Danıştay Kararı 8. Daire 2019/4055 E. 2020/4646 K. 22.10.2020 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2019/4055 E.  ,  2020/4646 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/4055
Karar No : 2020/4646

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … İli, … İlçesi sınırları dahilinde ve davacı uhdesinde bulunan … sayılı II (a) grubu işletme ruhsatının Maden Kanunu’nun 13. maddesinin 1. fıkrası uyarınca 17/02/2017 tarihi itibariyle iptaline ilişkin Maden İşleri Genel Müdürlüğü’nün … tarih ve E…. sayılı işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı karar ile; 3213 sayılı Kanunun 3. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davacıya ait ruhsatın iptal edilebilmesi için ruhsat bedelinin yatırılmasına ilişkin yükümlülüğün yerine getirilmesi amacıyla usulüne uygun bir tebliğin yapılarak davacıya 3 ay süre tanınması gerektiği, davalı idarece madde mucibince tebliğe çıkarılan evrakın davacıya tebliğ olunamayarak iade edildiği ve bunun üzerine ilanen tebliğ yapıldığı ve bu tebliğe dayalı olarak dava konusu işlemin tesis edildiğinin belirtildiği, davalı idarenin, davacıya 3213 sayılı Kanunun 13. maddesi uyarınca çıkarılan tebliğ evrakının tebliğ olunamayarak iade edildiği iddia edilmiş ise de, tebliğe ilişkin evrakın ibraz edilememesi nedeniyle yapılan tebligatın içeriğinin; tebligata çıkarılan adresin; tebligatın iade edilme gerekçelerinin hukuken geçerli bir şekilde ortaya konulamadığı, kaldı ki 7201 sayılı Kanunun ilgili maddeleri gereğince tebliğ evrakının iade edilmesi halinde davalı idarece öncelikle davacının tebliğe elverişli adresinin araştırılmasının gerektiği, ancak dava dosyasında bu yönde bir araştırma yapıldığına ilişkin bilgi ve belge bulunmadığı, bu haliyle dava konusu işleme dayanak teşkil eden (ilanen) tebliğin usulsüz olduğu sonucuna varıldığından, usulsüz olarak yapılan tebliğe dayalı olarak tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından 3213 sayılı Maden Kanunu’nun 7.maddesi kapsamında alınması gereken zorunlu izinlerin 3 yıllık süresi içinde alınarak Maden İşleri Genel Müdürlüğüne sunulmadığının tespit edildiği, davaya konu ruhsatın 2016 yılı işletme ruhsat bedellerinin süresi içerisinde yatırılmadığı, Maden Kanunu’nun 13.maddesi kapsamında ruhsat sahibine işletme ruhsat bedellerinin yatırılması için 3 (üç) ay daha süre verildiği, söz konusu yazının adrese tebliğ edilemediği, 09.11.2016 tarih 29883 sayılı Resmi Gazete’de yayımlandığı, 3 ay 7 günlük sürede işletme ruhsat bedelleri yatırılmadığından söz konusu ruhsatın Maden Kanunu’nun 13. maddesi kapsamında 17.02.2017 tarihinde iptal edildiği, dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NIN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, 703 sayılı K.H.K. ile 3213 sayılı Maden Kanunu’na eklenen Geçici 33. madde ve 15/07/2018 tarih ve 30479 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 4 Nolu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 766. maddesi uyarınca Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı hasım mevkiiden çıkarılıp Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü hasım mevkiine alınarak Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
4. Kesin olarak, 22/10/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.