Danıştay Kararı 8. Daire 2018/5740 E. 2023/900 K. 28.02.2023 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2018/5740 E.  ,  2023/900 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/5740
Karar No : 2023/900

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Madencilik Metalurji San. ve Tic. A.Ş.
VEKİLİ : Av. ….

KARŞI TARAF (DAVALI) : … İl Özel İdaresi
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Kütahya ili, Emet ilçesi, … köyü sınırları içerisinde bulunan … ruhsat numaralı jeotermal işletmesinin jeotermal sondaj aşamasına geçilebilmesini sağlayan gerekli izinlerin alınabilmesi için, ruhsatın geçerlilik süresi olan üç yıllık süreye ilave olarak altı aylık ek süre verilmesi talebiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı Kütahya İl Özel İdaresi işleminin iptali istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; işletme ruhsatına konu sahada faaliyete başlanılabilmesi için 3 yıllık sürenin bitim tarihi olan 15/06/2015 tarihinden önce gerekli izinlerin alınmasının zorunluluk olduğu, fakat davacının idareye yaptığı başvuru dilekçesinde “gerekli izinlerin alınarak sondaj aşamasına geçilmesinin planlandığından” bahsetmesi sebebiyle yasal zorunluluk olan gerekli izinlerin süresi içerisinde alınmadığının görüldüğü, bu durumda, davacı şirket tarafından işletmeyi akışkan mevcut bir halde devraldığını beyan ve kabul ettiği, ilgili yönetmelik uyarınca 3 yıllık süre içerisinde gerekli izinlerin alınarak, mevcut akışkana ulaşılması ve akışkanın işletmeye alınması gerektiği, gerekli izinlerinde yasal süresinde alınmadığı görülmekte olup davacı şirketin ek süre verilmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, gerekli tüm izinlerin alındığı, termin planı doğrultusunda 6 aylık süre talep edildiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacı adına Kütahya ili, Emet ilçesi, … köyü sınırları içerisinde bulunan … ruhsat numaralı, 15/06/2012 başangıç ve 15/06/2042 bitiş tarihli jeotermal kaynak işletme ruhsatı düzenlendiği, Jeotermal Kaynaklar ve Doğal Mineralli Sular Kanunu Uygulama Yönetmeliği’nin 9/3. fıkrası uyarınca gerekli izinlerin alınması ve faaliyete başlanılması için 3 yıllık süre öngörüldüğü, davacının bu 3 yıllık sürenin bitim tarihi olan 15/06/2015 tarihinden önce 09/06/2015 tarihinde davalı idareye müracaat ederek, “firmamız uhdesinde yer alan saha ile ilgili izinler alınarak sondaj aşamasına geçilmesi planlanmaktadır. Mevcut süre içerisinde gerekli sondajların yapılarak işletmeye geçilmesi mümkün olmadığından ve proje kapsamında sunulmuş olan Termin Planı doğrultusunda faaliyet devam etmesi gerektiğinden dolayı, mevcut 3 yıl süreye ilave olarak 6 aylık ek süre” talep edildiği, bu talebinin Kütahya İl Özel İdaresi Ruhsat ve Denetim Müdürlüğü’nün … tarih ve … sayılı işlemiyle reddedildilmesi üzerine anılan işlemin iptali istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
Jeotermal Kaynaklar ve Doğal Mineralli Sular Kanunu Uygulama Yönetmeliği’nin ‘İşletme ruhsatı’ başlıklı 9. maddesinde “3) İşletme ruhsatı alındıktan sonra, ruhsat sahibince Çevresel Etki Değerlendirmesi olumlu kararı veya Çevresel Etki Değerlendirilmesi Gerekli Değildir karar belgesi alınarak, ruhsat alanı ve faaliyete ilişkin diğer meri mevzuattan kaynaklanan gerekli izinlerin alınması için ilgili bakanlıklar, kamu kurum ve kuruluşları nezdinde en geç üç ay içinde girişimde bulunulması zorunludur. Çevresel Etki Değerlendirmesi işlemleri tamamlanmadan ve gerekli izinler alınmadan işletme faaliyetlerine başlanmaz. Gerekli olan işlem ve izinler için; İdare, ilgili bakanlıklar, kamu kurum ve kuruluşlarının yapacağı mahallindeki tetkiklere yönelik maddi yükümlülükler ruhsat sahibi tarafından karşılanır. Gerekli izinlerin 3 yılda alınamaması durumunda ruhsat iptal edilerek teminatı iade edilir.

