Danıştay Kararı 8. Daire 2019/5337 E. 2023/1337 K. 21.03.2023 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2019/5337 E.  ,  2023/1337 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/5337
Karar No : 2023/1337

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Kireç Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Bursa İli, Orhangazi İlçesi, … Köyü mevkiinde bulunan … tarih ve İR:… sicil numaralı II-A Grubu maden işletme ruhsat sahası ile ilgili ruhsat sahasının terkine dair yapılan başvurunun reddine ilişkin … gün ve E… sayılı işlem ile 2017 yılına ait ödenmeyen 19.732,00.-TL tutarlı ruhsat bedelinin ödenmesine ilişkin … tarih ve E… sayılı işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; ruhsat sahasının terkine dair yapılan başvurunun reddine ilişkin … tarih ve E… sayılı işlem yönünden; ruhsat sahasının terkine yönelik olarak mevzuatta sahada faaliyette bulunulmamamış olması ya da üretime yönelik faaliyette bulunulmuş olması şeklinde ikili bir ayrıma gidilmek suretiyle sınıflandırma yapıldığı, sahada faaliyette bulunulmamış olması halinde işin doğası gereği önlem alınmadığının bildirilmesi yeterli görülmüş iken, üretime yönelik faaliyette bulunulmuş olması halinde ayrıntılı olarak sayılan emniyet tedbirlerinin alınması ve sahanın son durumunu gösterir imalat haritası ve maden jeoloji haritasının yetkili idareye sunulması gerektiği yönünde düzenleme ortaya konulduğu, olayda, davacı şirket tarafından uzun yıllara sari şekilde maden ruhsat sahası üzerinde faaliyette bulunulmakta iken 2015 yılına gelindiğinde ruhsat sahasına sınır yerde başlayan otoyol çalışması sebebiyle maden rezervinin etkilenmeye başlaması üzerine alanın kuzeyinde bulunan tarafa doğru genişleme talebinde bulunulmakla birlikte talebin davalı idarece karşılanmaması üzerine devam eden süreç sonunda otoyol çalışmasının olduğu alana ilişkin koruma bandı sınırı ile madencilik faaliyet alanı arasındaki bir alan üzerinde çakışma meydana geldiği, otoyol projesi ile maden ruhsat sahası arasında meydana gelen çakışma mevzuatla belirlenen ruhsat sahasının terkine yönelik koşullar yerine getirilmeksizin terke olanak sağlamayacağı, davacı tarafından maden ruhsat sahası üzerinde emniyet tedbirlerinin alınması ve sahanın son durumunu gösterir imalat haritası ve maden jeoloji haritasının yetkili idareye sunulması koşulları yerine getirilmeksizin doğrudan yapılan maden ruhsat sahasının terki talebinin reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, 2017 yılına ait ödenmeyen 19.732,00.-TL tutarlı ruhsat bedelinin ödenmesine ilişkin … tarih ve E… sayılı işlem yönünden; yürürlükte bulunan maden ruhsatları için her yıl itibariyle ödenmesi gereken bir bedel öngörüldüğü, davacı şirket tarafından faaliyet yürütülen sahaya ait ruhsatın iptal edildiğine ya da hükümden düştüğüne ilişkin bilgi ve belge bulunmadığından yürürlükte bulunan maden ruhsatı için istenilen ruhsat bedeline ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, Madencilik Faaliyetleri Uygulama Yönetmeliğinin 83. maddesinin 3. fıkrasında, işletme ruhsatı alındıktan sonra, gerekli izinler alınamadığından işletme izni düzenlenemeyen ve herhangi bir faaliyette bulunmayan işletme ruhsatlarının terk taleplerinde, terk raporu dışında son durum imalat haritası ve maden jeoloji haritası verilmesinin zorunlu olmadığının hükme bağlandığı, şirketlerinin hiçbir kusuru olmaksızın dava konusu ruhsat sahasına yönelik faaliyet yürütülebilmesi bakımından gereken izinleri alamadığı, kaldı ki mevcut izinlerinin de Orman Bölge Müdürlüğü tarafından iptal edildiği, bunun yanında herhangi bir faaliyette de bulunmadığı sabit olduğundan imalat haritası ve maden jeoloji haritası verme yükümlülüğünün de söz konusu olamayacağı ve bu durumun maden ruhsat sahasının terki usulünün istisnasını oluşturduğu, öte yandan, sahanın son durumunu gösterir imalat haritası ve maden jeoloji haritasının halihazırda idarenin bünyesinde mevcut olduğu, hem hukuki hem de fiili anlamda dava konusu ruhsat alanında faaliyet gösterme imkanı bulunmayan şirketin ruhsat alanına ilişkin sorumluluk ve yükümlülük altında bulunmasının hukuk güvenliği ilkesine aykırılık oluşturduğu, dava konusu ruhsat alanının orman alanı içinde yer aldığı hususunun mahkemece dikkate alınmadığı ve salt ruhsat sahası terk usulü dikkate alınarak karar verildiği, idarenin hizmet kusuru bulunduğu haller sebebi ile sahanın terk edilmek zorunda kalındığı, idarenin önceki beyanlarında maden sahasının otoyol projesinden etkileneceği belirtilmesine rağmen, sonraki beyanlarında konu ile ilgili açıklama yapmaktan çekindiği ve bu durumun yatırım yapılmasına ve yatırımın terk edilmesine sebep olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, posta gideri avansından artan tutarın Mahkeme tarafından iadesine,
4. 2577 sayılı Kanunun 50. maddesi uyarınca onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesini teminen dosyanın İdare Mahkemesine gönderilmesine,
5. Kesin olarak, 21/03/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.