Danıştay Kararı 8. Daire 2018/2810 E. 2023/1440 K. 24.03.2023 T.

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2018/2810 E.  ,  2023/1440 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/2810
Karar No : 2023/1440

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … San. Tic. A. Ş.
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Muğla İli, Yatağan İlçesi sınırları içerisinde bulunan İR: … ruhsat nolu 9.460,42 m²lik ormanlık alanın maden işletme sahası olarak kullanılması amacıyla yapılan izin talebinin reddine ilişkin … gün ve .. sayılı işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacı şirketin 31.08.2015 tarihinde, Muğla İli, Yatağan İlçesi sınırları içinde İR … nolu ruhsat dahilinde toplam 9.460,42 m²lik alanda maden işletme sahası izni talebinde bulunduğu, anılan talep üzerine heyet tarafından hazırlanan 06/11/2015 tarihli Maden İşletme İzin Raporunda, yapılacak tesisin orman dışında yapılmasının mümkün olmadığının, talep sahasının milli park, yaban hayatı koruma ve geliştirme sahası, turizm alanı, özel çevre koruma bölgesi, askeri yasak bölge, sit alanı gibi özel statülü alanlar içinde kalmadığının, ormancılık çalışmaları açısından sakınca bulunmadığının, maden üretimi yapılacağından kamu yararı olduğunun, faaliyetin ormanlık alanda yapılmasının zorunlu olduğunun, ÇED muafiyet belgesinin bulunduğunun, talep sahasının bir kısmının veya tamamının tohum meşceresi sınırları, gen koruma alanları, muhafaza ormanları, orman içi dinlenme yerleri, endemik ve korunması gereken nadir ekosistemlerin içerisinde kalmadığı tespitlerine yer verilerek ve teminat miktarı da belirlenerek sonuç kısmında, ormanlık alanda maden işletme ve altyapı tesisi için izin verilmesinde 6831 sayılı Kanunun 16. maddesine göre sakınca bulunmadığının belirtildiği, davalı idarece davacı şirkete izin verilmemesine ilişkin olarak, izin verilmesinde mevzuat açısından sakınca bulunduğuna ilişkin somut bir bilgi ve belgenin sunulamadığı açık olduğundan dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, talebin nihai anlamda olumsuz değerlendirilmesinin Bakanlık Makamının uhdesinde olduğunu, idarenin takdir yetkisi içerisinde işlem tesis edildiğini ve hukuku uygun olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, posta gideri avansından artan tutarın Mahkeme tarafından iadesine,
4. 2577 sayılı Kanunun 50. maddesi uyarınca onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesini teminen dosyanın İdare Mahkemesine gönderilmesine,
5. Kesin olarak, 24/03/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.