5) İşletme ruhsat sahibi, projesinde belirtilen termin planına göre akışkanı işletmeye almak zorundadır. Termin planında belirtilen süre içinde akışkan işletmeye alınamaz ise sebepleri ile birlikte İdareye ek süre talebinde bulunulur. İdarece, ek süre talebi incelenerek en fazla altı ay ek süre verilir. Bu sürede de işletme başlatılamaz ise teminat irat kaydedilerek ruhsat iptal edilir.” hükümlerine yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen Yönetmeliğin 9/3. maddesinde, işletme ruhsatı alındıktan sonra, ruhsat sahibinin alması gerekli olan izinleri hangi süre içinde tamamlaması gerektiği düzenlenmiştir. Buna göre, söz konusu izinlerin 3 yıl içerisinde alınamaması halinde ruhsatın iptal edileceği belirtilmiştir. Yönetmeliğin 9/5. maddesinde ise, termin planında belirtilen süre içinde akışkanın işletmeye alınamaması hali düzenlenmiştir. Termin planı, işletme projesinde uygulanacak faaliyetlerin ne zaman, hangi akış şemasına göre yapılacağını gösteren bir program olup, düzenlemede termin planı süresine ekleme yapılabilmesi öngörülmektedir.
Davacı tarafından yapılan başvuruda gerekli izinlerin alınarak sondaj aşamasına geçilmesinin planlandığından bahsedilerek Yönetmeliğin 9/5. maddesi uyarınca 6 aylık ek süre istenilmiş ise de, dava konusu işlemde ve davalı idarenin savunmasında Yönetmeliğin 9/3. maddesi uyarınca gerekli izinlerin alınamaması nedeniyle izinlerin alınması için 6 aylık ek süre verilemeyeceği belirtilerek istemin reddedildiği görülmektedir.
Yönetmeliğin 9/3. maddesinde yer alan “Gerekli izinlerin 2 yılda alınamaması durumunda ruhsat iptal edilerek teminatı iade edilir.” cümlesi Dairemizin 15/06/2021 tarih ve E:2019/8621, K:2021/3130 sayılı kararıyla iptal edilmiş; bu karar Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 27/01/2022 tarih ve E:2021/3532, K:2022/208 sayılı kararıyla “5686 sayılı Kanun’da, gerekli izinlerin belirli bir süre içerisinde alınamaması durumunda ruhsatın iptal edileceğine ilişkin bir düzenlemeye yer verilmediği görülmekte olup, dava konusu Yönetmelik hükmünün, dayanağı olan 5686 sayılı Kanun’u aşar nitelikte yeni bir düzenleme getirdiği sonucuna varılmıştır.” gerekçesiyle onanarak kesinleşmiştir.
Buradan hareketle, ruhsat sahiplerinin belirli bir süre içinde gerekli izinleri alamaması ruhsatın iptalini gerektirmeyeceğinden davacının başvurusunun Yönetmeliğin 9/3. maddesine göre değerlendirilerek ek süre verilemeyeceği yönünde tesis edilen işlemde hukuka uyarlık görülmemiştir.
Bununla birlikte, davalı idare tarafından, davacının başvurusunun Yönetmeliğin 9/5. maddesine göre termin planı esas alınmak suretiyle değerlendirilmesi ve 6 aylık ek süre talebinin yerinde olup olmadığı yönünde yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.
Öte yandan, davalı idarenin savunmasında davacının en son verdiği termin planı incelendiğinde akışkanın hangi tarihte işletmeye alınacağını belirten bir açıklamanın olmadığı belirtilmiş ise de, Jeotermal Kaynaklar ve Doğal Mineralli Sular Kanunu Uygulama Yönetmeliği’nin 12. maddesinde ruhsat sahiplerinin faaliyetlerine yönelik idarece her yıl denetim yapılacağı ve bu denetimlerde proje termin planında belirtilen ve gerçekleştirilen faaliyetlerin projeye uygunluğunun denetleneceği düzenlemesi yer aldığından, termin planını denetleme yetkisine sahip davalı idarenin iddiası yerinde görülmemiştir.
Sonuç olarak, davanın reddi yönündeki karara yönelik istinaf isteminin reddine ilişkin temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamıştır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan temyiz isteminin kabulüne,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Kullanılmayan … TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
4. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın yukarıda belirtilen Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine,
5. Kesin olarak 28/02/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.