Danıştay Kararı 8. Daire 2019/6773 E. 2023/1535 K. 29.03.2023 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2019/6773 E.  ,  2023/1535 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/6773
Karar No : 2023/1535

TEMYİZ EDENLER : 1- (Davalı) … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
2- (Davalı Yanında Müdahil) …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF(DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, Aydın İli, Kuşadası İlçesi, … Mahallesi, … ada …-… parsel ve … ada … parsel yakınında bulunan bölgede … adına verilen ve 03/06/2015 tarihinden itibaren 5 yıl geçerli olan S:… sayılı II-A grubu kalker işletme ruhsatının ve bu ruhsatın iptali talebiyle yapmış olduğu 07/03/2016 tarihli başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı davalı idare işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; Mahkemenin E:… sayılı dosyasında yapılan 08/11/2018 tarihli ara kararına Kuşadası Belediye Başkanlığı’nca cevaben sunulan 23/11/2018 havale tarihli yazı ve yazıya ekli bilgi ve belgelerden maden sahasının bulunduğu taşınmazların bulunduğu alanın 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı ile 1/25.000 ölçekli nazım imar planında tarım alanı kullanım kararlarında kaldığı değerlendirmesinde bulunulduğu, 3573 sayılı Zeytinciliği Islahı ve Yabanilerin Aşılattırılması Hakkında Kanun’un 20. maddesinde açık biçimde zeytinlik sahaları içinde ve bu sahalara en az 3 kilometre mesafede zeytinyağı fabrikası hariç zeytinliklerin vegatatif ve generatif gelişmesine mani olacak kimyevi atık bırakan, toz ve duman çıkaran tesis yapılamayacağının ve işletilemeyeceğinin hüküm altına alındığı, dava konusu maden sahası ile kırma – eleme tesisine 200-700 metre mesafede çok sayıda mahsuldar zeytinlik alan bulunduğu, dolayısıyla maden sahasının bulunduğu alanın 3573 sayılı Yasa ile getirilen sınırlamaya aykırı olduğu, bunun yanında maden sahası ve kırma – eleme tesisleri ile söz konusu zeytinlik alanlar arasında toz etkisini önleyecek veya azaltacak tepelik ya da orman bitki örtüsü şeklinde herhangi bir doğal bariyer de olmadığı, bu nedenle dava konusu maden ocağındaki patlatmalar ile taşıma ve özellikle de kırma – eleme tesisinden kaynaklanabilecek tozların maden ocağına çok yakın konumda olan alandaki zeytin ağaçlarının vegatatif ve generatif gelişmesine olumsuz etkisi olacağı, ayrıca bölgede yürütülen sair tarımsal faaliyetler ile bioflora ve böcek yaşamını da olumsuz yönde etkileyeceği, hukuka aykırılığı açık bulunan … sayılı ruhsat sahası için davalı idare tarafından düzenlenen (03/06/2015 tarihinden geçerli olmak üzere 5 yıl süreli) II-A grubu işletme ruhsatında ve bu ruhsatın iptali istemiyle davacının yapmış olduğu 07/03/2016 tarihli başvuruya istinaden davalı idarece tesis edilen … tarih ve … sayılı ret işleminde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; İstinaf yoluyla kaldırılması istenilen İdare Mahkemesi kararında kanunda sayılan kaldırma nedenlerinin bulunmadığı belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı ve davalı yanında müdahil tarafından, davanın süre ve ehliyet yönünden reddi gerektiği, Mahkemece yapılacak denetimin ruhsatın usulüne uygun olarak düzenlenip düzenlenmediği noktasında olması gerektiği, davacı tarafından ileri sürülen iddiaların ÇED sürecinde değerlendirilmesi gerektiği, dava konusu ruhsat ile yapılacak faaliyetlerin çevre ve insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkileri olduğuna dair somut veri sunulamadığı, tesis kapalı ve sulu sistemle çalıştığından toz ve duman çıkışı olmasının mümkün olmadığı, dosyada mevcut krokilerde gösterilen alanda açık sistem çalışan beton santrali bulunması sebebiyle toz ve duman oluştuğu, söz konusu taşınmazın imar planı içinde yer aldığı, zeytinlik vasfının bulunmadığı, Aydın Valiliği İl Çevre ve Orman Müdürlüğü kararı ile kalker maden ocağı projesi hakkında ÇED gerekli değildir kararı verildiği, kırma eleme tesisi ve beton santrali projesi için de çevresel etki değerlendirmesi gerekli değildir kararı verildiği, kararın eksik bilirkişi raporu esas alınarak verildiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra; davalı yanında müdahilin duruşma istemi ve davalı ile davalı yanında müdahilin usule yönelik itirazları yerinde görülmeyerek ve dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 29/03/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.