Danıştay Kararı 8. Daire 2019/4042 E. 2023/1357 K. 22.03.2023 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2019/4042 E.  ,  2023/1357 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/4042
Karar No : 2023/1357

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Hammadde Sanayi ve Tic. A.Ş.
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından; İstanbul İli, Şile İlçesi, …ve …Köyleri sınırları içerisinde İR …sicil numarasıyla 01.04.2026 tarihine kadar geçerli olacak şekilde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden İşleri Genel Müdürlüğü’nden almış olduğu IV Grup Maden İşletme Ruhsatı ve IV Grup Maden İşletme İzinlerinin kapsadığı alanın ormanlık alanda kalan 28.396.58 m2′ lik kısmında, 6831 sayılı Orman Kanunu’nun 16. maddesi ve bu maddenin uygulanmasına dair 18.04.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Yönetmelik hükümleri uyarınca izni süresinin maden ruhsatı bitim süresi olan 01.04.2026 tarihine kadar uzatılması (madencilik faaliyetinde bulunmasına izin verilmesi) istemiyle yaptığı 09/08/2016 tarihli başvurusunun reddine ilişkin Orman Genel Müdürlüğü Şile Orman İşletme Müdürlüğü’nün … tarih ve E… sayılı işlemi ile bu işlemin dayanağı Orman Genel Müdürlüğü’nün … tarih ve E… sayılı işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davalı idarenin gerekli inceleme ve araştırma sonucunda gerekçesini de belirtmek ve takdir yetkisini kullanmak suretiyle işlem tesis etmesi mümkün olmakla birlikte, dosyaya sunulan inceleme raporunun içeriği de dikkate alındığında, yapılan temdit izin uzatımı konusunda bir değerlendirme yapılmadığı, mevzuatta öngörülen şartlar açısından eksiklik bulunduğu ileri sürülmediği gibi bu yönde bir tespite de yer verilmediği ve davacının izin uzatımı başvurusunun reddini gerektiren nedenlerin objektif ve somut gerekçelere dayanılarak ortaya konulmadığı anlaşıldığından, hukuki güvenlik ilkesi gözetilmeden ve mevzuata aykırı biçimde salt takdir yetkisine dayanılarak davacı şirketin izin uzatımı talebinin reddedildiği, diğer taraftan, davaya konu işlemlerin dayanağı olarak gösterilen 2012/15 sayılı Başbakanlık Genelgesi’nin iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle açılan ve Danıştay Sekizinci Dairesi’nin E:2014/7883 sayılı dosyası ile bakılan davada, dava konusu Genelge ile maden mevzuatında öngörülmeyen ayrı bir izin müessesesi getirildiği, bu hali ile anılan Genelgenin, maden ruhsatları bakımından kısıtlayıcı hükümler içeren ve üst hukuk normu olan Maden Kanunu ve Madencilik Faaliyetleri Uygulama Yönetmeliğine aykırı bir düzenleme olduğu sonucuna varılarak 11/11/2015 tarihinde yürütmenin durdurulması isteminin kabulüne karar verildiği ve yürütmenin durdurulması kararına yapılan itirazın da Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu tarafından 27/04/2016 tarih ve E:2016/98 sayılı karar ile reddedildiğinden dava konusu işlemlerin dayanağının ortadan kalktığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Mevcut mevzuat hükümleri uyarınca izin verilmesi konusunda idareye takdir yetkisi tanındığı, … İdare Mahkemesi tarafından verilen yürütmenin durdurulması kararına istinaden 06.06.2018 tarihli Makam oluru ile izin verildiği, davacı tarafından 12.09.2018 tarihinde dilekçe verilerek söz konusu sahada kil rezervi tükendiğinden bahisle izin iptali talep edilmesi üzerine 04.02.2019 tarihinde iznin iptal edildiği, belirtilen sebeplerle bakılmakta olan davanın konusuz kaldığı, dava konusu işlemin hukuka uygun olarak tesis edildiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davanın açıldığı tarihteki koşullara göre bakılıp sonuçlandırılması gerektiği, davalı tarafından davanın konusuz kaldığı yönünde ileri sürülen iddianın yerinde olmadığı, Bölge İdare Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının açıklama ile onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Davalı idare tarafından sunulan temyiz dilekçesinde; … İdare Mahkemesi tarafından verilen yürütmeyi durdurma kararına istinaden … tarih ve … sayılı Makam oluru ile 28.396,58 m2 ormanlık alanda 04/06/2019 tarihine kadar izin verildiği, davacının 12/09/2018 tarihli dilekçe ile ilgili sahada kil rezervi tükendiğinden bahisle anılan iznin iptal edilmesine yönelik talebi üzerine … tarih ve …sayılı Makam oluru ile iznin iptal edilmesi sebebiyle davanın konusuz kaldığı ileri sürülmüş ise de belirtilen iznin, idare tarafından tesis edilen geri alma işlemi olmaksızın, davacının başvurusu üzerine iptal edildiği, davanın açıldığı tarihteki maddi ve hukuki koşullar dikkate alınarak bir karar verilmesi gerektiği, bu nedenle davanın konusuz kalmasından söz edilemeyeceği açıktır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz isteminin reddine,
2. …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, posta gideri avansından artan tutarın Mahkeme tarafından iadesine,
4. 2577 sayılı Kanunun 50. maddesi uyarınca onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesini teminen dosyanın İdare Mahkemesine gönderilmesine,
5. Kesin olarak, 22/03/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.