Danıştay Kararı 8. Daire 2019/9687 E. 2020/4900 K. 05.11.2020 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2019/9687 E.  ,  2020/4900 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/9687
Karar No : 2020/4900

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı

VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …

VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından “2016 yılı Dış Kaynaktan Temin Muvazzaf Astsubay” adaylığının, hakkında yapılan güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının olumsuz olması nedeniyle sonlandırılmasına ilişkin işlemin iptali ile özlük haklarının ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; davacı hakkında güvenliği zedeleyen bir durumunun olduğuna dair bir tespitin bulunmadığı, davacının evli kız kardeşi F.Ü. ile ilgili olarak söz konusu terör örgütü ile irtibatı ve iltisaki ve güvenliği zedeleyecek başkaca bir ilişkisinin ortaya konulamadığı, davalı idarece verilen bilgi ve belgelerde doğrudan davacının FETÖ/PDY ile ilişkisi olduğuna dair bir ifadenin bulunmadığı, işlemin dayanağı olarak gösterilen FETÖ/PDY bağlantılı olduğu belirtilen şahıs ile davacı arasında güvenliği zedeleyecek ne tür bir ilişkinin bulunduğunun ortaya konulmadığı ve bu hususta yürütülen bir soruşturmanın varlığından bahsedilmediği, Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliği eki formda yer verilen davacıyı etkileyebilecek yakın çevresi (anne, baba, kardeş, eş, çocuk) hakkında başkaca bir tespitin olmadığı; öte yandan, davacının kız kardeşi F.Ü.’nün eşi olan Emniyet personeli M.Ü.’nün 677 sayılı KHK ile Emniyet Teşkilatından çıkarıldığı hususu söz konusu bilgiler arasında yer almakla beraber anılanın, daha sonra 697 sayılı KHK ile görevine iade edildiği, buna göre davacının kız kardeşi hakkındaki somut kanaate dayalı olmayan bilgi notunun tek başına davacıya yönelik olumsuz bir tespit olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığı, kaldı ki, bu konuda yeni tespitlerin mevcudiyeti halinde davacının her zaman ilişiğinin kesilebileceği hususları dikkate alındığında dava konusu işlemde belirtilen yönüyle mevzuata uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline, davacının tazminat isteminin kabulü ile davacının yoksun kaldığı parasal haklarının ödenmesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : İstemin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “İdari davalarda genel yetki” başlıklı 32. maddesinde; “Göreve ilişkin hükümler saklı kalmak şartıyla bu Kanunda veya özel kanunlarda yetkili idare mahkemesinin gösterilmemiş olması halinde, yetkili idare mahkemesi, dava konusu olan idari işlemi veya idari sözleşmeyi yapan idari merciin bulunduğu yerdeki idare mahkemesidir. Bu Kanunun uygulanmasında yetki kamu düzenindendir.” hükmü yer almakta olup, dava konusu işleme ilişkin özel bir yetki kuralı da bulunmamaktadır.
Yukarıda aktarılan yasal düzenleme uyarınca 2577 sayılı Kanunda veya özel kanunlarda yetkili idare mahkemesinin gösterilmemiş olması halinde, yetkili idare mahkemesinin, dava konusu olan idari işlemi yapan idari merciin bulunduğu yerdeki idare mahkemesi olduğu kuşkusuzdur.
Olayda, muvazzaf astsubay temini kapsamında yapılan seçim aşaması sınavlarında başarılı olan davacının adaylık işlemlerinin, mevzuat gereğince yetkili kurumdan hakkında gelen bilginin Milli Savunma Bakanlığı üst değerlendirme komisyonu üyelerince mevzuat hükümleri uyarınca değerlendirilerek, güvenlik soruşturmasının olumsuz olduğuna karar verilmesi neticesinde iptal edildiği anlaşılmış olup, davacının ilişiğinin kesilmesine yönelik işlemin iptali istemiyle Milli Savunma Bakanlığı’na karşı açılan davada, genel yetki kuralı uyarınca uyuşmazlığın görüm ve çözümünde işlemi tesis eden idarenin bulunduğu yer idare mahkemesi olan Ankara İdare Mahkemesi yetkili bulunmaktadır.
Nitekim Danıştay Başkanlar Kurulu’nun 01/07/2020 tarih ve E:2020/98 K:2020/112 sayılı kararında; benzer bir olayda uyuşmazlığın “kamu görevinden” değil, “öğrenci ve öğrenim işlerinden kaynaklandığı” belirtilerek uyuşmazlığın temyizen incelenmesi görevinin Dairemizde olduğu belirtilmiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan temyiz isteminin kabulüne,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 05/11/2020 tarihinde kesin olarak oybirliği ile karar verildi.