Danıştay Kararı 8. Daire 2019/3067 E. 2023/815 K. 23.02.2023 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2019/3067 E.  ,  2023/815 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/3067
Karar No : 2023/815

TEMYİZ EDEN (DAVACILAR) : 1- …
2- …
VEKİLİ : Av…
DİGER DAVACI : …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av….

DAVALI YANINDA MÜDAHİL : …
VEKİLİ : Av…

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … İli, … Köyü sınırları içerisinde kâin bir alanda yer alan bazalt cinsi II-a grubu maden için …’e verilen … numaralı maden işletme ruhsatının ve … numaralı maden işletme izninin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; işletme ruhsatı alanının 93.17 hektar olduğu ve madencilik faaliyetinin anılan alanın tamamında gerçekleştirilebileceği, bu bakımdan madencilik faaliyetinin alanın tamamı üzerinde çevresel etki değerlendirmesinin yapılmasının gerektiği; tanıtım dosyasında ve ÇED başvurusunda 24.60 hektarlık alan için çalışma yapılacağı belirtilmiş olsa da, etaplar halinde ruhsat sahası olan 93.17 hektarın tamamında madencilik faaliyetinin yapılmasının mümkün olduğu, yönetmeliğe göre 25.00 hektardan küçük alanların ÇED incelemesine dahil olmaması nedeniyle, faaliyet alanının 25.00 hektardan daha küçük alan gösterilerek ÇED sürecinden kaçınılarak faaliyetin seçme-eleme kriteri içerisinde değerlendirilmeye tabi tutulmak istenildiği, ancak işletme ruhsat alanı dikkate alındığında ise bunun mümkün olmadığı; netice itibariyle, uyuşmazlığa konu madencilik faaliyetinin, 93.17 hektarlık maden işletme ruhsatı alanı içerinde yer aldığı ve toplam alanının 25 hektardan fazla olması nedeniyle faaliyetin ÇED Yönetmeliği’nin Ek-1’de yer alan projelerden olduğu anlaşıldığı, buna göre, işletme ruhsatına ait 93.17 hektarlık alanın bütünü dikkate alındığında, ÇED Yönetmeliği’nin Ek-1’de yer alan projelerden olduğu anlaşılan uyuşmazlık konusu madencilik faaliyetine ilişkin olarak ÇED Raporu hazırlatılmak suretiyle ”ÇED Olumlu” ya da ”ÇED Olumsuz” kararı alınması ve sürecin bu şekilde tamamlanması gerekirken, toplamda 93.17 hektardan oluşan işletme sahasının 25 hektardan küçük bölümler halinde işletmeye açılarak, yapılan madencilik faaliyetinin ÇED sürecinden bağımsız tutulması ve seçme-eleme kriteri içinde değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, bu durumda; olayda, dava konusu Maden İşletme Ruhsatının mevzuata uygun olmadığı anlaşılan ÇED Gerekli Değildir kararına istinaden tanzim olunduğu, bu nedenle Maden İşletme Ruhsatının hukuka uygun olmadığı; Maden İşletme İzninin dayanağının ise Maden İşletme Ruhsatı olduğu, Maden İşletm Ruhsatının hukuka uygun olmaması nedeniyle, Maden İşletme Ruhsatında hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiylee dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; itiraza konu kararı ile … İdare Mahkemesince, olayda madencilik faaliyetine ilişkin olarak ÇED Raporu hazırlatılmak suretiyle ”ÇED Olumlu” ya da ”ÇED Olumsuz” kararı alınması gerekmekte iken bu sürecin işletilmeyerek proje ile ilgili alınan ÇED gerekli değildir kararının ve bu duruma bağlı olarak işletme ruhsatının hukuka aykırı olduğu sonucuna varılmış ise de; mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden, çevresel etki değerlendirme kararının yasada öngörülen süreler içerisinde olmak kaydıyla maden ruhsatının düzenlenmesinden sonra (ve fakat mutlaka maden işletme izninden önce) alınabilineceği dolayısıyla yasada öngörülen süre içerisinde tamamlanmak kaydıyla çevresel etki değerlendirme işlemleri bitmeyen sahalar için de maden işletme ruhsatının düzenlenebilmesi karşısında, çevresel etki değerlendirmesi olumlu kararı bulunmadan düzenlendiği belirtilerek işletme ruhsatında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle …’e ait maden işletme ruhsatının iptali yolunda verilen karar ile davacıya ait işletme ruhsat sahası 93,17 hektarlık bir alanı kapsamakta ise de, gerek işletme izninin 9,97 hektarlık bir alanı kapsaması nedeniyle çalışmanın ancak bu alanda gerçekleştirilebilmesi gerekse de idarece tesis edilen ÇED gerekli değildir kararının herhangi bir yargı kararına konu edilmemiş olması karşısında, 93,17 hektarlık ruhsat sahasının tamamı dikkate alınmak suretiyle yapılan ve bu alana ilişkin ÇED değerlendirmesi olumlu kararı bulunması gerektiği yolundaki değerlendirmeden hareketle …’e verilen maden işletme izninin iptaline yönelik kararda hukuki isabet görülmeyerek istinaf isteminin kabulü ile … İdare Mahkemesince verilen … gün ve E:…, K:… sayılı kararın kaldırılarak davanın reddine karar vermiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacılar tarafından, dava konusu işlemin binlerce insanın hayatını ilgilendirdiği, bu hususta mahalle muhtarı, azaları ve yöre halkının görüşleri alınmaksızın muvafakat verilmesinin hakkaniyete aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, dava konusu işlemin hukuka ve mevzuata uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, posta gideri avansından artan tutarın Mahkeme tarafından iadesine,
4. 2577 sayılı Kanunun 50. maddesi uyarınca onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesini teminen dosyanın İdare Mahkemesine gönderilmesine,
5. Kesin olarak, 23/02/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.