Danıştay Kararı 8. Daire 2018/3859 E. 2023/731 K. 21.02.2023 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2018/3859 E.  ,  2023/731 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/3859
Karar No : 2023/731

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : …İşleri Genel Müdürlüğü

İSTEMİN KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin …gün ve E:…, K:…sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Tekirdağ ili, Saray ilçesi dahilinde ve kendi uhdesinde olan sicil:4687 sayılı ІV.Grup alüminyum işletme ruhsatı sahibi davacı tarafından ruhsat sahasında cevherleşmesini tespit ettiği ikinci maden olan kuvarsit işletme izni talebinde bulunması üzerine mahallinde denetlenen sahada, ikinci maden için izin verilmiş ancak davacıdan farklı bir yazı ile istenen 2010, 2011, 2013 ve 2014 yılı faaliyet ve satış bilgi formlarının verilmesi, 2010, 2011, 2012, 2013, 2014 ve 2015 yıllarına ait çevre ile uyum teminatının 2015 yılı çevre ile uyum teminatı miktarı üzerinden ödenmesi ile 2010-2015 yılları arası (ilgili yıllar dahil olmak üzere) devlet hakkının ödenmesi ile geçici tatil talepleri arasında süre bulunan yıllar için Maden Kanunu 29. maddesindeki belgelerin Genel Müdürlüğe verilinceye kadar sahadaki faaliyetin durdurulmasına yönelik Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın …tarihli E.…sayılı işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …İdare Mahkemesince verilen …tarih ve E:…, K:…sayılı kararda; uyuşmazlık, geçici tatille geçirilen süreler için faaliyet ve satış bilgi formları ile çevre uyum teminatın istenilmesinden kaynaklanmakta olduğu, davacının, Tekirdağ ili, Saray ilçesi dahilinde ve kendi uhdesinde olan sicil:…sayılı ІV.Grup alüminyum işletme ruhsat sahasında faaliyette bulunduğu, söz konusu faaliyetin Çilingoz Yaban Hayatı Geliştirme sahası sınırları içerisinde kaldığından İstanbul Valiliği İl Çevre ve Orman Müdürlüğünün …tarih ve …sayılı emri ile Yaban Hayatı Geliştime Sahasında yapılacak faaliyetlerin söz konusu geliştirme sahasının yönetim planı yapılıncaya kadar bekletilmesinin karara bağlandığı, bunun üzerine davacı tarafından 20.11.2009 tarihinde geçici tatil talebinde bulunulduğu, daha sonra ise 20.11.2009, 15.04.2011, 06.04.2012, 19.04.2013, 25.04.2014 tarihlerinden geçerli olmak üzere birer yıl süreli olarak geçici tatil taleplerinin …tarih ve …sayılı Maden İşleri Genel Müdürlüğünün oluru ile kabul edildiği, ancak 2010 yılı için geçici tatil talebinin verilmediği, 2011, 2013 ve 2014 yılları için verilen geçici tatil taleplerinin ise, bir önceki yıla ilişkin geçici tatil süresi bittikten sonra bir sonraki güne kadar verilmediği, daha sonraki bir tarihte verildiği görülmüş olup, geçici tatil süresi içerisinde geçirilmeyen günler için faaliyet ve satış bilgi formlarının verilmesi gerektiği, ayrıca geçici tatil durumunda olan ruhsatlardan çevre ile uyum teminatının alınacağından, 2010, 2011, 2013 ve 2014 yılları için faaliyet ve satış bilgi formları ile 2010-2011-2012-2013-2014-2015 yıllarına ilişkin çevre ile uyum teminatı talep edilmesine ve bu yükümlülükler yerine getirilinceye kadar faaliyet izni verilmemesine ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden İşleri Genel Müdürlüğü’nün …tarih ve E.