Danıştay Kararı 8. Daire 2019/1063 E. 2023/400 K. 07.02.2023 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2019/1063 E.  ,  2023/400 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/1063
Karar No : 2023/400

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, Mersin İli, Tarsus İlçesi hudutları dahilinde ve uhdesinde bulunan Sicil: … sayılı II (b) grubu (mermer) maden işletme ruhsatının 3213 sayılı Kanunun 13. maddesinin 1. fıkrası uyarınca 19.09.2016 tarihi itibariyle iptal edilmesine ilişkin davalı idare işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararında; 3213 sayılı Kanun’un 13. maddesi uyarınca işletme ruhsat bedelinin üç aylık sürede yatırılması hususunda bildirim yapılmasına ilişkin yazının usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen ve bu tarihten itibaren 3 ay içerisinde ruhsat bedelinin ödenmediği anlaşıldığından, 3213 sayılı Kanunun ruhsat bedellinin yasal süresinde ödenmemesi halinde işletme ruhsatının iptal edileceği yönündeki emredici hükmü karşısında maden işletme ruhsatının iptal edilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, ruhsat bedelinin yatırılması için verilen süreye ilişkin yazının tebligatının davacıya veya yetkili temsilcisine yapılması gerektiği, maden işletmeciliğine ait ticari işletmesi ile ilgisi bulunmayan ve çalışanı olmayan bir kişiye yapılan tebligatın usulsüz olduğu, davalı idarenin hangi gerekçeye dayalı olarak maden ruhsatını iptal ettiğinin anlaşılamadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … ‘İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, 703 sayılı KHK ile 3213 sayılı Maden Kanunu’na eklenen Geçici 33. madde ve 15/07/2018 tarih ve 30479 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 4 Nolu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 766. maddesi uyarınca Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı hasım mevkiiden çıkarılıp Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü hasım mevkiine alınarak işin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, posta gideri avansından artan tutarın Mahkeme tarafından iadesine,
4. Kesin olarak, 07/02/2023 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY :
(X)- Dava, Davacı tarafından, Mersin İli, Tarsus İlçesi hudutları dahilinde ve uhdesinde bulunan Sicil: … sayılı II (b) grubu (mermer) maden işletme ruhsatının 3212 sayılı Kanunun 13. maddesinin 1. fıkrası uyarınca 19.09.2016 tarihi itibariyle iptal edilmesine ilişkin davalı idare işleminin iptaline karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince, 3213 sayılı Kanun’un 13. maddesi uyarınca işletme ruhsat bedelinin üç aylık sürede yatırılması hususunda bildirim yapılmasına ilişin yazının usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen ve bu tarihten itibaren 3 ay içerisinde ruhsat bedelinin ödenmediği anlaşıldığından, 3213 sayılı Kanunun ruhsat bedellinin yasal süresinde ödenmemesi halinde işletme ruhsatının iptal edileceği yönündeki emredici hükmü karşısında maden işletme ruhsatının iptal edilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge idare Mahkemesince ise, İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 17. maddesinde “Belli bir yerde devamlı olarak meslek veya sanatını icra edenler, o yerde bulunmadıkları takdirde tebliğ aynı yerdeki daimi memur veya müstahdemlerinden birine, meslek veya sanatını evinde icra edenlerin memur ve müstahdemlerinden biri bulunmadığı takdirde aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır.”, 20. maddesinde ” 13, 14, 16, 17 ve 18 inci maddelerde yazılı şahıslar, kendisine tebliğ yapılacak kimsenin muvakkaten başka yere gittiğini belirtirlerse; keyfiyet ve beyanda bulunanın adı ve soyadı tebliğ mazbatasına yazılarak altı beyan yapan tarafından imzalanır ve tebliğ memuru tebliğ evrakını bu kişilere verir. Bu kişiler tebliğ evrakını kabule mecburdurlar. Kendisine tebliğ yapılacak kimsenin muvakkaten başka bir yere gittiğini belirten kimse, beyanını imzadan imtina ederse, tebliğ eden bu beyanı şerh ve imza eder. Bu durumda ve tebliğ evrakının kabulden çekinme halinde tebligat, 21 inci maddeye göre yapılır. (Değişik son cümle: 19/3/2003-4829/4 md.) Bu maddeye göre yapılacak tebligatlarda tebliğ, tebliğ evrakının 13, 14, 16, 17 ve 18 inci maddelerde yazılı kişilere verildiği tarihte veya ihbarname kapıya yapıştırılmışsa bu tarihten itibaren onbeş gün sonra yapılmış sayılır.” hükmü yer almaktadır.
Dosyanın incelenmesinden; davacının, Mersin İli, Tarsus İlçesi hudutları dahilinde ve uhdesinde bulunan Sicil: … sayılı II(b) grubu(mermer) maden işletme ruhsat sahası için 2016 yılı ruhsat bedelinin yatırılmaması gerekçesiyle idari para cezası uygulandığı ayrıca 2016 yılı 26.395,00 TL tutarında ruhsat bedelinin 3 ay içerisinde ödenmesi gerektiği aksi takdirde ruhsatının iptal edileceğinin bildirilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin davacının çarşıda olması sebebiyle işyerinde daimi çalışanına 10.06.2016 tarihinde tebliğ edildiği, bu tarihten itibaren 3 ay içerisinde 2016 yılı ruhsat bedelinin ödenmemesi nedeniyle ruhsatın iptal edilmesi üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı görülmektedir.

Uyuşmazlık konusu olaya ilişkin tebliğ alındısı üzerinde “Tebliğ evrakı adresinde işyeri yetkilisinin veya müdürünün çarşıda olduğu ve iş yerinde daimi çalıştığını beyan eden ehil ve reşit daimi çalışanı … ‘a teliğ edilmiştir,” şeklinde matbu yazıya verildiği görülmektedir.
Davacının tebligatın davacının ayrıca mali müşavirlik yaptığı firmanın personeline yapıldığı iddiasının bulunduğu gözününe alındığında, Tebligat Kanunu’nu 17. maddesinde sayılan daimi çalışan veya müstahdem sıfatını taşıyıp taşımadığı hususunda yeterli araştırma yapılmadan verilen ve temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği görüşü ile aksi yönde oluşan çoğunluk kararına katılmıyorum.