Danıştay Kararı 8. Daire 2019/3835 E. 2023/1510 K. 28.03.2023 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2019/3835 E.  ,  2023/1510 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/3835
Karar No : 2023/1510

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından; … Genel Müdürlüğü’nün … tarih, … sayılı işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından … soruşturma numarası üzerinden yürütülen soruşturma kapsamında, davacı şirket tarafından işletilmekte olan maden ocaklarında üretilen altın miktarının eksik bildirimi neticesinde ödenmesi gereken devlet payının eksik ödendiğinin bilirkişi raporuyla belirlendiğinden bahisle, 22/09/2016 tarihli yazıyla raporda belirtilen konularla ilgili olarak gerekli araştırmaların yapılarak eksik ödenen devlet hakkının tahsiline yönelik yasal yollara müracaat edilmesi hususunun Maden İşleri Genel Müdürlüğü’ne bildirildiği, bunun üzerine eksik ödendiği bilirkişiler tarafından tespit edilen devlet hakları farklarının ödenmesi gerektiği konusunda … tarih ve … sayıl Makam Oluru alınarak dava konusu işlemin tesis edildiği, davalı idarenin, devlet hakkına ilişkin olarak ortaya çıkabilecek aksaklıkları ve tutarsızlıkları önlemek, işlemler arasında birliği sağlayarak devlet hakkı kayıplarının önüne geçmek amacıyla dayanakları ortaya konulmak suretiyle fiyat tespiti yapma konusunda yetkili olduğu, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından … soruşturma numarası üzerinden yürütülen soruşturma kapsamında, davacı şirket tarafından işletilmekte olan maden ocaklarında üretilen altın miktarının eksik bildirimi neticesinde ödenmesi gereken devlet payının eksik ödendiğinin bilirkişi raporuyla belirlendiği dikkate alındığında dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, bilirkişi incelemesi yapılması talebinin hem yerel Mahkemece hem de istinaf merciince değerlendirmeksizin karar verildiği, işleme dayanak gösterilen Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … sayılı soruşturma dosyası kapsamındaki raporda yer verilen tespit ve teknik değerlendirmelerin işleme tek başına esas alınabilecek yeterlilikte olmadığı, 2006-2009 dönemine ilişkin talep edilen alacağın zamanaşımına uğradığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davalı idare tarafından istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının 2010-2015 yıllarına ilişkin devlet hakkı yönünden onanması, 2006-2009 yıllarına ilişkin devlet hakkı yönünden ise bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından … soruşturma numarası üzerinden yürütülen soruşturma kapsamında, davacı şirket tarafından işletilmekte olan maden ocaklarında üretilen altın miktarının eksik bildirimi neticesinde ödenmesi gereken devlet payının eksik ödendiğinin bilirkişi raporuyla belirlendiğinden bahisle, 22/09/2016 tarihli yazıyla raporda belirtilen konularla ilgili olarak gerekli araştırmaların yapılarak eksik ödenen devlet hakkının tahsiline yönelik yasal yollara müracaat edilmesi hususu 22/09/2016 tarihinde Maden İşleri Genel Müdürlüğü’ne bildirilmiştir.
Bunun üzerine, eksik ödendiği bilirkişiler tarafından tespit edilen devlet hakları farklarının ödenmesi gerektiği konusunda … tarih ve … sayıl Makam Oluru alınmış ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden İşleri Genel Müdürlüğü’nün … tarih, … sayılı işlemi ile,
2006 yılı 1.268.187,97-TL
2007 yılı 1.047.511,24-TL
2008 yılı 1.406.921,05-TL
2009 yılı 2.675.382,24-TL
2010/1 dönem 1.769.324,03-TL
2010 yılı 1.223.477,63-TL
2011 yılı 401.888,92-TL
2012 yılı 1.110.886,49-TL
2013 yılı 2.521.170,57-TL
2014 yılı 9.994.789,04-TL
2015 yılı 622.893,88-TL devlet hakkının yatırılması gerektiğine ilişkin işlem tesis edilmiştir.