…sayılı dava konusu işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, mahkeme kararında yazılan kanun hükmünün 2015 yılında yürürlüğe girdiği, ancak dava konusu işlemle ödenmesi istenilen miktarların 2009 ve 2010 yıllarında yürürlükte olan kanun hükümlerine göre incelenmesi gerektiği, 2009 yılında geçici tatil talebi kabul edildiğinden 2010 yılında kanuna giren çevre ile uyum teminatının ödenmemesi gerektiği, ayrıca 2008 yılından itibaren sahada çalışılamadığından arazinin doğal yapısının bozulmadığı, idarece 1993 yılında verilen işletme izninin işlevsiz kaldığı, idarenin kanun ve yönetmelikte olmayan şekilde suç ve ceza konulamayacağı, 2009 yılında başlayan ve 2016 yılına kadar devam eden çalışılması mümkün olmayan yıllar için devlet hakkı ile çevre ile uyum teminatı istenmesinin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Maden Kanununa göre geçici tatil süresince üretim yapmama hali ile ilgili yükümlülükler nedeniyle ceza uygulaması getiren Maden Kanunu 24. maddesi 12. fıkrasının uygulanmayacağının düzenlendiği, ancak ruhsat hukukundan kaynaklanan diğer yükümlülüklerin devam ettiği, davacının ruhsat sahasının kesintisiz olarak geçici tatilde bulunmadığı, ayrıca ruhsat sahası geçici tatilde olsa dahi çevre ile uyum teminatının yatırılmasının yasal zorunluluk olduğu, geçici tatil talepleri arasında süre bulunan yıllara ait 29. madde belgelerinin Genel Müdürlüğe teslim edilinceye kadar faaliyette bulunulmamasının mevzuattan kaynaklandığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının kısmen onanması, kısmen bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 17. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin ve 703 sayılı K.H.K. ile 3213 sayılı Maden Kanunu’na eklenen Geçici 33. madde ve 15/07/2018 tarih ve 30479 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 4 Nolu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 766. maddesi uyarınca Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı hasım mevkiiden çıkarılıp Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü hasım mevkiine alınarak işin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY :
Tekirdağ ili, Saray ilçesi dahilinde ve kendi uhdesinde olan sicil:4687 sayılı ІV.grup alüminyum işletme ruhsatı sahibi davacı tarafından ruhsat sahasında cevherleşmesini tespit ettiği ikinci maden olan kuvarsit işletme izni talebinde bulunması üzerine mahallinde denetlenen sahada, ikinci maden için izin verilmiş ancak davacıdan farklı bir yazı ile istenen 2010, 2011, 2013 ve 2014 yılı faaliyet ve satış bilgi formlarının verilmesi, 2010, 2011, 2012, 2013, 2014 ve 2015 yıllarına ait çevre ile uyum teminatının 2015 yılı çevre ile uyum teminatı miktarı üzerinden ödenmesi ile 2010-2015 yılları arası (ilgili yıllar dahil olmak üzere) devlet hakkının ödenmesi ile geçici tatil talepleri arasında süre bulunan yıllar için Maden Kanunu 29. maddesindeki belgelerin Genel Müdürlüğe verilinceye kadar sahadaki faaliyetin durdurulmasına yönelik Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın … tarihli E.…sayılı işleminin iptali istenilmiştir.

