Danıştay Kararı 8. Daire 2019/5735 E. 2023/1830 K. 07.04.2023 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2019/5735 E.  ,  2023/1830 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/5735
Karar No : 2023/1830

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Turz. İnş. San. Tic. A.Ş.
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından Manisa ili, Akhisar ilçesi sınırları dahilinde bulunan 5199 sayılı IV. Grup ruhsat sahasında Bakanlık yetkilileri tarafından 03-16/11/2017 tarihleri arasında yapılan tetkik işlemi neticesinde Maden Kanunu’nun 29. maddesi ile Maden Yönetmeliğinin 35. maddesi kapsamında tesis edilen üretim faaliyetlerinin durdurulması ve 62.743,00-TL idari para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacı tarafından, mevcut ruhsat sahasında herhangi bir çalışma ve işletme faaliyeti bulunmadığının müfettişlerce de tespit edilerek tutanak altına alındığı, hal böyleyken var olmayan işletme faaliyetlerinin projeye ve kanuna aykırı olduğundan bahsedilmesinin kanunen mümkün olmadığı, davalı idarece tespit edilen eksikliklerin maden işletme faaliyetleri arasında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı ileri sürülmekte ise de, Maden Yönetmeliğinde, işletme döneminin, işletme ruhsatının düzenlenmesinden başlayarak ruhsat hukukunun herhangi bir nedenle hükümden düşmesine kadar madencilik faaliyetlerinin yapıldığı dönem olarak tanımlanması, madencilik faaliyetlerinin ise, madenlerin aranması, üretime yönelik hazırlık çalışmaları, üretilmesi, sevkiyatı, cevher hazırlama ve zenginleştirme, atıkların bertarafı, ruhsat sahasındaki stoklama/depolama işlemleri, maden işletmelerinin kapatılması ve çevre ile uyumlu hale getirilmesi ile ilgili tüm faaliyetler ve bu faaliyetlere yönelik tesislerin yapılmasını ifade etmesi karşısında, davacının iddialarına itibar edilmediği, uyuşmazlıkta, mevzuat hükümleri gereğince işletme faaliyetinin, projesine ve bu Kanunun ilgili hükümlerine göre yürütüleceği, işletme projesine aykırı faaliyette bulunulduğunun tespit edilmesi hâlinde, projeye uygun faaliyette bulunulması için ruhsat sahibine altı aya kadar süre verileceği, bu süre sonunda projeye uygun faaliyette bulunulmaması hâlinde idari para cezası verilerek üretim faaliyetinin durdurulacağı, ancak, projeye aykırı faaliyetlerin işletme açısından tehlikeli olduğunun tespit edilmesi hâlinde tehlikeli durum giderilinceye kadar üretim faaliyetlerinin doğrudan durdurulacağı, bu kapsamda davacının işletmekte olduğu maden sahasının 2014 yılında incelendiği ve maden ocağında tehlike arzeden durumların tespit edildiği, tespit üzerine davacıya 04/02/2015 tarihli yazının gönderildiği ve Maden Kanununun 29. maddesine atıfta bulunularak yazının tebliğ tarihinden itibaren en geç altı ay içinde söz konusu ocakta can ve mal emniyeti açısından sahadaki mevcut galeri girişlerine izinsiz girilemeyecek şekilde tertibat kurulması ve ocak girişlerinin etrafına uyarı levhalarının konulması ve yapılan çalışmalarla ilgili olarak bilgi verilmesi, aksi takdirde Maden Kanununun 29. maddesi gereğince teminatın irat kaydedilerek sahadaki faaliyetlerin bu eksiklikler tamamlanıncaya kadar durdurulacağının belirtildiği, belirtilen önlemlerin alınmadığının 03-16/11/2017 tarihlerinde yapılan incelemede tespit edilmesi üzerine kanun hükmü uyarınca davacıya para cezası verilerek üretim faaliyetinin durdurulduğu, bu hususları gösterir ilgili evrak ve tespitlerin idarece dosyaya sunulduğu anlaşılmakla, tesis edilen dava konusu işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, mevcut ruhsat sahasında herhangi bir çalışma ve işletme faaliyeti bulunmadığının müfettişlerce de tespit edilerek tutanak altına alındığı, hal böyleyken var olmayan işletme faaliyetlerinin projeye ve kanuna aykırı olduğundan bahsedilmesinin kanunen mümkün olmadığı, kurum müfettişlerince tespit edilen eksikliklerin hiçbirinin maden işletme faaliyetleri ile ilgili eksiklikler olmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, posta gideri avansından artan tutarın Mahkeme tarafından iadesine,
4. 2577 sayılı Kanunun 50. maddesi uyarınca onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesini teminen dosyanın İdare Mahkemesine gönderilmesine,
5. Kesin olarak, 07/04/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.