Bunun üzerine bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
Devlet Hakkı, 3213 sayılı Maden Kanunu’nun 3. maddesinde, maden istihracı ile sağlanacak gelirden devlet payına düşen kısım olarak; 06/11/2010 tarih ve 27751 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren ve dava konusu işlem tarihinde yürürlükte olan Mülga Madencilik Faaliyetleri Uygulama Yönetmeliği’nin 4. maddesinin (j) bendinde de, maden istihracından sağlanan gelirden ve/veya üretim yapılmayan ruhsat sahalarından proje beyanı üzerinden alınan devlet payına düşen kısım olarak tanımlanmıştır.
3213 sayılı Maden Kanunun “Devlet hakkı” başlıklı 14. maddesinin dava konusu işlem tarihinde yürürlükte bulunan halinde de, “(Değişik fıkra: 10/06/2010-5995 S.K/8.mad.) Devlet hakkı, ocaktan çıkarılan madenin ocak başındaki fiyatından alınır.
….
(Ek fıkra: 10/6/2010-5995/8 md.) Ruhsat sahibi tarafından beyan edilen ocak başı satış fiyatı Bakanlık tarafından denetlenir ve eksik beyanlar tamamlattırılır.
….
Devlet hakkı ve özel idare payı, her yıl haziran ayının son günü mesai bitimine kadar ruhsat sahibi tarafından yatırılır. …
Süresinde tahakkuk ettirilmeyen Devlet hakkına, tahakkuk ettirilmesi gereken ayın son gününden tahakkuk ettirildiği tarihe kadar geçen süre için 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre hesaplanacak gecikme zammı oranında faiz uygulanır.” hükmü getirilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dava konusu işlemin 2006, 2007, 2008 ve 2009 yılları devlet hakkına ilişkin kısmı yönünden yapılan inceleme;
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 102. maddesinde; “Amme alacağı, vadesinin rastladığı takvim yılını takip eden takvim yılı başından itibaren 5 yıl içinde tahsil edilmezse zamanaşımına uğrar. Para cezalarına ait hususi kanunlardaki zamanaşımı hükümleri mahfuzdur. Zamanaşımından sonra mükellefin rızaen yapacağı ödemeler kabul olunur.” hükmü yer almaktadır.
Yukarıda yer verilen 6183 sayılı Kanunun 102. maddesi uyarınca; vadesinin rastladığı takvim yılını takip eden takvim yılı başından itibaren 5 yıl içinde tahsil edilmeyen amme alacağı zamanaşımına uğramaktadır.
Uyuşmazlıkta, dava konusu işlemle istenilen 2006, 2007, 2008 ve 2009 yıllarına ilişkin Devlet hakkının vadesinin sırası ile 30/06/2007, 30/06/2008, 30/06/2009 ve 30/06/2010 olduğu ve yine sırası ile 01/01/2008, 01/01/2009, 01/01/2010 ve 01/01/2011 tarihlerinden itibaren 5 yıllık zamanaşımı süresi (yine sırası ile 31/12/2012, 31/12/2013, 31/12/2014 ve 31/12/2015) geçtikten sonra tesis edilen 18/10/2016 tarihli işlem ile istenilen 2006, 2007, 2008 ve 2009 yıllarına ilişkin Devlet hakkının zaman aşımına uğradığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, dava konusu işlemin 2006, 2007, 2008 ve 2009 yıllarına ilişkin devlet hakkı yönünden zamanaşımı nedeniyle iptali gerekmektedir.

Dava konusu işlemin 2010-2015 yılları devlet hakkına ilişkin kısmı yönünden yapılan inceleme;
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan temyiz isteminin kısmen kabulüne,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının
a) 2010-2015 yılları devlet hakkına ilişkin kısmının ONANMASINA,
b) 2006-2009 yılları devlet hakkına ilişkin kısmının BOZULMASINA,
3. 29/04/2017 günlü 30052 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 690 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin 73. maddesinin 6. fıkrası ve 6758 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabul Edilmesine Dair Kanunun 19. maddesinin 6. fıkrası ile kayyımlık görevi Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından yürütülen şirketlerin, açtıkları davalarda harçtan muaf oldukları hükme bağlandığından temyiz aşamasında fazladan alınan … TL harcın istemi hâlinde davacıya iadesine,
4. Bozulan kısım yönünden yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın yukarıda belirtilen Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine,
5. Kesin olarak 28/03/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.