İLGİLİ MEVZUAT:
Dava konusu işlem tarihi itibariyle yürürlükte olan 3213 sayılı Maden Kanunu’nun “İşletme Faaliyeti” başlıklı 29. maddesinin 4. fıkrasında, “Ruhsat sahibi, her yıl nisan ayı sonuna kadar bir önceki yıl içinde gerçekleştirdiği işletme faaliyeti ile ilgili teknik belgeleri, işletme faaliyet raporunu ve işletme sahasında arama yapmış ise arama ile ilgili bilgileri Genel Müdürlüğe vermekle yükümlüdür. Yükümlülüğün yerine getirilmemesi hâlinde 30.000 TL idari para cezası uygulanır. Yükümlülük yerine getirilinceye kadar üretim faaliyeti durdurulur.” hükmüne, “Mücbir sebeplerle geçici tatil” başlıklı 37. maddesinde, “Mücbir sebep veya beklenmeyen hâller dolayısıyla işletme izni alınmış işletme ruhsat sahalarında faaliyetin geçici olarak tatiline ruhsat sahibinin müracaatı üzerine Genel Müdürlükçe karar verilebilir. Ruhsat sahibince müracaat tarihi, geçici tatilin başlama tarihi olarak kabul edilir. Geçici tatili kabul edilen işletme ruhsatlarına 24 üncü maddenin on ikinci fıkrası hükümleri uygulanmaz. Ruhsat hukukundan kaynaklanan diğer yükümlülükler devam eder.” hükmüne, anılan Kanunun 24. maddesinin 12. fıkrasında ise “Beş yıllık sürede mücbir sebepler ve beklenmeyen hâller dışında üç yıldan fazla üretim yapmayan ruhsat sahiplerine 50.000 TL idari para cezası verilir. Bu üç yıllık süre içinde yapılan toplam üretimin projede beyan edilen bir yıllık üretim miktarının %10’undan az olması hâlinde de bu hüküm uygulanır. İdari para cezasının uygulanmasından başlamak üzere bu fıkraya aykırı fiilin tekrar tespit edilmesi hâlinde ise ruhsat iptal edilir. Ancak işletme projesinde, işletme izninin yürürlük tarihinden itibaren üç yıl içinde madene ulaşmak amacıyla galeri, kuyu ve dekapaj yapılacağı beyan edilmiş ve ruhsat sahasındaki faaliyetlerin bu beyanlara uygun olarak gerçekleştirildiği tespit edilmiş ise idari para cezası uygulanmaz ve ruhsat iptal edilmez.” hükmüne yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dava konusu işlemin davacıdan Devlet hakkı istenilmesine yönelik kısmına ilişkin yapılan inceleme:
Davacı tarafından Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın …tarih ve E.…sayılı işleminde belirtilen 2010, 2011, 2013 ve 2014 yıllarına ait faaliyet ve satış bilgi formlarının verilmesi (29. Madde belgeleri) ile 2010-2015 yılları arası çevre ile uyum teminatının 2015 yılı çevre ile uyum teminatı üzerinden ödenmesi ile 2010-2015 yılları arasındaki dönemi için devlet hakkı ödenmesinin istenilmesinin iptali istenilmiş, ancak Mahkeme tarafından devlet hakkına yönelik inceleme ve araştırma yapılmamış uyuşmazlığın geçici tatille geçirilen süreler için faaliyet ve satış bilgi formları ile çevre uyum teminatın istenilmesinden kaynaklanmakta olduğu belirtilerek eksik inceleme ve araştırma neticesinde hüküm kurulmuştur.
Bu nedenle dava konusu işlemin davacıdan 2010-2015 yılları arasındaki dönemi için devlet hakkının ödenmesine ilişkin kısmı yönünden eksik inceleme ve araştırma sonucu verilen davanın reddine yönelik kararın bozulması gerektiği sonucuna varılmıştır.
Dava konusu işlem ile davacıdan çevre ile uyum teminatı yatırılmasının istenilmesi ile 29. Madde belgelerinin sunulması ile ilgili belgeler sunuluncaya kadar faaliyetin durdurulmasına ilişkin kısmı yönünden yapılan inceleme:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan temyiz isteminin kabulüne,
2. …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının,
a- 2010-2015 yılları arası devlet hakkı ödenmesinin istenilmesine ilişkin kısmı yönünden kararın BOZULMASINA,
b- Davacıdan çevre ile uyum teminatı yatırılmasının istenilmesi ile 29. madde belgelerinin sunulması ile ilgili belgeler sunuluncaya kadar faaliyetin durdurulmasına ilişkin kısmı yönünden verilen kararın ONANMASINA
3. Kullanılmayan …-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
4. Bozulan kısım yönünden yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın yukarıda belirtilen Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine,
5. Kesin olarak 21/02/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.