmeliği’nin uygulamaya devam edeceği açıktır. Aksinin kabulü, Anayasa Mahkemesi kararına ve hukukun temel ilkelerine aykırı olarak, disiplini bozan fiillerin cezasız kalması sonucu, kamu düzeninin ihlaline yol açacağı gibi disiplin hukukunun kamu hizmetinin gereği gibi yürütülmesi amacına aykırılık teşkil edecektir.
Nitekim;Anayasa Mahkemesinin 29.06.2022 tarih ve Başvuru Numarası: 2017/30653 sayılı kararında da; anılan dokuz aylık sürenin sonuna kadar iptaline karar verilen kuralın temel hakların ihlaline neden olmayacak şekilde uygulamaya devam edeceği belirtilmiştir.
Bu bağlamda; Anayasa Mahkemesi’nin anılan kararında öngörülen dokuz aylık sürenin sonuna kadar iptaline karar verilen kuralın uygulanmaya devam edeceği dikkate alınarak, 2547 sayılı Kanun’a dayanılarak ihdas edilen Yükseköğretim Kurumları Yönetici, Öğretim Elemanı ve Memurları Disiplin Yönetmeliği uyarınca usulüne uygun olarak yapılacak disiplin soruşturması sonucu fiilin sübuta ermesi durumunda, davacının anılan mevzuat hükümlerine göre disiplin cezasıyla cezalandırılması mümkün iken, fiil tarihinde yürürlükte bulunmayan, 2547 sayılı Kanun’un 53. maddesinin 09.12.2016 tarih ve 29913 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 6764 sayılı Kanun ile değişikliğe uğrayan (b-6) bendinin (c) alt bendi uyarınca kamu görevinden çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işlemin hukuka aykırı olduğu açıktır.
Bu itibarla, aksi yöndeki İstinaf Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan temyiz isteminin kabulüne,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Kullanılmayan … TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
4. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın yukarıda belirtilen Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine,
5. Kesin olarak 06/04/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.